Danıştay Kararı 6. Daire 2022/3465 E. 2023/139 K. 16.01.2023 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2022/3465 E.  ,  2023/139 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2022/3465
Karar No : 2023/139

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- … 2- …
3- … 4- …
5- … 6- …
7- … 8- …
9- … 10- …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- …Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …
2- …Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul ili, Ümraniye ilçesi, …Mahallesi, …ada, … sayılı parselin imar planında “parklar, dinlenme alanları” olan fonksiyonunun “konut alanı”na dönüştürülmesi yönünde hazırlanan 1/5.000 ölçekli nazım imar planı değişikliği teklifinin reddine dair İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisinin …tarihli, …sayılı kararı ile 13/02/1998 onaylı 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planının ve 15/03/1999 onaylı 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararda; dosyanın ve yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporun birlikte değerlendirilmesinden, üzerinde yapı bulunan dava konusu parsel için dava konusu 13/02/1998 onaylı 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planında “parklar, dinlenme alanları”, 15/03/1999 onaylı 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planında “park alanı” kullanım kararı belirlendiği, park kullanımının parselin bulunduğu alandaki nüfusun gereksinimi olan yeşil alan ihtiyacının karşılanmasına yönelik bir fonksiyon olduğu ve planlama alanındaki nüfusu ve yapı yoğunluğunu ve dolayısıyla trafik yoğunluğunu artırıcı bir niteliğinin bulunmadığı, dava konusu 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planında dava konusu parselin komşuluğunda bulunan tüm yapı adalarında kamu kullanımına ait yeşil alanların planlandığı, bu suretle planda yeşil alanlara eşit bir şekilde erişilebilirliğin ve yeşil alan sürekliliğinin sağlanmasının amaçlandığı, uyuşmazlık konusu parselin dava konusu 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonlarında park alanı olarak belirlenmesinin üst ölçekli plan kararlarına, şehircilik ilke ve esaslarına, planlama tekniklerine ve kamu yararına uygun olduğu, öte yandan, dava konusu parselin 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planındaki “parklar, dinlenme alanları” fonksiyonundan çıkarılarak “konut alanı” fonksiyonuna alınmasına yönelik talebin reddine dair işlem yönünden; imar mevzuatına göre planların değiştirilmemesinin esas olduğu, ancak kamu yararının zorunlu kıldığı hallerde planların değiştirilebileceği, ancak bu durumda da yönetmelikte öngörülmüş olan birtakım şartların (planlama alanında eşdeğer büyüklükte bir yeşil alanın, aynı hizmet alanı içerisinde ayrılması ve artırılan nüfusun ihtiyacı olan diğer sosyal ve teknik altyapı alanlarının da artırılması gibi) yerine getirilmesinin gerektiği açık olmakla birlikte, tek bir parsel bazında nüfus yoğunluğunu artırıcı nitelikte böyle bir plan değişikliğinin yapılmasının mümkün olmaması ve imar parseli ölçeğinde nüfus veya yapı yoğunluğunu, kat adedini, bina yüksekliğini artırıcı nitelikte üst ölçekli plan değişikliği yapılamaması nedeniyle davacıların plan değişikliği talebinin reddine yönelik …tarihli, …sayılı belediye meclis kararında da hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu parselin üzerinde 12 bağımsız bölümden oluşan altı katlı bir bina bulunduğu ve etrafında dört adet park alanı yapılmış olduğu halde parselin fiili durumu dikkate alınmaksızın yapılan dava konusu imar planlarının iptalinin gerektiği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yeşil Alan ve Tesisler Yapım Müdürlüğünün plan değişikliği için verdiği olumlu görüşün dikkate alınmadığı, eksik ve hatalı inceleme sonucunda verilen kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :
… Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından; Mahkeme kararının bilirkişi
raporunda yer alan tespitler doğrultusunda verildiği, davacının haksız ve yersiz taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği savunulmuştur.
… Belediye Başkanlığı tarafından; karara dayanak alınan bilirkişi raporunda dava konusu imar planlarının şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve mevzuata uygun olduğunun değerlendirildiği, dava konusu işlemlerin hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
İstanbul ili, Ümraniye ilçesi, …Mahallesi, …ada, … sayılı parsel, 13/02/1998 onaylı 1/5000 ölçekli nazım imar planında “park ve dinlenme alanları”, 13/02/1998 ve 15/03/1999 onaylı 1/1000 ölçekli uygulama imar planında “park alanı” kullanımında kalmakta olup parsel üzerinde 14/11/1996 tarihli yapı ruhsatına göre yapılaşması tamamlanmış zemin+5 kattan oluşan konut binası bulunmaktadır.
Parsel malikleri tarafından park kullanım kararının konut alanına çevrilmesi yönünde hazırlanan 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği teklifinin İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisinin …tarihli, …sayılı kararı ile reddedilmesi üzerine ret işlemi ile birlikte 13/02/1998 onaylı 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planının ve 15/03/1999 onaylı 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planının iptali istemiyle görülmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Yasasının 5.maddesinde; “Nazım İmar Planı; varsa bölge planlarının mekâna ilişkin genel ilkelerine ve varsa çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklüklerini, nüfus yoğunlukları ve eşiklerini, ulaşım sistemlerini göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, plan hükümleri ve raporuyla beraber bütün olan plandır. Uygulama İmar Planı; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır.” tanımı yapılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, Mahkeme kararına dayanak alınan bilirkişi raporunda; dava dosyasında yer alan bilgi-belgeler arasında dava konusu 13/02/1998 onaylı imar planlarından daha önce yapılmış bir nazım ve uygulama imar planına ilişkin bilginin bulunmadığının belirtildiği görülmektedir. Uyuşmazlık konusu parsel üzerinde yapılaşması tamamlanmış bir binanın bulunduğu, parselin kullanım kararını “park alanı” olarak belirleyen dava konusu imar planlarının yürürlüğe girdiği tarihten önce davalı idarece söz konusu yapıya ilişkin 14/11/1996 tarihli yapı ruhsatının verildiği ve yapının anılan yapı ruhsatına göre tamamlanarak kullanılmakta olduğu anlaşılmaktadır.
İdare Mahkemesi kararında; park alanı fonksiyonunun üst ölçekli planlara uygunluğu, yeşil alanın konut alanlarına eşit biçimde ve erişilebilir mesafede konumlanmasının ve sürekliliğinin sağlanmasının gerekliliği, eşdeğeri ayrılmadan donatı miktarını azaltıcı şekilde park alanının konut alanına çevrilmesinin mevzuattaki yeri, parsel bazında yapılan plan değişikliği teklifinin nüfus yoğunluğu ve donatı dengesine etkileri bakımından değerlendirme yapılmıştır.
Öte yandan, dava konusu parselin bulunduğu yapı adasının yaklaşık yarısının ayrık nizam 4 kat yapılaşma koşullarına sahip konut alanı olarak planlandığı, ancak üzerinde ruhsatlı bina bulunan parselin bulunduğu kısma park alanı kullanım kararı getirildiği görülmekte olup kararda uyuşmazlık konusu parselin üzerindeki ruhsatlı binaya rağmen park alanı olarak belirlenmesini zorunlu kılan hususların neler olduğunun irdelenmediği, dolayısıyla yer seçimi bakımından değerlendirme yapılmadığı görülmektedir.
Mevzuatta, imar planı kararları geliştirilirken nazım imar planının; varsa bölge planlarının mekâna ilişkin genel ilkelerine ve varsa çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizileceği ve uygulama imar planının; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizileceği kurala bağlanmıştır. Bu bakımdan imar planlarında mekansal kullanım kararları geliştirilirken üst ölçekli plan kararları, mevzuatta yer alan planlamaya ilişkin genel ilke ve esaslar, planlama alanının coğrafi, kültürel ve varsa kendine özgü diğer özellikleri, jeolojik açıdan zemin durumu gibi etkenlerin yanında kadastral durumun da göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Kadastral durumun, imar planlarına ilişkin kullanım kararlarının geliştirilmesinde tek başına belirleyici olma özelliği bulunmamaktadır, ancak diğer koşulların uygun olması durumunda dikkate alınarak parsel maliklerinin mülkiyet hakları da ihlal edilmeden düzenleme yapılması mevzuata olduğu kadar kamu yararına da uygun sonuçlar doğuracaktır.
Belirtilen nedenlerle, İdare Mahkemesince yeni bir bilirkişi heyetinden alınacak raporun dikkate alınması suretiyle; öncelikle dava konusu parselin yukarıda belirtilen yönlerden konut alanı olmasında sakınca bulunup bulunmadığının belirlenmesi, kadastral durum olarak fiilen ruhsatlı konut binası kullanılmakta olan dava konusu parselde park alanı kullanım kararı öngörülmesini zorunlu kılan etkenlerin neler olduğunun ortaya konulması ve park alanının, hizmet vereceği bölge içinde kadastral durumu daha uygun başka bir alanda değerlendirilmesinin mümkün olup olmadığının açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
Bu itibarla, davanın reddine ilişkin Mahkeme kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacıların temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 16/01/2023 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.