Danıştay Kararı 6. Daire 2022/8299 E. 2023/1365 K. 08.02.2023 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2022/8299 E.  ,  2023/1365 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2022/8299
Karar No : 2023/1365

TEMYİZ EDENLER : I- (DAVALILAR)
1- … Bakanlığı-ANKARA
VEKİLİ : …, Hukuk Müşaviri

2- … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

II- MÜDAHİL (DAVALI YANINDA) … İnşaat Nakliye Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : S.S. … Kooperatifi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Muğla ili, Yatağan ilçesi, … Mahallesi, İR…. ruhsat numaralı sahada, dava dışı … tarafından 5.000 m3/yıl altında (4.800 m3/yıl) mermer üretimi yapılmasına yönelik planlanan faaliyetin, 03/10/2013 tarih ve 28784 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği’nin Ek-1 ve Ek-2 listelerinde yer almadığından bahisle anılan Yönetmelik’in kapsamı dışında değerlendirilmesine ilişkin Muğla Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi; … tarihli, … sayılı Valilik işlemi doğrultusunda verilen “ÇED kapsam dışı” kararının halen devam edip etmediğinin Orman Genel Müdürlüğünce sorulması üzerine tesis edilen ve 4.800 m3/yıl kapasitenin aşılmaması kaydıyla söz konusu kararın geçerliliğini devam ettirdiğine yönelik tesis edilen Muğla Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlem ve dava konusu II-B grubu maden ocağının, 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca dava dışı … tarafından davalılar yanında müdahil … Maden İnşaat Nakliye Sanayi ve Ticaret Şirketine 28/02/2019 tarihinde devredilmesi ve buna istinaden proje ile ilgili Bakanlık görüşünün sorulması üzerine tesis edilen ve anılan şirket tarafından devralınan ruhsatlı saha ile ilgili olarak verilen “kapsam dışı” görüşünün, üretim veya işletmeye başlanılmış olması durumunda geçerliliğini devam ettirdiği, ancak üretime başlanmadığının veya üretim miktarının artırıldığının tespiti durumunda 25/11/2014 tarih ve 29186 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendiremesi Yönetmeliği’nin uygulanması gerektiği, ayrıca proje kapsamında yer alan hususlar dışında faaliyette herhangi bir değişikliğin planlanması veya kapasite artırımına gidilmesi halinde Bakanlığa/Valiliğe müracaat edilerek, 2872 sayılı Çevre Kanunu’na istinaden yürürlüğe giren yönetmeliklerin ilgili hükümlerine uyulması ve mer’i mevzuata uyarınca ilgili kurum/kuruluşlardan izin alınması gerektiğinin bildirilmesine yönelik Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmektedir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; dava konusu “ÇED kapsam dışı kararlarına” ilişkin başvuru evrakları ile başvuru işlem dosyaları ile proje tanıtım dosyasının İdare Mahkemesince verilen 13/10/2021, 29/04/2022 ve 08/07/2022 tarihli ara kararlar ile gönderilmesinin davalı idarelerden istenildiği; ancak davalı idarelerce gönderilen cevaplarda anılan başvuru evrakları ile başvuru işlem dosyalarının arşiv kayıtlarında bulunamadığının belirtildiği; bu bağlamda, dava konusu “ÇED kapsam dışı” kararlarının hangi proje için, hangi koşul ve duruma göre kapsam dışı olduğu hususunda değerlendirme yapıldığının ortaya konulamadığı ve dava konusu işlemlerin neden unsuru yönünden hukuki olmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : 1- Davalı idarelerden … Bakanlığı tarafından; İdare Mahkemesi tarafından ara kararlar ile davalı idarelerden istenilen belgelerin, temyiz dilekçesi ekinde sunulduğu; dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı; bu nedenle, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

2- Davalı idarelerden … Valiliği tarafından; İdare Mahkemesi tarafından ara kararlar ile davalı idarelerden istenilen belgelerin, temyiz dilekçesi ekinde sunulduğu; dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı; bu nedenle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

3- Davalı yanında müdahil şirket tarafından; dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı; bu nedenle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İvedi yargılama usulü” başlıklı 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca, Dairemizce işin esası hakkında karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince; görülmekte olan davanın “İvedi yargılama usulü” başlıklı 20/A maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca ivedi yargılama usulüne tabi olduğu, ivedi yargılama usulüne tabi olan davalarda ilk derece mahkemesince verilecek kararlara karşı doğrudan temyiz yoluna başvurulabileceği, Bölge İdare Mahkemelerinin anılan davalarda istinaf incelemesi yapma yetkisinin bulunmadığı; bu bağlamda temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında, hatalı olarak İzmir Bölge İdare Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verilmiş ise de, … Bölge İdare Mahkemesi Yedinci İdari Dava Dairesinin … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararı ile, ivedi yargılama usulüne tabi uyuşmazlığın temyiz incelemesinin yapılması için dosyanın Danıştay Altıncı Dairesi Başkanlığına gönderilmek üzere, … İdare Mahkemesine iade edilmesi üzerine Dairemize anılan İdare Mahkemesince gönderilen ve Dairemizde temyizen incelenen dosyada; 2577 sayılı Kanun’un 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca duruşma yapılmasına gerek görülmeyerek, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra; Üye …’in 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İvedi yargılama usulü” başlıklı 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca Dairemizce işin esasının incelenmesi gerektiği yolundaki usule ilişkin azlık oyuna karşın, Mahkemece işin esası incelenmediğinden ve maddi olay açıklığa kavuşturulmadığından bu aşamada temyiz isteminin esasının görüşülemeyeceği sonucuna varılarak, işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Muğla ili, Yatağan ilçesi, … Mahallesi, İR…. ruhsat numaralı sahada, 5.000 m3/yıl altında (4.800 m3/yıl) mermer üretimi yapılmasına yönelik faaliyet hakkında dava dışı … tarafından yapılan başvuru üzerine, Muğla Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile söz konusu faaliyetin; 03/10/2013 tarih ve 28784 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği’nin Ek-1 ve Ek-2 listelerinde yer almadığı gerekçesiyle, anılan Yönetmelik’in kapsamı dışında değerlendirilmesine karar verilmiştir.
… tarihli, … sayılı Valilik işlemi doğrultusunda verilen “ÇED kapsam dışı” kararının halen devam edip etmediğinin Orman Genel Müdürlüğünce sorulması üzerine tesis edilen Muğla Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile, 4.800 m3/yıl kapasitenin aşılmaması kaydıyla ve 2872 sayılı Çevre Kanunu ve ilgili yönetmeliklere uyulması, ekolojik dengenin korunmasına dair tedbirlere riayet edilmesi ve mer’i mevzuat kapsamında ilgili diğer kurum ve kuruluşlardan gerekli izinlerin alınması kaydıyla, Muğla Valiliğince verilen … tarihli, … sayılı “ÇED kapsam dışı” kararının geçerliliğini devam ettirdiğine karar verilmiştir.
Dava konusu II-B grubu maden ocağı projesinin, 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca dava dışı … tarafından davalı yanında müdahil … Maden İnşaat Nakliye Sanayi ve Ticaret Şirketine 28/02/2019 tarihinde devredilmesi ve proje ile ilgili Bakanlık görüşünün sorulması üzerine tesis edilen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile; davalı yanında müdahil şirket tarafından devralınan ruhsatlı saha ile ilgili olarak verilen “ÇED kapsam dışı” görüşünün, üretim veya işletmeye başlanılmış olması durumunda geçerliliğini devam ettirdiği, ancak üretime başlanılmadığının veya üretim miktarının artırıldığının tespiti durumunda, 25/11/2014 tarih ve 29186 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendiremesi Yönetmeliği’nin uygulanması gerektiği, ayrıca proje kapsamında yer alan hususlar dışında faaliyette herhangi bir değişikliğin planlanması veya kapasite artırımına gidilmesi halinde Bakanlığa/Valiliğe müracaat edilerek, 2872 sayılı Çevre Kanunu’na istinaden yürürlüğe giren yönetmeliklerin ilgili hükümlerine uyulması ve mer’i mevzuata uyarınca ilgili kurum/kuruluşlardan izin alınması gerektiğinin bildirilmesine karar verilmiştir.
Bunun üzerine; anılan işlemlerin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT ve HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Dosyaların incelenmesi” başlıklı 20. maddesinde “Danıştay, bölge idare mahkemeleri ile idare ve vergi mahkemeleri, bakmakta oldukları davalara ait her türlü incelemeyi kendiliğinden yapar. Mahkemeler belirlenen süre içinde lüzum gördükleri evrakın gönderilmesini ve her türlü bilgilerin verilmesini taraflardan ve ilgili diğer yerlerden isteyebilirler. Bu husustaki kararların, ilgililerce, süresi içinde yerine getirilmesi mecburidir. Haklı sebeplerin bulunması halinde bu süre, bir defaya mahsus olmak üzere uzatılabilir. Taraflardan biri ara kararının icaplarını yerine getirmediği takdirde, bu durumun verilecek karar üzerindeki etkisi mahkemece önceden takdir edilir ve ara kararında bu husus ayrıca belirtilir…” hükmüne; aynı Kanun’un “Sonradan ibraz olunan belgeler” başlıklı 21. maddesinde ise, “Dilekçeler ve savunmalarla birlikte verilmeyen belgeler, bunların vaktinde ibraz edilmelerine imkan bulunmadığına mahkemece kanaat getirilirse, kabul ve diğer tarafa tebliğ edilir. Bu belgeler duruşmada ibraz edilir ve diğer taraf cevabını hemen verebileceğini beyan eder veya cevap vermeye lüzum görmezse, ayrıca tebliğ edilmez.” hükmüne yer verilmiştir.
Uyuşmazlıkta; … İdare Mahkemesinin …, … ve … tarihli ara kararları ile dava konusu “ÇED kapsam dışı kararlarına” ilişkin başvuru evrakları ile başvuru işlem dosyaları ile proje tanıtım dosyasının gönderilmesinin davalı idarelerden istenildiği; buna karşın davalı idare tarafından davalı idarece dava konusu “ÇED kapsam dışı” kararlarına mesnet başvuru işlem dosyası ile proje tanıtım dosyasının arşivde bulunamadığının belirtildiği; bu bağlamda, dava konusu “ÇED kapsam dışı” kararlarının hangi proje için, hangi koşul ve duruma göre kapsam dışı olduğu hususunda değerlendirme yapıldığının ortaya konulamadığı ve dava konusu işlemin neden unsuru yönünden hukuki olmadığı, dolayısıyla dava konusu işlemlerin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verildiği görülmektedir.
Uyuşmazlıkta; davalı Valilik vekili tarafından verilen 03/10/2022 tarihli, davalı Bakanlık vekili tarafından verilen 10/10/2022 tarihli temyiz dilekçeleri ile davalı yanında müdahil şirket vekili tarafından verilen 02/11/2022 tarihli dilekçe eklerinde; dava konusu “ÇED kapsam dışı” kararlarına esas “Mermer Ocağı İşletmeciliği Proje Özeti”, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğünce uyuşmazlık konusu işletme için düzenlenen 19/06/2018 tarihli “II-B Grubu İşletme Ruhsatı”nın yanı sıra, proje hakkında birtakım başka evrakların da sunulduğu görülmektedir.
Bu durumda; davalı idareler ile davalılar yanında müdahil tarafından verilen dilekçeler ekinde sunulan bilgi ve belgeler ile dava dilekçesi, savunma dilekçeleri ve temyiz dilekçelerindeki iddialar ile re’sen göz önünde bulundurulacak tüm hususlar dikkate alınarak, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekmekte olup; İdare Mahkemesince verilen ara kararlar üzerine, davalı idareler tarafından dava konusu “ÇED kapsam dışı” kararlarına mesnet başvuru işlem dosyası ile proje tanıtım dosyasının arşivde bulunamadığı bildirildiğinden bahisle, “ÇED kapsam dışı” kararlarının hangi proje için, hangi koşul ve duruma göre kapsam dışı olduğu hususunda değerlendirme yapıldığının ortaya konulamadığı ve dava konusu işlemin neden unsuru yönünden hukuki olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptali yolunda verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davalıların ve davalı yanında müdahilin temyiz istemlerinin kabulüne,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20/A-2-(i) maddesi uyarınca, karar düzeltme yolunun kapalı olduğunun duyurulmasına, 08/02/2023 tarihinde usulde oyçokluğu, esasta oybirliğiyle karar verildi.