Danıştay Kararı 6. Daire 2023/818 E. 2023/2158 K. 02.03.2023 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2023/818 E.  ,  2023/2158 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2023/818
Karar No : 2023/2158

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …

KARŞI TARAF (DAVALI): … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Edirne ili, İpsala ilçesi, … Mahallesi, … ada, … sayılı parselin hisseli maliki olan davacı tarafından, taşınmazının imar durumunda değişiklik yapılmasına neden olunan 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonuna dair … tarih ve … sayılı belediye meclisi kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; uyuşmazlık konusu imar planına davacı tarafından askı süresi içerisinde itiraz edilmemesi nedeniyle son ilan tarihi olan 04/02/2017 tarihini izleyen altmış günlük dava açma süresi içerisinde açılması gerekirken bu süre geçirilerek açılan davanın süre aşımı nedeniyle incelenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Temyize konu kararın usul ve hukuka aykırı olduğu iddiasıyla bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
İLGİLİ MEVZUAT: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “Dava Açma Süresi” başlıklı 7. maddesinde dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay’da ve İdare Mahkemelerinde altmış gün olduğu; ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresinin, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, yine aynı Yasanın “Üst Makamlara Başvurma” başlıklı dava konusu işlemin tesis edildiği tarihteki 11. maddesinde, ilgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılmasının üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebileceği, bu başvurunun işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durduracağı, altmış gün içinde bir cevap verilmezse isteğin reddedilmiş sayılacağı kurala bağlanmıştır.
Özel Kanun olan 3194 sayılı İmar Kanununun, “Planların hazırlanması ve yürürlüğe konulması” başlıklı 8. Maddesinin (b) bendinde ise, “İmar Planları; Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye meclisince onaylanarak y ürürlüğe girer. Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tesbit edilen ilan yerlerinde bir ay süre ile ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye Başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar” kuralı yer almaktadır.
Anılan maddelerin birlikte değerlendirilmesinden, imar planlarına karşı, 2577 sayılı Yasanın 11. maddesi kapsamında başvuru için, özel bir Kanun olan 3194 sayılı Yasanın 8/b maddesi ile özel bir itiraz süresi getirildiği anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında, imar planlarına karşı, bir aylık askı süresi içinde 2577 sayılı Yasanın 11. maddesi kapsamında başvuruda bulunulması ve bu başvuruya işlem tarihi itibariyle idari dava açma süresinin başlangıç tarihi olan son ilan tarihini izleyen günden itibaren 60 gün içinde cevap verilmeyerek isteğin reddedilmiş sayılması halinde, bu tarihi takip eden 60 günlük dava açma süresi içinde veya son ilan tarihini izleyen günden itibaren 60 gün içinde cevap verilmek suretiyle isteğin reddedilmesi halinde bu cevap tarihini izleyen günden itibaren 60 günlük dava açma süresi içinde idari dava açılabileceği gibi; planlara karşı askı süresinin son gününü izleyen 11. maddesi kapsamında başvuruda bulunulması halinde ise, işlemeye başlayan idari dava açma süresinin duracağı ve 60 gün içinde cevap verilmemesi halinde istek reddedilmiş sayılacağından, 60 günlük yasal idari dava açma süresinin kaldığı yerden işlemeye başlayacağı, bu sürenin son gününe kadar cevap verilmesi halinde ise bu tarihi izleyen günden itibaren yine kalan sürenin işlemeye başlayacağı ve toplam olarak 60 günlük bu süre içinde idari dava açılabileceği sonucuna varılmaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
05.01.2017-04.02.2017 tarihleri arasında askıya çıkarılarak ilan edilen davacıya konu imar planından taşınmazın satımının söz konusu olması sebebiyle imar durumunu öğrendiği 21.01.2022 tarihinde haberdar olduğundan bahisle 23.02.2022 tarihinde bakılan davanın açıldığı anlaşılmakta olup davacının imar planı ilan askı süresi içinde 2577 sayılı Yasanın 11.maddesi kapsamında itiraz etmediği gibi 2577 sayılı Yasanın 10.maddesi kapsamında da herhangi bir imar planı değişikliği isteminin de bulunmadığı göz önüne alındığında uyuşmazlığa konu imar planı revizyonunun ilan askı süresinin son günü olan 04.02.2017 tarihinde itibaren yasal dava açma süresi olan 60 gün içinde açılması gerekirken 23.02.2022 tarihinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle esasını inceleme olanağı bulunmamaktadır.
Her ne kadar dosya içeriğinde dava açıldıktan sonraki bir tarihte alınan, 26.04.2022 tarihli imar durum belgesinin bulunduğu görülmekte ise de, davacının imar durum belgesi isteminde bulunduğuna ilişkin başvuru dosyada bulunmadığından ve davacının imar durum belgesi isteminde bulunduğu varsayılsa bile davanın açıldığı tarihte tesir edilen bir imar durum belgesi (uygulama işlemi) üzerine bakılan davanın açıldığının kabulüne imkan bulunmamaktadır.
Öte yandan, imar planlarına ilan askı süresi içinde yapılan itirazın reddi ya da ilan askı süresinin son gününden itibaren süresi içinde dava açılmaması durumunda, 2577 sayılı kanunun 10. maddesi kapsamında yapılacak imar planı değişikliği başvurusunun reddi ya da herhangi bir uygulama işlemi (parselasyon, kamulaştırma gibi) üzerine yasal dava açma süresi içinde dava açılabileceği tabiidir.
Bu itibarla, davanın süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmamıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle süre aşımı yönünden reddine ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 02/03/2023 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.