Danıştay Kararı 7. Daire 2003/122 E. 2003/479 K. 20.02.2003 T.

7. Daire         2003/122 E.  ,  2003/479 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2003/122
Karar No : 2003/479

Davacı : …
Vekili : Av. …
Davalı : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı
İstemin Özeti : 26.1.2001 gün ve 24299 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Özel Kullanıma Mahsus Kara Taşıtları” konulu 2 seri nolu Gümrük Genel Tebliğinin 15’inci maddesinin ve bu maddeye dayanılarak … Gümrük Müdürlüğünce tesis edilen 20.8.2002 gün ve 752500 sayılı ceza kararının iptali ile ödenen para cezasının yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istenilmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince, ilk incelemeyle görevli Tetkik Hakimi …’un açıklamaları dinlenildikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, 26.1.2001 gün ve 24299 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Özel Kullanıma Mahsus Kara Taşıtları” konulu 2 seri nolu Gümrük Genel Tebliğinin 15’inci maddesinin ve bu maddeye dayanılarak … Gümrük Müdürlüğünce tesis edilen 20.8.2002 gün ve 752500 sayılı ceza kararının iptali ile ödenen para cezasının yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
Danıştayın ilk derece mahkemesi sıfatıyla bakabileceği davalar, 2575 sayılı Danıştay Kanununun 24’üncü maddesinin 1’inci fıkrasında gösterilmiştir. Bu fıkranın davayı ilgilendiren (d) bendinde, bakanlıkların düzenleyici işlemleri ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere karşı açılacak iptal ve tam yargı davaları, bunlar arasında sayılmıştır.
Görüldüğü üzere; anılan bent uyarınca bir idari davanın ilk derece mahkemesi sıfatıyla Danıştayda görülebilmesinin ilk koşulu, idari davaya konu edilen idari işlemin düzenleyici nitelikte olmasıdır. İdare Hukukunda, düzenleyici işlem, idarenin, aynı durumda olan idare edilenler için bağlayıcı, soyut hukuk kuralı koyan, yani normatif nitelikte olan tek yanlı tasarruflarına verilen addır. Bu nitelikte olmayan, daha önce yürürlüğe konulan üst hukuk normunu yineleyen veya bu üst hukuk normunun nasıl anlaşılması gerektiği konusunda alt idari birimlere ya da idare edilenlere açıklamalar getiren idari tasarruflar, Hukuk Düzeni’nde herhangi bir değişiklik oluşturamayacaklarından, idare edilenler yönünden bağlayıcı, dolayısıyla da düzenleyici değildirler. İdarenin bu nitelikteki bir işleminin, idari yargı denetimine tabi tutulması, bu denetimin varlık nedenine uygun düşmez.
4458 sayılı Gümrük Kanununun 4’üncü maddesinde; gümrük idareleriyle muhatap olan kişilerin bu Kanun ve bu Kanuna dayanılarak çıkarılan tüzük, kararname ve yönetmelik hükümlerine uymak; gümrük idarelerinin gerek bu Kanunda, gerek diğer kanun, tüzük ve kararnamelerde yazılı hükümlere göre yapacağı gözetim ve denetimlere tabi olmak; bu idarelerin kendi adına veya başka idareler nam veya hesabına tahsil edeceği her tür vergi, resim, harç ve ücretleri ödemek veya bunları teminata bağlamak; kanun, tüzük, kararname ve yönetmelik hükümlerinin uymayı zorunlu kıldığı her tür işlemleri yerine getirmekle yükümlü oldukları hükme bağlanmıştır. Bu hükme göre; gümrük vergisi mükellefleri bakımından kural koyucu nitelikteki idari metinler, tüzük, kararname ve yönetmelikle sınırlandırılmıştır. Gümrük idaresinin bu sayılanlar dışında kalan idari işlemlerinin kural koyması; dolayısıyla, gümrük vergisi mükellefini bağlayıcı nitelik kazanması hukuken olanaklı değildir.
Davada iptali istenilen Genel Tebliğ maddesi, Gümrük Kanununun yukarıda sözü edilen 4’üncü maddesinde sayılan düzenleyici nitelikteki idari işlemlerden olmadığından, idari davaya konu edilmesine yasal olanak yoktur.
Davanın … Gümrük Müdürlüğünün ceza kararının iptali ile ödenen para cezasının yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi isteğine ilişkin kısmına gelince; 2575 sayılı Danıştay Kanununun 24’üncü maddesi hükmü karşısında; davanın ilk derece mahkemesi olarak Danıştayda görülmesi mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle, davanın, 2 seri nolu Gümrük Genel Tebliğinin 15’inci maddesinin iptali isteğine ilişkin kısmının, 2577 sayılı Kanunun 15’inci maddesinin 1’inci fıkrasının (b) bendi uyarınca incelenmeksizin reddine; … lira maktu karar harcının davacıdan alınmasına; ceza kararının iptali ile ödenen para cezasının yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi isteğine ilişkin kısmının ise, 2577 sayılı Kanunun 15’inci maddesinin 1’inci fıkrasının (a) bendi uyarınca görev yönünden reddine ve dosyanın uyuşmazlığı çözümlemekle görevli ve yetkili bulunan … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 20.2.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.