Danıştay Kararı 7. Daire 1997/4437 E. 1998/2545 K. 17.06.1998 T.

7. Daire         1997/4437 E.  ,  1998/2545 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1997/4437
Karar No: 1998/2545

Temyiz İsteminde Bulunan : … Motorlu Vasıtalar Ticaret ve Sanayi A.Ş.
Vekili : Av. …
Karşı Taraf : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına …
İstemin Özeti : Mudanya Gümrük Müdürlüğünde tescilli 24.8.1995 gün ve … sayılı giriş beyannamesi ile 3214.10.14 pozisyonunda “plastik esaslı macunlar” olarak ve “itirazım yoktur” şerhi düşülmek suretiyle beyan ve ithal edilen eşyaların “epoksi reçineler” olarak 3907.30.00 pozisyonunda yer alması gerektiğinden bahisle, iki pozisyon arasındaki vergi oranı farkına isabet eden gümrük vergi ve resimlerinin kaldırılması istemiyle yapılan başvurunun reddine dair işlemin iptali talebiyle açılan davayı; 1615 sayılı Kanunun 60, 78 ve 79’uncu maddelerini açıklayarak, olayda, ithal eşyanın “plastik esaslı macun” olarak 3214.10.14 pozisyonunda beyan edildiği ve beyan üzerine gümrük vergisi tahakkukunun yapıldığı, beyannamenin 25 ve 53’üncü sütunlarına “itirazım yoktur” şerhi düşüldüğü, herhangi bir itirazi kaydın yer almadığının anlaşıldığı, bu durumda tahakkukun itiraz edilmeksizin kesinleştiği, daha sonra yapılan itiraz üzerine tesis edilen işleme karşı açılan davanın incelenmesinin mümkün bulunmadığı, nitekim Danıştay Yedinci Dairesinin E:1996/1437; K:1996/2223 sayılı kararının da bu yönde olduğu gerekçesiyle reddeden …Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…; K:… sayılı kararının; ithal edilen eşyanın “epoksi reçine” olduğu ve 3907.30.00 pozisyonunda bulunduğu, ancak idarece 3214.10.14 pozisyonunda değerlendirildiği, aynı cins eşyanın her ithalinde aynı anlaşmazlığın tekrarlandığı, anılan mamule acil ihtiyaç duyulması sebebiyle gümrükçe belirlenen pozisyon üzerinden beyanda bulunulduğu, hemen akabinde itiraz yoluna başvurulduğu, bu sebeple, itirazın reddi işlemine karşı açılan davada işin esasının incelenmesi gerektiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden 17.7.1995 gün ve 3441 sayılı fiktif antrepo beyannamesi ile “epoksi reçine” olarak 3907.30.00 pozisyonunda beyan edilerek ithali gerçekleştirilmek istenen “Bostik” ticari isimli eşyanın, yapılan birinci tahlilde “plastik esaslı macunlar” olduğunun saptandığı, birinci tahlil raporuna itiraz eden yükümlüce 24.8.1995 gün ve 12671 sayılı dilekçe ile ikinci tahlil talebinde bulunulduğu ve incelemenin halen devam ettiği, eşyaya acil ihtiyaç duyulması sebebiyle 3214.10.14 pozisyonunda beyan edildiğinin bildirildiği, söz konusu dilekçe ile aynı tarihte tescil edilen 24.8.1995 gün ve … sayılı beyannamede de idarenin iddia ettiği pozisyonda beyan edilerek 25.8.1995 tarihinde ithalin gerçekleştirildiği, beyannamenin 25 ve 53’üncü sütunlarında iki adet “itirazım vardır” şerhi düşüldükten sonra bu şerhlerin üzeri çizilerek “itirazım yoktur” şerhinin düşüldüğü anlaşılmıştır.
Gümrük Kanununun 60, 78 ve 79’uncu maddelerine göre, yükümlülerce beyan edilen pozisyonlar üzerinden tahakkuk ettirilen gümrük vergi ve resimlerinin, “itirazım yoktur” şerhi düşülmesi suretiyle kesinleşeceği, 87’nci madde hükmü saklı kalmak suretiyle bu tahakkuklara karşı idari itiraz yoluna başvurulması söz konusu olamayacağı gibi dava açılmasının da mümkün bulunmadığı şüphesizdir.
Ancak, her uyuşmazlık konusu maddi olayın kendi içinde değerlendirilerek gerçek durumun tespit edilmesi de idari yargının resen araştırma yetkisinin bir gereğidir.
Her ne kadar beyanname üzerine “itirazım yoktur” şerhi düşülmüş ise de (önce “itirazım vardır” şerhi düşülüp ardından bunun üzeri çizilerek “itirazım yoktur” şerhine dönüştürülmüştür) beyannamenin tescil edildiği gün olan 24.8.1995 tarihinde verilen dilekçe ile itiraz iradesi ortaya konulduğundan ve itiraz üzerine yapılan ikinci tahlil neticesinin 20.9.1995 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine 26.9.1995 tarihinde verilen itiraz dilekçesi ile başlatılan itiraz prosedürü ile itiraz mercilerince esastan incelenerek itiraz reddedildiğinden, mahkemece işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken beyanın bağlayıcı olduğu gerekçesiyle, açılan davanın incelenmeksizin reddinde isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi: 1615 sayılı Gümrük Kanununun 79’uncu maddesinde itirazın 15 gün içinde yapılacağı, bu süre içinde itiraza uğramayan vergiler ile itirazları olmadığını beyanname ve sair tahakkuk kağıdı üzerinde yazı ile beyan edenlerin vergilerinin kanunun 87. maddesi hükmü saklı kalmak üzere itiraz yollarına gitmek bakımından kesinleşmiş olacağı belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, gümrük giriş beyannamesi kapsamı eşyanın 32.14.10.14 istatistik pozisyonunda “plastik esaslı macun” olarak beyanı üzerine eşyanın gümrük vergisinin tahakkuk ettirildiği ve beyannamenin “tahakkuk” ile ilgili (25) ve (53) numaralı sütunlarında tahakkukun “itirazım yoktur” şerhi verildiği ve herhangi bir ihtirazi kaydın bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda tahakkuk, itiraz edilmeksizin kesinleştiğinden, daha sonra yapılan itiraz üzerine idarece tesis edilen işleme karşı açılan davanın incelenmesi mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddine; kararın onanmasına; hüküm altına alınan tutar üzerinden binde 4.8 oranında ve … liradan az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, mahkemece karara bağlanan harcın mahsubundan sonra, kalan harç tutarının temyiz edenden alınmasına, 17.6.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.