Danıştay Kararı 7. Daire 1999/164 E. 1999/3256 K. 11.10.1999 T.

7. Daire         1999/164 E.  ,  1999/3256 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1999/164
Karar No: 1999/3256

Temyiz İsteminde Bulunan : … Plastik Sanayi Anonim Şirketi
Vekili :Av. …
Karşı Taraf : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına …
İstemin Özeti : … Gümrük Müdürlüğünde tescilli gümrük giriş beyannamesi muhteviyatı eşyanın beyan edilen kıymetine %53 oranında iskontonun dahil edilmediğinden bahisle yapılan ek katma değer vergisi tahakkukuna vaki itirazın reddi istemiyle açılan davayı; 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 46’ncı maddesi, 1615 sayılı Gümrük Kanununun 3968 sayılı Kanunla değişik 65’inci maddesi ve Bakanlar Kurulunun 27.7.1993 tarih ve 1993/4690 sayılı kararı ile onaylanarak 27.8.1993 tarih ve 21681 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII’nci maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşmanın “Önsöz” bölümü ile “Genel Tanıtıcı Açıklama” başlıklı giriş bölümünün 1’inci maddesi hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, ithal eşyasının gümrük kıymetinin belirlenmesinde, öncelikle satış bedelinin esas alınması gerektiği, satış bedelinin ise ithal ülkesine ihraç amacıyla yapılan satış sırasında ortaya çıkan ve Yönetmeliğin ilgili maddelerine göre gerekli düzeltmelerin yapıldığı, gerçekte ödenen veya ödenecek fiyat olduğu, gümrük kıymetinin belirlenmesine ilişkin işlemlerin, eşyayı tedarik edenler arasında bir ayrım yapılmaksızın, genel bir uygulama niteliğinde olmasının icap ettiği hususlarının açıklandığı; olayda, davacı şirket tarafından ithal edilen eşyanın faturasındaki kıymetinin 111.218,10 Alman markı olmasına karşın, bu eşya için satış bedeli üzerinden uygulanan %53 oranındaki iskontonun katma değer vergisi matrahına dahil edilmediği anlaşıldığından, bu orandaki iskontonun ticari teamüle uygun olmaması nedeniyle, iskontonun katma değer vergisine katılmaması suretiyle yapılan beyanın yukarıda bahsedilen yasa ve yönetmelik hükümleriyle sağlanmak istenilen amaca ters düştüğü sonucuna varıldığından, yapılan ek tahakkukta isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle reddeden …Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…; K:… sayılı kararının; iskontonun katma değer vergisi matrahına katılması suretiyle yapılan ek tahakkukun yerinde olmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’ün Düşüncesi :Temyiz başvurusu; davacı şirket tarafından ithal edilen eşyanın beyan edilen kıymetine satıcı firma ile yapılan anlaşmada öngörülen %53’lük iskontonun dahil edilmediğinden bahisle yapılan ek katma değer vergisi tahakkukuna vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle açılan davayı reddeden vergi mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkindir.
12.2.1994 günlü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının (GATT) VII’nci maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşmaya ilişkin Yönetmeliğin 5’inci maddesinde, ithal eşyasının gümrük vergisine esas alınacak kıymetinin, bu yönetmeliğin 5 ila 12’nci maddelerinde yer alan yöntemlerin sırasıyla uygulanması yoluyla tayin ve tespit olunacağı, bir yönteme göre belirlemeyen kıymet için izleyen yönteme geçileceği, 6’ncı maddesinde, ithal eşyasının gümrük vergisine esas kıymetinin eşyanın satış bedeli olduğu, satış bedelinin ise bu yönetmeliğin 13’üncü ve 14’üncü maddelerine göre gerekli düzeltmelerin yapıldığı gerçekte ödenen ve ödenecek fiyat olduğunun hükme bağlandığı, 13’üncü maddesinde ise, eşyanın satış bedeli yöntemine göre bulunacak kıymetine ilave edilecek unsurların sayıldığı, bunlar arasında iskontoya yer verilmediği gibi maddede öngörülen dışında hiçbir ilave yapılamayacağının belirtildiği, olayda, beyan edilen kıymetin gerçekte ödenen veya ödenmesi gereken fiyat olmadığı yolunda başkaca bir tespit de bulunmadığından, satış bedeline iskonto dahil edilerek yapılan ek tahakkukta isabet görülmediği için, aksi yönde verilen vergi mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’nun Düşüncesi: Uyuşmazlık, yükümlü kurum adına … Gümrük Müdürlüğünce tescilli beyanname ile ithal olunan eşyanın beyan olunan kıymetine ihracatçı firma tarafından yapılan % 53 oranındaki iskontonun ilavesi suretiyle bulunan kıymet üzerinden gerçekleştirilen ek tahakkuk aleyhine açılan davanın reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması isteminden kaynaklanmaktadır.
12.2.1994 Günlü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının (GATT) VII’nci Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşma hükümleri çerçevesinde ithal eşyası gümrük kıymetinin tespiti için uygulanması gereken koşulların belirlenmesi amacıyla hazırlanan Yönetmeliğin 5’inci maddesinde, ithal eşyasının gümrük vergisine esas alınacak kıymetinin bu yönetmeliğin 6 ve 12’nci maddelerinde yer alan yöntemlerin sırasıyla uygulanması yoluyla tayin ve tespit olunacağı, bu yöntemlerin ilkini oluşturan “satış bedeli yöntemi”nde, ithal eşyasının gümrük kıymetinin eşyanın satış bedeli olduğu, aynı yönetmeliğin 13’üncü maddesine göre eşyanın satış bedeli yöntemi uyarınca bulunacak kıymetine iskontonun ilave edilemeyeceği hükme bağlandığı halde, olayda bu hükme aykırı olarak idarece eşyanın kıymeti satış bedeli yöntemine göre belirlenirken yükümlü kuruma tanınan iskontonun ilavesi suretiyle yapılan ek gümrük vergisi tahakkukunda mevzuata uyarlık bulunmadığından, bu işleme yöneltilen davanın reddine ilişkin vergi mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenle, yükümlü kuruluşun temyiz isteminin kabulü ile 2577 sayılı Yasanın 49/1-b maddesi hükmü uyarınca vergi mahkemesi kararının bozulmasının gerekeceği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dosyanın incelenmesinden; davacı şirket tarafından ithal edilen eşyanın beyan edilen kıymetine, satıcı firma ile yapılan anlaşmada öngörülen %53’lük iskontonun dahil edilmediğinden bahisle ek katma değer vergisi tahakkuku yapıldığı; ek tahakkuka vaki itirazın reddi üzerine açılan idari davada ise, vergi mahkemesince, eşyanın satış bedeline dahil edilmeyen %53’lük iskonto oranının ticari teamüle uygun olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
1615 sayılı Gümrük Kanununun 12.2.1994 tarih ve 21847 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 3968 sayılı Kanunla değişik 65’inci maddesinde, ithal eşyasının gümrük vergisine esas kıymetinin, Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII’nci Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşma hükümlerine göre tayin ve tespit olunacağı belirtilmiş olup; Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının (GATT) VII’nci Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşmaya İlişkin Yönetmeliğin 5’inci maddesinde, ithal eşyasının gümrük vergisine esas alınacak kıymetinin, bu Yönetmeliğin 6 ila 12’nci maddelerinde yer alan yöntemlerin sırasıyla uygulanması yoluyla tayin ve tespit olunacağı; bir yönteme göre belirlenemeyen kıymet için, izleyen yönteme geçileceği; “Satış Bedeli Yöntemi” başlıklı 6’ncı maddede ise, ithal eşyanın gümrük kıymetinin, eşyanın satış bedeli olduğu; yani, Türkiye’ye ihraç amacıyla yapılan satış sırasında ortaya çıkan ve bu Yönetmeliğin 13 ve 14’üncü maddelerine göre gerekli düzeltmelerin yapıldığı, gerçekte ödenen veya ödenecek fiyat olduğu hususları hükme bağlanmıştır.
Aynı Yönetmeliğin gümrük kıymetine dahil edilecek ve edilmeyecek unsurlara ilişkin esasları düzenleyen 13’üncü maddesinde, ithal eşyasının satış bedeli yöntemine göre gümrük kıymeti belirlenirken, gerçekte ödenen veya ödenecek fiyata ilave edilecek unsurlar sayılmış olup, bunlar arasında ıskontoya yer verilmemiş, aynı maddenin son fıkrasında da, gümrük kıymetinin belirlenmesinde, gerçekte ödenen veya ödenecek fiyata bu maddede öngörülenler dışında hiçbir ilave yapılamayacağı açıklanmıştır.
Öte yandan; 1615 sayılı Kanunun Uygulanmasına Dair Gümrük Yönetmeliğinin 386’ncı maddesinin (B) fıkrasının IV/üncü bendinde, iskontonun vergi matrahına katılması gerektiği belirtilmişse de, Gümrük Tarifleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII’nci Maddesinin Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 20’nci maddesinde, 1615 sayılı Gümrük Kanununun Uygulanmasına Dair Gümrük Yönetmeliğinin bu Yönetmeliğe aykırı hükümlerinin yürürlükten kaldırıldığı yolundaki hükmü ve yukarıda bahsedilen 13’üncü madde hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, eşyanın satış bedeline göre bulunacak kıymetine iskontonun dahil edilemeyeceği sonucuna varılmıştır.
Bu durumda; satıcı firma ile yapıan anlaşma gereği öngörülen %53’lük iskontonun, ithal olunan eşyanın beyan edilen kıymetine dahil edilmemesi gerekli olup; olayda, beyan edilen kıymetin gerçekte ödenen veya ödenmesi gereken fiyat olmadığı yolunda davacı idare tarafından yapılan başkaca bir tespitin de olmaması karşısında; uygulanan indirim oranına isabet eden kıymet farkı üzerinden yapılan ek tahakkukta mevzuata uyarlık bulunmadığından, aksi yönde verilen mahkeme kararında isabet görülmemektedir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulüne; mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta karar verilmesine gerek bulunmadığına, 11.10.1999 gününde oybirliği ile karar verildi.