Danıştay Kararı 7. Daire 2009/7907 E. 2011/223 K. 25.01.2011 T.

7. Daire         2009/7907 E.  ,  2011/223 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2009/7907
Karar No : 2011/223

Temyiz İsteminde Bulunan: … Finansal Kiralama Anonim Şirketi
Karşı Taraf : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına …
İstemin Özeti : Davacı adına tescilli 22.11.2007 gün ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi kapsamı eşya nedeniyle ek olarak olarak tahakkuk ettirilen katma değer vergisine vaki itirazın reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve E: …; K: …sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istemiyle yapılan başvuruyu, süre aşımı nedeniyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…; K:…; Temyiz No: … sayılı kararının; davanın reddi yolundaki mahkeme kararının tebliğ edildiği tarih itibarıyla, Av: …’nın kendilerini temsil yetkisinin bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Tetkik Hâkimi …’nun Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’un Düşüncesi: Mahkemece; hernekadar süre aşımı nedeniyle temyiz isteminin reddine karar verilmiş ise de, davacı vekili Av…. adına düzenlenen vekaletnamenin 31.12.2008 tarihine kadar sınırlı süre ile verildiği, dolayısıyla davacı vekilinin … tarihli mahkeme kararının tebliğ tarihinde temsil yetkisinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda temyiz isteminin süresinde yapılıp yapılmadığının belirtilen husus dikkate alınmak suretiyle yeniden karar verilmek üzere mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 61’nci maddesinin 1’inci fıkrasının, 5219 sayılı Kanunun11/A maddesiyle değişik birinci cümlesinde, bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinin her yıl Ağustos ayının birinden Eylül ayının beşine kadar çalışmaya ara verecekleri; 61’inci maddesinin 1’inci fıkrasının devamında, ancak, yargı çevresine dahil olduğu bölge idare mahkemesinin bulunduğu il merkezi dışında kalan idare ve vergi mahkemelerinin çalışmaya ara vermeden yararlanamayacakları, bu mahkemelerin 62’nci maddedeki sınırlamaya tabi olmaksızın görevlerine devam edecekleri belirtilmiş ve 2’nci fıkrasında da, ara verme süresi içinde; bölge idare mahkemesi başkanının önerisi üzerine, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, her bölge idare mahkemesi merkezinde idare ve vergi mahkemesi başkan ve üyeleri arasından görevlendirilecek üç hakimin katıldığı bir nöbetçi mahkemenin kurulacağı açıklanmıştır. Aynı Kanunun 62’nci maddesinde ise, nöbetçi mahkemenin, çalışmaya ara verme süresi içinde, yürütmenin durdurulmasına ve delillerin tespitine ait işlerle, kanunen belli süre içinde karara bağlanması gereken işleri göreceği hükme bağlanmıştır.
Olayda ise, davacı adına tescilli beyanname nedeniyle ek olarak olarak tahakkuk ettirilen katma değer vergisine vaki itirazın reddine ilşkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı reddeden mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulması istemiyle yapılan başvuruya ilişkin olan ve kanunen belli süre içerisinde karara bağlanma zorunluluğu bulunmayan davada, 2577 sayılı Yasanın yukarıda yer verilen 61’inci maddesinin 1’inci fıkrasında öngörülen çalışmaya ara verme dönemine rastlayan … tarihinde, aynı maddenin 2’nci fıkrası uyarınca oluşturulan nöbetçi mahkemece karar verilmesinde, Yargılama Usulü kurallarına uyarlık görülmemiştir.
Bu nedenle, temyiz isteminin kabulü ile temyize konu mahkeme kararının, görevli ve yetkili … Vergi Mahkemesince karar verilmek üzere bozulmasına; bozma kararı üzerine Mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına 25.1.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.