Danıştay Kararı 6. Daire 2021/7570 E. 2023/986 K. 25.01.2023 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2021/7570 E.  ,  2023/986 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/7570
Karar No : 2023/986

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü denetiminde korunması gerekli taşınır kültür ve tabiat varlığı koleksiyonculuğu faaliyetinde bulunan davacıya ait adreste, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı soruşturma dosyasından alınan karar gereğince, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan aramada ele geçirilen Enver Paşa mühürlü ve pençeli tezkirenin Topkapı Sarayı Müzesi Müdürlüğü uzmanlarınca yapılan inceleme neticesinde müzelik değerde tasnif ve tescile tabi olacak vasıfta ve müze koleksiyonlarını tamamlar nitelikte olduğunun tespiti üzerine anılan eserle ilgili olarak Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğüne bildirimde bulunulmadığından dolayı Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıkları Koleksiyonculuğu ve Denetimi Hakkında Yönetmeliğin 15. maddesi uyarınca, davacının koleksiyonculuk izin belgesinin iptal edilmesine ilişkin … tarihli ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü koleksiyoneri olan davacının adresinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğünce, 2863 sayılı Kanun kapsamına giren tarihi objelerin yurt içerisinde işyerlerinde satılması ve bu nedenle yurt dışına çıkarılmasının önüne geçilmesine yönelik İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı kararına istinaden yapılan aramada ele geçirilen Enver Paşa mühürlü ve pençeli Tezkire için Topkapı Sarayı Müzesi Müdürlüğü uzmanlarınca yapılan inceleme neticesinde hazırlanan 06.11.2018 tarihli raporda; müzelik değerde tasnif ve tescile tabi olacak vasıfta ve müze koleksiyonlarını tamamlar nitelikte olduğunun belirtildiği, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünce oluşturulan komisyon tarafından hazırlanan 16.01.2019 tarihli raporda ise; müzelik değerde tasnif ve tescile tabi olacak vasıfta ve müze koleksiyonlarını tamamlar nitelikte olduğu tespit edilen Enver Paşa mühürlü ve pençeli Tezkire ile ilgili olarak davacı tarafından Müdürlüğe herhangi bir bildirim yapılmadığı, 2863 sayılı Kanun kapsamında hazırlanan Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıklar Koleksiyonculuğu ve Denetimi Hakkında Yönetmeliğin 15/1-a maddesinde yer alan “Koleksiyoncunun, Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıklarının Tasnifi, Tescili ve Müzelere Alınmaları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca belirlenen yükümlülüklere aykırı olarak belgesiz kültür ve tabiat varlığı bulundurduğunun tespit edilmesi” hükmüne aykırı olarak hareket ettiği ve bu nedenle koleksiyon izin belgesinin iptal edilebileceği kanaatinin bildirildiği, uyuşmazlıkta, Topkapı Sarayı Müzesi Müdürlüğü uzmanlarınca yapılan inceleme neticesinde hazırlanan 06.11.2018 tarihli rapor ve İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünce oluşturulan komisyon tarafından hazırlanan 16.01.2019 tarihli raporun hükme esas alınabilecek yeterlikte olduğu, davacıdan ele geçirilen Enver Paşa mühürlü ve pençeli Tezkirenin müzelik değerde tasnif ve tescile tabi olacak vasıfta olduğu, Enver Paşa mühürlü ve pençeli Tezkire ile ilgili olarak davacı tarafından Müdürlüğe herhangi bir bildirim yapılmadığı sonucuna ulaşıldığı, bu durumda, davacının 2863 sayılı Kanun kapsamında hazırlanan Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıklar Koleksiyonculuğu ve Denetimi Hakkında Yönetmeliğin15/1-a maddesinde yer alan hükme aykırı olarak hareket ettiği anlaşıldığından, davacının koleksiyonculuk izin belgesinin iptal edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının koleksiyonculuk izin belgesinin iptal edilmesine neden olan Enver Paşa mühürlü ve pençeli Tezkirenin matbu ve baskı bir evrak olduğu, müzelik değerde tasnif ve tescile tabi tarihi eser vasfında olmadığı 2863 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince 3 günlük yasal bildirim süresinin dikkate alınmadığı, davacının yargılandığı ceza davasının neticesinin beklenmediği, haksız yere davacının 204 parçadan oluşan koleksiyonuna el konulduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Dava konusu işlemin usul ve hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü koleksiyoneri olan davacının İstanbul İli, Şişli İlçesi, … Mahallesi, … Caddesi, No:… , … Dükkan No:… adresinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğünce, 2863 sayılı Kanun kapsamına giren tarihi objelerin yurt içerisinde işyerlerinde satılması ve bu nedenle yurt dışına çıkarılmasının önüne geçilmesine yönelik İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı kararına istinaden yapılan aramada ele geçirilen Enver Paşa mühürlü ve pençeli Tezkirenin Topkapı Sarayı Müzesi Müdürlüğü uzmanlarınca yapılan inceleme neticesinde hazırlanan 06.11.2018 tarihli raporda müzelik değerde tasnif ve tescile tabi olacak vasıfta ve müze koleksiyonlarını tamamlar nitelikte olduğunun bildirildiği, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünce oluşturulan komisyon tarafından hazırlanan 16.01.2019 tarihli raporda koleksiyoner olan davacının 2863 sayılı Kanun kapsamında hazırlanan Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıkları Koleksiyonculuğu ve Denetimi Hakkında Yönetmeliğin 15/1-a maddesinde yer alan “Koleksiyoncunun, Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıklarının Tasnifi, Tescili ve Müzelere Alınmaları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca belirlenen yükümlülüklere aykırı olarak belgesiz kültür ve tabiat varlığı bulundurduğunun tespit edilmesi” hükmüne aykırı olarak hareket ettiği ve bu nedenle koleksiyon izin belgesinin iptal edilebileceği kanaatinin bildirilmesi üzerine davacının koleksiyonculuk izin belgesi iptal edilmiş, bu işlemin iptali istemiyle görülmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasa’nın “Mülkiyet hakkı” başlıklı 35. maddesinde; “Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir. Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz.” hükmü, “Suç ve cezalara ilişkin esaslar” başlıklı 38. maddesinde; “… Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur…” hükmü, “Tarih, kültür ve tabiat varlıklarının korunması” başlıklı 63. maddesinde ise; “Devlet, tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlar, bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirleri alır. Bu varlıklar ve değerlerden özel mülkiyet konusu olanlara getirilecek sınırlamalar ve bu nedenle hak sahiplerine yapılacak yardımlar ve tanınacak muafiyetler kanunla düzenlenir.” hükmü yer almaktadır.
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun “Devlet malı niteliği” başlıklı 5. maddesinde;
“Devlete, kamu kurum ve kuruluşlarına ait taşınmazlar ile özel hukuk hükümlerine tabi gerçek ve tüzelkişilerin mülkiyetinde bulunan taşınmazlarda varlığı bilinen veya ileride meydana çıkacak olan korunması gerekli taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları Devlet malı niteliğindedir.
Özel nitelikleri dolayısıyla ayrı statüye tabi tutulan mazbut ve mülhak vakıf malları bu hükmün dışındadır.” hükmüne,
“Yönetim ve gözetim” başlıklı 24. maddesinde;
“Devlet malı niteliğini taşıyan korunması gerekli taşınır kültür ve tabiat varlıklarının Devlet elinde ve müzelerde bulundurulması ve bunların korunup değerlendirilmeleri Devlete aittir. Bu gibi varlıklardan gerçek ve tüzelkişilerin ellerinde bulunanlar, değeri ödenerek Bakanlık tarafından satın alınabilir.
…” hükmüne,
“Müze, özel müze ve koleksiyonculuk” başlıklı 26. maddesinin 6, 7 ve 8. fıkralarında;
“Gerçek ve tüzelkişiler, Kültür ve Turizm Bakanlığınca verilecek izin belgesiyle korunması gerekli taşınır kültür varlıklarından oluşan koleksiyonlar meydana getirebilirler.
Koleksiyoncular faaliyetlerini, Kültür ve Turizm Bakanlığına bildirmek ve yönetmelik gereğince, taşınır kültür varlıklarını envanter defterine kaydetmek zorundadırlar.
Koleksiyoncular, ilgili müzeye tescil ettirerek, koleksiyonlarındaki her türlü eseri onbeş gün önce Kültür ve Turizm Bakanlığına haber vermek şartı ile kendi aralarında değiştirebilir veya satabilirler. Satın almada öncelik Kültür ve Turizm Bakanlığına aittir.” düzenlemesine,
“Haber verme sorumluluğuna ve kültür varlığı ticaretine aykırı hareket edenler” başlıklı 67. maddesinde;
“Kültür ve tabiat varlıklarıyla ilgili olarak bildirim yükümlülüğüne mazereti olmaksızın ve bilerek aykırı hareket eden kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Bildirimi yapılmamış olan kültür ve tabiat varlığını satışa arzeden, satan, veren, satın alan, kabul eden kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ancak, bu durumda birinci fıkrada tanımlanan suçtan dolayı ayrıca cezaya hükmolunmaz….” düzenlemesine
“Özel mülkiyete konu olanlar” başlıklı 70. maddesinde;
“Bu Kanunun 24 üncü maddesine aykırı hareket edenler bir yıldan üç yıla kadar hapis ve üçbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılırlar.” düzenlemesine,
“Özel müze ve koleksiyonculara ilişkin hükümlere aykırı hareket” başlıklı 73. maddesinde;
“Bu Kanunun 26 ve 30 uncu maddelerine aykırı davrananlara, suç daha ağır bir cezayı gerektirmiyorsa üç aydan bir yıla kadar hapis ve adlî para cezası verilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
23.03.2010 günlü, 27530 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 24., 26. ve 30. maddelerine dayanılarak hazırlanan “Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıkları Koleksiyonculuğu ve Denetimi Hakkındaki Yönetmeliğin” 1. maddesinde; “Bu Yönetmeliğin amacı, korunması gerekli taşınır kültür ve tabiat varlıklarına sahip olanlar ile koleksiyoncuların uymaları zorunlu usul ve esaslar ile bunların gözetim ve denetim ilkelerini belirlemektir.” düzenlemesine, “Envanter kaydı” başlıklı 7. maddesinde, “Komisyon gerekli görürse, koleksiyoncuya ait taşınır kültür ve tabiat varlıklarının envanter defterine sağlıklı bir şekilde kaydedilebilmesi için koleksiyoncudan ihtisas elemanı görevlendirilmesini ister. Koleksiyoncu, görev yapacak ihtisas elemanının kimlik bilgilerini, özgeçmişini ve noter onaylı sözleşmesini müzeye verir. Bu ihtisas elemanlarının müze müdürlüklerinden yeterlilik belgesi almaları zorunludur.
Koleksiyona dahil edilecek taşınır kültür ve tabiat varlıkları, müze müdürlüğünce verilecek iki adet envanter defterine müze ihtisas elemanlarının gözetimi altında koleksiyoncu tarafından kaydedilir. Kayıt anında taşınır kültür ve tabiat varlıklarının elde ediliş şekli, dönemi ve fiziki tanımlaması belirtilir. Taşınır kültür ve tabiat varlıklarının sahiplerince usulüne uygun şekilde çektirdikleri fotoğraflarını da ihtiva eden bu envanter defterinin bir adedi müzede saklanır. Belgelendirilerek koleksiyona sonradan ilave edilen taşınır kültür ve tabiat varlıkları otuz gün içinde her iki envanter defterinin devam eden sıra numarasına uyularak usulüne göre kaydedilir. Bir envanter numarasına birden fazla kültür ve tabiat varlığı kaydedilemez.
Taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve bunlara ait parçalar koleksiyona dahil edilemez ve envanter defterine kaydedilemez.”; düzenlemesine, “Eldeğiştirme” başlıklı 9. maddesinde; “Koleksiyoncular, koleksiyonlarındaki her türlü taşınır kültür ve tabiat varlığını on beş gün önce bağlı olduğu müze müdürlüğüne haber vermek şartı ile kendi aralarında değiştirebilir, Bakanlık denetimindeki özel müzelere ve koleksiyonculara devredebilir veya öncelik Bakanlığa ait olmak üzere satabilir…” düzenlemesine “Veraset yoluyla intikal” başlıklı 10. maddesinde; “Koleksiyonculuk yapan şahsın ölümü halinde koleksiyon mirasçılarına intikal eder…” düzenlemesine, “Koleksiyon izin belgesinin iptali” başlıklı 15. maddesinde, “(1) Koleksiyon izin belgesi;
a) Koleksiyoncunun, Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıklarının Tasnifi, Tescili ve Müzelere Alınmaları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca belirlenen yükümlülüklere aykırı olarak belgesiz kültür ve tabiat varlığı bulundurduğunun tespit edilmesi,
…hallerinde iptal edilir.
(2) Komisyon tarafından, koleksiyonculuk faaliyetleri esnasında bu maddenin birinci fıkrasında sayılan hallerden herhangi biri veya birden fazlasının tespit edilmesi durumunda koleksiyon izin belgesi müze müdürlüğünün teklifi üzerine Bakanlıkça iptal edilir. Bakanlık gerektiğinde bu yetkiyi müze müdürlüklerine devredebilir. Koleksiyonculuktan kendi isteği ile vazgeçmek isteyenlerin koleksiyon izin belgeleri komisyon kararına gerek duyulmadan iptal edilir. İptal işlemi İçişleri Bakanlığına bildirilir.
(3) (Değişik:RG-15/3/2014-28942) 2863 sayılı Kanunun 26 ncı maddesi gereğince verilen koleksiyon izin belgesi iptal edilenler, iptal işleminin müze müdürlüğünce tebliği tarihinden itibaren en geç yedi gün içerisinde koleksiyon izin belgesini, envanter defterlerini ve envantere kayıtlı veya henüz kayıt işlemi tamamlanmamış tüm kültür ve tabiat varlıklarını denetimi altında bulundukları müze müdürlüğüne teslim ederler.
(4) (Değişik:RG-15/3/2014-28942)(1) Koleksiyon izin belgesinin iptali sonucu koleksiyonda bulunan taşınır kültür ve tabiat varlıkları hakkında, Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıklarının Tasnifi, Tescili ve Müzelere Alınmaları Hakkında Yönetmeliğe uygun olarak işlem yapılır. Koleksiyon izin belgesinin iptaline itiraz Bakanlığa yapılabilir. Bakanlık itirazı değerlendirerek nihai kararı verir.” düzenlemesine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dosyanın incelenmesinden; davaya konu işlemin, iki arkeolog, iki kütüphaneci, bir müze araştırmacısından oluşan Topkapı Sarayı Müzesi Müdürlüğü uzmanları tarafından yapılan inceleme neticesinde hazırlanan 06.11.2018 tarihli Rapora ve bir Müdür Yardımcısı, üç arkeologtan oluşan ve İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünce oluşturulan komisyon tarafından hazırlanan 16.01.2019 tarihli rapora dayanılarak tesis edildiği, 06.11.2018 tarihli Raporda; “Tezkire: Bej renkli paspartulu, 41*22 cm ölçülerinde kenarlarındaki bordürü ve içinde isim yazan üst ortasındaki yuvarlak daire stilize yaprak motifleriyle matbu süslemedir. Harbiye Nazırı Enver Paşa tarafından H. 1322-1323 (M. 1904-1905) harbinde gösterdiği yararlılık sebebiyle Ferid Eluğ Efendiye harb madalyası verilmesine ilişkin belgenin altında, Harbiye Nazırı Enver Paşanın mührü ve mührün üzerinde pençesi yer almaktadır.” şeklinde ifade edildiği, davacının adresinde ele geçirilen Enver Paşa mühürlü ve pençeli Tezkirenin müzelik değerde tasnif ve tescile tabi olacak vasıfta olduğunun belirtildiği, yine 16.01.2019 tarihli Raporda; müzelik değerde tasnif ve tescile tabi olacak vasıfta ve müze koleksiyonlarını tamamlar nitelikte olduğu tespit edilen Enver Paşa mühürlü ve pençeli Tezkire ile ilgili olarak davacı tarafından Müdürlüğe herhangi bir bildirim yapılmadığı belirtilmek suretiyle davacının 2863 sayılı Kanun kapsamında hazırlanan Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıklar Koleksiyonculuğu ve Denetimi Hakkında Yönetmeliğin15/1-a maddesinde yer alan “Koleksiyoncunun, Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıklarının Tasnifi, Tescili ve Müzelere Alınmaları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca belirlenen yükümlülüklere aykırı olarak belgesiz kültür ve tabiat varlığı bulundurduğunun tespit edilmesi” hükmüne aykırı olarak hareket ettiği ve bu nedenle koleksiyon izin belgesinin iptal edilebileceği kanaatinin bildirildiği, dava konusu işlemle de her iki rapor esas alınarak, ele geçirilen Enver Paşa mühürlü ve pençeli Tezkirenin müzelik değerde tasnif ve tescile tabi olacak vasıfta olduğu, Tezkire ile ilgili olarak davacı tarafından Müdürlüğe herhangi bir bildirim yapılmadığı belirtilerek Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıkları Koleksiyonculuğu ve Denetimi Hakkındaki Yönetmeliğin 15. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde yer alan hüküm gereğince, koleksiyonculuk izin belgesinin, envanterinde yer almayan taşınır kültür varlığı bulundurduğu gerekçesiyle iptal edildiği görülmektedir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; koleksiyon izin belgesinin devredilemediği ve ekonomik bir alışverişe konu olamadığı, ekonomik bir değer ifa etmediği, bu nedenle Anayasanın 35. maddesi anlamında mülk teşkil etmediği ancak koleksiyon izin belgesi iptal edilenlerin, anılan mevzuat gereğince, envanterlerinde bulunan taşınır kültür ve tabiat varlıklarını denetimi altında bulundukları müze müdürlüğüne teslim etmeleri gerektiğinden ve yeni bir kültür ve tabiat varlığı edinemeyeceklerinden veya satın alamayacaklarından, bu durumun Anayasanın 35. maddesinde düzenlenen mülkiyet hakkına aykırı olarak mülke erişmeyi sınırladığı söylenebilecektir.
Öte yandan, Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıklar Koleksiyonculuğu ve Denetimi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, koleksiyon sahiplerinin ilgili müzeye tescil ettirmek kaydıyla koleksiyonundaki her türlü eseri kendi aralarında değiştirebileceği veya satabileceği, koleksiyonerin ölümü hâlinde koleksiyonun mirasçılarına intikal edeceği düzenlemeleriyle davacının koleksiyonundaki taşınır kültür ve tabiat varlıklarının belirli koşullar dâhilinde değiştirilebilmesi veya satılabilmesinin ve intikalinin de mümkün olduğu görülmektedir. Bu durumda ekonomik bir değer ifade ettiği anlaşılan söz konusu koleksiyonun davacı açısından Anayasanın 35. maddesi anlamında mülk teşkil ettiği kuşkusuz olup koleksiyon izin belgesinin iptalinin sonuçları itibarıyla mülkiyet hakkına müdahale teşkil ettiği açıktır.
Bu durumda; mülkiyet hakkına yapılan bir müdahalenin Anayasanın 35. maddesinde öngörülen koşullara uygun olması zorunludur. Bunun için de mülkiyet hakkına yapılacak müdahalelerin, ulaşılabilir, belirli ve öngörülebilir bir kanuni temelinin bulunması gerekmekte, koleksiyonculuk izin belgesinin iptalinin, mülkiyetin kazanımını sağlayan koleksiyon izin belgesinin kaybedilmesine bağlanan bir takım sonuçların olduğu da düşünüldüğünde, bu sonuçların ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbiri niteliğinde olduğu ve Anayasanın 38. maddesi hükmü gereğince, ancak kanunla ya da kanunun verdiği yetkiye dayanılarak düzenlenmesi gerekmektedir.
2863 sayılı Kanunda, koleksiyonculuk izin belgesinin hangi koşullarda iptal edileceği ve sonuçları açık olarak düzenlenmediği gibi çerçevesi kanunla çizilerek konu hakkında idarenin düzenleyici işlem yapma yetkisi de verilmediği, izin belgesi iptal edilen koleksiyoncuya ait koleksiyonun akıbetinin ne olacağı da kanunla düzenlenmediğinden, davacının koleksiyonculuk izin belgesinin iptali işleminin sonucu itibarıyla mülkiyet hakkına müdahale teşkil eden, bu nedenle kanuna veya kanunun verdiği yetkiye dayanılarak tesis edilmesi gereken dava konusu işlemde mevzuata ve hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Nitekim, bir kültür varlığı koleksiyonunun devrine yol açacak şekilde koleksiyonculuk izin belgesinin iptal edilmesi üzerine, idari yargıda açılan dava sonucunda verilen davanın reddi yolundaki kararın kesinleşmesi sonrasında, mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvuru üzerine, Anayasa Mahkemesinin 10/1/2019 tarih ve Başvuru No:2015/3742 kararıyla; davacının, Anayasanın 35. maddesiyle güvence altına alınan mülkiyet hakkının, müdahaleye yol açan izin belgesinin iptali ile buna bağlı sonuçlarının kanunla düzenlenmediği gerekçesiyle ihlal edildiğine karar verilmiştir.
Bu itibarla; dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddine ilişkin temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 25/01/2023 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.