Danıştay Kararı 6. Daire 2019/5568 E. 2020/8562 K. 01.10.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2019/5568 E.  ,  2020/8562 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/5568
Karar No : 2020/8562

TTEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Belediye Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Motorlu Araçlar İnş. Gıda Tur. Tic. ve San. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: …ili, … İlçesi, …Mahallesi, kıyının kumsal kesiminde mülkiyeti hazineye ait olan taşınmaz üzerinde bulunan, (3,50*2,80) metre ebatlarında prefabrik ahşap büfe binası ile (1,20*6,00) metre ebadında prefabrik pvc duş kabinleri ve wc’lerin 3621 sayılı Kıyı Kanunu ile 3194 sayılı İmar Kanununa aykırı olduğundan bahisle, 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca yıkımına ilişkin 22/10/2014 tarih ve 2014/663 sayılı … Belediye Encümeni kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; mevcut haliyle yapı kullanma izni bulunan yapıda, ruhsata aykırı kısımlarının yıkımına karar verilebilmesi için, yapı kullanma izninin iptal edilmesinden sonra karar alınması gerekirken, söz konusu izin iptal edilmeden tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, söz konusu yapı kullanma izin belgesinin sadece altı metrekarelik büfeye ait olduğu, diğer kısımlara ilişkin ruhsat ve yapı kullanma izin belgesi bulunmadığı belirtilerek, Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : … İli, … İlçesi, … Mahallesi, kıyının kumsal kesiminde yer alan taşınmaz üzerindeki yapıya yönelik davalı idare yapı kontrol elemanlarınca gerçekleştirilen denetimde, ” (3,50*2,80) metre ebatlarında prefabrik ahşap büfe binası ile (1,20*6,00) metre ebadında prefabrik pvc duş kabinleri ve wc’lerin yapıldığının” 04/09/2014 tarihli yapı tatil tutanağı ile tespiti üzerine, … Belediye Encümeni tarafından, 3194 sayılı Kanun’un 32. maddesi uyarınca, yapıların yıkımına ilişkin 22/10/2014 tarih ve 663 sayılı karar alınmıştır.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesinde, “Bu kanun hükümlerine göre ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılar hariç; ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığının ilgili idarece tespiti, fenni mesulce tespiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde bu duruma muttali olunması üzerine, belediye veya Valiliklerce o andaki inşaat durumu tespit edilerek inşaat derhal durdurulur, durdurma yapı tatil zaptının yapı üzerine asılmasıyla yapı sahibine tebliğ edilmiş sayılır. Bu tebligatın bir nüshası da muhtara bırakılır. Bu tarihten itibaren en çok bir ay içinde yapı sahibi yapısını ruhsata uygun hale getirerek veya ruhsat alarak, belediyeden veya valilikten mührün kaldırılmasını ister. Ruhsata aykırılık olan yapıda, bu aykırılığın giderilmiş olduğu veya ruhsat alındığı ve yapının ruhsata uygunluğu inceleme sonucunda anlaşılırsa mühür belediye veya valilikçe kaldırılır ve inşaatın devamına izin verilir. Aksi takdirde ruhsat iptal edilir, ruhsata aykırı veya ruhsatsız yapılan bina belediye encümeni veya il idare kurulu kararını müteakip belediye veya valilikçe yıktırılır ve masrafı yapı sahibinden tahsil edilir.” hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlıkta; Mahkeme tarafından … tarihli ara karar ile 09.05.2013 tarihli yapı kullanma izin belgesinin söz konusu yapılara ait olup olmadığı hususunun sorulduğu , idare tarafından verilen cevapta ise; bahsi geçen yapı kullanma izninin dava konusu taşınmaza ait olduğu belirtilmiş olup; buna göre mevcut haliyle yapı kullanma izni bulunan yapıda, ruhsata aykırı kısımlarının yıkımına karar verilebilmesi için, yapı kullanma izninin iptal edilmesinden sonra karar alınması gerekirken, söz konusu izin iptal edilmeden tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; 09.05.2013 tarihli ve 2013/26 belge no’lu yapı kullanma izin belgesinin sadece … m2’lik büfeye ait olduğu, yapı tatil tutanağında aykırılığı saptanmış olan (1,20*6,00) metre ebadında prefabrik pvc duş kabinleri ve wc’lere ait olmadığı görülmüştür.
Bu durumda, yapı tatil tutanağında tespit edilen kısımlar ile yapı kullanma izin belgesinde sunulan kısımların birbirinden farklı olması sebebiyle, dava konusu işlemin tamamının iptaline ilişkin temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Öte yandan, Mahkemece keşif kararı alınmasına rağmen, yıkımın keşif tarihinden önce İdarece yapılmış olduğuna ilişkin davacının 23/06/2015 tarihli beyan dilekçesinin de yeniden verilecek kararda dikkate alınacağı tabiidir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 01/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.