Danıştay Kararı 6. Daire 2020/9545 E. 2020/10807 K. 12.11.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2020/9545 E.  ,  2020/10807 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/9545
Karar No : 2020/10807

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR) :
1- …

39- … VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … İli, … İlçesinde yapılması planlanan “Foça BES (Biyokütle Enerji Santrali) (25 MWm/24MWe/85 MWt Kapasiteli) projesi ile ilgili olarak İzmir Valiliği Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünce verilen … tarihli,… sayılı “ÇED Gerekli Değildir” kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; dava konusu işlemin Mahkemenin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile iptal edildiğinden, iptal kararlarının hukuki niteliği gereği iptal edilen işlem tesis edildiği tarihten itibaren hukuk aleminden kalkacağından, davanın esası hakkında karar verilmesine olanak bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçeyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : … İdare Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında yaptırılan bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağı, dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu, temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Altıncı Dairesince, temyize konu İdare Mahkemesi kararı ile, dava konusu 13/05/2019 günlü, E2019122 sayılı “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararının … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla iptal edildiğinden bahisle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de, … İdare Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında görülen dava ile temyize konu … İdare Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında görülen davanın taraflarının aynı olmadığı, usul hükümleri açısından her iki davada farklı sonuçlar doğabileceği dikkate alındığında, işin esasına geçilerek gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : … İli, … İlçesinde yapılması planlanan “Foça BES (Biyokütle Enerji Santrali) (25 MWm/24MWe/85 MWt Kapasiteli) projesi ile ilgili olarak … tarihli,… sayılı İzmir Valiliği Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından “ÇED Gerekli Değildir” kararı verilmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT: Zeytinlik alanlarında yürütülecek faaliyetlere ilişkin olarak öncelikle dikkate alınması gereken özel düzenlemenin 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkında Kanun hükümleri olduğuna kuşku bulunmamaktadır. Anılan Kanunun 20. maddesinin, gerekli tedbirler alınmış olsa bile, zeytinlik sahalarında ve bu sahalara 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikaları ile küçük ölçekli tarımsal sanayi işletmeleri hariç kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran ya da sayılan olumsuz sonuçlara yol açma ihtimali bulunan tesislerin yapılmasını ve işletilmesini önlemeyi amaçladığı açıktır. Diğer taraftan; 03/04/1996 tarihli ve 22600 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Zeytinciliğin Islahı Yabanilerinin Aşılattırılmasına Dair Yönetmeliğin (03/04/2012 günlü ve 28253 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Yönetmelikle değiştirilen) 4. maddesinde yer alan “Zeytinlik Saha” tanımının ve aynı Yönetmeliğin 23. maddesinin iptali istemiyle Danıştay Sekizinci Dairesinin E:2012/4992 sayılı dosyasında açılan davada, dava konusu Yönetmeliğin; dayanağı Kanunun 20. maddesinin ilk fıkrasında da aynen yer verilen 23. maddesinin ilk fıkrasının “Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az üç kilometre mesafede zeytin ağaçlarının bitkisel gelişimini ve çoğalmalarını engelleyecek kimyevi atık, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez. Bu alanlarda yapılacak zeytinyağı fabrikaları ile küçük ölçekli tarımsal işletmelerin yapımı ve işletilmesi Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın iznine bağlıdır.” cümleleri bakımından davanın reddi; 4. maddesinde yer alan “Zeytinlik Saha” tanımının ve 23. maddesinin diğer kısmının ise iptali yolundaki 19/02/2015 günlü, K:2015/996 sayılı kararı karşısında, artık kamu yararı kararı alınarak dahi kimyevi atık, toz ve duman çıkaran tesislerin zeytinlik sahalara 3 kilometre mesafe içerisinde yapılması mümkün değildir.
Diğer taraftan, 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun 10. maddesinde, “Gerçekleştirmeyi plânladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol açabilecek kurum, kuruluş ve işletmeler, Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu veya proje tanıtım dosyası hazırlamakla yükümlüdürler. Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili onay, izin, teşvik, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez; proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez…” hükmüne yer verilmiştir.
25/11/2014 günlü, 29186 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin 4. maddesinde; Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı: Seçme Eleme Kriterlerine Tabi Projeler hakkında yapılan değerlendirmeler dikkate alınarak, projenin çevre üzerindeki muhtemel olumsuz etkilerinin, alınacak önlemler sonucu ilgili mevzuat ve bilimsel esaslara göre kabul edilebilir düzeylerde olduğunun belirlenmesi üzerine projenin gerçekleşmesinde çevre açısından sakınca görülmediğini belirten Bakanlık kararı olarak tanımlanmış, 6. maddesinde; “(1) Bu Yönetmelik kapsamındaki bir projeyi gerçekleştirmeyi planlayan gerçek veya tüzel kişiler; Çevresel Etki Değerlendirmesine tabi projeleri için; ÇED Başvuru Dosyasını, ÇED Raporunu, Seçme Eleme Kriterleri uygulanacak projeler için ise Proje Tanıtım Dosyasını, Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlara hazırlatmak, ilgili makama sunulmasını sağlamak ve proje kapsamında verdikleri taahhütlere uymakla yükümlüdürler. (2) Kamu kurum/kuruluşları, bu Yönetmelik hükümlerinin yerine getirilmesi sürecinde proje sahiplerinin veya Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşların isteyeceği konuya ilişkin her türlü bilgi, doküman ve görüşü vermekle yükümlüdürler. (3) Bu Yönetmeliğe tabi projeler için “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” kararı veya “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili teşvik, onay, izin, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez, proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez. (4) Bu Yönetmelik hükümlerine göre karar tesis edilmeden önce, projenin gerçekleştirilmesinin mevzuat bakımından uygun olmadığının tespiti halinde, aşamasına bakılmaksızın süreç sonlandırılır.” hükmüne, 17. maddesinde ise; “Bakanlık, Proje Tanıtım Dosyalarını ek-4’te yer alan kriterler çerçevesinde inceler ve değerlendirir. Bakanlık, bu aşamada gerekli görülmesi halinde Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlardan proje ile ilgili geniş kapsamlı bilgi vermesini, araç gereç sağlamasını, yeterliği kabul edilebilir kuruluşlarca analiz, deney ve ölçümler yapmasını veya yaptırmasını isteyebilir. (2) Bakanlık on beş (15) iş günü içinde inceleme ve değerlendirmelerini tamamlar. Proje hakkında “ÇED Gereklidir” veya “ÇED Gerekli Değildir” kararını beş (5) iş günü içinde verir, kararı Valiliğe, proje sahibine ve Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlara bildirir. Valilik, bu kararı askıda ilan ve internet aracılığıyla halka duyurur.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Yukarıda alıntısına yer verilen Yönetmeliğin EK-IV bölümünde Proje Tanıtım Dosyasının Hazırlanmasında Esas Alınacak Seçme Eleme Kriterleri belirtilmiş, 1. Projenin Özellikleri kısmında: a) Projenin ve yerin alternatiflerinin (proje teknolojisinin ve proje alanının seçilme nedenlerinin), b) Projenin iş akım şemasının, kapasitesinin, kapladığı alanın, teknolojisinin, çalışacak personel sayısının, c) Doğal kaynakların kullanımının (arazi kullanımı, su kullanımı, kullanılan enerji türü vb.), ç) Atık miktarının (katı, sıvı, gaz ve benzeri) ve atıkların kimyasal, fiziksel ve biyolojik özelliklerinin, d) Kullanılan teknoloji ve malzemelerden kaynaklanabilecek kaza riskinin, 2. Proje Yeri ve Etki Alanının Mevcut Çevresel Özellikleri kısmında: a) Mevcut Arazi Kullanımı ve kalitesi (tarım alanı, orman alanı, planlı alan, su yüzeyi ve benzeri), Ek-V’deki Duyarlı Yöreler Listesi dikkate alınarak korunması gereken alanlar, 3. kısmında; Projenin İnşaat ve İşletme Aşamasında Çevresel Etkileri ve Alınacak Önlemler ile Notlar ve Kaynakların, Ekler kısmında ise: 1- Proje için seçilen yerin koordinatlarının, 2- Proje alanı ve yakın çevresinin mevcut arazi kullanımını değerlendirmek için; yerleşim alanlarının, ulaşım ağlarının, enerji nakil hatlarının, mevcut tesislerin ve ek-5’de yer alan Duyarlı Yöreler Listesinde belirtilen diğer alanların (proje alanı ve yakın çevresinde bulunması halinde) yerlerine ilişkin verileri gösterir bilgiler 1/25.000 ölçekli halihazır harita (çevre düzeni planı, nazım, uygulama imar planı, vaziyet planı veya plan değişikliği teklifleri, topografik harita) üzerine işlenerek kısaca açıklanmasının, jeoloji haritasının ve depremselliğin belirtilmesi gerektiği şeklinde düzenlemelere yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Çevresel etki değerlendirmesi ile gerçekleştirilmesi planlanan projelerin çevreye olabilecek olumlu ya da olumsuz etkilerinin belirlendiği, olumsuz yöndeki etkilerin önlenmesi ya da çevreye zarar vermeyecek ölçüde en aza indirilmesi için alınacak önlemlerin irdelendiği, seçilen yer ile teknoloji alternatiflerinin belirlenerek değerlendirildiği, ayrıca projelerin uygulanmasının izlendiği ve kontrolünde sürdürülecek çalışmaların belirlendiği bir süreç öngörülmüş olup, projenin gerçekleştirileceği yer ile alternatif alanlar belirlenerek projenin hizmet amacı, önem ve gerekliliği kapsamında yerin ve etki alanının çevresel özellikleri, çevresel etkiler ve alınacak önlemlerin tartışılması, faaliyet yerinin belirlenmesinde ise, faaliyetin büyüklüğü, amacı, ulaşım, iklim, toprağın ve çevrenin özellikleri, olası etkiler ve etkilerin azami giderilme olanakları gibi unsurların etkili olması, bu bağlamda, sürdürülebilir kalkınma ve sürdürülebilir çevre dengesinin sağlanması yolunda belirtilen nitelikteki bir faaliyete en uygun yerin seçilmesi esastır. Diğer yandan; ÇED sürecinde verilen kararların iptali istemiyle açılacak davalarda, ÇED kararlarının bir bütün olarak çevresel etkilerinin irdelenmesi gerekmektedir.
Dosyanın ve Dairemizin E:2020/9983 sayılı dosyasının birlikte incelenmesinden; İzmir İli, Foça İlçesinde yapılması planlanan “Foça BES (Biyokütle Enerji Santrali) (25 MWm/24MWe/85 MWt Kapasiteli) projesi ile ilgili olarak İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından verilen … tarihli, … sayılı sayılı “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararının dava konusu edildiği; aynı işlemin iptali istemiyle açılan … İdare Mahkemesinin … günlü, E:… sayılı dosyasında yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda, dava konusu tesiste yakma sonucu oluşacak çevreye zararlı gazların ve su buharının giderimi ile ilgili proje dosyasında verilen planlama bilgisinin yetersiz olduğu, yakma işlemi esnasında fırın sıcaklığının ne olacağından ve sonrasında oluşacak olan katı atıktan bahsedilmediği, üretim esnasında meydana gelecek ve ciddi çevre sorunlarına neden olabilecek emisyonların doğru ve tam olarak saptanmadığı, oluşacak atıkların bertaraf edilmesi için gereken yöntemlerin ve nasıl uygulanacaklarının yeteri kadar belirtilmediği, yörenin jeolojik ve hidrojeolojik özellikleri, yeraltı, yerüstü su durumları, söz konusu etkinlikle ilgili olabilecek çevresel etkiler ve alınabilecek önlemlerin yeterli düzeyde anlatılmadığı, faaliyet kapsamında yakın çevredeki yüzey suları, kuru dere yatakları ve benzeri doğal akaçlama ağı hakkında da bilgilerin yetersiz olduğu, projeyle ilgili bu gibi birçok konu bilinmediğinden, bunların oluşturabileceği çevresel etkilerin de yeterli düzeyde anlatılmadığı, bununla birlikte tesisin 350 metre batı, kuzeybatı ve güneybatı bölümlerinde tarımsal üretimin yapıldığı zeytin bahçelerinin bulunması, bu alanların ekonomik olarak zeytin tarımının yapıldığı belli bir düzende dikilmiş bakımlı kapama zeytinlik özelliğindeki verimli zeytinlik alanların olduğu, dava konusu tesisin, zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine mani olacağının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda; işleme konu proje sahasına 3 km’lik mesafede zeytinlik alanlar bulunduğu ve dava konusu tesisin söz konusu zeytinliklerin vegetatif ve generatif gelişimine zarar vereceği anlaşıldığından, yukarıda anılan 3573 sayılı Kanun uyarınca zeytinlik sahalarına 3 km’den daha kısa mesafede kurulması mümkün olmayan tesislerden olan “Foça BES (Biyokütle Enerji Santrali) (25 MWm/24MWe/85 MWt Kapasiteli)” projesine ilişkin dava konusu … tarihli,…sayılı “ÇED Gerekli Değildir” kararında hukuka uyarlık, dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı yönünde verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Yukarıda özetlenen gerekçeyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
2. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca DAVA KONUSU İŞLEMİN İPTALİNE,
3. Davalı tarafından yapılan temyiz giderlerinin üzerinde bırakılmasına, aşağıda ayrıntısı gösterilen, davacılar tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı işler için belirlenen …-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 20/A-2-(i) maddesi uyarınca, karar düzeltme yolunun kapalı olduğunun duyurulmasına,
12/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.