Danıştay Kararı 7. Daire 2016/3945 E. 2020/4714 K. 17.11.2020 T.

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2016/3945 E.  ,  2020/4714 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/3945
Karar No : 2020/4714

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Malmüdürlüğü

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: Davacı adına, kullandığı araçta kaçak akaryakıt bulundurduğunun tespit edildiğinden bahisle, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 13. maddesinin 4. fıkrası kapsamında, 30/01/2014 tarihli tutanağa istinaden 2014 yılının Ocak dönemi için re’sen tarh edilen özel tüketim vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezasının iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Olayda, davacının kullandığı araçta yapılan aramada kaçak akaryakıt bulundurduğu hususunun, dava dosyasında yer alan ifadeler, tutanaklar ve diğer tüm bilgi ve belgeler ile sabit olduğu bu bakımdan, dava konusu vergi ziyaı cezalı özel tüketim vergisi tarhiyatında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Vergi ceza ihbarnamesinin usulüne uygun olarak düzenlenmediği, dava konusu re’sen tarhiyatın herhangi bir takdir komisyonu kararına ya da vergi inceleme raporuna dayanmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’ÜN DÜŞÜNCESİ : Takdir komisyonunca takdir olunan veya vergi inceleme raporuyla belirlenmiş bir matrah ya da matrah farkına dayanmaksızın, 30/01/2014 tarihli tutanağa istinaden ihbarname düzenlenmesi suretiyle re’sen tarh edilen özel tüketim vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka uyarlık bulunmadığından, davayı reddeden mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının sevk ve idaresindeki tankerin emniyet güçleri tarafından takip edilerek durdurulması ve tankerde kaçak akaryakıt bulundurulduğunun tespit edilmesi üzerine, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 13. maddesinin 4. fıkrası kapsamında, tartı ve araç teslim tutanağına istinaden 2014 yılının Ocak dönemi için re’sen tarh edilen özel tüketim vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezasının iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun tarh ve tahakkuk usulünü düzenleyen ikinci kısmında yer alan 30. maddesinin 1. fıkrasında yer alan re’sen vergi tarhı; vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde, takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması şeklinde tanımlanarak, inceleme raporunda bu maddeye göre belirlenen matrah veya matrah farkının re’sen takdir olunmuş sayılacağı hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer alan yasal düzenlemede belirtilen tanımdan da anlaşılacağı üzere, vergi idaresince re’sen vergi tarh olunabilmesi için, öncelikle, re’sen takdir olunmuş bir matrah veya matrah farkının varlığı gereklidir. Başka bir anlatımla, vergi idaresince re’sen yapılan vergi tarhının hukuken geçerli olabilmesi için, bu tarhiyatın, 213 sayılı Kanun’un 74. maddesi uyarınca matrah takdiri yapmakla görevli bulunan takdir komisyonunca takdir olunan ya da 135. maddesi uyarınca vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlar tarafından düzenlenen inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah farkına dayandırılmış olması gerekmektedir.
Bu durumda, takdir komisyonunca takdir olunan veya vergi inceleme raporuyla belirlenmiş bir matrah ya da matrah farkına dayanmaksızın, 30/01/2014 tarihli tutanağa istinaden ihbarname düzenlenmesi suretiyle re’sen tarh edilen özel tüketim vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka uyarlık bulunmadığından, davayı reddeden mahkeme kararında yasal isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.