Danıştay Kararı 7. Daire 2004/2885 E. 2005/1244 K. 15.06.2005 T.

7. Daire         2004/2885 E.  ,  2005/1244 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2004/2885
Karar No : 2005/1244

Temyiz İsteminde Bulunan: …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına … Gümrük Müdürlüğü
İstemin Özeti : Davacı adına düzenlenen … gün ve … sayılı ödeme emrine ilişkin tebligat işleminin iptali istemiyle açılan davayı; ödeme emrine ilişkin tebligat işleminin tek başına davacının hukukunu etkileyecek, kesin ve yürütülebilir nitelikte bir işlem olmadığı gerekçesiyle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 15’inci maddesinin 1’inci fıkrasının (b) bendi uyarınca reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…; K:… sayılı kararının; Tebligat Kanununa ve Vergi Usul Kanununa aykırı olarak yapılan tebligat işlemi nedeniyle, adına düzenlenen ödeme emrine yönelik itiraz ve savunma hakkının kullanılamadığı, bu durumun hukukunu etkilediği ileri sürülerek bozulması ve duruşma yapılması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Tetkik Hakimi …’un Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49’uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince duruşma yapılmasına gerek görülmeyerek işin gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14’üncü maddesinin 3’üncü fıkrasının (d) bendinde kesin ve yürütülmesi gereken işlemlerin idari davaya konu olabileceği, 15’inci maddesinin 1’inci fıkrasının (b) bendinde ise, idari yargı organlarınca dilekçeler üzerinde yapılan işlemlerde kesin ve yürütülmesi gereken bir işlemin dava konusu yapılmaması halinde davanın reddedileceği hüküm altına alınmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, gün ve sayısı belirtilmeyerek ve örnekleri dava dilekçesine eklenmeyerek dava konusu edilen vergi ve ceza ihbarnamesi, ödeme emri ve haciz işleminin iptali istemiyle aynı dilekçeyle açılan davada; dönem ve nevileri farklı olan, farklı yasal dayanakları bulunan işlemlere karşı ayrı ayrı dava açılmak ve dilekçede yapılan yanlışlıklar düzeltilmek üzere … Vergi Mahkemesinin … günlü, E:…;K:… sayılı kararıyla dilekçenin otuz gün içinde yenilenmek üzere reddedildiği; yenileme dilekçesinde ise, davacının adına düzenlenen ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiği iddiasıyla bu ödeme emrine ilişkin tebligat işleminin iptali istenildiği; Mahkemece, istemin özetinde belirtilen gerekçeyle davanın reddedildiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, idari davaya konu olabilecek işlemler, idarenin, kamu hizmetlerinin yürütülmesi amacıyla kamu gücü kullanarak tesis ettiği tek yanlı, kesin ve yürütülmesi zorunlu işlemleridir. Dava konusu edilen tebligat işlemi ise, idarenin açıklanan nitelikteki işlemlerinden olmayıp; bir idari işlemin muhatabına duyurulmasından ibarettir. Dolayısıyla; idari davaya konu edilmesi olanaklı değildir.
Bu nedenle, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, sonucu bakımından yerinde görülen vergi mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığından; temyiz isteminin reddine, 15.6.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.