Danıştay Kararı 7. Daire 1997/5039 E. 1998/3357 K. 15.10.1998 T.

7. Daire         1997/5039 E.  ,  1998/3357 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1997/5039
Karar No: 1998/3357

Temyiz İsteminde Bulunan : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına …
Karşı Taraf : … Gıda ve Tarım Ürünleri Ticaret ve Sanayi A.Ş.
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Yükümlü şirketçe ithal edilen mutfaklık tereyağı için beyan edilen kıymetin düşük olduğundan bahisle yapılan ek tahakkuka vaki itirazın reddine dair işlemi; 1615 sayılı Kanunun 65’inci maddesi ile Gümrük Yönetmeliğinin 243/c maddesinden bahisle, davalı idarece fiyat araştırması yapılması yasal ise de, bu araştırma ve sonuçlarının inandırıcı bilgi ve belgelere dayandırılması gerektiği, olayda, ithale konu mutfaklık tereyağının fiyatının, ülkelerin yıllık üretim miktarına, uyguladıkları politikalara, sipariş, miktarına, teslim yerine, cins ve nev’ine, kalitesine, ambalajına, taşıma yolu ve vasıtasına göre değişebileceği, bir başka deyişle zırai bir ürün olduğu dikkate alınmadan, T.C. Oslo Büyükelçiliği Ekonomi ve Ticaret Müşavirliğince bildirilen aylık ortalama satış fiyatı esas alınarak yapılan işlemde isabet görülmediği gerekçesiyle iptal eden …Vergi Mahkemesinin …gün ve E:…; K:…sayılı kararının; Kontrol Genel Müdürlüğünce yapılan kıymet araştırmasına dayalı ek tahakkukun yasal olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği yolundadır.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’nun Düşüncesi: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında; temyiz incelemesi sonunda Danıştay’ın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı öngörülmüştür.
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususlar, yukarıda belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymadığı gibi, mahkeme kararının dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, bu kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte de görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
1615 sayılı Gümrük Kanununun, olay tarihinde yürürlükte bulunan şekli ile 65’inci maddesinin 1’inci fıkrasında, ithal eşyasının gümrük vergisine esas olan kıymetinin, gümrük vergisi ödeme mükellefiyetinin başladığı tarihteki “normal fiyatı” olduğu hükme bağlanmış, aynı maddenin 2’nci fıkrasında da normal fiyatın tanımı yapılmıştır. Aynı maddenin değişik 5’inci fıkrasında ise, vergi ödeme mükellefiyetinin başladığı tarihteki fiyat esas olmakla beraber, mükellefin akde uygun olarak ödediği ya da ödeyeceği fiyatın tahakkuka esas alınacağı hallerin, taraf olduğumuz anlaşmalar ve milli ve milletlerarası ticari teamüller de nazarı itibara alınmak suretiyle bakanlıkça tespit olunacağı belirtilmiştir.
Diğer yandan, Gümrük Yönetmeliğinin “Vergi Matrahına Giren Kıymetin Kontrolü” başlıklı 386’ıncı maddesinin IV (B) tablosunun 4’üncü bendinde, faturaların inceleme ve kontrolünde, faturanın aynı ticari kademedeki ithalatçı ve ihracatçılara ait aynı veya benzer eşya fiyatlarının birbirleriyle karşılaştırılacağı, bu karşılaştırma yapılırken, endeks kayıtlarından, yerli ve yabancı dergi ve gazete yayınlarından faydalanılacağı belirtilmek suretiyle, aynı veya benzer eşya fiyatları karşılaştırılmak suretiyle, kıymet tespiti yapılması ilkesine yer verilmiş, Gümrükler Genel Müdürlüğünce yayımlanan 126 nolu Genelgede de aynı veya benzer eşya deyimlerinden ne anlaşılması gerektiği açıklanmıştır.
Değinilen mevzuat hükümleri uyarınca, aynı veya benzeri eşya kıymetinin tespiti suretiyle yapılacak kıymet araştırmasında, emsal alınan eşyanın menşe, kalite, tanındığı özellikler, marka kod numarası, miktar vb. yönler itibarıyla ithal eşyası ile ayniyet veya benzerlik arz etmesi gerekir.
Olayda, yükümlü şirketçe ithal edilen mutfaklık tereyağı için beyan edilen kıymetin düşük bulunması üzerine T.C. Oslo Büyükelçiliği nezdinde kıymet araştırmasına gidilerek, büyükelçilikçe, bildirilen ve faturanın düzenlendiği 1992 yılı Şubat ayı itibarıyla, Norveç İstatistik Merkez Bürosu kayıtlarına göre tespit edilen aylık ortalama fiyat esas alınarak uyuşmazlık konusu ek tahakkuk yapılmışsa da menşe, Norveç İstatistik Merkez Bürosundan alınan yazıda bildirilen satış fiyatının hangi marka, cins, kalite vb. özellikte eşyaya ait olduğu yolunda açıklayıcı bir bilgi bulunmadığı gibi, ilgili dönemde yalnızca İsviçre ve Almanya’ya satış yapıldığı, bildirilen fiyatın da bu satışlarda gerçekleşen fiyatların ortalaması alınarak tespit edildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, emsal alınan eşyanın ithal eşyası ile ayniyet veya benzerlik arz ettiği idare tarafından somut olarak ortaya konulmadığı gibi, kıymet araştırmasının, emsal alınan eşyanın kalite, marka, üretim tarihi ve miktar gibi eşya kıymetini etkileyen faktörler yönünden yeterli olmadığı, sonucuna varılmakla, eksik araştırmaya dayalı ek tahakkukta hukuka uygunluk bulunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddine, mahkeme kararının onanmasına, 15.10.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.