Danıştay Kararı 7. Daire 1996/2116 E. 1997/1014 K. 11.03.1997 T.

7. Daire         1996/2116 E.  ,  1997/1014 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1996/2116
Karar No: 1997/1014

Temyiz İsteminde Bulunan : … Deri Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
Vekili : Av. …
Karşı Taraf : Kapıkule Gar Gümrük Müdürlüğü
İstemin Özeti : Kapıkule Gar Gümrük Müdürlüğünde tescil edilen 25.8.1994 gün ve … sayılı beyanname kapsamı eşya nedeniyle tahakkuk ettirilen katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davanın; 1615 sayılı Kanunun 3968 sayılı Kanunla değişik 65. maddesinde, ithal eşyasının gümrük vergisine esas kıymetinin Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII. maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşma hükümlerine göre tayin ve tespit olunacağı hükmünün yer aldığı, 12.2.1994 tarih ve 21847 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının (GATT) VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşmaya İlişkin Yönetmelikte de, ithal edilen eşyanın kıymetinin tespiti için uygulanması gereken yöntem ve kuralların belirlendiği, idarece, yönetmeliğin 6. ve 7. maddelerinde belirtilen yöntemlerle kıymet tespit edilemediğinden, 8. maddesine dayanılarak kıymet tespiti yoluna gidildiği, uyuşmazlık konusu eşya ile aynı işlevi gördüğü, benzer unsurları taşıdığı, aynı ülke menşeli olduğu ve kıymeti belirlenen eşyanın ithal edildiği tarihe yakın bir tarihte ithal edildiği anlaşılan emsal eşyanın benzer eşya olarak kabul edilmesinin yerinde görüldüğü, bu nedenle, yapılan ek tahakkukta isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle reddi yolundaki …Vergi Mahkemesinin …gün ve E:…; K:…sayılı kararının; yönetmeliğin 5. maddesine göre, gümrük kıymetinin tespitinde, yönetmeliğin 6-12. maddelerinde yer alan yöntemlerin sırasıyla uygulanması gerektiği, olayda ise 6. ve 7. maddelerde yer alan yöntemler atlanarak 8. maddede yer alan “benzer eşyanın satış bedeli yöntemi” ne göre kıymetin tespit edilmesinin anlaşma ve yönetmelik hükmüne aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 46. maddesinin 2. fıkrasında, ithalde alınan katma değer vergisinin, gümrük vergisi ile birlikte ve aynı zamanda ödeneceği, 48. maddesinde de, bu kanuna göre vergisi ödenmeden veya eksik ödenerek yurda sokulan eşyaların hiç alınmamış veya eksik alınmış katma değer vergileri hakkında Gümrük Kanunundaki esaslara göre işlem yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.
1615 sayılı Gümrük Kanununun 12.2.1994 tarih ve 21847 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 3968 sayılı Kanunla değişik 65 inci maddesinde, ithal eşyasının gümrük vergisine esas kıymetinin, Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşma hükümlerine göre tayin ve tespit olunacağı hükme bağlanmıştır.
Bakanlar Kurulunun 27.7.1993 tarih ve 1993/4690 sayılı Kararıyla onaylanarak 27.8.1993 gün ve 21681 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşmanın 1- ila 7. maddelerinde gümrük kıymetinin tespitine ilişkin kurallara yer verilmiştir. Anlaşmaya ilişkin Yönetmeliğin 5. maddesinde, ithal eşyasının gümrük vergisine esas kıymetinin, bu yönetmeliğin 6 ila 12 inci maddelerinde yer alan yöntemlerin sırasıyla uygulanması yoluyla tayin ve tespit olunacağı, bir yönteme göre belirlenemeyen kıymet için izleyen yönteme geçileceği hükme bağlandıktan sonra, 6. maddede “Satış bedeli Yöntemi”, 7. maddede “Aynı Eşyanın Satış Bedeli Yöntemi”, 8. maddede “Benzer Eşyanın Satış Bedeli Yöntemi”, 9. maddesinde satış bedeli yöntemlerinin uygulanmasına ilişkin esaslar 10. Madde “İndirgeme Yöntemi”, 11. maddesinde “Hesaplanmış Kıymet Yöntemi”, 12. Maddesinde de, “Son Yöntem”e ilişkin kurallara yer verilmiştir.
1615 sayılı Gümrük Kanununun 65. maddesinde yapılan değişiklikle ithal edilen eşya kıymetinin yasada sırası ile öngörülen yöntemlere göre belirlenmesi gerekmektedir.
İdarece, gümrük kıymetinin yönetmeliğin 6 ve 7. maddedeki yöntemlere göre tespit edilememesi nedeniyle, 8. maddede yer alan “Benzer Eşyanın Satış Bedeli Yöntemine” göre tespit edildiği belirtilmekteyse de, dosyada, bu yöntemlere göre gümrük kıymetinin belirlenemediği yolunda herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, mahkemece, idarenin, gümrük kıymetinin belirlenmesine ilişkin yeni kurallara göre ithal edilen eşyanın gümrük kıymeti belirlenip belirlenmediği hususu araştırılıp, bunun sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, kıymetin 6. ve 7. maddelerdeki yöntemlere göre belirlenemediği kabul edilerek 8. maddedeki yönteme göre belirlenen kıymetin yerinde olduğu gerekçesiyle ek tahakkukun onanmasında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüyle mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi: …Gümrük Müdürlüğünde tescil edilen 25.8.1994 tarih ve … sayılı beyanname ile ithal edilen Romanya menşeli yaş koyun derisinin beyan edilen kıymetinin noksan gösterildiğinden bahisle salınan katma değer vergisini; kıymeti emsal alınan eşyanın uyuşmazlık konusu eşya ile aynı işlemi görmesi, benzer özellik ve benzer unsurları taşıması,aynı ülke menşeli olması ve kıymeti belirlenen eşyanın ithaline çok yakın bir tarihte ithal edilmesi nedeniyle benzer eşya olarak kabul edilmesinin yerinde görüldüğü gerekçesiyle tasdik eden Vergi Mahkemesi kararının temyizen bozulması istenilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 46.maddesinin 2.bendinde “ithalde alınan katma değer vergisi, gümrük vergisi ile birlikte ve aynı zamanda ödenir” hükmü yer almış olup; aynı yasanın 48.maddesinde ise; “Bu Kanuna göre vergisi ödenmeden veya eksik ödenerek yurda sokulan eşyaların hiç alınmamış veya eksik alınmış katma değer vergileri hakkında Gümrük Kanunundaki esaslara göre işlem yapılır” denilmektedir.
1615 sayılı Gümrük Kanununun 12.2.1994 tarih ve 21847 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 3968 sayılı Kanunla değişik “eşyanın kıymeti” başlıklı 65.maddesinde ise; “ithal eşyasının gümrük vergisine esas kıymetinin, Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşma hükümlerine göre tayin ve tesbit olunacağı” hükme bağlanmıştır.
3968 sayılı Kanunla Gümrük Kanununun 65.maddesinde yapılan bu değişiklikle; daha önce “Brüksel kıymet koduna” göre alıcı ve satıcının uzlaştıkları farz edilen kıymete göre vergilendirmeye gidildiği halde,”Cenevre Kıymet kodu” esası benimsenmek sureti ile malın gerçek değerinin tespiti esası benimsenmiştir.
Nitekim; 3968 sayılı Kanunun Gerekçesinde de; “1615 sayılı Gümrük Kanununun ithal eşyasının kıymet unsurlarını belirleyen 65.maddesi 15.12.1950 tarihli Brüksel Gümrük Kıymeti Tanımı Sözleşmesi kurallarına uygun olarak düzenlenmiştir. Brüksel Gümrük Kıymeti Sözleşmesinin “ithal eşyasının gümrük vergisine esas olan kıymeti gümrük vergisi ödeme mükellefiyetinin başladığı tarihteki normal fiyattır” şeklindeki sübjektif esasa dayanan temel prensibi yanı sıra,alıcı ve satıcı arasında ilişki bulunması halinde kıymetin reddini öngörmesi,satıcının alıcıya sağlayabileceği makul ölçüdeki iskontoları gözardı etmesi,özellikle bazı ülkelerin gümrük idarelerinin keyfi ve hayali uygulamalarına neden olmuş ve dünya ticaretinin normal akışında aksamalara yol açan kıymet araştırmaları,GATT nezdinde “tarife dışı engel” olarak görülmeye başlanmıştır.Cenevre’de bu sakıncaları gidermeye yönelik olarak hazırlanan Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının (GATT) VII.Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşmanın onaylanması 12.5.1988 tarihli ve 3447 sayılı Kanunla uygun bulunmuş ve aynı anlaşma 30.7.1988 tarihli ve 88/13194 sayılı Kararname ile onaylanmış bulunmaktadır.Anlaşmanın 21.maddesinde öngörülen beş yıllık hazırlık dönemi 12.2.1994 tarihinde sona erecektir.Bu bakımdan, “Cenevre kıymet kodu” diye adlandırılan söz konusu anlaşmanın 12.2.1994 tarihinden önce milli mevzuata uyarlanması zorunlu görülmektedir” denilmektedir.
Görüldüğü gibi, bu değişiklikle, bir taraftan daha önce kabul edilmiş olan GATT Anlaşması yürürlüğe sokulurken,bir taraftan da Avrupa Topluluğuna giriş için gerekli yükümlülükler yerine getirilmiştir.
1615 sayılı Gümrük Kanununda yapılan bu değişikliğin sonucunda kıymetin nasıl ve hangi usulle tespit edileceği konu…a gelince;
27.8.1993 tarih ve 21681 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 93/4690 sayılı Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşmanın önsöz bölümünde; bu anlaşmanın keyfi veya fiktif gümrük kıymetlerinin uygulanmasını önleyen adil yeknesak ve tarafsız bir gümrük kıymeti sisteminin gerekli olduğu kabul edilerek,eşyanın gümrük kıymetinin belirlenmesinde mümkün olduğu ölçüde eşyanın satış bedelinin esas alınması gerektiğinin bilincinde olarak,gümrük kıymetinin ticari uygulamalarla uyumlu,basit ve adil kıstasları esas alması ve kıymetin belirlenmesine ilişkin işlemlerin,eşyayı tedarik edenler konu…da bir ayrım yapılmaksızın genel bir uygulama niteliğinde olması gerektiğinin kabul edildiği açıklanmıştır.
Anlaşmanın “Gümrük Kıymetine İlişkin Kurallar” başlıklı Madde 1’de ise “İthal eşyasının gümrük kıymeti eşyanın satış bedelidir. Yani ithal ülkesine ihraç amacıyla yapılan satış sırasında ortaya çıkan ve 8.maddeye göre gerekli düzeltmelerin yapıldığı gerçekte ödenen veya ödenecek fiyattır.” Denildikten sonra, sırası ile kıymetin tespitinde idarece uygulanacak kurallar teferruatlı bir şekilde düzenlenmiştir.Bu anlamda idareye,beyan edilen fiyatın düşük olduğu kanısına varılması halinde bu durumdan ithalatçıyı haberdar etmek ve ona cevap hakkı tanımak yükümlülüğü getirilmiştir.BÖylelikle hem idarenin,hem ithalatçının ellerindeki bilgi ve belgelerden birbirlerini haberdar etmek suretiyle gerçek fiyatın tespiti konu…da ortak bir çaba göstermeleri sağlanmak istenmiştir.
12.2.1994 tarih ve 21847 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının (GATT) VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşmaya İlişkin Yönetmeliğin 2.maddesinde,bu yönetmeliğin gümrük hattından geçirilen ithal konusu eşyanın kıymetinin belirlenme usullerini kapsadığı belirtilmiş olup, 5.maddesinde ise; ithal eşyasının gümrük vergisine esas alınacak kıymetinin,bu yönetmeliğin 6 ila 12.maddelerinde yer alan yöntemlerin sırasıyla uygulanması yoluyla tayin ve tespit olunacağı,bir yönteme göre belirlenemeyen kıymet için izleyen yönteme geçileceği hükme bağlandıktan sonra, 6.maddesinde “satış bedeli yöntemi”, 7.maddesinde “aynı eşyanın satış bedeli yöntemi”, 8.maddesinde “benzer eşyanın satış bedeli yöntemi” 10.maddesinde “indirgeme yöntemi” 11.maddesinde “hesaplanmış kıymet yöntemi ve 12.maddesinde “son yöntem” belirtilmiştir.
Görüldüğü gibi, gerek anlaşma, gerekse yönetmelik hükümlerinde vergiye esas alınacak kıymetin tespitinde asıl olanın gerçek satış bedeli olduğu açıktır.Satış bedeli; Türkiye’ye ihraç amacıyla yapılan satış sırasında ortaya çıkan ve bu yönetmeliğin 13 ve 14.maddelerine göre gerekli düzeltmelerin yapıldığı gerçekte ödenen veya ödenecek fiyattır.
Diğer taraftan GATT Uruguay Round görüşmelerinde,yapılan beyanla ilgili olarak ibraz edilen husus veya belgelerin gerçeklik veya doğruluğu konusunda şüpheleri bulunan gümrük idaresinin ithalatçıdan belge ve diğer deliller de dahil ilave bilgi talebinde bulunabileceği karara bağlanmak suretiyle; gerçekte ödenen ya da ödenecek fiyatın tespiti için idarenin gerekli araştırmaları yapması yükümlülüğü getirilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; vergisi uyuşmazlık konusu eşyaya ait faturada “yaş koyun derisi,birim fiyatı 0.85 $., toplam 2964.-$” olarak belirtilmiş, faturada eşyanın kalitesi konu…da herhangi bir açıklamaya yer verilmemiştir.Beyannamede ise eşyanın menşei Romanya,kıymeti ise faturasına uygun olarak gösterilmiştir.Yani fatura ile beyanname arasında bir farklılık bulunmamaktadır.
Davalı idarece beyan edilen kıymetin düşük olduğu kanaatine varıldığından bahisle tüm başmüdürlükler nezdinde kıymet araştırması yaptırılmak suretiyle İzmir,İzmit,Hopa,Mersin,Ankara ve İstanbul Gümrükleri Başmüdürlüğünden alınan muhtelif emsal kıymetlerinin gözönünde bulundurularak İzmir Kargo Gümrük Müdürlüğünde tescil edilen 16.8.1994 tarihli beyannamede birim fiyat olarak gösterilen (4.-$) esas alınarak ek tarhiyatın yapıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda; İdarece kıymet tespitinde yasada öngörülen, malın gerçek değerinin ne olduğu konu…da herhangi bir araştırma yapılmadan,benzer eşyanın fiyatının kıymet tespitinde emsal alınması yoluna gidildiği,böylelikle 3968 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle öngörülen kıymet tespitine ilişkin usule uyulmadığı açıktır.Yasaya göre “benzer eşya yöntemine” göre kıymetin tespiti için yasada sırası ile öngörülen kıymet tespit usullerine göre kıymetin araştırılması ve tespit edilememesi gerekmektedir.
Hal böyle iken, Mahkemece, yönetmeliğin 6. ve 7.maddelerinde belirtilen yöntemlerle belirlenemeyen emsal kıymetin 8.maddeye istinaden belirlenmesinde isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle tarhiyatın tasdik edilmesinde kanuna uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulü ile vergi mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince duruşma için belirlenen günde yükümlü şirket vekili Av. …’ın gelmediği, idareyi temsilen hukuk müşaviri …’nun geldiği görülerek savcının katılmasıyla duruşma yapıldı. İdarenin temsilcisine usulüne göre söz verilip dinlenildikten, savcının düşüncesi alındıktan sonra tetkik hakiminin açıklamaları dinlenilerek işin gereği görüşüldü:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 46. maddesinin 2. fıkrasında, ithalde alınan katma değer vergisinin, gümrük vergisi ile birlikte ve aynı zamanda ödeneceği, 48. maddesinde de, bu kanuna göre vergisi ödenmeden veya eksik ödenerek yurda sokulan eşyaların hiç alınmamış veya eksik alınmış katma değer vergileri hakkında Gümrük Kanunundaki esaslara göre işlem yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.
1615 sayılı Gümrük Kanununun 12.2.1994 tarih ve 21847 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 3968 sayılı Kanunla değişik 65 inci maddesinde, “İthal eşyasının gümrük vergisine esas kıymeti, Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşma hükümlerine göre tayin ve tespit olunur. Şu kadar ki, Anlaşmanın 8 inci maddesinin 2 nci fıkrasında belirtilen unsurlar bu kıymete dahil edilir.” Hükmü yer almıştır.
1615 sayılı Kanunun değişiklikten önceki 65. maddesi hükmü uyarınca, Brüksel Gümrük Kıymeti Tanımı Sözleşmesi kurallarına göre müstakil bir alıcı ile bir satıcının tam ve serbest rekabet şartları içinde uyuştukları farz edilen fiyata göre vergilendirme yoluna gidilmekte iken, anılan maddede 3968 sayılı Kanunla yapılan değişiklik sonucu “Cenevre Kıymet Kodu” benimsenmek suretiyle, ithal edilen eşyanın gerçekte ödenen veya ödenecek fiyatının vergilendirmeye esas alınacağı kabul edilmiş bulunmaktadır.
Nitekim, 3968 sayılı Kanunun gerekçesinde; “1615 sayılı Gümrük Kanununun ithal eşyasının kıymet unsurlarını belirleyen 65 inci maddesi, 15.12.1950 tarihli Brüksel Gümrük Kıymeti Tanımı Sözleşmesi kurallarına uygun olarak düzenlenmiştir. Brüksel Gümrük Kıymeti Sözleşmesinin “ithal eşyasının gümrük vergisine esas olan kıymeti, gümrük vergisi ödeme mükellefiyetinin başladığı tarihteki normal fiyattır.” şeklindeki sübjektif esasa dayanan temel prensibi yanı sıra, alıcı ve satıcı arasında ilişki bulunması halinde kıymetin reddini öngörmesi, satıcının alıcıya sağlayabileceği makul ölçüdeki iskontoları göz ardı etmesi, özellikle bazı ülkelerin gümrük idarelerinin keyfi ve hayali uygulamalarına neden olmuş ve dünya ticaretinin normal akışında aksamalara yol açan kıymet araştırmaları, GATT nezdinde “Tarife dışı Engel” olarak görülmeye başlanmıştır. Cenevre’de bu sakıncaları gidermeye yönelik olarak hazırlanan “Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel anlaşmasının (GATT) VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşma’nın onaylanması 12.5.1988 tarihli ve 3447 sayılı Kanunla uygun bulunmuş ve aynı anlaşma 30.7.1988 tarihli ve 1988/13194 Sayılı Kararname ile onaylanmış bulunmaktadır. Anlaşmanın 21 inci maddesinde öngörülen beş yıllık hazırlık dönemi 12.2.1994 tarihinde sona erecektir. Bu bakımdan, “Cenevre Kıymet Kodu” diye adlandırılan söz konusu anlaşmanın 12.2.1994 tarihinden önce milli mevzuata uyarlanması zorunlu görülmektedir.” denilmektedir.
Bakanlar Kurulunun 27.7.1993 tarih ve 1993/4690 sayılı Kararı ile onaylanarak 27.8.1993 tarih ve 21681 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşmanın “Genel Tanıtıcı Açıklama” başlıklı giriş bölümünün 1 inci maddesinde, bu anlaşma çerçevesinde gümrük kıymetinin belirlenmesinde, öncelikle 1 inci maddede tanımlanan “satış bedeli” nin esas alınacağı, 1 inci maddenin 8 inci madde ile birlikte mütalaa edilmesi gerektiği, 8 inci maddenin, içerdiği diğer düzenlemeler dışında, gümrük kıymetinin bir parçasını oluşturduğu kabul edilen, alıcı tarafından üstlenilmiş, ancak ithal eşyasının gerçekte ödenen veya ödenecek fiyatına dahil edilmemiş olan belli unsurlarla ilgili olarak bu fiyatta düzeltmeler yapılmasını ve alıcıdan satıcıya para dışında mal veya hizmet şeklinde intikal edebilecek belirli edimlerin de satış bedeline dahil edilmesini öngördüğü, 1 inci madde hükümlerine göre belirlenemeyen gümrük kıymetinin belirlenmesinde kullanılacak yöntemlerin 2 ila 7 nci maddelerde (2 nci ve 7 nci maddeler dahil) yer aldığı, 2. maddesinde ise, gümrük kıymetinin 1. Madde hükümlerine göre belirlenememesi durumunda, 2 inci veya 3 üncü madde hükümlerine göre kıymete ilişkin esasa ulaşabilmek amacıyla, normal olarak gümrük idaresi ile ithalatçının istişarede bulunması gerektiği belirtilmiştir.
Aynı anlaşmanın “Önsöz” bölümünde, anlaşmanın keyfi veya fiktif gümrük kıymetlerinin kullanılmasını önleyen adil, yeknesak ve tarafsız bir gümrük kıymeti sisteminin gerekli olduğunu kabul ederek, eşyanın gümrük kıymetinin belirlenmesinde, mümkün olduğu ölçüde, bu eşyanın satış bedelinin esas alınması gerektiğinin bilincinde olarak, gümrük kıymetinin ticari uygulamalarla uyumlu, basit ve adil kıstasları esas alması ve kıymetin belirlenmesine ilişkin işlemlerin, eşyayı tedarik edenler konu…da bir ayrım yapılmaksızın genel bir uygulama niteliğinde olması gerektiği hususlarının kabul edildiği açıklanmıştır.
Anlaşmanın Bölüm I’de yer alan “Gümrük Kıymetine İlişkin Kurallar” başlıklı 1. maddesinde, “İthal eşyasının gümrük kıymeti, eşyanın satış bedelidir. Yani ithal ülkesine ihraç amacıyla yapılan satış sırasında ortaya çıkan ve 8. inci maddeye göre gerekli düzeltmelerin yapıldığı, gerçekte ödenen veya ödenecek fiyattır.” denilmiş ve eşyanın satış bedelinin, gümrük kıymetine esas alınabilmesi için gerekli koşullara yer verilmiştir. Anlaşmanın 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, 1 inci madde hükümlerine göre belirlenemeyen ithal eşyasının gümrük kıymetinin, aynı ithal ülkesine ihraç amacıyla satılan ve kıymeti belirlenecek eşya ile aynı veya yakın bir tarihte ihraç edilen, aynı eşyanın satış bedeli, 3. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde de, 1 ve 2 nci madde hükümlerine göre belirlenemeyen ithal eşyasının gümrük kıymetinin, aynı ithal ülkesine ihraç amacıyla satılan ve kıymeti belirlenecek eşya ile aynı veya yakın bir tarihte ihraç edilen, benzer eşyanın satış bedeli olduğu belirtilerek, 5. 6 ve 7. maddelerde de, gümrük vergisine esas kıymetin tespitinde uygulanacak yöntemlere sırasıyla yer verilmiştir.
Anlaşmanın Ek I’ini oluşturan Yorum Notlarının 1 nolu genel notunda ise, 1 ila 7 nci maddelerin (7 nci madde dahil), ithal eşyasının gümrük kıymetinin bu anlaşma hükümlerine göre nasıl belirleneceğini gösterdiği, kıymetin belirlenmesine ilişkin yöntemlerin uygulama sırasına göre sıralandığı, gümrük kıymetinin belirlenmesinde öncelikle uygulanacak yöntemin 1 inci maddede tanımlandığı, 2 nolu genel notta da, gümrük kıymetinin 1 inci madde hükümlerine göre belirlenmesi mümkün değilse, daha sonraki maddelerin gümrük kıymetinin belirlenmesinde kullanılabilecek madde bulununcaya kadar sırasıyla izlenmesi gerektiği, 4 üncü maddedeki istisnai hal dışında, bir maddeye göre belirlenemeyen gümrük kıymeti için kendisinden sonra gelen maddeye geçileceği açıklanmıştır.
Gümrük Kanununun 65 inci Maddesinin Değiştirilmesine Dair 3968 sayılı Kanunla birlikte, aynı tarih ve sayılı Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe giren Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması (GATT)’nın VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair anlaşma’ya İlişkin Yönetmeliğin 1 inci maddesinde, bu yönetmeliğin, Anlaşma hükümleri çerçevesinde ithal eşyası kıymetinin tespiti için uygulanması gereken yöntem ve kuralların belirlenmesi bakımından hazırlandığı, 2 nci maddesinde, yönetmeliğin, (gümrük vergisinden muaf olan veya ağırlık esası üzerinden vergiye tabi bulunan eşya da dahil olmak üzere) gümrük hattından geçirilen ithal konusu eşyanın kıymetinin belirlenme usullerini kapsadığı, 5 inci maddesinde ise, ithal eşyasının gümrük vergisine esas alınacak kıymetinin, bu yönetmeliğin 6 ila 12 nci maddelerinde yer alan yöntemlerin sırasıyla uygulanması yoluyla tayin ve tespit olunacağı, bir yönteme göre belirlenemeyen kıymet için izleyen yönteme geçileceği belirtilerek, 6 ncı maddede “Satış Bedeli Yöntemi”, 7 nci maddede “Aynı Eşyanın Satış Bedeli Yöntemi”, 8 inci maddede “Benzer Eşyanın Satış Bedeli Yöntemi”, 10 uncu maddede “İndirgeme Yöntemi”, 11 inci maddede “Hesaplanmış Kıymet Yöntemi” ve 12 nci maddede de “Son Yöntem” e ilişkin yöntem ve kurallara yer verilmiştir.
Gerek, Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması (GATT)’nın VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşma hükümleri, gerekse bu anlaşmaya ilişkin Yönetmelikte yer alan düzenlemeler karşısında; ithal edilen eşyanın gümrük kıymetinin belirlenmesinde, öncelikle satış bedelinin esas alınması, satış bedelinin esas alınması için gerekli koşulların mevcut olmadığının tespit edilmesi halinde de sırasıyla diğer yöntemlere başvurulması gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, yükümlü şirket tarafından 25.8.1994 gün ve … sayılı beyanname kapsamında ithal edilen eşya kıymetinin düşük görülmesi üzerine idarece yapılan araştırma sonucu 16.8.1994 gün ve … sayılı beyanname kapsamında ithal edilen eşya fiyatı esas alınarak, “benzer eşyanın satış bedeli yöntemi” ne göre kıymet tespiti yoluna gidilmek suretiyle ek tahakkuk yapıldığı anlaşılmaktadır.
İdare savunmasında, ithal edilen eşyanın gümrük kıymetinin, yönetmeliğin 6. ve 7. maddesindeki yöntemlere göre tespit edilememesi nedeniyle, 8. Maddede yer alan “Benzer Eşyanın Satış Bedeli Yöntemi” ne göre tespit edildiği belirtilmekteyse de, dosyada, gümrük kıymetinin belirlenmesinde “satış bedelinin” esas alınmama nedenleri açıklanmadığı gibi, “Aynı Eşyanın Satış Bedeli Yöntemi”ne göre kıymetin belirlenemediği hususunda somut herhangi bir bilgi ve belgenin de bulunmadığı görülmektedir.
Bu durumda, mahkemece, idarenin, yeni yasal düzenleme ve yönetmelikte belirlenen gümrük kıymetinin tespitine ilişkin kurallara sırasıyla uyulmak suretiyle ithal eşyasının gümrük kıymetinin tespit edilip edilmediği hususu araştırılıp, bunun sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yönetmeliğin 6 ve 7. maddelerinde belirtilen yöntemlere göre kıymetin tespit edilemediği kabul edilmek suretiyle, 8. maddeye göre kıymet tespit edilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle ek tahakkukun onanmasında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüne, mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından bu konuda ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 11.3.1997 tarihinde oybirliği ile karar verildi.