Danıştay Kararı 7. Daire 2010/5771 E. 2011/48 K. 18.01.2011 T.

7. Daire         2010/5771 E.  ,  2011/48 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2010/5771
Karar No : 2011/48

Temyiz İsteminde Bulunan : … Otomotiv Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
Vekili: Av.
Müdahil :
Vekili : Av.
İstemin Özeti : Motorlu araç ticareti yapan davacı tarafından; 2004 yılında, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7’nci maddesinin 2’nci fıkrasında öngörülen istisnadan yararlanmak suretiyle özel tertibatlı araç ithal eden özürlü şahsa, 2.2.2007 tarihinde satılan ve aynı istisnadan yararlandırılan araca ilişkin olarak, 4760 sayılı Kanunda öngörülen istisnadan beş yıllık süre içerisinde yalnızca bir kez yararlanılabileceğinden bahisle, 2007 yılının Şubat dönemi için salınan özel tüketim vergisine ve kesilen vergi zıyaı cezasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı; 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7’nci maddesinin 2’nci fıkrasının (b) bendinde, (II) sayılı listedeki kayıt ve tescile tabi mallardan 87.03, 87.04 ve 87.11 gümrük tarife ve istatistik pozisyonlarında yer alanların, bizzat kullanma amacıyla sakatlığına uygun hareket ettirici özel tertibat yaptıran malul ve engelliler tarafından beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere ilk iktisabının özel tüketim vergisinden müstesna olduğu yolundaki hüküm dikkate alındığında; istisnanın ilk iktisap tarihinden itibaren beş yıllık süre için bir defa ile sınırlandırıldığı, dolayısıyla, istisnadan yararlandırılan aracın herhangi bir sebeple elden çıkması halinde, beş yıllık süre dolmadan satın alınacak araç için özel tüketim vergisi ödenmesi gerektiği sonucuna varıldığı gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…; K:… sayılı kararının; beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere istisna tanınabileceğinin kabulünün, Anayasada öngörülen sosyal devlet ilkesine ve istisna hükmünün amacına aykırı olduğu ileri sürülerek davacı tarafından; 5 yıl içerisinde kaza sonucu hurdaya ayrılan aracın yerine satın alınan araç için de istisna uygulanması gerektiği ileri sürülerek müdahil tarafından bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Tetkik Hâkimi …’in Düşüncesi: 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7’nci maddesinin 2’nci fıkrasının (b) bendinde, Kanuna ekli (II) sayılı listedeki kayıt ve tescile tabi mallardan 87.03, 87.04 ve 87.11 gümrük tarife ve istatistik pozisyonlarında yer alanların, bizzat kullanma amacıyla sakatlığına uygun hareket ettirici özel tertibat yaptıran malul ve engelliler tarafından beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere ilk iktisabının, özel tüketim vergisinden müstesna olduğu hükmüne yer verilmiş olup, olayda; davacı tarafından satılan aracın, alıcının sakatlığına uygun tertibat içerdiğinin taraflar arasında çekişmesiz olması ve alıcı tarafından daha önce ithal edilen özel tertibatlı aracın da, kaza sonucu kullanılamaz hale gelmiş olması nedeniyle 25.5.2006 tarihinde …Gümrük Müdürlüğüne teslim edildiğinin anlaşılması karşısında, Kanun koyucunun, birden fazla aracın aynı istisnadan yararlanılarak alınmasını önlemeye matuf beş yıllık sınırlamasının olayda uygulanamayacağı sonucuna varılmakla, aksi yolda verilen mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi: Temyiz başvurusu; davacı Şirket tarafından 2.2.2007 tarihinde …’a satılan aracın beş yıllık süre içerisinde iktisap edilen özel tertibatlı ikinci araç olduğundan bahisle özel tüketim vergisi tarhedilmesine ve vergi ziyaı cezası kesilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı reddeden mahkeme kararının bozulması istemiyle yapılmıştır.
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7’nci maddesinin 2’nci fıkrasının (b) bendinde, (II) sayılı listede yer alan kayıt ve tescile tabi mallardan, 87.03, 87.04 ve 87.11 G.T.İ.P.numaralarında yer alanların, bizzat kullanma amacıyla sakatlığına uygun hareket ettirici özel tertibat yaptıran malul ve engelliler tarafından beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere ilk iktisabının, vergiden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır. Görüldüğü üzere, kanun, bizzat malüller tarafından iktisap edilen özel tertibatlı araçların özel tüketim vergisi dışında tutulabilmelerini, biri, söz konusu araçların bizzat malul tarafından kullanılması; diğeri de, iktisap eden malulün fiziki engelinin gerektirdiği özel tertibatlı olarak imal edilmiş bulunması olmak üzere iki koşulun gerçekleşmesine bağlı kılmıştır.
Olayda, davacı Şirket tarafından 2.2.2007 tarihinde satılan araç için düzenlenen ve sahteliği hususunda bir tereddüt bulunmayan teknik raporda araca özürlü tertibatı monte edilmiş olduğu ve … Eğitim ve Araştırma Baştabibliğinden verilen 30.1.2007 gün ve 2816 sayılı raporda belirtildiği üzere, aracı satın alan kişinin de özel tertibatlı araç kullanması gerektiği sabittir.
Dolaylı vergiler alanında Avrupa Birliği müktesebatına uyum sağlanması sürecinde, özürlü insanların sosyal hayata uyum sağlaması ve yaşam kalitelerinin arttırılması amaçlarıyla çıkarılan Yasa hükmüne göre, beş yıllık süre içerisinde iktisap edilen ilk araç nedeniyle istisnadan yararlanılabilecek ise de, olayda, davacı Şirketin özürlü araç sattığı kişi, satın aldığı aracı beş yıl süre ile kullanıp, değiştirme imkanına sahip iken, ilk iktisap ettiği aracın kaza yapması sonucu kullanılamaz hale gelmesi nedeniyle 8.6.2006 tarihinde Gümrük Müdürlüğüne terk ettiği hususu dikkate alındığında, vergi istisnasının kötü niyetle kullanıldığı sonucuna varılamayacağı gibi, bizzat malül tarafından kullanılma amacıyla satın alınan araç için vergi muafiyetinden yararlandırılmayarak, davacı Şirket adına tesis edilen işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Temyiz başvurusu; davacı tarafından; 2004 yılında, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7’nci maddesinin 2’nci fıkrasında öngörülen istisnadan yararlanmak suretiyle özel tertibatlı araç ithal eden özürlü şahsa, 2.2.2007 tarihinde satılan ve aynı istisnadan yararlandırılan araca ilişkin olarak, anılan istisnadan beş yıllık süre içerisinde yalnızca bir kez yararlanılabileceğinden bahisle, 2007 yılının Şubat dönemi için salınan özel tüketim vergisine ve kesilen vergi zıyaı cezasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı reddeden mahkeme kararının bozulması istemine ilişkindir.
4760 sayılı Kanunun 7’nci maddesinin 2’nci fıkrasının (b) bendinde, 87.03 (motor silindir hacmi 1.600 santimetreküpü aşanlar hariç), 87.04 (motor silindir hacmi 2.800 santimetreküpü aşanlar hariç) ve 87.11 G.T.İ.P. numaralarında yer alanların, bizzat kullanma amacıyla sakatlığına uygun hareket ettirici özel tertibat yaptıran malûl ve engelliler tarafından beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere ilk iktisabının, özel tüketim vergisinden müstesna olduğu belirtilmiş; 15’inci maddesinin 2’nci fıkrasının (a) bendinde de, II sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tâbi olanların, veraset yoluyla intikaller hariç, ilk iktisabında istisna uygulanan malların istisnadan yararlananlar dışındakilerce iktisabında, ilk iktisabındaki matrah esas alınarak adına kayıt ve tescil işlemi yapılandan, kayıt ve tescili tarihinde geçerli olan oran üzerinden, bu tarihte özel tüketim vergisi alınacağı hükmüne yer verilmiştir.
Anılan Yasanın 7’nci maddesinin 2’nci fıkrasının (b) bendinde yer alan düzenlemeyle, Yasa Koyucu, özürlülerin, içinde bulundukları özel durum nedeniyle, sosyal yaşama daha rahat adapte olmalarını sağlayarak, Anayasanın 61’inci maddesinin 2’nci fıkrasında ifadesini bulan, Devletin, sakatların korunmalarını ve toplum hayatına intibaklarını sağlayıcı tedbirleri alacağı yolunda üstlendiği ödevlerin yerine getirilmesi amaçlamıştır. Bu hükümdeki “beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere ilk iktisap” koşulu, düzenlemede aranılan diğer şartların yanında, özürlü kişi tarafından, istisnadan yararlanılarak iki ayrı araç temin edilmesine engel teşkil etmekte ise de; anılan 15’inci madde uyarınca, özürlü kişilerce, istisnadan faydalanılarak satın alınan aracın; kaza veya herhangi bir sebeple kullanılamayacak hale gelmesi nedeniyle elden çıkarılması hali, olay tarinde yürürlükte bulunan yasal düzenlemeler itibarıyla da, istisnadan faydalanılarak diğer bir araç satın alınmasına engel değildir.
Öte yandan, sözü edilen istisna hükmü, özürlü kişi tarafından, beş yıl içinde bir defaya mahsus olarak kullanılmak üzere gerçekleştirilen ilk araç iktisabında geçerli olup, birden çok araç alım satımı yapılarak kazanç temin edilmek suretiyle meydana gelebilecek kötüye kullanımların ise, bu kapsam dışında kaldığı tartışmasızdır.
Dosyanın incelenmesinden; (müdahil) … adlı özürlü şahıs tarafından, … Naklihane ve Bedelsiz İthalat Gümrük Müdürlüğünde adına tescilli 11.2.2004 günlü, … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi kapsamında, özel tüketim vergisi istisnasından faydalanılarak ithal olunan … marka aracın, trafik kazası sonucunda kullanılamaz hale geldiği ve hurdaya ayrıldığı, üzerinde hiçbir hak talep edilmeksizin anılan aracın …Gümrük Müdürlüğüne teslim edildiği; söz konusu aracın kaza sonucu kullanılamayacak durumda bulunduğu ve gümrüğe terk edildiği dikkate alındığında, …’ın sosyal yaşantısını sürdürebilmesi için, 5 yıllık süre beklenmeksizin, gümrük vergilerinden muafen ikinci bir özel tertibatlı aracın ithal edilmesine, Gümrük Müsteşarlığının 28.7.2006 gün ve 2006/166 sayılı onayı ile izin verildiği hususlarının, Gümrükler Genel Müdürlüğünün Ankara Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüğüne muhatap 28.7.2006 gün ve 019325 sayılı yazısıyla bildirildiği; 2.2.2007 tarihinde ise, davacı Şirket tarafından, adı geçen şahsa ikinci kez istisnadan yararlandırılarak araç satıldığının konu ile ilgili olarak yapılan vergi incelemesi sonucunda belirlenmesi üzerine, beş yıl içinde birden çok kez araç satın alınması ve her iki araç satışı için vergi istisnasından faydalanılmasının, yukarıda anılan Yasa hükmüne aykırı olduğundan bahisle dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmıştır.
Olayda, özürlü kişi tarafından ithal edilen ilk aracın, kaza sonucunda kullanılamaz hale geldiği, hurdaya ayrıldığı ve gümrüğe terkedildiği hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. İkinci aracın ise, ilk aracın kullanım olanağının ortadan kalkması sebebiyle, sakat kişinin gündelik ihtiyaçlarını giderirken karşılaştığı güçlüklerin aşılması amacıyla satın alındığı, bir başka anlatımla, söz konusu iktisabın, Devletin, özürlülerin korunmalarını ve toplum hayatına intibaklarını sağlayıcı tedbirleri alacağı yolunda Anayasayla üstlendiği ödevlerin yerine getirilmesi amacıyla örtüştüğünün ve bahsi geçen iktisap nedeniyle, istisna hükmünün kötüye kullanımından söz edilemeyeceğinin anlaşılması karşısında, davacı Şirket tarafından gerçekleştirilen özel tertibatlı araç satışı nedeniyle, özel tüketim vergisi istisnasından yararlanılmasında hukuka aykırılık söz konusu olmadığından, aksi düşünceyle tesis edilen işlemde ve bu işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüne; mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine Mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 18.1.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.