Danıştay Kararı 7. Daire 1999/666 E. 2000/332 K. 07.02.2000 T.

7. Daire         1999/666 E.  ,  2000/332 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1999/666
Karar No: 2000/332

Temyiz İsteminde Bulunan: Kavaklıdere Vergi Dairesi Başkanlığı
Karşı Taraf : … İnşaat Turizm Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davacı şirket tarafından transit ticaret yoluyla gerçekleştirilen ihracata ilişkin dövizin tamamının süresinde yurda getirilmediği ileri sürülerek, ihracatın finansmanında kullanılan akreditifin yurda getirilmeyen döviz tutarına isabet eden kısmına ilişkin olarak hesaplanan damga vergisi tutarı üzerinden ağır kusur cezası kesilmesi yolunda tesis edilen işlemi; Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar ve bu karara ilişkin 91-32/5 nolu Tebliğ hükümleri uyarınca; ticari amaçlarla ihraç edilen malların bedellerinin, döviz olması halinde, (mücbir sebeplerden kaynaklanan gecikmeler hariç) fiili ithal tarihinden itibaren en çok 180 gün içinde ihracatçılar tarafından yurda getirilerek bankalara veya özel finans kurumlarına satılmasının zorunlu olduğunun; 92/2 sayılı Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı İç Genelgesinde de, dağılan SSCB yerine kurulan cumhuriyetlere gerçekleştirilen ihracatlarda döviz getirilme süresinin 365 gün olarak dikkate alınması gerektiğinin belirtildiği, olayda, davacı şirketçe İsviçre’ye transit ticaret yoluyla gerçekleştirilen benzin ihracatına aracılık eden bankaca açılan ithalat akreditifine; ihracatın gerçekleştirilmesi ve satış bedeli dövizin 19.4.1997 tarihine kadar yurda getirilmesi kaydıyla damga vergisi istisnası tanındığı halde, belirlenen süre içerisinde dövizin tamamının getirilmediği ileri sürülerek, getirilmediği iddia olunan döviz (akreditif) tutarına isabet eden damga vergisi, ağır kusur cezası ile birlikte istenilmişse de, Hazine Müsteşarlığı Ankara Kambiyo Müdürlüğünün, dosyada bir örneği mevcut 14.5.1997 tarihli yazısından, söz konusu ihracata ilişkin satış bedeli dövizlerin bakiye kısmının yurda getirilmesini teminen, 14.5.1997 tarihinden itibaren 90 günlük ek süre verildiği anlaşılmakla, henüz bu süre dolmadan (20.5.1997 tarihinde) davacıdan tahsil edilen damga vergisi tutarı üzerinden ağır kusur cezası kesilmesinde anılan düzenlemeye uyarlık görülmediği gerekçesiyle iptal eden …’nci Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…; K:… sayılı kararının; akreditifi kullandıran banka yazısı doğrultusunda yapılan işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi: Uyuşmazlık, davacı şirketçe İsviçre’ye transit ticaret yoluyla ihraç edilen benzine ilişkin satış bedeli dövizin süresinde yurda getirilmediğinden bahisle, ihracat dolayısıyla açılan akreditife ilişkin damga vergisi üzerinden ağır kusur cezası kesilmesinden doğmuştur.
Her ne kadar, mahkemece, ihracat bedeli dövizlerin yurda getirilmesi hususunda davacıya ek süre tanındığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmişse de; süre uzatımına ilişkin Ankara Kambiyo Müdürlüğü yazısı ile dosyada mevcut diğer bilgi ve belgelerin incelenmesinden, ek sürenin davacı şirketçe Gürcistan’a yapılan transit ticarete ilişkin olarak tanındığının anlaşılması karşısında, aksi yönde verilen mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp, vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Temyiz başvurusu; transit ticaret yoluyla yapılan ihracata aracılık eden banka tarafından açılan vadeli ithalat akreditifine ilişkin olup, istisna tanınan damga vergisi üzerinden ağır kusur cezası kesilmesi yolunda tesis edilen işlemin iptali yolundaki vergi mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkindir.
3505 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesinde, ihracat işlemleri ve bu işlemlerle ilgili olarak düzenlenen kağıtların damga vergisi ve harçlardan istisna olduğu; anılan maddenin verdiği yetkiye istinaden yayımlanan İhracat ve Yatırımlarda Damga Vergisi ve Harç İstisnası Uygulaması Hakkında 2 seri nolu Tebliğin 2.1.4’üncü bölümünde de, transit ticaretle ilgili tüm ithalat ve ihracat ile ilgili işlemler ve bu işlemler sebebiyle düzenlenen kağıtlara ihracata ilişkin olduğunun tevsik edilmesi kaydıyla, işlem yapan kuruluşlarca resen damga vergisi ve harç istisnası tatbik edileceği belirtilmiştir.
Öte yandan; Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Kararın 8’inci maddesinin (a) bendinde, ticari amaçlarla ihraç edilen malların bedelinin, bu kararda öngörülen özel haller ile Bakanlıkça uygun görülen mücbir sebeplerden kaynaklanan gecikmeler hariç, fiili ihraç tarihinden en çok 180 gün içinde ihracatçılar tarafından yurda getirilerek bankalara veya özel finans kurumlarına, Türk parası olması halinde tevsiki, döviz ise satılmasının zorunlu olduğu; 92/2 sayılı Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı İç Genelgesinde, dağılan SSCB yerine kurulan cumhuriyetlere gerçekleştirilen ihracatların bedelleri ile bundan böyle bu ülkelere yapılacak ihracatta elde edilen dövizlerin yurda getirilmesi süresinin (365) gün olarak dikkate alınması gerektiği; Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karara İlişkin 91-32/5 nolu Tebliğin 22’nci maddesinde, tebliğde belirtilen mücbir sebeplerin devamı müddetince ilgili kambiyo müdürlüğünce, ihracat bedelinin yurda getirilmesi ve bir bankaya veya özel finans kurumuna satılmasını teminen 3’er aylık dönemler itibarıyla ek süre verileceği; 25’inci maddesinde de, süresi içerisinde kapatılmayan hesaplara ilişkin olarak, ilgili kambiyo müdürlüğünce, ihbarı müteakip 20 iş günü içinde ilgililere ihracat hesaplarının kapatılmasını teminen 90 gün süreli ihtarname gönderileceği, ihracatçıların, bu süre içinde hesaplarını kapatmalarının veya mücbir sebep halini belgelendirmelerinin gerektiği hükme bağlanmıştır.
Mevcut düzenleme birlikte değerlendirildiğinde; transit ticaretle ilgili ihracat ile ilgili işlemler sebebiyle düzenlenen kağıtlara tanınan damga vergisi ve harç istisnasının, ihracatın gerçekleştirilmesi ve ihracat bedelinin (mücbir sebep halleri hariç) belirlenen süre içerisinde yurda getirilmesi şartına bağlı olduğu sonucuna varılmaktadır.
Olayda; davacı şirketçe İsviçre’ye transit ticaret yoluyla gerçekleştirilen benzin ihracatı dolayısıyla … Bankası Ankara Şubesi nezdinde açılan ve 3505 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesi uyarınca damga vergisinden istisna edilen 1.642.782,75.- Amerikan doları tutarındaki vadeli akreditif işlemine ilişkin olarak, adı geçen Banka tarafından davalı idareye gönderilen 9.4.1997 tarihli yazıda; satışının tamamının gerçekleştirilmesine karşın, satış bedelinin yurda getirilme süresi sonu olan 15.3.1997 tarihine kadar yalnızca 239.879,18.- Amerikan dolarlık kısmının döviz alım belgesi düzenlenmek suretiyle yurda getirildiğinin belirtilmesi üzerine, kalan kısma isabet eden ve davacı tarafından ödenen vergi aslı üzerinden ağır kusur cezası kesilmesi yolunda tesis edilen işlem, mahkemece, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Ankara Kambiyo Müdürlüğünün dosyada mevcut 14.5.1997 tarihli yazısı ile dövizin yurda getirilmesi hususunda davacıya ek süre tanındığı gerekçesiyle iptal edilmişse de; dosyada mevcut bilgi ve belgeler ile Dairemizin E:1999/667 sayılı dosyasının incelenmesinden; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Ankara Kambiyo Müdürlüğünün, karara esas alınan 14.5.1997 tarihli yazısı ile davacı şirkete tanınan 90 günlük ek sürenin, Gürcistan’a yapılan transit ticarete ilişkin olduğunun; İsviçre’ye transit ticaret yoluyla gerçekleştirilen benzin ihracatı dolayısıyla, ihracat bedelinin yurda getirilmesi için tanınan ve 15.3.1997 tarihinde sona erdiği tartışmasız bulunan sürenin uzatılması yolunda herhangi bir başvurunun da bulunmadığının anlaşılması; ayrıca ihracatın İsviçre’ye yapılmış olması nedeniyle; 92/2 sayılı Başbakanlık Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı İç Genelgesi ile dağıtılan SSCB yerine kurulan cumhuriyetlere yapılacak ihracatlar nedeniyle tanınan 365 günlük döviz getirme süresinin de olaya uygulanamayacağının açık olması karşısında, transit ticarete ilişkin yükümlülüğünü yerine getirmediği sonucuna varılan davacı adına ağır kusur cezası kesilmesinde hukuka aykırılık görülmediğinden; aksi yönde verilen mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüne; mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 7.2.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.