Danıştay Kararı 7. Daire 2000/1895 E. 2000/2524 K. 28.09.2000 T.

7. Daire         2000/1895 E.  ,  2000/2524 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 2000/1895
Karar No: 2000/2524

Temyiz İsteminde Bulunan : Maltepe Vergi Dairesi Müdürlüğü
Karşı Taraf : …
Vekili :Av. …
İstemin Özeti : Ortağı bulunduğu limited şirketin vergi borçlarının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrini; dosyadaki belgelerin incelenmesinden, şirketin vergi borcu nedeniyle düzenlenen ödeme emrinde davacının ismi yazılı olmayıp, sadece şirketin adının yazılı olduğu, tebligatın ise davacının işçisine yapılması nedeniyle davacı tarafından ödeme emrinin iptali istemiyle bu davanın açıldığı, davacının şirketteki payını devrettiği ve devir işleminin de 19.1.1995 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayımlandığı, vergi borcunun istendiği dönemlerde davacının şirketin ortağı olmadığının anlaşıldığı, öte yandan şirketin vergi borcunun öncelikle şirket tüzel kişiliğinden istenilmesi ve sonuç alınamaması halinde şirketin ortağından tahsili yoluna gidilmesi gerekirken bu yolun izlenmediği; bu itibarla, şirket adına düzenlenen ödeme emrinin davacıya tebliğ edilerek amme alacağının davacıdan istenilmesinde isabet bulunmadığı gerekçesiyle iptal eden, … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…; K:… sayılı kararının; kamu alacağının şirketten tahsil olanağı kalmadığı, bu nedenle şirket ortağından tahsili yoluna gidildiği, limited şirket ortaklarının, şirketin vergi borcundan dolayı şirketteki sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu oldukları ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği yolundadır.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi :Dosyanın incelenmesinden, … Tekstil Ürünleri Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin değişik dönemlere ilişkin vergi borcunun tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin şirketin ortağı olan davacıya tebliğ edilmesi üzerine, davacı tarafından ödeme emrinin iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır.
İdari Yargılama Hukukunda iptal davası açılabilmesi için gerekli koşullardan biri, iptali istenilen idari işlemin davacının mefaatini ihlal ediyor olmasıdır.
Limited şirket adına düzenlenen ödeme emrine karşı açılan davada; başkası adına düzenlenen işlemin iptal edilmesinde davacının bir menfaati söz konusu olmadığından, menfaati ihlal edilmeyen davacı tarafından açılan davanın, mahkemece ehliyet yönünden reddedilmesi gerekirken, işin esası incelenmek suretiyle karar verilmesi yerinde görülmemiştir.
Bu nedenle, temyiz isteminin kabulüyle, mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp, vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
… Tekstil Ürünleri Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin muhtelif dönemlere ait vergi bocunun tahsili amacıyla anılan şirket adına düzenlenen ödeme emrinin şirketin ortağı olan davacıya tebliğ edilmesi üzerine, davacı tarafından iptali istemiyle açılan davada; vergi mahkemesince, ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.
İptal davasının tanımı, öğreti ve uygulamada, idari işlemler hakkında yetki, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaaleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar olarak yapılmaktadır. Bu tanıma göre; iptal davası açılabilmesi için davacının medeni hakları kullanma ehliyetine sahip olması yeterli değildir. Ayrıca, iptali istenilen idari işlemin davacının menfaatini ihlal ediyor olması da gereklidir. İdari Yargılama Hukukunda, davada taraf olma ehliyetinin bir koşulu olarak kabul edilen menfaat ihlali olmadan, iptal davası açılmasına olanak bulunmamaktadır.
Olayda; … Tekstil Ürünleri Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi adına düzenlenen ödeme emrinin davacıya tebliğ edilmiş olması, davacıyı ödeme emrinin muhatabı yapmayacağı gibi; bu durum, anılan şirket adına düzenlenen ödeme emriyle istenilen kamu alacağının davacıdan tahsili sonucunu da doğurmayacaktır.
Bu itibarla, başkası adına tesis edilen idari işlemin iptalinde davacının bir menfaati bulunmadığından; yazılı gerekçeyle ödeme emrinin iptali yolunda verilen mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüne; mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 28.9.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.