Danıştay Kararı 7. Daire 1996/2421 E. 1997/3517 K. 15.10.1997 T.

7. Daire         1996/2421 E.  ,  1997/3517 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1996/2421
Karar No: 1997/3517

Temyiz İsteminde Bulunan : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına …
Karşı Taraf : … Türkiye Gıda Sanayi A.Ş.
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davacı kurum adına Haydarpaşa Giriş Gümrük Müdürlüğünde tescil edilen 1.9.1994 tarih ve … sayılı beyanname kapsamı eşyalara ilişkin olarak istenilen 631.760.000.- liralık vergi ve resimlerin kaldırılması istemiyle yapılan itirazın reddine ilişkin 29.9.1995 tarih ve 1995/166 sayılı Gümrükler Genel Müdürlüğü işleminin iptali isteğiyle açılan davada; 1615 sayılı Gümrük Kanununun “Beyannamelerde düzeltme” başlıklı 59. maddesi hükmü açıklandıktan sonra, giriş beyannamesinin 52 nolu tablosunda 485.560.- Fransız frangı olarak beyan edilen eşya kıymetinin, beyannamenin tescil tarihinde geçerli kur üzerinden Türk lirasına çevrilerek 45 nolu beyan tablosuna yazılması esnasında, 3.045.513.000.- Türk lirası olarak yazılması gerekirken, 304.600.000.- lira olarak yazıldığının anlaşıldığı, beyanname üzerinde tahakkuk yapılmadan önce, 7.9.1994 tarihli dilekçeyle hatanın düzeltilmesi istenildiği halde, bu istem kabul edilmeyerek gerçek kıymet ile hatalı beyan edilen kıymet arasındaki fark üzerinden yeniden tahakkuk yapılmış ise de, yükümlüce, beyanname üzerine tahakkuk yapılmadan önce düzeltme başvurusunda bulunulmuş olması dikkate alındığında, idarece, düzeltme isteminin kabul edilip düzeltilmiş kıymet üzerinden tahakkuk yapılması icap ettiği, bu itibarla gerçek kıymet ile hatalı yazılan kıymet arasındaki fark üzerinden yeniden tahakkuk ettirilerek tahsil edilen vergi ve resimlerde isabet bulunmadığı gerekçesiyle söz konusu vergi ve resimlerin düzeltme yoluyla yükümlüye ret ve iadesine ilişkin …. Vergi Mahkemesinin …günlü ve E:…; K:…sayılı kararının; beyannamenin 30 ve 45 nolu beyan tablosunda, eşyanın CIF kıymetinin eksik beyan edildiğinin tespiti üzerine, yükümlünün düzeltme isteğinin kabul edilmediği ve gerçek kıymet üzerinden yapılan tahakkukun yükümlüye beyanname üzerinde tebliğ edildiği, yapılan işlemin yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Tetkik Hakimi …’nın Düşüncesi :Uyuşmazlık, yükümlüce 314.725.000.- lira olarak beyan edilen CIF tutarın, 3.055.538.000.- lira olarak düzeltilmesi yolunda verilen dilekçe üzerine, idarece, düzeltme istemi doğrultusunda 45 nolu tablodaki rakamların düzeltilmesi yerine, yükümlüce noksan beyanda bulunulmuş gibi, 46 nolu tabloda gerçek tutar üzerinden işlem yapılmasından doğmuş olup, ithal konusu eşyanın beyan edilmesi gereken CIF kıyemtinin 3.055.538.000.- lira olduğu ve söz konusu eşyalar için ödenmesi gereken vergi ve resimlerin bu meblağ üzerinden hesaplanması gerektiği hususu taraflar arasında çekişmesizdir.
Olayda, düzeltme dilekçesi doğrultusunda işlem yapılmamış olması, CIF kıymetinin 3.055.538.000.- lira olduğu yükümlü kurum tarafından da kabul edilen ithal konusu eşyalar için, idarece aynı tutar (3.055.538.000.- lira) üzerinden tahakkuk ettirilen vergi ve resimleri etkiler nitelikte değildir. Ancak bu hususun söz konusu olay nedeniyle uygulanacak bir para cezasına karşı açılacak davada ileri sürülebileceği tabiidir.
Şu hale göre, CIF kıymetinin 3.055.538.000.- lira olduğu hususu taraflar arasında çekişmesiz olan 1.9.1994 tarih ve … sayılı beyanname kapsamı eşyalar için, 3.055.538.000.- liralık CIF tutar üzerinden tahakkuk ettirilen vergi ve resimlerde isabetsizlik bulunmamakta olup, (45) nolu tabloda sehven noksan yazıldığı belirtilen kıymete isabet eden vergi ve resimlerin kaldırılması durumunda, ithal konusu eşyalar için belirtilen tutar kadar noksan vergi ödenmesi sonucu doğmuş olacaktır.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49’uncu maddesinin 1’inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp, vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dosyanın incelenmesinden; davacı kurum adına Haydarpaşa Giriş Gümrük Müdürlüğünde tescil edilen 1.9.1994 tarih ve … sayılı beyanname kapsamı eşyaların, faturasında ve beyannamenin 52 nolu tablosunda 485.560.- Fransız frangı olarak yer alan kıymetinin, beyannamenin tescil tarihindeki kur üzerinden Türk lirasına çevrilip 45 nolu beyan tablosuna yazılması esnasında, 3.045.413.000.- lira olarak yazılması gerekirken, 304.600.000.- lira olarak yazıldığı, beyannamenin tescil edilip muayeneye havale edilmesinden sonra 7.9.1994 tarihli dilekçeyle yükümlü tarafından hatanın düzeltilmesi yolundaki istem idare tarafından kabul edilmeyerek, beyan edilmesi gereken 3.045.413.000.- lira ile beyan edilen 304.600.000.- lira arasındaki 2.740.810.000.- liralık fark üzerinden tahakkuk ettirilip, yükümlü kuruma beyanname üzerinde tebliğ edilen 631.760.000.- liralık vergi ve resimlere yapılan itirazın idarece reddi üzerine açılan davada, vergi mahkemesince, beyanname üzerinde tahakkuk yapılmadan düzeltme dilekçesi verildiğinden, düzeltme isteminin kabul edilmesi icap ettiği gerekçesiyle depozito olarak ödenen vergi ve resimlerin yükümlüye iadesi yolunda karar verildiği anlaşılmaktadır.
1615 sayılı Gümrük Kanununun 59. maddesinde, “Kazıntı ve silintili beyannameler gümrükçe kabul edilmez. Hatalı yazının üzeri okunacak şekilde çizilerek doğrusu yazılır. Düzeltmeler ve ilavelerin yanına beyanname sahibi tarafından imza konulur ve tescil esnasında bunlar resmi mühürle mühürlenir.
Beyannameler tescillerinden sonra düzeltilemezler. Ancak, muayeneye havalesinden önce olmak şartıyla, mükellefler bu beyanlarını eşyanın cins, nevi ve niteliği, kab adediyle marka numaraları aynen kalmak üzere yalnız ağırlık, adet, ölçü veyahut kıymet yönlerinden düzeltebilirler ve bu düzeltmeler, idare amirinin izni ile yapılır ve beyan sahibi ile müştereken imzalanarak resmi mühürle mühürlenir.” hükmü yer almıştır.
Uyuşmazlık, yükümlü tarafından 314.725.000.- lira olarak beyan edilen CIF tutarın, 3.055.538.000.- lira olarak düzeltilmesine yönelik verilen dilekçe üzerine, idarece, 45 nolu tablodaki rakamların düzeltilmesi yoluna gidilmeksizin, 46 nolu tabloda gerçek tutar üzerinden tahakkuk yapılmasından doğmuş olup, ithal konusu eşyanın beyan edilmesi gereken CIF kıymetinin 3.055.538.000.- lira olduğu ve söz konusu eşyalar için ödenmesi gereken vergi ve resimlerin bu meblağ üzerinden hesaplanması gerektiği hususu taraflar arasında çekişmesizdir.
CIF kıymetin 3.055.538.000.- lira olduğu yükümlü kurum tarafından da kabul edildiğine göre, düzeltme dilekçesi doğrultusuda işlem yapılmaması keyfiyetinin, bu tutar üzerinden tahakkuk yapılmasına engel teşkil edebilecek hukuki bir neden olarak kabulü mümkün değildir.
Şu hale göre, CIF kıymetinin 3.055.538.000.- lira olduğu hususu taraflar arasında çekişmesiz olan 1.9.1994 tarih ve … sayılı beyanname kapsamı eşyalar için, bu miktar üzerinden tahakkuk ettirilen vergi ve resimlerde isabetsizlik söz konusu olmayıp, (45) nolu tabloda sehven noksan yazıldığı belirtilen kıymete isabet eden vergi ve resimlerin kaldırılması durumunda, ithal konusu eşyalar için belirtilen tutar kadar noksan vergi ödenmesi sonucu doğacağı kuşkusuzdur.
Öte yandan yükümlü kurum tarafından, beyannamenin (45) nolu sütununda sehven noksan yazıldığı belirtilen 2.740.813.000.- liralık tutar üzerinden istenilen 631.740.000.- liralık vergi ve resimlerin mükerrer olarak tahakkuk ettirildiği ileri sürülmekte ise de; ithal konusu eşyalar için, giriş beyannamesinin (46) nolu sütununda yapılan tahakkuka yükümlüce itirazi kayıt konulması, tahakkukun yükümlüye beyanname üzerinde tebliğ edildiğinin belirtilmesi ve yükümlüce söz konusu eşyalar için mükerrer olarak vergi ödendiğini belirtir bir belgenin veya aynı olay nedeniyle ek tahakkuk yapıldığına ilişkin bir belgenin ibraz edilmemiş olması karşısında bu iddiaya itibar etmek mümkün değildir.
Bu durumda, hatalı olarak beyan edilen kıymet ile gerçek kıymet arasındaki farka ilişkin olup, depozito olarak ödenen vergi ve resimlerin yükümlüye iadesi yolunda verilen vergi mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulüne; mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 15.10.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.