Danıştay Kararı 7. Daire 1996/1730 E. 1997/317 K. 29.01.1997 T.

7. Daire         1996/1730 E.  ,  1997/317 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1996/1730
Karar No: 1997/317

Temyiz İsteminde Bulunan : … Dış Ticaret A.Ş.
Vekili : Av. …
Karşı Taraf : Derince Giriş Gümrük Müdürlüğü
İstemin Özeti : Derince Giriş Gümrük Müdürlüğünde tescilli 26.4.1995 gün ve … sayılı giriş beyannamesi muhteviyatı eşyanın kıymetinin düşük beyan edilmesi nedeniyle idarece tespit edilen değer esas alınarak tahakkuk ettirilen ek gümrük vergi ve resimlerinin terkini istemiyle açılan davanın; 1615 sayılı Gümrük Kanununun 80. maddesinde, mükelleflerin 78. maddenin 1., 2., 3. ve 6. fıkralarında yazılı sebeplerle yapacakları itirazların, 81. maddeye göre sırasıyla gümrük müdürlükleri, gümrükler başmüdürlükleri, Gümrükler Genel Müdürlüğünce karara bağlanacağının, ancak, bu karara karşı idari dava açılabileceğinin hükme bağlandığı, olayda ise, yükümlü şirketin ek tahakkuka itiraz ettiği ve itirazın henüz karara bağlanmadığı anlaşılmakta olup, yukarıda anılan yasal hükümlere göre, bu aşamada ortada idari davaya konu olabilecek bir işlem bulunmadığı gerekçesiyle reddi yönünde verilen … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…K:…sayılı kararının; ek tahakkuka itiraz edildiği, idarece herhangi bir cevap verilmediği gibi, benzer olaylarda ek tahakkuklara yapılan itirazlara verilen cevapların hep olumsuz olduğu, bu durumda, mahkemece dosyanın esastan incelenerek bir karar verilmesi gerektiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği yolundadır.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi :Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi redde…ek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi: İleri sürülen bozma nedenleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1 numaralı bendinde öngörülen nedenlerden hiçbirisine girmediğinden, temyiz isteğinin reddi ile hukuka ve usul hükümlerine uygun bulunan vergi mahkemesi kararının onanması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Olayda, yükümlü şirketçe ithal edilen eşya dolayısıyla beyan edilen değer üzerinden yapılan ek tahakkuka itiraz edilmesi üzerine, idarece istemin zımnen reddine ilişkin işlem dava konusu edilmiş olup, mahkemece, ortada davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
1615 sayılı Gümrük Kanununun 78. maddesinin 3. fıkrasında, mükelleflerin, kıymet esasına göre vergiye tabi eşyanın kıymetinin yanlış tayin ve tespit olunması sebebiyle yapılan tahakkuka karşı itiraz edebileceği, 80. Maddesinde ise, 78. maddenin 1., 2., 3 ve 6. fıkralarında yazılı sebeplerle yapılacak itirazların, 81. maddeye göre sırasıyla gümrük müdürlükleri, gümrükler başmüdürlükleri, Gümrükler Genel Müdürlüğünce karara bağlanacağı, Gümrükler Genel Müdürlüğü kararlarına karşı idari yargı yolunun açık olduğu, hükümleri yer almıştır.
1615 sayılı Kanunun “İtirazın İncelenmesi” başlıklı 81. maddesinde, “İtirazlar bir dilekçe ile tahakkuku yapan idare kanalı ile bağlı bulunduğu gümrük müdürlüğüne yapılır ve müdürlükçe bir ay içinde incelenerek karara bağlanır.
Müdürlükçe itiraz yerinde görülmezse mütalaası ile birlikte belge ve numuneler beyan olunan normal fiyat ile vergi miktarı Bakanlıkça tespit edilecek değere kadar olan anlaşmazlıklar için, bağlı bulundukları gümrükler başmüdürlüklerine, bu miktardan fazla olan kıymet ve vergiler için de Gümrükler Genel Müdürlüğüne gönderilir. Bu itirazlar başmüdürlüklerce iki ay, Genel Müdürlükçe üç ay içinde incelenir ve bir karara bağlanır.
Başmüdürlüklerce veya Genel Müdürlükçe itiraz yerinde görülürse tahakkukun buna göre yapılması gümrüğe tebliğ olunur…” hükmüne yer verilmiş, Gümrük Kanununun uygulanmasına ilişkin olarak çıkarılan Gümrük Yönetmeliğinin 413.maddesinin 1. fıkrasında, yukarıdaki maddeye göre, kendilerine intikal ettirilen itirazların, başmüdürlüklerce iki ay, genel müdürlükçe üç ay içinde inceleneceği ve bir karara bağlanacağı açıklandıktan sonra, 414.maddesinde de, mükelleflerin, genel müdürlük kararlarına karşı idari yargı yoluna başvurabilecekleri belirtilmiştir.
Yukarıda yer alan kanun hükümleri karşısında, tahakkukun terkini istemiyle Derince Gümrük Müdürlüğüne yapılan itirazın, Gümrük Kanununun 81. maddesinde yer alan süreler içinde önce gümrük müdürlüğünce, daha sonra miktar itibarıyla Gümrükler Genel Müdürlüğünce incelenmesi ve itiraz hakkında bir işlem tesis edilmesi gerekli olup, ancak bu halde yükümlü şirket tarafından bu işlemin iptali istemiyle tebliğ edildiği tarihten başlayarak 30 gün içinde dava açılabilecektir.
Dosyanın incelenmesinden, ithal edilen eşya için beyan edilen kıymetin düşük bulunması nedeniyle idarece belirlenen değer esas alınarak yükümlü adına yapılan ek tahakkuka 26.4.1995 tarihinde Derince Gümrük Müdürlüğüne itirazda bulunulduğu ve herhangi bir cevap verilmemesi üzerine, 7.2.1996 tarihinde bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Gümrük vergi ve resimlerine ilişkin tahakkuklara karşı kanunda belirtilen idari itiraz yolları tüketilmeden doğrudan dava açılması söz konusu olamayacağı gibi, ek tahakkuka karşı yapılan itiraz idarece sonuçlandırılmadan, kamu alacağının kesinleştiğinden söz etmek de mümkün değildir. Kesinleşmeyen bu şekildeki itirazlar dolayısıyla, 6183 sayılı Kanun hükümleri uyarınca cebren tahsil yollarına gidilemeyeceği de tabiidir.
Olayda, idareye yapılan itiraz üzerine idarece tesis edilmiş kesin ve yürütülmesi gereken bir işlemin mevcut olmaması nedeniyle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14 ve 15 inci maddeleri hükümleri uyarınca davayı reddeden mahkeme kararında yasal isabetsizlik görülmemiştir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddine, mahkeme kararının onanmasına, … lira maktu karar harcının temyiz edenden alınmasına, 29.1.1997 tarihinde oybirliği ile karar verildi.