Danıştay Kararı 7. Daire 1996/610 E. 1997/2039 K. 20.05.1997 T.

7. Daire         1996/610 E.  ,  1997/2039 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1996/610
Karar No: 1997/2039

Temyiz İsteminde Bulunan : …Ortak Girişimi
Vekili : Av. …- Av. …
Karşı Taraf : İzmir Giriş Gümrük Müdürlüğü
İstemin Özeti : İzmir Giriş Gümrük Müdürlüğünde tescil edilen 12.7.1991 tarih ve 11922 sayılı beyanname kapsamı eşyaya ait gümrük vergi ve resimlerinin tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrini; 1615 sayılı Gümrük Kanununun 177. maddesi ile 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 13. ve 15. maddelerinden bahisle, olayda, geçici kabul yolu ile ithalatı yapılarak gümrük vergi ve resimleri teminata bağlanan eşyalara ilişkin banka teminat mektubunu veren bankanın faaliyetinin bakanlar kurulu kararıyla durdurulması sonucunda, söz konusu teminat mektuplarının idarece değiştirilmesi istenildiği halde, davacı şirket tarafından yeni teminat gösterilmemesi nedeniyle ödeme emri düzenlenmiş ise de, teminat için ödeme emri düzenlenmesi gerektiğine ilişkin kanunda bir hüküm bulunmadığından, bu aşamada ihtiyati haciz tatbik edilebileceği, bu durumda, kanuna aykırı olarak düzenlenen ödeme emrinde isabet görülmediği gerekçesiyle iptal eden …. Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…; K:… sayılı kararının; teminat mektubunu veren bankanın sadece mevduat toplama yetkisinin kaldırıldığı, teminat mektuplarının geçerliliğini koruduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Temyize konu mahkeme kararının yükümlü lehine verilmiş olması ve bu kararının bozulması sonucunda yükümlünün yararlanacağı bir menfaatten söz edilememesi karşısında temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi: Yükümlünün geçici ithal yoluyla yurda getirdiği eşyalar dolayısıyla gümrük mevzuatı uyarınca alınan ve bakanlar kurulu kararı ile faaliyeti durdurulan bankaya ait teminat mektubu yerine başka bir teminat mektubu isteğinin süresi içinde yerine getirilmemesi nedeniyle tanzim ve tebliğ edilen ödeme emrinin iptali isteği ile dava açılmıştır.
Dava açmakta olduğu gibi temyiz yoluna başvurmada da başvuranın menfaatinin yani hukuki yararının bulunması, diğer bir deyişle temyiz isteminde bulunan tarafın, kararın bozulmasında korunmaya değer bir hukuki yararının bulunmasının temyiz incelemesinin koşulu olarak aranması doğaldır.
Dosyanın incelenmesinden, yükümlü lehine verilen mahkeme kararının temyizen incelenmesi yukarıda açıklanan nedenlerle hukuken mümkün görülmediğinden, temyiz isteğinin incelenmeksizin reddi gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 4001 sayılı Kanunla değiştirilen 2’nci maddesinin (a) fıkrasında; iptal davaları, “idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için, çevre, tarihi ve kültürel değerlerin korunması, imar uygulamaları gibi kamu yararını yakından ilgilendiren hususlar hariç olmak üzere, kişisel hakları ihlal edilenler tarafından açılan davalar” olarak tanımlanmıştır. Bir kanun yolu olan temyiz başvurularında da kararın bozulmasında korunmaya değer hukuki bir menfaatin bulunması zorunludur.
Dosyanın incelenmesinden, geçici ithal yoluyla ithal edilen eşyalara isabet eden gümrük vergi ve resimlerine karşılık olmak üzere alınan banka teminat mektubunun, bankanın faaliyetinin bakanlar kurulu kararı ile durdurulduğu, bu nedenle yeni teminat mektubu verilmesi istenildiği halde yenilenmediğinden bahisle, vergi ve resimlerin tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrine karşı açılan davada, mahkemece ödeme emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda açıklanan kanun hükmü uyarınca, bir kanun yolu olan temyiz başvurusunda kararın bozulmasından, başvuranın korunmaya değer bir hukuki menfaatinin bulunması gerekmektedir.
Olayda ise, ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davada, söz konusu ödeme emrinin iptaline karar verilmekle dava dava yolu ile elde edilmek istenilen hukuki sonuç hasıl olduğundan, mahkeme kararının temyiz yolu ile incelenmesiyle, temyiz talebinde bulunan lehine hukuki bir yarar sağlanması mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin incelenmeksizin reddine, … lira maktu karar harcının temyiz edenden alınmasına, 20.5.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.