Danıştay Kararı 7. Daire 2000/374 E. 2000/2773 K. 16.10.2000 T.

7. Daire         2000/374 E.  ,  2000/2773 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 2000/374
Karar No: 2000/2773

Temyiz İsteminde Bulunan : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına Atatürk Havalimanı Giriş Gümrük Müdürlüğü
Karşı Taraf : … Telekomünikasyon Sistemleri A.Ş.
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davacı şirket tarafından ithal edilen eşyanın, beyan edilen tarife ve istatistik pozisyonundan farklı bir tarife ve istatistik pozisyonuna dahil olduğundan bahisle ek olarak tahakkuk ettirilen gümrük vergi ve resimleri ile katma değer vergisinin tahsili amacıyla düzenlenerek tebliğ edilen ödeme emrini; 1615 sayılı Gümrük Kanununun 78, 79 ve 81’nci maddeleri ile Gümrük Yönetmeliğinin 414’üncü maddesi açıklandıktan sonra, söz konusu kanun ve yönetmelik hükümlerine göre, gümrük vergisi tahakkuklarına mükelleflerce yapılan itiraz sonucunda itirazı karara bağlamakla görevli ve yetkili mercilerin, itirazın reddi, kabulü veya ayrı bir uygulamaya varılması yolunda kararlar tesis edebilecekleri; olayda, davacı şirket adına yapılan ek tahakkuka 8.1.1998 tarihinde kayda giren dilekçe ile itiraz edildiği, davalı idarece ek tahakkukun 22.12.1997 tarihinde tebliğ edildiğinden bahisle, itirazın süre yönünden reddedildiği, buna ilişkin yazının 14.8.1998 tarihinde, tahakkuk ettirilen vergilerin tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinin de, 4.9.1998 tarihinde davacı şirkete tebliğ edildiği hususlarının anlaşıldığı; davacı tarafından, ek tahakkukun 30.12.1997 tarihinde tebliğ edildiğinin, davalı idarece belirtilen 22.12.1997 tarihli tebligatın ise, katalog istenilmesine dair yazıya ilişkin olduğu ve 8.1.1998 tarihinde yapılan itirazın süresinde olduğunun ileri sürülmesi üzerine, mahkemelerince verilen 25.5.1999 ve 25.6.1999 tarihli ara kararları ile, yukarıda belirtilen her iki tebligata ilişkin tebliğ alındılarının asıllarının davalı idareden istenilmesine rağmen, söz konusu belgelerin gönderilmediği; bu duruma göre, tahakkukun 22.12.1997 tarihinde tebliğ edildiği hususunun davalı idarece kanıtlanamadığının kabulü gerekeceğinden, 8.1.1998 tarihinde süresi içinde yapılan itiraz hakkında bir karar verilmeden, ek olarak tahakkuk ettirilen gümrük vergi ve resimleri ile katma değer vergisinin tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesinde ve tebliğinde isabet görülmediği gerekçesiyle iptal eden, … Vergi Mahkemesinin … günlü, E:…; K:… sayılı kararının; Kontrol Genel Müdürlüğünce tespit edilen tarife ve istatistik pozisyonu esas alınarak ek tahakkuk yapılmasında kanuna aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi :Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi: Davacı şirket adına tescilli gümrük giriş beyannamesine ilişkin olarak tahakkuk ettirilen ek gümrük vergi ve resimlerinin tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davayı;mahkemelerince yapılan araştırma sonucunda ek tahakkuka süresinde itiraz edildiğinin kabul edilmesi gerektiğinden,itirazın süresinde bulunmadığı yolundaki idare kararına dayalı olarak kesinleştirilen gümrük vergi ve resimlerinin ödeme emri ile tahsiline ilişkin işlemde isabet bulunmadığı gerekçesiyle kabul eden mahkeme kararı temyiz edilmektedir.
Davalı idare temyiz dilekçesinde ise, davanın konusunun dışında, gümrük giriş beyannamesi muhteviyatı eşyaların hatalı tarife tatbikine ilişkin olarak bir başka mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde varılan sonuç irdelenerek, eşyanın tabi olduğu tarife ve uygulanacak gümrük vergisi oranına ilişkin olarak iddialarda bulunulduğu, davacı tarafından gümrük müdürlüğüne yapılan itirazın süresinde olup olmadığı konusunda herhangi bir iddianın ileri sürülmediği anlaşılmakla, vergi mahkemesince verilen kararın bozulmasını gerektirir nitelikte bulunmayan davalı idare temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket tarafından ithal edilen eşyanın, Kontrol Genel Müdürlüğünce yapılan inceleme sonucu, beyandan farklı bir tarife ve istatistik pozisyonunda yer aldığından, ek gümrük vergi ve resimleri ile katma değer vergisi tahakkuku yapıldığı, ek tahakkukun davacı şirkete tebliği üzerine, 8.1.1998 tarihinde davalı gümrük müdürlüğü kayıtlarına intikal eden dilekçe ile ek tahakkuka itiraz edildiği, 22.12.1997 tarihinde tebliğ edilen ek tahakkuka, 8.1.1998 tarihinde yapılan itirazın süresinde olmadığından reddedildiğine ilişkin gümrük müdürlüğü yazısının davacı şirkete tebliğine rağmen, itirazın süreden reddine dair işlemin dava konusu yapılmaması ve ödemede bulunulmaması üzerine de, davaya konu ödeme emrinin düzenlenerek tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
1615 sayılı Gümrük Kanununun 78’inci maddesinin birinci fıkrasında, mükelleflerin, gümrük vergisi tahakkuklarına karşı bu maddede yazılı sebeplerle itiraz edebilecekleri hükme bağlanmış; 79’uncu maddesinde ise, tahakkuku yapan memurların, yaptıkları tahakkukları mükellefe veya temsilcisine veya gümrük komisyoncusuna bildirerek, beyanname ve sair tahakkuk kağıtları üzerinde imza alacağı, bu suretle tahakkuka bilgi edinmekten, beyanname ve tahakkuk kağıdını imzalamaktan çekinenlere yazılı tebligat yapılacağı, itirazın, ancak bu fıkrada yazılı imza veya yazılı tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde yapılabileceği belirtilmiş; 80’inci maddesinde de, itiraz mercileri sayıldıktan sonra, “itirazın incelenmesi” başlıklı 81’inci maddede, itirazların bir dilekçe ile tahakkuku yapan idare kanalı ile bağlı bulunduğu gümrük müdürlüğüne yapılacağı ve müdürlükçe bir ay içinde incelenerek karara bağlanacağı, müdürlükçe itiraz yerinde görülmezse, mütalaası ile birlikte belge ve numunelerin, beyan olunan normal fiyat ile vergi miktarı Bakanlıkça tespit edilecek değere kadar olan anlaşmazlıklar için, bağlı bulundukları gümrükler başmüdürlüklerine, bu miktardan fazla olan kıymet ve vergiler için de, Gümrükler Genel Müdürlüğüne gönderileceği hüküm altına alınmıştır.
Gümrük Kanununda, itirazın süresi içinde yapılmaması halinde yapılacak işlem konusunda herhangi bir hükme yer verilmemiş, bu husus Gümrük Yönetmeliğinin 410’uncu maddesinde düzenlenmiştir. Sözü geçen maddede ” Süresi içinde yapılmadığı idare amirlerince yapılacak inceleme sonunda anlaşılan itirazlara ait dilekçeler muameleye konmaz ve durum itirazı yapan mükellefe yazı ile bildirilir.” hükmü yer almıştır.
Şu hale göre; gümrük müdürlüklerinin, tahakkuka vaki itirazlardan (süresinde olmadığı anlaşılanlar hariç) yerinde görmediklerini, kendi görüşünü de ekleyerek ilgisine göre bağlı oldukları gümrükler başmüdürlüklerine veya Gümrükler Genel Müdürlüğüne intikal ettirmesi; süresinde yapılmadığını tespit ettiği itirazları da, işleme koymadan süre aşımı yönünden reddetmesi mevcut düzenleme gereğidir.
Bir başka anlatımla, gümrük müdürlüklerinin, ithalde alınan vergilere ilişkin tahakkuklara süresi içinde yapılan itirazları esastan reddederek, idari itiraz prosedürünü tamamlama yetkilerinin bulunmamasına karşın, süresi içinde yapılmadığını tespit ettikleri itirazları, işleme koymadan, süre aşımı yönünden reddetmek suretiyle, idari itiraz prosedürünü tamamlama yetkileri vardır. Söz konusu itirazın süre yönünden reddine ilişkin gümrük müdürlüğü kararları ise, idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi zorunlu işlemler olup, davaya konu edilmedikleri hallerde, tahakkukun kesinleşmesi sonucunu doğurmaktadır.
Olayda da, davacı şirket adına yapılan tahakkuka vaki itirazın süre yönünden reddine ilişkin davalı gümrük müdürlüğü kararının dava konusu edilmediği anlaşıldığından, bu yolla kesinleşen gümrük vergisi alacağının ödeme emri ile istenilmesinde mevcut düzenlemelere aykırılık bulunmamaktadır.
Mahkemece, ek tahakkuka vaki itirazın süresi içinde yapıldığı kabul edilerek ödeme emrinin iptaline karar verilmiş ise de, itirazın süresinde olup olmadığı hususunun, ancak, itirazın süre yönünden reddine ilişkin gümrük müdürlüğü işlemine karşı açılacak davada incelenmesi mümkündür.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 16.10.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.