Danıştay Kararı 6. Daire 2023/1857 E. 2023/3193 K. 29.03.2023 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2023/1857 E.  ,  2023/3193 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2023/1857
Karar No : 2023/3193

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI): … Bakanlığı – ANKARA
VEKİLİ: …, Hukuk Müşaviri

MÜDAHİLLER (DAVALI YANINDA):
1- … A.Ş.
VEKİLİ: Av. …

2- … Sanayi A.Ş.
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN ÖZETİ: Eskişehir İli, Tepebaşı İlçesi, … ve … pafta sayılı taşınmazlarda davalı yanında müdahillerden … A.Ş. tarafından yapılması planlanan “RN:… (ER:…) Numaralı Krom Ocağı Alansal ve Üretimsel Kapasite Artışı” projesi ile ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünce verilen 08/05/2019 tarih ve 5510 sayılı “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu” kararının iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararının Danıştay Altıncı Dairesinin 29/03/2022 tarih ve E:2021/9792, K:2022/3826 sayılı kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyularak davanın reddi yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

SAVUNMALARIN ÖZETİ: Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından, temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmakta iken, davalı yanında müdahillerden tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
… İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 20/A-2-(i) maddesi uyarınca, karar düzeltme yolunun kapalı olduğunun duyurulmasına, 29/03/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “İvedi Yargılama Usulü” başlıklı 20/A maddesinin 2. fıkrasının (i) bendinde; “Danıştay evrak üzerinde yaptığı inceleme sonunda, maddi vakıalar hakkında edinilen bilgiyi yeterli görürse veya temyiz sadece hukuki noktalara ilişkin ise yahut temyiz olunan karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise işin esası hakkında karar verir. Aksi hâlde gerekli inceleme ve tahkikatı kendisi yaparak esas hakkında yeniden karar verir. Ancak, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan temyizi haklı bulduğu hâllerde kararı bozmakla birlikte dosyayı geri gönderir. Temyiz üzerine verilen kararlar kesindir.” hükmüne, 31. maddesinde; “Bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda; .. bilirkişi, keşif, delillerin tespiti, … Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygulanır. … Bilirkişiler, bilirkişilik bölge kurulları tarafından hazırlanan listelerden seçilir ve bilirkişiler hakkında Bilirkişilik Kanunu ve 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 281. maddesinin 2. fıkrasında; mahkemenin, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden, yeni sorular düzenlemek suretiyle ek rapor isteyebileceği gibi; tayin edeceği duruşmada, sözlü olarak açıklamalarda bulunmasını da kendiliğinden isteyebileceği, 3. fıkrasında; mahkemenin, gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği düzenlenmiştir.
6754 sayılı Bilirkişilik Kanunun 3. maddesinin 7. fıkrasında da; “Aynı konuda bir kez rapor alınması esastır; ancak rapordaki eksiklik veya belirsizliğin giderilmesi için ek rapor istenebilir.” hükmü yer almıştır.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri incelendiğinde; farklı bilirkişilerce hazırlanan raporlar arasında çelişki var ise bu çelişkinin giderilmeden karar verilemeyeceği, Mahkemece raporlar arasındaki bu çelişkinin yeni bir bilirkişi raporu almak suretiyle giderilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; Eskişehir İli, Tepebaşı İlçesi, … ve … pafta sayılı taşınmazlarda davalı yanında müdahillerden … A.Ş. tarafından yapılması planlanan “RN:… (ER:…) Numaralı Krom Ocağı Alansal ve Üretimsel Kapasite Artışı” projesi ile ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünce verilen … tarih ve … sayılı “ÇED Olumlu” kararının iptali istemiyle açılan davada, Mahkemece, uyuşmazlığın çözümü amacıyla yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle dava konusu ÇED Olumlu kararının iptaline, bu kararın temyiz edilmesi üzerine de, Danıştay Altıncı Dairesinin 29/03/2022 tarih ve E:2021/9792, K:2022/3826 sayılı kararıyla bozulmasına karar verilmiş, İdare Mahkemesince bozma kararına uyularak yeni bir bilirkişi heyetiyle keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak, düzenlenen raporun hükme esas alınması suretiyle bu defa davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu itibarla, dava konusu işlemin dayanağı ÇED raporunun yeterli olup olmadığı hususunda, iki farklı bilirkişi raporunun bulunduğu anlaşıldığından, uyuşmazlığın şüpheden uzak bir şekilde açıklığa kavuşturulabilmesi amacıyla yukarıda yer verilen 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 20/A maddesinin (i) bendi uyarınca Dairemizce yeni bir bilirkişi heyetiyle, keşif ve bilirkişi incelemesinin yaptırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği sonucuna varıldığından, Mahkeme kararının bozulması gerektiği oyu ile aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum.