Danıştay Kararı 6. Daire 2019/446 E. 2020/9960 K. 22.10.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2019/446 E.  ,  2020/9960 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/446
Karar No : 2020/9960

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALILAR : 1- … – …
2- … Bakanlığı – …
VEKİLİ : Av. …
3- … Kurumu – …
VEKİLİ : Av. …
4- … Anonim Şirketi
(… A.Ş.) Genel Müdürlüğü – …
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : … İli, …İlçesi, … Mahallesi, … ada, …parsel sayılı taşınmazın …-…-…ilçeleri Doğal Gaz Boru Hattı Projesi kapsamında yapılacak olan sabit tesisler, ulaşım yolları, enerji nakil hatları, katodik koruma hatları ve anot yataklarının yapımı amacıyla 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca … Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü tarafından acele kamulaştırılması için alınan 16/10/2017 tarihli, 2017/11081 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI: Davacı tarafından, 2942 sayılı Kanununun 27. maddesi uyarınca ancak olağanüstü koşulların varlığı halinde istisnai olarak acele kamulaştırma yoluna başvurulabileceği, dava konusu işlemin tesisinde ise anılan istisnai şartların gerçekleşmediği, dava konusu taşınmazın tarım arazisi olduğu, acele el koyma bedelinin yetersiz olduğu, taşınmazın geriye kalan kısmında değer azalışına sebebiyet verildiği, olağan kamulaştırma yolu denenmeden acele kamulaştırma yoluna gidildiği ileri sürülmektedir.

DAVALILARIN SAVUNMALARI :
… ile … Bakanlığı tarafından, davanın süresinde açılmadığı, davacının dava açma ehliyetinin bulunmadığı, proje kapsamında kalan taşınmazların … lehine kamulaştırılması işlemlerinde, ülkemizin enerji açığının giderilmesine yönelik çalışmalar doğrultusunda yurt dışından yüksek miktarla ve bedelle ithal edilen doğal gazın tüketim noktalarına ulaştırılmasında gecikmelere neden olunmaması gerektiğinden normal kamulaştırma yönteminin uzun zaman alacak olması nedeniyle ve güzergahın isabet ettiği parsellerde arazi edinimlerinin bir an önce tamamlanması gerektiği acelelik halinin bulunduğu ve 2942 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca işlem tesis edildiğinden, davanın ve yürütmenin durdurulması isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
… Kurumu tarafından, bakılan davada sadece kamu yararı kararı yerine geçmek üzere icrai nitelikte olmayan lüzum kararının davalı kurumlarınca alındığı, kamulaştırma işlemlerinin yürütülmesinin sorumluluğunun ve yetkisinin bir kamu kurumu olan …’ta bulunduğu, dolayısıyla husumetlerinin bulunmaması nedeniyle davanın öncelikle bu yönden reddi gerektiği, esas yönünden ise dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın ve yürütmenin durdurulması isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
… A.Ş. (…) tarafından, davanın süresinde açılmadığı, henüz acele el koyma davası açılmadığından dava açma şartlarından menfaat ihlalinin henüz gerçekleşmediği, dava konusu taşınmazların bulunduğu alanda kalan taşınmazların kamulaştırılması işlemlerinde, ülkemizin enerji açığının giderilmesine yönelik çalışmalar doğrultusunda yurt dışından yüksek miktarla ve bedelle ithal edilen doğal gazın tüketim noktalarına ulaştırılmasında gecikmelere neden olunmaması ve kamulaştırmanın uzun zaman alacak olması nedeniyle güzergahın isabet ettiği parsellerde arazi edinimlerinin bir an önce tamamlanması gerektiği, acelelik halinin bulunduğu ve 2942 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca işlem tesis edildiğinden davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Acele kamulaştırma yapılmasını gerektiren nedenlerin somut olarak ortaya konulmadığı, acelelik halinin, kamu yararının ve kamu düzeninin korunmasını gerektiren hallerin açıklanmadığı anlaşılmakla, 2942 sayılı Kanunun 27. maddesinde öngörülen acele kamulaştırma koşullarının gerçekleşmediği sonucuna varıldığından, hukuka aykırı olarak tesis edilen acele kamulaştırma işleminin iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI AYLİN BAYRAM’IN DÜŞÜNCESİ : Dava, …-…-… İlçeleri Doğal Gaz Boru Hattı Projesinin gerçekleştirilmesi amacıyla Manisa İli sınırları içerisinde yer alan ve ekli haritada gösterilen güzergaha isabet eden taşınmazlar ile söz konusu proje kapsamında inşa edilecek sabit tesisler, ulaşım yolları, enerji nakil hatları, katodik koruma hatları ve anot yataklarının yapımı amacıyla ihtiyaç duyulan taşınmazların 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca … Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü tarafından acele kamulaştırılması yolundaki 16/10/2017 günlü, 2017/11081 sayılı Bakanlar Kurulu kararının, … İli, … İlçesi, …Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmaza ilişkin kısmının iptali istemiyle açılmıştır.
Davalı idarelerin usule ilişkin itirazları yerinde görülmemiştir.
4646 Sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanunu’nun 12/a maddesinde, kamulaştırmanın, bu Kanunda öngörülen faaliyetlerin gerektirmesi halinde, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununda belirtilen esaslar dahilinde yapılacağı, bu konuda Kurulca verilecek lüzum kararının, kamu yararı kararı yerine geçeceği ve müteakip işlemlerin Kamulaştırma Kanunu hükümlerine göre yürütüleceği hükme bağlanmıştır.
Anayasa’nın 13. ve 35. madde hükümleri uyarınca mülkiyet hakkının kamu yararı amacıyla Anayasa’ya uygun olarak yasayla sınırlandırılması mümkündür. Ancak buna ilişkin düzenlemeler öncelikle kamu yararına dayanmalıdır.Ülkemizin taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin Ek 1 Nolu Protokolüyle de mülkiyet hakkı bir insan hakkı olarak kabul edilmiş ve bu hakkın orantılılık ilkesi çerçevesinde kamu yararı gözetilerek sınırlandırılabileceği ifade edilmiştir. Buna göre, bir taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkının kamulaştırma yolu ile kaldırılması (mülkiyetin el değiştirmesi) kamu yararının karşılanması zorunluluğunun özel mülkiyet hakkının korunmasından üstün tutulması şartına bağlıdır. Bu çerçevede, 2942 sayılı Yasanın 27. maddesi incelendiğinde, kamulaştırma işlemlerinde öngörülen yöntemlerin bir kısmının uygulanmayarak taşınmaza acele el konulabilmesi yolu istisnai olarak başvurulabilecek bir yöntem olarak düzenlendiğinden, madde hükmü ile üç durumda acele kamulaştırma yolu ile taşınmaza el konulmasına olanak tanınmıştır. Bu koşullardan ikisi Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanununun uygulanmasında yurt savunması ihtiyacına veya özel kanunlarda öngörülen olağanüstü durumlarda gerekli olması halleri şeklinde açıkça sayılmak suretiyle üstün kamu yararının ve kamu düzeninin korunmasının gerçekleştirilmesi amacıyla acele kamulaştırma yoluna gidilebileceği belirtilmiştir. Bu kapsamda üçüncü koşul olan aceleliğine Bakanlar Kurulunca karar verilebilmesi için de kamu yararı ve kamu düzenine ilişkin olma halinin maddede yer alan diğer iki koşula paralel nitelik taşıması gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, … Kurulunun 21/04/2016 günlü, 6230-14 sayılı kararıyla … İlinden geçen doğal gaz boru hattının ve hattın hizmetinde ihtiyaç duyulan “enerji, yol, isale hattı ile R/L istasyonu ve RMS istasyonu” gibi tesisler için lüzumlu olan, özel mülkiyete konu taşınmazların mülkiyet ve/veya irtifak haklarının kamulaştırılabilmesi amacıyla kamu yararı kararı yerine geçmek üzere lüzum kararı verildiği ve kamulaştırma kararı alınması ile diğer kamulaştırma işlemlerinin yürütülmesi konusunda 4646 sayılı Kanunun 12. maddesi uyarınca …’a yetki verildiği, … Bakanlığının 03/10/2017 günlü, 26483 sayılı yazısı üzerine, dava konusu Bakanlar Kurulu kararının alındığı, …Genel Müdürlüğünün 14/05/2018 günlü, 246 sayılı oluru ile kamulaştırma işlemlerine başlanılmasına karar verildiği, … Asliye Hukuk Mahkemesinin … günlü, E:… D.İş., K:… sayılı kararı ile geçici ve daimi irtifak hakkı tesisi suretiyle uyuşmazlığa konu taşınmazın bir kısmına acele el konulmasına karar verildiği, … Valiliği İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün 10/05/2019 günlü, E.1494351 sayılı yazısından proje kapsamında yer alan taşınmazlara ilişkin tarım dışı kullanma izninin verildiği anlaşılmaktadır.
Dava konusu işlem, doğal gaz ihtiyacının karşılanması, doğal gaz alım kontratları çerçevesinde …tarafından alımı taahhüt edilen doğal gazın yeni pazarlara ulaştırılması ile etüt çalışmaları tamamlanan boru hattı güzergahının, inşaat işini yapacak olan firmaya tesliminin yapılarak bir an evvel inşaat çalışmalarına başlanılması, hattın isabet ettiği taşınmazlarda tapu maliklerinin çok sayıda olduğu ve tapuda intikallerin yapılmadığından, Kamulaştırma Kanunu uyarınca taşınmaz maliklerinin tamamı ile anlaşma ihtimalinin düşük olduğu ve açılacak davaların çok uzun sürmesi nedeniyle zamanında yer teslimi yapılamayacağından inşaata başlanamayacağı gerekçeleriyle tesis edilmiştir.
Olayda, …-…-…İlçeleri Doğal Gaz Boru Hattı Projesinin biran önce bitirilmesi ve faaliyete geçebilmesi amacıyla güzergahta kalan taşınmazların kamulaştırılmasında kamu yararı bulunmakta ise de; hattın isabet ettiği parsellerde tapu maliklerinin çok fazla olması, parsel malikleriyle anlaşma ihtimalinin düşük olması, açılan davaların çok uzun sürmesi gibi hususların, acelelik halinin varlığına ilişkin bir dayanak oluşturmadığı, 2942 sayılı Yasanın 27. maddesinde öngörülen acele kamulaştırma prosedürünün uygulanabilmesi için gerekli olan olağanüstü durumların ve bu yönteme başvurulması ile amaçlanan kamu yararının somut olarak ortaya konulamadığı sonucuna varıldığından, dava konusu işlemde mevzuata ve hukuka uyarlık görülmemiştir.
Taşınmaz bedeline ilişkin iddiaya yönelik hukuki denetimin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu uyarınca adli yargı yerinde açılacak davada yapılması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu 16/10/2017 günlü, 2017/11081 sayılı Bakanlar Kurulu kararının uyuşmazlığa konu taşınmaza yönelik olarak iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
… Doğal Gaz Dağıtım Anonim Şirketine 27/10/2005 tarihli, DAG/570-15/105 sayılı doğalgaz dağıtım lisansı düzenlenmiş ve anılan lisans kapsamında dağıtım bölgesi olarak …, …, …, …, … ve …şehirleri yer almıştır. … Kurulunun 21/04/2016 tarihli, 6230-14 sayılı kararıyla …İlinden geçen doğal gaz boru hattının ve hattın hizmetinde ihtiyaç duyulan “enerji, yol, isale hattı ile R/L istasyonu ve RMS istasyonu” gibi tesisler için lüzumlu olan, özel mülkiyete konu taşınmazların mülkiyet ve/veya irtifak haklarının kamulaştırılabilmesi amacıyla kamu yararı kararı yerine geçmek üzere lüzum kararı verilmiş ve bu lüzum kararıyla kamulaştırma kararı alınması ile diğer kamulaştırma işlemlerinin yürütülmesi konusunda 4646 sayılı Kanunun 12. maddesi uyarınca …’a yetki verilmiştir. 23.03.2017 tarihli 708 sayılı … Bakanlığı Bakan oluru ile …, …, … ilçeleri …’ın iletim hattı yatırım programı kapsamına alınmış, söz konusu dağıtım bölgesine … Kurulunun 22/06/2018 tarihli, 7913-3 sayılı kararı ile …, … ve …ilçeleri dahil edilmiştir. … Bakanlığının 03/10/2017 tarihli, 26483 sayılı yazısı üzerine, … İli, … İlçesi, …Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın …-…-… ilçeleri Doğal Gaz Boru Hattı Projesi kapsamında yapılacak olan sabit tesisler, ulaşım yolları, enerji nakil hatları, katodik koruma hatları ve anot yataklarının yapımı amacıyla … Genel Müdürlüğü tarafından acele kamulaştırılmasına yönelik 16/10/2017 tarihli, 2017/11081 sayılı Bakanlar Kurulu kararı alınmış, … Genel Müdürlüğünün 14/05/2018 tarihli, 246 sayılı oluru ile kamulaştırma işlemlerine başlanılmasına karar verilmiştir. … Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarihli, E:… D.İş K:… sayılı kararı ile geçici ve daimi irtifak hakkı tesisi suretiyle uyuşmazlığa konu taşınmazın bir kısmına acele el konulması üzerine bakılan dava açılmıştır.
Ayrıca …Valiliği İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün 10/05/2019 günlü, E.1494351 sayılı yazısından proje kapsamında yer alan taşınmazlara ilişkin tarım dışı kullanma izninin verildiği anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
4646 Sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanununun (Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması Ve Doğal Gaz Piyasası Hakkında Kanun)
“Diğer hükümler” başlıklı 12/a maddesinde; “Kamulaştırma; bu Kanunda öngörülen faaliyetlerin gerektirmesi halinde, 4.11.1983 tarihli ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununda belirtilen esaslar dahilinde kamulaştırma yapılır. Bu konuda Kurulca verilecek lüzum kararı, kamu yararı kararı yerine geçer ve müteakip işlemler Kamulaştırma Kanunu hükümlerine göre yürütülür.
Kamulaştırılan taşınmazın mülkiyeti Hazineye; kullanma hakkı kamulaştırma bedelini ödeyen tüzel kişiye ait olur.
Kullanma hakları, ilgili lisans veya sertifikanın bir cüz’ü olup geçerliliği bunların geçerlilik süresi ile sınırlıdır.” hükmü yer almaktadır.
2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun “Acele kamulaştırma” başlıklı 27. maddesinde ise: “3634 sayılı Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanununun uygulanmasında yurt savunması ihtiyacına veya aceleliğine Cumhurbaşkanınca karar alınacak hallerde veya özel kanunlarla öngörülen olağanüstü durumlarda gerekli olan taşınmaz malların kamulaştırılmasında kıymet takdiri dışındaki işlemler sonradan tamamlanmak üzere ilgili idarenin istemi ile mahkemece yedi gün içinde o taşınmaz malın 10. madde esasları dairesinde ve 15. madde uyarınca seçilecek bilirkişilerce tespit edilecek değeri, idare tarafından mal sahibi adına 10. maddeye göre yapılacak davetiye ve ilanda belirtilen bankaya yatırılarak o taşınmaz mala el konulabilir.” hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Usul Yönünden:
Davalı idarelerin usule yönelik itirazları yerinde görülmemiştir.
Esas Yönünden:
Anayasanın 13. ve 35. maddesı hükümleri uyarınca mülkiyet hakkının kamu yararı amacıyla Anayasaya uygun olarak yasayla sınırlandırılması mümkündür. Ancak buna ilişkin düzenlemeler öncelikle kamu yararına dayanmalıdır. Buna göre, bir taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkının kamulaştırma yolu ile kaldırılması (mülkiyetin el değiştirmesi) kamu yararının karşılanması zorunluluğunun özel mülkiyet hakkının korunmasından üstün tutulması şartına bağlıdır. Bu çerçevede, 2942 sayılı Kanunun 27. maddesi incelendiğinde, kamulaştırma işlemlerinde öngörülen yöntemlerin bir kısmının uygulanmayarak taşınmaza acele el konulabilmesi yolu istisnai olarak başvurulabilecek bir yöntem şeklinde düzenlendiğinden, madde hükmü ile üç durumda acele kamulaştırma yolu ile taşınmaza el konulmasına olanak tanınmıştır. Bu koşullardan ikisinde Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanununun uygulanmasında yurt savunması ihtiyacına veya özel kanunlarda öngörülen olağanüstü durumlarda gerekli olması halleri şeklinde açıkça sayılmak suretiyle üstün kamu yararının ve kamu düzeninin korunmasının gerçekleştirilmesi amacıyla acele kamulaştırma yoluna gidilebileceği belirtilmiştir. Bu kapsamda, üçüncü koşul olan aceleliğine Bakanlar Kurulunca karar verilebilmesi için de kamu yararı ve kamu düzenine ilişkin olma halinin maddede yer alan diğer iki koşula paralel nitelik taşıması gerekmektedir.
Ülkemizin enerji ihtiyacının hızla artış gösterdiği dikkate alındığında enerji ihtiyacının karşılanması amacıyla inşa edilecek iletim sistemleri için ihtiyaç duyulan taşınmazların temininde, onaylı projeler kapsamında, normal kamulaştırma yöntemi yerine, üretilen/satın alınan enerjinin tüketim noktalarına ulaştırılmasında gecikmeye yol açılmaması amacıyla acele kamulaştırma yönteminin tercih edilmesinde kamu yararı bulunduğunu kabul etmek gerekir.
Uyuşmazlıkta, …’ın doğal gazın iletilmesi amacıyla inşa edeceği boru hatları için ihtiyaç duyduğu arazilerin temininde, ülkemizin enerji ihtiyacının hızla artış göstermesi ve üretilen/satın alınan enerjinin tüketim noktalarına ulaştırılmasında gecikmeye yol açılmamasının hedeflenmiş olması, doğal gaz alım kontratları çerçevesinde … tarafından alımı taahhüt edilen doğal gazın yeni pazarlara ulaştırılması ile etüt çalışmaları tamamlanmak üzere olan boru hattı güzergahının, inşaat işini yapacak olan firmaya tesliminin yapılarak bir an evvel inşaat çalışmalarına başlanılması ve güzergahın isabet ettiği parsellerde arazi edinimlerinin bir an önce tamamlanması gerektiği, öte yandan projenin dava konusu edilmediği hususuları bir arada değerlendirildiğinde, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi kapsamında acelelik hali şartının gerçekleştiği, bu itibarla dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, dava dilekçesindeki, taşınmaza yönelik acele el koyma bedeline ilişkin kıymet takdirinin hukuka aykırı olduğu, taşınmazın bir kısmının dava konusu işleme konu edildiği, geriye kalan kısmının ise değersizleşeceğine ilişkin iddialara gelince; acele kamulaştırma işlemine karşı açılan davalarda, kamulaştırma sürecinde başvurulan acelelik halinin hukuka uygunluk denetiminin yapıldığı, taşınmazda meydana gelecek değer düşüklüğü ve kıymet takdirine ilişkin iddialara yönelik hukuki denetimin adli yargı yerinde açılacak davada yapılması gerektiği açıktır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 22/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.