Danıştay Kararı 6. Daire 2023/1114 E. 2023/2721 K. 14.03.2023 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2023/1114 E.  ,  2023/2721 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2023/1114
Karar No : 2023/2721

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … Vakfı
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI): … Bakanlığı – ANKARA
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karara karşı yapılan davacının istinaf başvurusunun reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ :Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinde sayılan temyize tabi kararlar arasında yer almadığı görüldüğünden; anılan Kanunun 48. maddesinin altıncı fıkrası uyarınca davacının temyiz isteminin incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “İstinaf” başlıklı 45. maddesinin 6. bendinde: “Bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir. Bu kararlar, dosyayla birlikte kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilir ve bu mahkemelerce yedi gün içinde tebliğe çıkarılır.” kuralı yer almaktadır.
Anılan Kanunun “Temyiz” başlıklı 46. maddesinde: “Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir:
a) Düzenleyici işlemlere karşı açılan iptal davaları.
b) Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar.
c) Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları.
d) Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları.
e) Müşterek kararnameyle yapılan atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri ile daire başkanı ve daha üst düzey kamu görevlilerinin atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri hakkında açılan iptal davaları.
f) İmar planları, parselasyon işlemlerinden kaynaklanan davalar.
g) Tabiat Varlıklarını Koruma Merkez Komisyonu ve Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunca itiraz üzerine verilen kararlar ile 18/11/1983 tarihli ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
h) Maden, taşocakları, orman, jeotermal kaynaklar ve doğal mineralli sular ile ilgili mev-zuatın uygulanmasına ilişkin işlemlere karşı açılan davalar…” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanunun 48. maddesinin 6. fıkrasında; “Temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamının ödenmemiş olması halinde kararı veren; merci tarafından verilecek yedi günlük süre içerisinde tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçilmiş sayılacağı hususu temyiz edene yazılı olarak bildirilir. Verilen süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, ilgili merci, kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verir. Temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması veya kesin bir karar hakkında olması halinde de kararı veren merci, temyiz isteminin reddine karar verir. İlgili merciin bu kararları ile bu maddenin 2 nci fıkrasında belirtilen temyiz isteminde bulunulmamış sayılmasına ilişkin kararlarına karşı, tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” hükmü; 7. fıkrasında ise, “Temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin ödenmemiş olduğu, dilekçenin 3 üncü madde esaslarına göre düzenlenmediği, temyizin kanuni süre içinde yapılmadığı veya kesin bir karar hakkında olduğunun anlaşıldığı hâllerde, 2 ve 6 ncı fıkralarda sözü edilen kararlar, dosyanın gönderildiği Danıştayın ilgili dairesi ve kurulunca, kesin olarak verilir. ” hükmü yer almıştır.
2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun 3. maddesinin (g) bendinde (Değişik:18/07/2021-7334/1.madde) “Turizm İşletme Belgesi: Basit konaklama tesisleri hariç olmak üzere, turizm sektöründe faaliyet gösteren turizm işletmelerine Bakanlıkça verilen belgeyi, ifade ettiği” hükmü; aynı Kanunun 5. maddesinin 7. fıkrasında (Değişik:18/07/2021-7334/3.madde) “Bu maddede belirtilen süreler içerisinde turizm işletmesi belgesi alamayan konaklama ve plaj işletmeleri, işletmeye açılamaz ve faaliyette bulunamaz. Bu işletmelerin iş yeri açma ve çalışma ruhsatı Bakanlıkça yapılan bildirim üzerine yetkili idare tarafından bir ay içinde iptal edilir ve faaliyetlerine son verilir.” hükmü; 26. maddesinde (Değişik:18/07/2021-7334/8.madde) “…turizm işletmesi belgesi iptal edilen deniz turizmi tesisleri işletmelerinin, iptal kararının tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde yeniden belge almaları zorunludur.” hükmü ve 27. maddesinin birinci fıkrasında (Değişik:18/07/2021-7334/9.madde) ” ….deniz turizmi araçları işletmeciliği yapılabilmesi için Bakanlıktan belge alınması zorunludur.” hükmü yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bakılan davanın, Antalya İli, Muratpaşa İlçesi, … Mahallesi, … Sokak, No:…-…-… adresinde … Otelleri adı altında faaliyet gösteren tesisin, işletmeci değişikliği üzerine istenen belgeleri verilen süre içerisinde vermediğinden bahisle 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu’nun 34. maddesinin (a) bendi uyarınca “Özel Konaklama Tesisi Turizm İşletmesi Belgesinin” iptaline ilişkin Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açıldığı anlaşılmaktadır.
28/07/2021 tarihli ve 31551 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7334 sayılı Kanun ile 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun yukarıda belirtilen maddelerinde; işletmelerce turizm işletmesi belgesi alınmasını zorunlu kılan, alınmadığı durumlarda ise faaliyette bulunamayacaklarına ve iş yeri açma çalışma ruhsatları iptal edilerek faaliyetlerine son verileceğine yönelik bazı değişiklik ve eklemeler yapılmış ise de, anılan Kanunda yapılan değişikliklerin uyuşmazlık konusu işlemin tesis edildiği tarihten sonra yapıldığı açıktır.
Bu durumda; davacıya ait tesis hakkında düzenlenen turizm işletme belgesinin, 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu (7334 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önceki) uyarınca iptalinin, şirketin doğrudan faaliyetinin durdurulması neticesini doğurmadığı, dolayısıyla turizm işletme belgesinin iptal edilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada Bölge İdare Mahkemesince verilen kararın, 2577 sayılı Kanunun 46. maddesinin (d) bendi kapsamında değerlendirilemeyeceği; bu bağlamda, istinaf incelemesinden geçtikten sonra temyiz incelemesine tabi tutulacak olan davalar arasında sayılmayan ve 2577 sayılı Kanunun 45. maddesinin altıncı fıkrası uyarınca istinaf incelemesi üzerine kesinleşen karar hakkında temyiz isteminde bulunulmasının hukuken mümkün olmadığı anlaşıldığından, bu uyuşmazlıkla ilgili bölge idare mahkemesi idari dava dairesince yapılan istinaf incelemesi neticesinde verilen kararın temyiz edilmesi yukarıda anılan Kanun kapsamında mümkün değildir.
Temyiz istemine konu Bölge İdare Mahkemesi kararının hüküm fıkrasında, temyiz yolunun açık olduğunun belirtilmesinin, kanunen temyiz yolu öngörülmeyen davalarda ilgilisine temyiz hakkı vermeyeceği de açıktır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de anılan İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 14/03/2023 tarihinde oyçokluğuyla, kesin olarak, karar verildi.

KARŞI OY (X) :
Dava, Antalya İli, Muratpaşa İlçesi, … Mahallesi, … Sokak, No:…-…-… adresinde … Otelleri adı altında faaliyet gösteren tesisin, işletmeci değişikliği üzerine istenen belgeleri verilen süre içerisinde vermediğinden bahisle 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu’nun 34. maddesinin (a) bendi uyarınca “Özel Konaklama Tesisi Turizm İşletmesi Belgesinin” iptaline ilişkin Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “Temyiz” başlıklı 46. maddesinde, “Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir:
a) Düzenleyici işlemlere karşı açılan iptal davaları.
b) Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar.

d) Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları.
…” hükmüne yer verilmiştir.
2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun 3 üncü maddesinin (g) bendinde (Değişik:18/07/2021-7334/1.madde), turizm işletme belgesinin, basit konaklama tesisleri hariç olmak üzere, turizm sektöründe faaliyet gösteren turizm işletmelerine Bakanlıkça verilen belgeyi ifade ettiğinin belirtildiği; aynı Kanunun 5 inci maddesinin 7 nci fıkrasında (Değişik:18/07/2021-7334/3.madde), turizm işletme belgesi alamayan işletmelerin faaliyette bulunamayacakları, iş yeri açma ve çalışma ruhsatlarının iptal edilerek faaliyetlerine son verileceği belirtilmiştir.
Bu durumda, davacının sahibi olduğu ve turizm alanında faaliyet gösteren tesis için verilen turizm işletme belgesinin davalı idarece iptal edilmesi sonrasında tesisin faaliyette bulunmasının mümkün olmadığı, dolayısıyla 2577 sayılı Kanunun 46 ncı maddesinin (d) bendi hükmü uyarınca davacıya ait tesisin ticari faaliyetine son verilmiş olduğunun kabulü gerektiğinden, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının temyiz incelemesinin yapılması gerektiği oyu ile aksi yöndeki Dairemiz çoğunluk kararına katılmıyorum.