Danıştay Kararı 7. Daire 1999/1827 E. 2000/846 K. 27.03.2000 T.

7. Daire         1999/1827 E.  ,  2000/846 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1999/1827
Karar No: 2000/846

Temyiz İsteminde Bulunan : Maliye Bakanlığı
Karşı Taraf : …
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davacıya veraset yoluyla intikal eden taşınmazlara ilişkin olarak verilen beyannamede hata yapıldığı belirtilerek yapılan düzeltme isteminin reddi üzerine şikayet yoluyla yapılan başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada; 7338 sayılı Kanunun 10’uncu maddesinin (b) bendinde, gayrimenkullerin, ticari işletmeye dahil olsun olmasın emlak vergisine esas olan değerle değerleneceğinin hükme bağlandığı, olayda, intikale konu taşınmazın 1/2 hissesinin 1997 (intikal) tarihindeki emlak vergisine esas değerinin tespiti için mahkemelerince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu taşınmazın tamamının değerinin 13.000.000.000.- lira olarak belirlendiği, buna göre davacıya intikal eden ½ hisse için (13.000.000.000 x 1/2 =) 6.500.000.000.- lira beyan edilmesi gerekirken, 21.807.444.285.- lira beyan edilmesinin vergilendirme hatası kapsamında bulunması nedeniyle, şikayet yoluyla yapılan başvurunun reddinde isabet görülmediği, bu itibarla, mahkemelerince davaya konu taşınmaz için tespit edilen 6.500.000.000.- lira ile intikale konu diğer iki taşınmaz için beyan edilen 635.000.000.- liranın toplamı 7.135.000.000.- liralık matrah üzerinden davacı adına yeniden tahakkuk yapılması icap ettiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile dava konusu işlemin 7.135.000.000.- liralık matrahın üzerinde kalan kısma isabet eden veraset ve intikal vergisine ilişkin kısmının iptali; davanın bu miktara ilişkin kısmının ise reddi yolundaki …’ncı Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…; K:… sayılı kararının; konunun incelenmekte olduğu yolundaki yazıya karşı dava açıldığı, ayrıca beyan edilen matraha karşı dava açılamayacağı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği yolundadır.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi :Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’nun Düşüncesi: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında; temyiz incelemesi sonunda Danıştay’ın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı öngörülmüştür.
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususlar, yukarıda belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymadığı gibi, mahkeme kararının dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, bu kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte de görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle mahkeme kararının onanmasının gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Davalı idarece, her ne kadar 17.6.1998 tarihinde yapılan şikayet başvurusunun incelenmekte olduğu yolundaki kesin ve yürütülmesi zorunlu olmayan 30.6.1998 tarihli yazıya karşı dava açıldığı ileri sürülmekte ise de, 4.9.1998 tarihinde açılan davada, şikayet başvurusunun, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 10’uncu maddesinde öngörülen süre içerisinde cevaplandırılmamak suretiyle zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istenildiğinden, bu iddia yerinde görülmemiştir.
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen diğer iddialar da, mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddine; kararın onanmasına, 27.3.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.