Danıştay Kararı 7. Daire 1997/3611 E. 1998/3075 K. 30.09.1998 T.

7. Daire         1997/3611 E.  ,  1998/3075 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1997/3611
Karar No: 1998/3075

Temyiz İsteminde Bulunan: … Vergi Dairesi Müdürlüğü
Karşı Taraf : …İnşaat ve Ticaret Ltd. Şti.
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davacı şirket ile Demiryolları, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü arasında düzenlenen “… Havaalanı İkmal İnşaatı” işine ilişkin sözleşmede belirtilen iş bedeline, %15 oranında katma değer vergisinin ilavesi suretiyle bulunan matrah üzerinden hesaplanarak tahsil edilen damga vergisinin katma değer vergisine isabet eden kısmının iadesi istemiyle, vergi dairesine yapılan düzeltme başvurusunun reddine ilişkin işlemi; 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1, 2, 3 ve 4’üncü maddeleri açıklandıktan sonra, olayda, davacı tarafından üstlenilen ihalenin bedeline %15 oranındaki katma değer değer vergisinin eklenmesi suretiyle bulunan matrah üzerinden damga vergisi tahsilatı yapıldığının anlaşıldığı, ancak, katma değer vergisinin, sözleşme ve Katma Değer Vergisi Kanunu hükümleri uyarınca ödenmesi nedeniyle söz konusu vergiden davacı şirket lehine kalan bir meblağ bulunmadığı gibi, davacı yönünden emanet bir para niteliğinde olması ve taahhüt edilen iş bedeline dahil edilmemesi karşısında, katma değer vergisinin sözleşmede yer alan iş bedeline ilavesi suretiyle damga vergisi tahakkuk ettirilmesinde isabet bulunmadığı gerekçesiyle iptal eden … Vergi Mahkemesinin …günlü, E:…; K:…sayılı kararının; sözleşmede iş bedelinin yazılı olduğu, yine sözleşmenin 13’üncü maddesinde ise, katma değer vergisinin ihale makamınca ayrıca ödeneceği yolunda hüküm bulunduğu, bu nedenle, ihale bedeli üzerinden hesaplanan %15 oranındaki katma değer vergisinin matraha ilavesi suretiyle bulunan tutar üzerinden damga vergisi tahsilinde 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu hükümlerine aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Uyuşmazlık, davacı şirket tarafından üstlenilen “… Havaalanı İkmal İnşaatı” işi nedeniyle davacı şirket ile ihale makamı arasında düzenlenen sözleşmede yer alan işin bedeline %15 oranında katma değer vergisinin ilavesi suretiyle hesaplanarak davacıdan tahsil edilen damga vergisi tutarının, katma değer vergisine isabet eden kısmının düzeltilerek iadesi istemiyle vergi dairesine yapılan başvurunun reddi işleminden kaynaklanmıştır.
Söz konusu ret işleminin dava konusu edilmesi üzerine, temyize konu vergi mahkemesi kararıyla, işin esası incelenmek suretiyle, ret işleminin iptaline karar verilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 122’nci maddesinde, mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden yazı ile isteyebilecekleri, aynı kanunun 124’üncü maddesinde de, vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme başvurusu reddolunanların, şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri hükme bağlanmıştır. Söz konusu madde hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, vergi mahkemelerinde dava açma süresi geçtikten sonra yapılan vergi hatalarının düzeltilmesi istemine ilişkin başvurularda, davaya konu olabilecek işlem, 213 sayılı Kanunun 124’üncü maddesi hükmü uyarınca, düzeltme isteminin reddine ilişkin vergi dairesi işlemine karşı şikayet yoluyla yapılacak başvuru sonucu Maliye Bakanlığınca tesis edilecek ret işlemidir.
Bu duruma göre, Vergi Usul Kanununun vergi hatalarının düzeltilmesine ilişkin 116’ncı ve müteakip maddeleri kapsamına giren uyuşmazlık konusu olayda; vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra vergi dairesine yapılan düzeltme başvurusunun reddine dair işlemin iptali istemiyle vergi dairesi husumetiyle açılan davaya ilişkin dosyanın, idari merci tecavüzü nedeniyle Maliye Bakanlığına gönderilmesi gerekirken, işin esası incelenmek suretiyle, yazılı gerekçe ile tesis edilen mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’nun Düşüncesi: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında; temyiz incelemesi sonunda Danıştay’ın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı öngörülmüştür.
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususlar, yukarıda belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymadığı gibi, mahkeme kararının dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, bu kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte de görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dosyanın incelenmesinden; “… Havaalanı İkmal İnşaatı” işini üstlenen davacı şirket ile Ulaştırma Bakanlığı Demiryolları, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü arasında düzenlenen sözleşme ile ihale bedelinin 2.322.967.169.120.-lira olarak belirlendiği, aynı sözleşmenin 13’üncü maddesinde, ilgili mevzuatı uyarınca hesaplanacak katma değer vergisinin, idarece davacı şirkete ayrıca ödeneceği hükmünün yer aldığı, söz konusu sözleşmeyi düzenleyen noterlikçe, ihale bedeli üzerinden hesaplanan katma değer vergisinin ihale bedeline ilavesi suretiyle bulunan matrah esas alınarak damga vergisi tahakkuk ettirilerek 28.9.1995 tarihli noterlik makbuzu ile davacı şirketten tahsil edildiği, vergi mahkemesinde 30 günlük dava açma süresi geçtikten sonra, 7.12.1995 tarihinde vergi dairesi kayıtlarına intikal eden dilekçe ile, katma değer vergisi üzerinden hesaplanan damga vergisinin iadesinin istenildiği, bu başvurunun reddine dair vergi dairesi yazısının tebliği üzerine de, temyize konu mahkeme kararının konusunu oluşturan davanın açıldığı, mahkemece, işin esası incelenmek suretiyle, vergi dairesinin ret işleminin iptal edildiği anlaşılmıştır.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun “Düzeltme Talebi” başlıklı 122’nci maddesinde; mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden yazı ile isteyebilecekleri, aynı kanunun 124’üncü maddesinde de, vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme başvurusu reddolunanların şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri hükmü yer almıştır.
Görüldüğü üzere, vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yapılan vergi hatalarının düzeltilmesi istemlerinde, davaya konu olabilecek idari işlem, 213 sayılı Kanunun 124’üncü maddesi hükmü gereğince, düzeltme isteminin reddine ilişkin vergi dairesi işlemine karşı şikayet yoluyla yapılacak başvuru sonucu, Maliye Bakanlığınca tesis edilecek ret işlemidir.
Bu durumda; vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra vergi dairesine yapılan düzeltme başvurunun reddi üzerine şikayet yoluyla Maliye Bakanlığına gidilmeden, anılan başvurunun reddine dair işlemin iptali istemiyle vergi dairesi husumetiyle açılan davaya ilişkin dosyanın, idari merci tecavüzü nedeniyle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 15’inci maddesinin 1’inci fıkrasının (e) bendi uyarınca Maliye Bakanlığına gönderilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı gerekçe ile tesis edilen mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 30.9.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.