Danıştay Kararı 7. Daire 1995/2332 E. 1996/3573 K. 15.10.1996 T.

7. Daire         1995/2332 E.  ,  1996/3573 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1995/2332
Karar No: 1996/3573

Temyiz İsteminde Bulunan : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı
Karşı Taraf : PTT Genel Müdürlüğü
Vekili : …
İstemin Özeti : Haydarpaşa Giriş Gümrük Müdürlüğünde tescilli 12.9.1984 gün ve … sayılı giriş beyannamesi muhteviyatı eşyanın “telli telefon cihazı aksamı” olarak 85.13 tarife ve istatistik pozisyonunda beyan olunarak fiili ithalinin gerçekleştirilmesinden sonra, yapılan inceleme sonucu, ayrıntılı faturada mevcut her eşyanın ismen yer aldığı tarife ve istatistik pozisyonları üzerinden vergilendirilmesi geretiğinden bahisle yapılan ek tahakkuku; ithal edilen eşyanın vergilendirilmesinde esas alınacak tarife cetvelindeki yerinin tayin ve tespiti açısından, eşyanın esas işlevinin bilinmesi gerektiği, bu amaçla yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, uyuşmazlık konusu eşyaların telefon ve telgraf makinalarının imalinde kullanılan aksam ve parçalar olduğunun ve başka bir amaç için kullanılmadığının anlaşıldığı, bu rapor ile tespit edilen hususların mahkemelerince de uygun görüldüğü gerekçesiyle terkin eden … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…; K:…sayılı kararının; ayrıntılı faturada ismen yer alan eşyaların, her birinin ait oldukları tarife ve istatistik pozisyonuna dahil edilerek vergilendirilmesi gerektiği, bu sebeple yapılan ek tahakkukların yasal olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi :Haydarpaşa Giriş Gümrük Müdürlüğünde tescilli 12.9.1984 gün ve … sayılı giriş beyannamesi ile ithal edilen eşyalardan, “alet kutusu”, “hesap makinası” ve “kablo” isimli eşyaların dışında kalan eşyalara ilişkin yapılan ek tahakkuku terkin eden mahkeme kararında isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak, 85.13 tarife ve istatistik pozisyonu ile bu pozisyona ilişkin izahnamenin ilgili bölümündeki açıklamalar incelendiğinde, “alet kutusu”ve “hesap makinası” isimli eşyaların “telli telefon cihazı aksamı” olarak kabul edilmesi mümkün değildir. “Kablo” isimli eşya hakkında ise, izahnamedeki açık belirleme dolayısıyla yapılan ek tahakkukta isabetsizlik yoktur.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kısmen kabulüyle, mahkeme kararının “alet kutusu”, “hesap makinası” ve “kablo” isimli eşyalara ilişkin kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi: Mükellef P.T.T. Genel Müdürlüğünün 12.9.1984 tarihli gümrük giriş beyannamesi ile gümrük giriş tarife cetveli 85.13.99 istatistik pozisyonuna tabi telli telefon cihazlarının diğer aksamı olarak beyan ederek % 1 gümrük vergisi ödemek suretiyle ithal ettiği cihazın gümrük tarife cetveli farklı istatistik pozisyonuna giren malzemeler olduğundan bahisle yapılan gümrük vergisi ek tarhiyatı aleyhine açılan dava üzerine; mahkeme ara kararına istinaden yaptırılan bilirkişi incelemesi sonunda verilen bilirkişi raporunda,ihtilaf konusu eşyaların gümrük tarife cetvelinin 83.13.99 istatistik pozisyonuna giren telli telefon cihazların aksamı olduğu belirtildiğinden,gümrük vergisi ek tarhiyatını terkin eden … inci Vergi Mahkemesi kararı,1615 sayılı Gümrük Kanununun 4 üncü maddesi amir hükmüne uygun bulunduğundan,hukuki mesnedi bulunmayan temyiz talebinin reddi ile … inci Vergi Mahkemesi kararının tasdiki gerekeceği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, Haydarpaşa Giriş Gümrük Müdürlüğünde tescilli 12.9.1984 gün … sayılı giriş beyannamesi muhteviyatı eşyaların hangi vergi oranları üzerinden vergilendirileceği hususunun belirlenebilmesi açısından, dahil oldukları pozisyonların saptanmasına ilişkindir.
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, mahkeme kararının “kablo”, “hesap makinası ve “alet kutusu” dışındaki eşyalar nedeniyle yapılan ek tahakkukların terkinine ilişkin kısmının bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.
“Kablo”, “alet kutusu” ve “hesap makinası” isimli eşyalara gelince;
1615 sayılı Gümrük Kanununun 4. maddesinde, gümrük vergisinin aynı kanunun 3. maddesi gereğince ödeme mükellefiyetinin başladığı tarihte eşyanın bulunduğu hal ve mahiyetine göre o tarihte yürürlükte bulunan gümrük giriş tarife cetvelindeki nispet, had ve esaslara göre hesaplanacağı belirtilmiş, olay tarihinde yürürlükte bulunan gümrük giriş tarife cetvelinin telli telefon ve telgraf için elektrikli cihazlara ilişkin 85.13 numaralı tarife ve istatistik pozisyonunun (c) bölümünde de telli telefon cihazları ve bunların aksamına dahil eşyalar belirlenmiştir.
İthal edilen eşyalar için hangi vergi oranlarının uygulanacağı, söz konusu eşyaların dahil bulunduğu tarife ve istatistik pozisyonunun belirlenmesine bağlıdır. Bu belirleme ise, Gümrük Giriş Tarife İzahnamesindeki açıklamalar dikkate alınmak suretiyle yapılmalıdır. Eşyanın nitelikleri itibarıyla hangi pozisyonda yer alacağı, hakim tarafından, teknik bilgi eksikliği nedeniyle belirlenemez ise, bu durumda, bilirkişilik müessesesine başvurulmalıdır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 31 inci maddesiyle atıfta bulunulan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 276 ve 286 ncı maddelerine göre, bilirkişilik, hakime, önüne gelen bir ihtilafı çözmek için gerekli olan özel ve teknik bilgiyi sağlamak amacına yönelik bir müessesedir. Uyuşmazlığın çözümü için, özel ve teknik bilginin gerekli olup olmadığını, dolayısıyla da bilirkişiye başvurulup başvurulmayacağını hakim takdir eder. Bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmekle, ihtiyaç duyulan teknik bilgi, açıklama ve belirlemelerin bilinmesi amaçlanmakta ve yapılan tespitler sonucu, bilgi ihtiyacı giderilerek karar verme aşamasına gelinmektedir. Bu durumda, bilirkişi raporundaki tespit ve açıklamaların yeterli ve tatmin edici olması gerekir. Olayda ise, bilirkişi raporunda, ithal eşyaların dahil olacakları pozisyonların belirlenmesine yarayacak teknik açıklamalarda bulunulmamış, anılan eşyaların, telefon cihazlarında kullanılıyor olmaları sebebiyle “telli telefon cihazı aksamı” olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş, mahkemece de rapor doğrultusunda karar verilmiştir.
Gümrük Giriş Tarife Cetvelinin 85.13 tarife pozisyonunda “telli telefon ve telgraf için elektrikli cihazlar (Kuranportör ile telekomünikasyon cihazları dahil)” yer almış; Gümrük Giriş Tarife İzahnamesinde de bu pozisyonun 85.23 pozisyonuna girenler haricinde kalan Elektrik için izole edilmiş tel ve kabloları (irtibat parçalarıyla teçhiz edilmiş olsun olmasın) içine aldığı belirtilmiştir.
Gümrük Giriş Tarife Cetvelinde 85.23 tarife pozisyonu ise, “elektrik için izole edilmiş teller, örgüler, kablolar (müşterek akslı kablolar dahil), şeritler, çubuklar ve benzeri (anodik olarak lake veya okside edilmiş olanlar dahil), (irtibat parçaları ile teçhiz edilmiş olsun olmasın)” başlığını taşımakta olup; Gümrük Giriş Tarife İzahnamesine göre de, bu pozisyonun, elektrik naklinde kullanılmak maksadıyla izole edilmiş bulunan her türlü tel, kablo örgü, şerit, çubuk ve benzerleri ile telefon ve telgraf kablolarını içine aldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, Gümrük Giriş Tarife İzahnamesinin 85.23 pozisyonunda sayılan eşyalar meyanında 3. bentte yer alan; “telefon ve telgraf kabloları (deniz altına döşenen neviden olanlar dahil) Bunlar ekseriya ayrı ayrı izole edildikten sonra, müşterek bir kılıf içinde toplanmış çok sayıda telleri ihtiva eder.” açıklaması uyarınca, anlaşmazlık konusu “kablo” isimli eşyanın 85.23 pozisyonu kapsamında sayılması gerektiği sonucuna varılmaktadır.
“Alet kutusu” ve “hesap makinası” isimli eşyaların ise, aksam ve parçalara ilişkin olarak izahnamenin ilgili bölümündeki açıklamalar da dikkate alındığında, telli telefon cihazlarının aksamı olarak kabulüne imkan bulunmamaktadır. Ayrıca,eşyalar üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, hesap makinasının, telefonla ilgili bir fonksiyonu olduğu hususunda da herhangi bir açıklama yer almamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kısmen kabulüne, mahkeme kararının “hesap makinası”, “alet kutusu” ve “kablo” isimli eşyalara isabet eden kısmının bozulmasına, diğer eşyalara ilişkin kısmına ilişkin temyiz isteminin reddiyle kararın bu kısmının onanmasına, bozma kararı üzerine mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 15.10.1996 gününde oybirliği ile karar verildi.