Danıştay Kararı 7. Daire 2006/3059 E. 2009/4502 K. 28.10.2009 T.

7. Daire         2006/3059 E.  ,  2009/4502 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2006/3059
Karar No : 2009/4502

Temyiz İsteminde Bulunan: …Mağaza İşletmeciliği ve Ticaret Anonim Şirketi
Vekili : Av. …
Karşı Taraf: Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına Ürgüp Gümrük Müdürlüğü
İstemin Özeti: Davacının Kapadokya Havalimanında faaliyet gösteren gümrüksüz satış mağazalarının 2002 ila 2003 yılları satış fişlerinin incelenmesi sonucu, 322 adet satış fişinde, alıcıya ait pasaport numarası ile adresin yazılmadığı ve satış fişlerinin sıra numarası takip etmediğinin tespit edildiğinden bahisle, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 241’inci maddesinin 1’inci fıkrası uyarınca uygulanan usulsüzlük cezasına vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle açılan davada; olayda, Gümrük Hattı Dışı Eşya Satış Mağazaları ve Depoları Yönetmeliğinin satış belgelerinde bulunması zorunlu bilgileri taşıyan 19’uncu maddesinde yer alan bilgilerin eksik olduğu tespit edilen toplam 322 adet satış fişi nedeniyle, her bir fiş için, 2005 yılında geçerli olan tutarlar esas alınarak usulsüzlük cezası uygulanmış ise de; tespitin yapıldığı 2005 yılına ilişkin değil, satış fişlerinin düzenlendiği yıllarda geçerli olan tutarların esas alınmasının icap ettiği gerekçesiyle, işlemin; 27.481.-Türk lirasına ilişkin kısmını iptal eden; davanın, 23.073.-Türk lirasına ilişkin kısmını ise reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…; K:… sayılı kararının redde ilişkin hüküm fıkrasının; usulsüzlük cezasına konu edilen satış fişleri nedeniyle, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 236’ncı maddesi uyarınca para cezası kesildiği; dolayısıyla, mükerrer ceza uygulandığı; satış fişlerinde bir kısım bilgilerin olmadığına dair tek tespit yapıldığı halde, her bir satış fişi için ceza uygulamasına gidildiği; bilgisayar ortamında düzenlenen satış fişlerine ilişkin kayıtların incelenmediği ileri sürülerek bozulması ve duruşma yapılması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi: Olayda, davacı Şirket tarafından işletilen gümrük hattı dışı eşya satış mağazalarında düzenlenen bir kısım satış fişlerinde, alıcıların (yolcuların) adres ve pasaport numaralarının yer almadığı, isim ve soyadlarının tam olarak yazılmadığı, fişlerin numaralarının sıra dahilinde teselsül ettirilmediği ve bu şekilde olay tarihinde yürürlükte bulunan Gümrük Hattı Dışı Eşya Satış Mağazaları ve Depoları Yönetmeliğinin 19’uncu maddesinde açıklanan usullere aykırı fiş düzenlendiği hususlarının tespit edildiğinden bahisle, saptanan bu satış fişleri ile ilgili olarak, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 241’inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ceza uygulanmıştır.
Yönetmelikte belirlenen kurallara uyulup uyulmadığının, başka bir anlatımla, satış belgelerine ilişkin usul ve şekil kurallarına aykırı davranılıp davranılmadığının, dolayısıyla ceza kesilebilme koşullarının olayda bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerektiğinden, bu belirleme yapılmadan eksik inceleme sonucu verilen kararın temyize konu hüküm fıkrasının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince, duruşma yapılmasına gerek görülmeyerek işin gereği görüşüldü:
Temyiz başvurusu; davacıya ait gümrüksüz satış mağazalarında 2002 ila 2003 yıllarında yapılan satışlara ilişkin fişlerin incelenmesi sonucu, 322 adet satış fişinde, alıcıya ait pasaport numarası ile adresin yazılmadığı ve satış fişlerinin sıra numarası takip etmediğinin saptandığından bahisle 4458 sayılı Gümrük Kanununun 241’inci maddesinin 1’inci fıkrası uyarınca uygulanan usulsüzlük cezasına vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle açılan davada; işlemi kısmen iptal eden, kısmen de davanın reddine hükmeden mahkeme kararının redde ilişkin hüküm fıkrasının bozulması istemine ilişkindir.
Olay tarihinde yürürlükte bulunan Gümrük Hattı Dışı Eşya Satış Mağazaları ve Depoları Yönetmeliğinin 2’nci maddesinde, bu Yönetmeliğin 4458 sayılı Gümrük Kanununun Antrepo Rejimini kapsayan hükümleri ile 5.2.2000 tarihli ve 23955 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 13.1.2000 tarih ve 2000/53 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına dayanılarak hazırlandığı belirtilmiş, 19’uncu maddesinde de; mağazalarda yapılan satışta, satıcı, alıcı ve satışa konu eşyaya ilişkin bilgileri içeren ve düzenleyen tarafından tarih ve sıra numarasına göre saklanması zorunlu olan satış fişi ya da faturanın düzenleneceği; satış belgesinde; düzenleme tarihi, seri ve sıra numarası; düzenleyen mağazanın adı ve adresi; Yurt dışına gidecek olan ve transit yolcular için biniş (boarding) kartı veya pasaport numarası, satılan eşyanın kod numarası, nev’i, satış fiyatı, satış saati; satışı yapan mağaza görevlisinin adı, soyadı veya bu görevliyi belirleyen her türlü tanıtıcı işaretin bulunacağı; satış belgesinin seri-sıra numarası dahilinde teselsül ettirilip, iki nüsha olarak düzenleneceği kuralına yer verilmiştir.
4458 sayılı Kanunun 99’uncu maddesinde, antrepo rejimine tabi tutulan eşyanın, gümrük antreposuna konuldukları tarihte işletici tarafından kayıtlara geçirileceği; gümrük idareleri tarafından işletilmeyen antrepolardaki tüm eşyanın antrepo kayıtlarının, işletici tarafından tutulacağı; bu kayıtların, her zaman gümrüğün denetlenmesine hazır halde bulundurulacağı; söz konusu antrepo kayıtları ile 100’üncü maddede belirtilen antrepo kayıtlarına ilişkin usul ve esasların yönetmelikle belirleneceği belirtilmiş; 241’inci maddesinin 1’inci fıkrasının olay tarihinde yürürlükte bulunan şeklinde, bu Kanunda ayrı bir ceza tayin edilmiş haller saklı kalmak üzere, bu Kanuna ve bu Kanunda tanınan yetkilere dayanılarak çıkarılan tüzük, yönetmelik, tebliğ ve talimatlarla getirilen şekil ve usullere aykırı hareket edenlere 30.000.000 Türk lirası usulsüzlük cezası uygulanacağı; aynı maddenin 2’nci fıkrasında da, 1’inci fıkrada belirtilen miktarın, her yıl, bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranında artırılacağı kuralına yer verilmek suretiyle, usulsüzlük cezasının uygulanabilmesi; 4458 sayılı Gümrük Kanununa ve bu Kanunda tanınan yetkilere dayanılarak çıkarılan tüzük, yönetmelik, tebliğ ve talimatla getirilen usullere aykırı davranılması koşuluna bağlı kılınmıştır.
Olayda; davacı hakkındaki ceza kararı, Kanunun, Gümrük Antrepo Rejimini kapsayan hükümleri uyarınca verilen yetkiye dayanılarak yayımlanan Yönetmelikle getirilen satış belgelerine ilişkin usul ve şekil kurallarına aykırı davranıldığından bahisle alınmıştır. Oysa; anılan maddelerde yönetmelikle düzenleneceği belirtilen hususlar, antrepo kayıtları ile ilgili usul ve esaslara ilişkin olup; Kanunda, antrepo kaydı niteliğinde olmayan ve esasen şekilleri 213 sayılı Vergi Usul Kanununda düzenlenen satış belgeleriyle ilgili usul ve esasların yönetmelikle belirlenebileceğine dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Dolayısıyla; sözü edilen belgelerin, Yönetmelikte Kanunla verilen yetki aşılarak belirlenen usul ve şekil kurallarına aykırılığından bahisle, ceza tayininde hukuka uyarlık bulunmadığından, davanın kısmen reddine dair mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüne; mahkeme kararının temyize konu hüküm fıkrasının bozulmasına, bozma kararı üzerine Mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 28.10.2009 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

K A R Ş I O Y
Davacı Şirket tarafından işletilen Gümrüksüz (gümrük hattı dışı eşya) Satış Mağazalarında düzenlenen bir kısım satış fişlerinde, alıcıların (yolcuların) adres ve pasaport numaralarının yer almadığı, isim ve soyadlarının tam olarak yazılmadığı, fişlerin numaralarının sıra dahilinde teselsül ettirilmediği ve bu şekilde Gümrüksüz (Gümrük Hattı Dışı Eşya) Satış Mağazaları Yönetmeliğinin 19’uncu maddesinde açıklanan usullere aykırı fiş düzenlendiği hususlarının tespit edildiğinden bahisle, saptanan bu satış fişleri ile ilgili olarak, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 241’inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ceza uygulanmıştır.
4458 sayılı Gümrük Kanununun 241’inci maddesinin birinci fıkrasının olay tarihinde yürürlükte bulunan şeklinde, bu Kanunda ayrı bir ceza tayin edilmiş haller saklı kalmak üzere, bu Kanuna ve bu Kanunda tanınan yetkilere dayanılarak çıkarılan tüzük, yönetmelik, tebliğ ve talimatlarla getirilen şekil ve usullere aykırı hareket edenlere, usulsüzlük cezası uygulanacağı hükmü yer almıştır.
Olay tarihinde yürürlükte bulunan Gümrüksüz (Gümrük Hattı Dışı Eşya) Satış Mağazaları Yönetmeliğinin, “Dayanak” başlıklı 2’nci maddesinde, bu Yönetmeliğin 4458 sayılı Gümrük Kanununun Antrepo Rejimini kapsayan hükümleri ile 5.2.2000 tarihli ve 23955 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 13.1.2000 tarih ve 2000/53 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına dayanılarak hazırlandığı belirtilmiştir.
Öte yandan, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 99’uncu maddesinde, antrepo rejimine tabi tutulan eşyanın, gümrük antreposuna konuldukları tarihte işletici tarafından kayıtlara geçirileceği; Gümrük İdareleri tarafından işletilmeyen antrepolardaki tüm eşyanın antrepo kayıtlarının, işletici tarafından tutulacağı; bu kayıtların, her zaman Gümrüğün denetlenmesine hazır halde bulundurulacağı; söz konusu antrepo kayıtları ile 100’üncü maddede belirtilen antrepo kayıtlarına ilişkin usul ve esasların yönetmelikle belirleneceği, Kanunun 167’nci maddesinin son fıkrasında da, bu maddenin 4 ila 12’nci fıkralarında yer alan eşyayı tanımlamaya, bunların cins, nevi ve miktarları ile muafiyet ve istisna uygulanacak tutarlarını belirlemeye, maktu hadleri sıfıra kadar indirmeye veya iki katına kadar çıkartmaya ve sürelerle ilgili alt ve üst sınırları belirlemeye ve bu muafiyet ve istisnayı farklı eşyalar itibarıyla birlikte veya ayrı ayrı uygulatmaya Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu öngörülmüştür.
Sözü edilen son fıkrayla verilen yetki uyarınca yayımlanan 2000/53 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının, Gümrük Kapılarında Bulunan Mağazalardan Eşya İthalatı Başlıklı bölümünde yer alan 45’inci maddesinde; yolcu giriş ve çıkışı yapılan gümrük kapılarında mağaza açma izni vermeye; bu mağazalardan satışı yapılabilecek eşyayı, mağazalardan eşya alabilecek kişileri ve eşya alma sürelerini belirlemeye; mağazaların kuruluş, işleyiş, satış ve gümrük vergilerinin tahsil esaslarını düzenlemeye Müsteşarlığın yetkili olduğu belirtilmiş; bu yetki çerçevesinde Gümrüksüz (Gümrük Hattı Dışı Eşya) Satış Mağazaları Yönetmeliğinin 19’uncu maddesi ile; mağazalarda yapılan satışta, satıcı, alıcı ve satışa konu eşyaya ilişkin bilgileri içeren ve düzenlenen tarafından tarih ve sıra numarasına göre saklanması zorunlu olan satış fişi ya da faturanın düzenleneceği; satış belgesinde; düzenleme tarihi, seri ve sıra numarası; düzenleyen mağazanın adı ve adresi; Yurt dışına gidecek olan ve transit yolcular için biniş (boarding) kartı veya pasaport numarası, satılan eşyanın kod numarası, nev’i, satış fiyatı, satış saati; satışı yapan mağaza görevlisinin adı, soyadı veya bu görevliyi belirleyen her türlü tanıtıcı işaretin bulunacağı; satış belgesinin seri-sıra numarası dahilinde teselsül ettirilip, iki nüsha olarak düzenleneceği kuralı getirilmiştir.
Bu itibarla, 4458 sayılı Kanun hükümlerine dayanılarak yayımlanan ve olay tarihinde yürürlükte bulunan Gümrüksüz (Gümrük Hattı Dışı) Satış Mağazaları Yönetmeliğinin 19’uncu maddesinde yer verilen kurallara aykırı davranılması durumunda, anılan Kanunun 241’inci maddesinin 1’inci fıkrası uyarınca usulsüzlük cezası kesilmesi yasal düzenlemelerin gereğidir. Ancak, Yönetmelikte belirlenen kurallara uyulup uyulmadığının, diğer bir ifadeyle, satış belgelerine ilişkin usul ve şekil kurallarına aykırı davranılıp davranılmadığının, dolayısıyla ceza kesilebilme koşullarının olayda bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerektiğinden, Mahkemenin bu belirlemeyi yapıp yapmadığının değerlendirilmesi suretiyle, temyiz isteminin esasının incelenmesi gerektiği oyuyla karara karşıyız.