Danıştay Kararı 6. Daire 2021/2577 E. 2022/12177 K. 27.12.2022 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2021/2577 E.  ,  2022/12177 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/2577
Karar No : 2022/12177

TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- (DAVACI) …
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVALI) …Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF : 1- … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
2- …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının kaptanı olduğu … isimli geminin, deniz kirliliğine neden olduğundan bahisle, 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun 20. maddesinin (ı) bendinin 3 nolu alt bendi uyarınca 2.264.901,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; Kanun ve Yönetmelik hükümlerine göre kirli balastın; su üstünde veya bitişik sahil hattında petrol, petrol türevi veya yağ izlerinin görülmesine neden olan, su üstünde ya da su altında renk değişikliği oluşturan, askıda katı madde/emülsiyon halinde maddelerin birikmesine yol açan denge suyunu ifade ettiği, davalı idare elemanlarınca yapılan denetimde olayla ilgili çekilen video görüntüleri izlendiğinde, gemiden bırakılan suyun, su üstünde renk değişikliği oluşturmadığı, … isimli gemi tarafından denize tahliye edilen suyun, Su Kirliliği Kontrolü yönetmeliğinde öngörülen sınır değerleri aştığı belirtilse dahi, analiz sonucuna esas olmak üzere alınan numunelerin gemi güvertesindeki muhtelif kirlerin açık bırakılan güverte deşarj frengisinden deşarjı ile alınan sular olduğu, bunların denge suyu olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, başka bir ifade ile güverteden akan sular üzerinden alınan numuneler nedeniyle Çevre Kanununun 20. maddesinin (ı) bendinin 3 nolu alt bendi uyarınca idari para cezası uygulanamayacağı açık olup tesis edilen işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; … gemisinde denize boşaltılan kirli sıvının 3. fıkrada düzenlenen, toplam azot ve fosfor değerleri deniz suyundan çok yüksek, askıda katı madde ve benzeri madde ihtiva eden zararlı kimyasal bir atık olduğu, temiz deniz suyu değerleri ile gemiden alınan suyun değerleri karşılaştırıldığında eşik değerlerin 4 kat arttığının görüldüğü, gemiden kirli atık su boşaltıldığının sabit olduğu, mevzuatta atık kavramının sınırlı sayıda sayılmadığı, analiz sonuçları, olay yerinde çekilen video kaydı incelendiğinde dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
Davacı tarafından ise; Temyize konu kararın eksik incelemeye dayalı verildiği, 2872 sayılı Çevre Kanunun 20. maddesinin (ı) bendinin Anayasaya aykırı olduğu ve bu iddianın ciddi bulunarak Anayasa Mahkemesine gönderilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı tarafından, davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ…’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığına bağlı deniz denetim ekibinin Mersin Limanında yaptığı denetimde, Mersin Limanı 8 numaralı rıhtımda iskeleden aborda bulunan Türkiye bayraklı ”…” isimli geminin sancak kıç omuzluğunda bulunan deşarj frengisinden bulanık bulanık su boşaltıldığının tespit edilmesi, gemiden ve deniz suyundan iki adet numune ve durumun kamera kaydının alınarak 10/07/2019 tarihli tespit tutanağının ve aynı tarihli 00022 sayılı tutanağın düzenlenmesi üzerine davacıya 2872 sayılı Çevre Kanununun 20. maddesinin (ı) bendinin 3 numaralı alt bendi uyarınca, 2.264.901,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem tesis edilmiştir.
Bunun üzerine görülmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2872 sayılı Çevre Kanununun “Tanımlar” başlıklı 2. maddesinde Kirli Balast; duran ya da seyir halindeki tankerden, gemiden veya diğer deniz araçlarından su üzerine bırakıldığında, su üstünde veya bitişik sahil hattında petrol, petrol türevi veya yağ izlerinin görülmesine neden olan veya su üstünde yada su altında renk değişikliği oluşturan veya askıda katı madde/emilsiyon halinde maddelerin birikmesine yol açan balast suyu olarak tanımlanmış olup, Kanunun 8. maddesinde; “Her türlü atık ve artığı, çevreye zarar verecek şekilde, ilgili yönetmeliklerde belirlenen standartlara ve yöntemlere aykırı olarak doğrudan ve dolaylı biçimde alıcı ortama vermek, depolamak, taşımak, uzaklaştırmak ve benzeri faaliyetlerde bulunmak yasaktır. Kirlenme ihtimalinin bulunduğu durumlarda ilgililer kirlenmeyi önlemekle; kirlenmenin meydana geldiği hallerde kirleten, kirlenmeyi durdurmak, kirlenmenin etkilerini gidermek veya azaltmak için gerekli tedbirleri almakla yükümlüdürler.” hükmüne, 20. maddesinde; “… ı) Bu Kanunda öngörülen yasaklara ve sınırlamalara aykırı olarak ülkenin egemenlik alanlarındaki denizlerde ve yargılama yetkisine tâbi olan deniz yetki alanlarında ve bunlarla bağlantılı sularda, tabiî veya sunî göller ve baraj gölleri ile akarsularda;… 3) Petrol türevleri (sintine, slaç, slop, akaryakıt, yağlı atık vb.) veya kirli balast tahliyesi yapan gemi ve diğer deniz vasıtalarından bin gros tona kadar olanlar için gros ton başına 20 Türk Lirası, bin ilâ beşbin (dahil) gros ton arasında olanlara bu miktar ve ilave her gros ton başına 4 Türk Lirası, beşbin gros tondan fazla olanlara ise, yukarıdaki miktarlar ve ilave her gros ton başına 100 Kuruş… idarî para cezası verilir…” hükmüne yer verilmiştir.
31/12/2004 tarihli ve 25687 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliğinin “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinde “Kirli balast: Gemiden suya bırakıldığında su üstünde veya bitişik sahil hattında petrol, petrol türevi veya yağ izlerinin görülmesine neden olan veya su üstünde ya da su altında renk değişikliği oluşturan veya askıda katı madde/emülsiyon hâlinde maddelerin birikmesine yolaçan denge suyu olarak tanımlanmış, “Denizlerle İlgili Kirletme Yasakları” başlıklı 23. maddesinin, 1. fıkrasının, (b) bendinde; Türkiye’nin hükümranlık bölgesine giren denizlerde; gemilerden çöp, petrol ve petrol türevleri ile bunlarla bulaşık sintine suları, kirli balast suları, slaç, slop, yağ ve benzeri katı ve sıvı atıkların, her türlü kargo artıklarının ve bu denizler üzerindeki hava sahasında seyreden uçakların atıklarının boşaltılmasının yasak olduğu hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacının, 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun 20. maddesinin (ı) bendi hükmünün Anayasa’ya aykırı olduğu yolundaki iddiası incelenip değerlendirilmiş olup, idari para cezasının dayanağı Yasa hükmüne yönelik Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi görülmemiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri incelendiğinde; her türlü atık ve artığın usulüne aykırı olarak doğrudan ve dolaylı biçimde alıcı ortama vermenin yasak olduğu, yine denizlerde, gemilerden petrol ve türevleri ile yağ ve benzeri atıkların boşaltılmasının yasak olduğu, kanunda yer verilen atıkların tahliyesini yapan gemilere para cezası verileceği, çevreyi kirletenlerin ve çevreye zarar verenlerin sebep oldukları kirlenme ve bozulmadan doğan zararlardan dolayı kusur şartı aranmaksızın sorumlu oldukları görülmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığına bağlı deniz denetim ekibinin Mersin Limanında yaptığı denetimde, Mersin Limanı 8 numaralı rıhtımda iskeleden aborda bulunan Türkiye bayraklı ‘…” isimli geminin sancak kıç omuzluğunda bulunan deşarj frengisinden bulanık su boşaltıldığının tespit edilmesi üzerine, durumun kamera kaydının yapılması ile gemiden ve deniz suyundan iki adet numune alındığı, temiz deniz suyundan alınan numune ile geminin sancak kıç omuzluğunda bulunan deşarj frengisinden alınan numunenin analizi sonucu, temiz deniz suyu referans alındığında, kimyasal oksijen ihtiyacı, biyokimyasal oksijen ihtiyacı, toplam azot, toplam fosfor, askıda katı madde parametrelerinin değerlerinin yüksek olduğunun … Rapor numaralı Deney raporunda belirtildiği, geminin frengi noktasından akan bulanık suyun kamera kaydının alındığı, bu durumda; kararda yer verilen mevzuatta yer aldığı şekliyle; su üstünde yada su altında renk değişikliği oluşturan veya askıda katı madde/emilsiyon halinde maddelerin birikmesine yol açan kirli balast suyunun denize geminin frengi noktasından deşarj edildiğinin sabit olduğu sonucuna ulaşıldığından, davacıya 2872 sayılı Kanunun 20. maddesinin (ı) bendinin 3. fıkrası uyarınca verilen idari para cezasında hukuka aykırılık aykırılık görülmemiştir.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne, davacının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 27/12/2022 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.