Danıştay Kararı 7. Daire 1998/1092 E. 1999/1152 K. 17.03.1999 T.

7. Daire         1998/1092 E.  ,  1999/1152 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1998/1092
Karar No: 1999/1152

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Vekili :Av. …
Karşı Taraf : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına …
İstemin Özeti : Ankara Naklihane ve Bedelsiz İthalat Gümrük Müdürlüğünde tescilli gümrük giriş beyannamesi kapsamında ithal edilen otomobile ilişkin A.TR belgesinin ibraz edilmemesi sebebiyle normal vergi haddi ile tavizli vergi haddi arasındaki fark üzerinden yapılan ek tahakkuka vaki itirazın reddi yolundaki işlemin iptali istemiyle açılan davayı; Gümrük Kanununun 60 ve 86’ncı maddeleri açıklandıktan sonra; olayda, davacı adına tescili gümrük giriş beyannamesi kapsamında, A.TR. belgesi ibraz edilmediği halde tavizli vergi uygulamasından yararlanılarak ithalinin gerçekleştirildiği saptanan taşıt için, tavizli vergi uygulaması sonucu noksan alınan vergilerin davacıdan istenildiğinin anlaşıldığı; 10.1.1979 gün ve 16515 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve A.TR. dolaşım belgelerinin düzenlenmesinden esas alınacak kuralları belirleyen (A.TR.) Dolaşım Belgeleri Yönetmeliğinin 1’inci maddesinin (g) bendinde, dolaşım belgesinin, Türkiye veya Topluluk kaynaklı olan veya sayılan yahut Türkiye veya Toplulukta serbest dolaşım halinde bulunan malların Katma Protokol hükümlerinden yararlanabilmesini sağlamak üzere ihracatçı ülke yetkili kuruluşlarınca düzenlenip gümrük idarelerince vize edilen belge olarak tanımlandığı, aynı maddenin (h) bendinde de, A.TR. Dolaşım belgesinin, malların, Türkiye’den Topluluk üyesi bir ülkeye veya Topluluk üyesi ülkelerden Türkiye’ye doğrudan doğruya nakledilmeleri halinde düzenlenen belge olduğunun belirlediği, yönetmeliğin 2’nci maddesinde, A.TR. 1 belgesinin, Türkiye’den Topluluk üyesi bir ülkeye ihraç edilen sanayi mamulleri ile Katma Protokolün 6 sayılı ekinde yer alan tarım ürünleri ve Topluluktan Türkiye’ye ihraç edilen sanayi mamullerinin, Türkiye’nin veya Topluluğun tercihli rejiminden yararlanmalarını sağlamak için düzenleneceğinin ifade edildiği; söz konusu belgenin, Gümrük Yönetmeliğinin 233’üncü maddesinde belirtilen ve beyan sahiplerinin, beyanlarını belgelemek ve inceleme, kontrol ve muayeneyi, kolaylaştırmak üzere, beyannamenin tescilinden önce ibraz edilmek zorunluluğu bulunan belgeler arasında sayılması karşısında, giriş sırasında gümrük idaresine A.TR. 1 belgesi ibraz olunmaksızın ithali gerçekleştirilen eşyanın, tavizli vergi uygulamasından yararlandırılmasının mümkün olmadığı; bu itibarla, yukarıda açıklanan kanun maddeleri uyarınca, eksik alınan vergilerin, 3 yıllık zaman aşımı süresi içinde davacıdan istenilmesinde kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddeden …. Vergi Mahkemesinin … günlü, E:…; K:…sayılı kararının; A.TR.1 belgesinin, otomobili ithal eden … Büyükelçiliğinden aranması gerektiği; zira, tavizli vergi haddinden kendilerinin değil, Büyükelçiliğin yararlandığı, bu itibarla, verginin muhatabının kendileri olmadığı; öte yandan, vergi istenilmesi için, öncelikle A.TR.1 belgesinin ibrazının istenilmesi gerektiği, bu yola başvurulmadan, doğrudan vergilerin istenemeyeceği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği yolundadır.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi :Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi: İleri sürülen bozma nedenleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49’uncu maddesinin 1 numaralı bendinde öngörülen nedenlerden hiçbirisine girmediğinden, temyiz isteğinin reddi ile hukuka ve usul hükümlerine uygun bulunan vergi mahkemesi kararının onanması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, …Büyükelçiliği mensubu tarafından, Gümrük Kanununun 9’uncu maddesinde yer alan diplomatik muafiyet hükümleri uyarınca gümrük vergilerinden muaf olarak Türkiye’ye getirilen Almanya menşeli eşyanın, muaflık hakkı olmayan davacıya satışı üzerine, söz konusu otomobilin ithali sırasında, tavizli vergi haddinden yararlandırılması için A.TR.1 Belgesi ibraz edilmesinin zorunlu olup olmadığına ilişkindir.
Gümrük Kanununun “Diplomatik muafiyetler” başlıklı 9’uncu maddesinde, maddede sayılan kişiler ile Türkiye’deki yabancı diplomatik temsilciliklerin ve yabancı devletlerin Türkiye’deki konsolosluklarının getirecekleri ve yine maddede sayılan eşya ve taşıtların gümrük vergi ve resimlerinden muaf olduğu belirtilmiş; maddenin sondan iki önceki paragrafında da, “Bu madde gereğince yurda muafen sokulmuş olan eşya ve taşıtların (binek otomobilleri dahil) muaflık hakkı olmayan yer ve şahıslara herhangi bir suretle devir veya satışı Dışişleri Bakanlığının müsaadesine bağlı olup, bu eşya ve taşıtlar yürürlükte bulunan kanunlara göre gümrük ve diğer vergiler ödenmeden ve mali mükellefiyetler yerine getirilmeden muaflık hakkı olmayan yer ve şahıslara devredilemez ve satılamaz.” hükmü yer almıştır.
Söz konusu madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, diplomatik muafiyetten yararlanılarak yurda sokulan bir eşyanın, muaflık hakkı olmayan yer veya kişilere satışı halinde, Dışişleri Bakanlığının müsaadesi alınmakla birlikte, yürürlükte bulunan kanunlara göre gümrük ve diğer vergilerin ödenmesi, mali mükellefiyetlerin yerine getirilmesi de gerekmektedir.
Söz konusu eşyaların ithali sırasında tavizli vergi haddinden yararlanılıp yararlanılamayacağı hususuna gelince:
Gümrük Kanununun 67’nci maddesinin ilk fıkrasında, anlaşmalardan faydalanacak eşyanın akit memleket menşeli olduğunu veya o memlekette gördüğü değişiklik ve işlemler dolayısıyla öyle sayılması lazım geldiğini bildirir yetkili makamlardan verilmiş menşe şahadetnamesinin gümrüğe ibrazının şart olduğu; maddenin devamında da, ancak değeri Bakanlıkça tespit edilecek CIF kıymeti geçmeyen ve taşıdıkları marka ve alametler itibarıyla menşei gümrükçe tespit edilen eşyadan ve üzerinde imal edildikleri fabrika marka ve alametleri bulunan ve ticari mahiyette olmayan eşyadan menşe şahadetnamesi aranmayacağı belirtilmiştir.
Öte yandan; 10.1.1979 gün ve 16515 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve olay tarihinde yürürlükte bulunan (A.E.T) Dolaşım Belgeleri Yönetmeliğinin 2’nci maddesinin 1’inci fıkrasında, Türkiye’den Topluluk üyesi bir ülkeye ihraç edilen sanayi mamulleri ile Katma Protokolün 6 sayılı Ekinde ve 9 Nisan 1981 tarihli 17305 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 81/3 sayılı Dış Ticaret İşlerine Dair Sirkülerde yer alan tarım ürünleri ve Topluluktan Türkiye’ye İhraç edilen sanayi mamullerinin Türkiye’nin veya Topluluğun tercihli rejiminden yararlanmalarını sağlamak için A.TR.1 veya A.TR.3 dolaşım belgesi düzenleneceği belirtilmiş; aynı Yönetmeliğin 1’inci maddesinin (g) bendinde de, dolaşım belgesi, Türkiye veya Topluluk kaynaklı olan veya sayılan yahut Türkiye veya Toplulukta serbest dolaşım halinde bulunan malların Katma Protokol hükümlerinden yararlanabilmesini sağlamak üzere ihracatçı ülkenin yetkili kuruluşlarınca düzenlenip gümrük idarelerince vize edilen belge olarak tanımlanmıştır.
(A.E.T.) Dolaşım Belgeleri Yönetmeliğinin 45’inci maddesinde, eşyanın fiili ithali sırasında, A.TR.1 veya A.TR.3 dolaşım belgelerinin ibraz edilmemesi halinde, Katma Protokolde öngörülen tercihli rejimin uygulanmayacağı; indirimsiz vergi nispetleri üzerinden tahakkuk yapılarak, vergilerin kesin olarak tahsil edileceği; ancak, bu kabil malların fiili ithalini müteakip, süreleri içerisinde, usulüne uygun dolaşım belgeleri, işlemi yapan gümrük idaresine ibraz olunduğu takdirde, maddede belirtilen diğer hususlar da yerine getirilmek şartıyla, Katma Protokolde öngörülen indirime isabet eden vergi farklarının mükelleflerine iade edileceği yolunda düzenlemeye yer verilmiştir.
Bu duruma göre; gerek Gümrük Kanununda yer alan genel düzenlemeye, gerekse Avrupa Topluluğu ile Türkiye arasında yapılacak ithalat ve ihracata ilişkin özel düzenlemelere göre; Avrupa Topluluğuna üye bir ülkeden Türkiye’ye yapılacak ithalatta, ithale konu malın tercihli rejimden, diğer bir ifade ile tavizli vergi haddinden yararlanabilmesi için, o malın, Avrupa Topluluğuna üye bir ülke menşeli veya serbest dolaşım durumunda olduğunu gösterir A.TR.1 veya A.TR.3 dolaşım belgesinin ibrazı mecburi olup; söz konusu eşyanın menşei kat’i olarak tespit edilse dahi, belirtilen dolaşım belgelerinin ibraz edilmemesi halinde, eşyaya, normal vergi haddinin uygulanması, yukarıda açıklanan düzenlemeler gereğidir.
Olayda da, davacı tarafından ithal edilen eşyaya ilişkin A.TR. dolaşım belgesinin, eşyanın ithali sırasında ilgili gümrüğe ibraz edilmediği sabit olup, bu belgenin mevcut olduğunun da ileri sürülmemesi karşısında; ithalat sırasında uygulanan tavizli vergi haddi ile normal vergi haddi arasındaki farkın davacıdan istenilmesinde mevzuata ayrılık bulunmadığından, ek tahakkuka vaki itirazın reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolundaki mahkeme kararında isabetsizlik görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddine; mahkeme kararının onanmasına, hüküm altına alınan tutar üzerinden binde 4.8 oranında ve … liradan az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, mahkemece karara bağlanan harcın mahsubundan sonra, kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına, 17.3.1999 gününde oybirliği ile karar verildi.