Danıştay Kararı 6. Daire 2019/20539 E. 2020/7699 K. 16.09.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2019/20539 E.  ,  2020/7699 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/20539
Karar No : 2020/7699

TEMYİZ EDEN :1-(DAVACI)…. İnşaat Turizm Özel Sağlık Hiz.Pet.San.Tic.A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
2-(DAVALI) …. Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. … (Aynı adreste)

KARŞI TARAF : 1- … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
2- … İnşaat Turizm Özel Sağlık Hiz.Pet.San.Tic.A.Ş.

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul İli, Kadıköy İlçesi, Fikirtepe ve çevresine ait 1/1000 ölçekli uygulama imar plan notları kapsamında altyapı katılım bedellerinin brüt alanlar üzerinden hesaplanarak davacı şirketten ilave teminat istenilmesine ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğünün … tarihli, … ve … sayılı işlemleri ile söz konusu işlemlerin dayanağı “Başkanlık Olur”larının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E: …, K: … sayılı kararda; Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 03.11.2014 tarihinde tadilen onaylanan 1/1000 ölçekli Fikirtepe ve Çevresi Uygulama İmar Planı Notlarının 44 sayılı plan notunda; “Tüm yol ve altyapı bedelleri mülkiyet sahipleri veya yatırımcı/müteahhit firma tarafından karşılanacaktır. Bu alt yapı masrafları harcamalara katılma payı olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı tarafından mimari avan proje onayı aşamasında tahsil edilecektir” hükmünün yer aldığı, bu hüküm sebebiyle davacı şirket tarafından Kadıköy … Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye sayılı taahhütnamesi ile plan notlarında belirtilen altyapı masrafları harcamalarına katılma payını İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından belirlenecek bedel kadar ödeneceğine, ileride doğabilecek her türlü ek mali yükümlülüklerin de ödeneceğine ilişkin kesin ve süresiz teminat mektubu verileceğine dair İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na taahhütname verildiği, anılan plan notlarına ve buna dayanarak davacı şirket tarafından verilen bahsi geçen taahhütnameye istinaden, Fikirtepe Kentsel Dönüşüm alanında kalan projelere ilişkin brüt alan yerine sehven net alan üzerinden hesaplandığı ve brüt alana sahip yapı adaları için eksik hesaplanan altyapı tesisleri maliyet bedelinin kesin teminat mektubu veya nakit olarak yatırılmasının davacı şirketten istenebileceği anlaşılmakla, dava konusu işlemlerde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Bu sebeple, dava konusu işlemin hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İdari Dava Dairesince verilen kararda; İstanbul İli, Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, …,…,…,…,…,… ve … sayılı adaların bulunduğu alanda yapılacak kentsel dönüşüm projeleri nedeniyle davacı şirketten net alan üzerinden hesaplanan alt yapı katılım bedelinin tahsil edildiği bilahare 1/1000 ölçekli Fikirtepe ve Çevresi Uygulama İmar Planının Plan Notlarının 44 sayılı maddesinde yer alan yol ve altyapı bedellerinin İstanbul Büyükşehir Belediyesince mimari avan proje onayı aşamasında tahsil edileceğinin belirtilmesi ve alt yapı katılım bedellerinin hesabında brüt alanın dikkate alınması nedeniyle davacı şirket adına dava konusu edilen işlemlerle ek alt yapı katılım bedelinin istenildiği, 3194 sayılı İmar Kanununun 23.maddesi uyarınca alt yapı katılım bedelinin hesaplanmasında yapı ruhsatı verilen imar parselinin hizasına rastlayan alt yapı katılım bedelinin belirlenmesi ve buna göre ruhsat sahibinden alt yapı katılım bedelinin talep olunması gerekirken ada bazında alt yapı katılım bedeli hesaplanarak ve bu bedelin hesabında kamuya terk edilen alanın da dikkate alınması suretiyle brüt alan üzerinden yapılan hesaplama sonucu davacıdan ek alt yapı katılım bedeli istenmesine ilişkin dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık görülmediği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun kabulüne, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının kaldırılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

DAVACININ İDDİALARI : 6306 sayılı Kanun kapsamında “Riskli Alan” ilan edilen Fikirtepe bölgesinde imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmeleri kapsamında yapılacak yapılara ilişkin olarak 6306 sayılı Kanunun 7.maddesinin 9. ve 10. fıkraları ile Yönetmeliğinin 16.maddesinin 9. fıkrası uyarınca altyapı katılım maliyetini ödeme yükümlülüğünden muaf olunduğu, muaf olduğu kanaatine varılmazsa Hazineye devredilen alanın hesaba katılarak brüt alan üzerinden değil net alan üzerinden altyapı katılım maliyetinden yükümlü olunması gerektiği nedenleriyle bölge idari dava dairesi kararının gerekçe yönünden bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVALININ İDDİALARI : Başkanlık olurları ile dava konusu bölgedeki tüm altyapı tesislerine ilişkin toplam maliyetin hesaplanarak kentsel dönüşüm bölgesindeki tüm adaların brüt alanlarının toplamına bölünmek suretiyle m² birim fiyatının tespit edildiği, davacının inşaat ruhsatına esas brüt alan üzerinden hesaplanan bu bedeli teminat mektubu ve taahhütname vermek suretiyle ödemeyi kabul ettiği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 03/11/2014 tarihinde onaylanan 1/1000 ölçekli Fikirtepe ve Çevresi Uygulama İmar Planının plan notlarında söz konusu bedellerin proje onay aşamasında tahsil edileceğinin bildirildiği, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu nedenleriyle temyiz isteminin kabulü ile bölge idari dava dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

DAVALININ SAVUNMASI : Altyapı masrafları harcamalara katılım payının 6306 sayılı Kanun kapsamında değil, 5393 sayılı Belediye Kanunu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu kapsamında istendiği, imar planı notlarının 44.maddesinde belirlendiği ve davacı tarafından verilen taahhüdün ek yükümlülükleri de kapsadığı belirtilerek davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DAVACININ SAVUNMASI : 6306 sayılı Kanunun ve 3194 sayılı Kanunun emredici hükümlerine aykırı bir işlem tesis edilemeyeceği, 6306 sayılı Kanun kapsamında “Riskli Alan” ilan edilen Fikirtepe bölgesinde imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmeleri kapsamında yapılacak yapılara ilişkin olarak 6306 sayılı Kanunun 7.maddesinin 9. ve 10. fıkraları ile Yönetmeliğinin 16.maddesinin 9.fıkrası uyarınca altyapı katılım maliyetini ödeme yükümlülüğünden muaf olunduğu belirtilerek davalının temyiz istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ :
10.04.2013 tarihli, 2406 sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işleminde bahsi geçen, … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı İmar Müdürlüğü yazısı ile … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi ile … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısında bahsi geçen, … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi yönünden:
2577 sayılı Kanunun 7.maddesinde, özel kanunlarda ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay ve idare mahkemelerinde dava açma süresinin altmış gün olduğu, bu sürelerin idari uyuşmazlıklarda yazılı bildirimin yapıldığı tarihi izleyen günden başlayacağı, adresleri belli olmayanlara özel kanunlarındaki hükümlere göre ilan yoluyla bildirim yapılan hallerde özel kanununda aksine bir hüküm bulunmadıkça sürenin son ilan tarihini izleyen günden itibaren on beş gün sonra işlemeye başlayacağı, ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresinin ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililerin düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açılabileceği, düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olmasının bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmayacağı hükme bağlanmıştır.
2577 sayılı Kanunun 11.maddesinde, “İlgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebilir. Bu başvurma, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur. Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. İsteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır.” hükümlerine yer verilmiştir.
Davacı tarafından, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının … tarihli, … ve … sayılı işlemlerin geri alınması için 2577 sayılı Kanunun 11. maddesi kapsamında yapılan başvurunun zımnen reddi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Dosyasının incelenmesinden, Bakanlar Kurulunca 09.05.2013 tarihinde Fikirtepe Mahallesi ve çevresi için riskli alan belirlemesi yapıldığı, bu kararın 31.05.2013 tarihli, 28663 sayılı Resmi Gazetede yayımlandığı, … tarihli, … sayılı işlem ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca kısmen uygun bulunan …. tarihli, … sayılı işlem ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca tadilen resen onaylanan 1/1000 ölçekli Fikirtepe ve Çevresi uygulama imar planının kabul edildiği, davacı şirketin avan proje onayı için 20.02.2013 tarihinde yaptığı başvuru yaptığı, … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi ile Kadıköy İlçesi, Fikirtepe ve Çevresine ait 1/1000 ölçekli uygulama imar planı notlarında öngörülen tüm altyapı maliyet bedellerinin ve kullanılacak birim fiyatlarının tespiti ve bu birim fiyatlar baz alınarak tüm altyapı maliyet bedellerinin belirlenmesi ve belirlenen bedel üzerinden hesaplanacak miktarların ilgililerden tahsil edilebilmesi için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Genel Sekreter Yardımcısının yetkilendirilmesine, … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi ile Kadıköy İlçesi, Fikirtepe ve Çevresine ait 1/1000 ölçekli uygulama imar planı uygulama bölgesine ait altyapı tesisleri imalat bedelleri hesabının nasıl yapılacağı, birim fiyat ve ilgililerden nasıl tahsil edileceğinin belirlendiği, Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, …, …, …,… ve … sayılı adalara ilişkin … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi ile bahse konu imar alanına ait altyapı tesisleri maliyet bedelinin hesabında kullanılacak 2014 yılı birim fiyatının 313,28 TL/m2 olarak belirlendiği ve uygulamaya konulduğu, 12.02.2014 tarihli, 162100 sayılı İmar Müdürlüğü yazısıyla Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, 2242, 2256, 2257,2258 ve 2259 sayılı adalara ilişkin avan proje onayı talep edildiği belirtilerek konu edilen adanın emsal hesabına esas brüt alanı gönderilerek plan notları gereği harcamalara katılma payının tahsil edilmesinin talep edildiği, … tarihli, … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısı ile Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, …, …, …,… ve … sayılı adalara ilişkin net 6.719,60 m2 yapı adası için altyapı tesisleri maliyet bedelinin 2.105.117,00 TL olarak hesaplandığı; Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, … sayılı adaya ilişkin … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi ile bahse konu imar alanına ait altyapı tesisleri maliyet bedelinin hesabında kullanılacak 2014 yılı birim fiyatının 335.96 TL/m2 olarak belirlendiği ve uygulamaya konulduğu, … tarihli, … sayılı İmar Müdürlüğü yazısıyla Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, … sayılı adaya ilişkin avan proje onayı talep edildiği belirtilerek konu edilen adanın emsal hesabına esas brüt alanı gönderilerek plan notları gereği harcamalara katılma payının tahsil edilmesinin talep edildiği, … tarihli, … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısı ile Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, … sayılı adaya ilişkin net 7.635,28 m2 yapı adası için altyapı tesisleri maliyet bedelinin 2.565.148,67 TL olarak hesaplandığı ve idareye müteahhit tarafından kesin teminat mektubu sunulduğu, müteahhit tarafından … tarihli … yevmiye numaralı noter onaylı taahhütname düzenlendiği görülmüştür.
… tarihli, … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısı ile İmar Müdürlüğü tarafından hesaplamalara ilişkin esas alınan brüt alanın … tarihli, … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısında 10.981,00 m2 yerine sehven 6.719,60 m2 olarak hesaplandığı, yapı adası için hesaplanan altyapı tesisleri maliyet bedelinin (313,28 TL/m x 10.981,00 m2=)3.440.127,68 TL olarak hesaplandığı ve 3.440.127,68 – 2.105.117,00 TL= 1.335.010,68 TL idareye yatırılması gerektiğine ilişkin işlem tesis edilmiştir. … tarihli, … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısı ile İmar Müdürlüğü tarafından hesaplamalara ilişkin esas alınan brüt alanın … tarihli, … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısında 12.126,00 m2 yerine sehven 7.635,28 m2 olarak hesaplandığı, yapı adası için hesaplanan altyapı tesisleri maliyet bedelinin (335,96 TL/m2 x 12.126,00 m2=)4.073.850,96 TL olarak hesaplandığı ve 4.073.850,96 – 2.565.149,00 TL= 1.508.701,96 TL idareye yatırılması gerektiğine ilişkin işlem tesis edilmiştir. Anılan işlemlerin kaldırılması için idareye yapılan başvurunun zımnen reddi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı şirketin 10.09.2015 tarihinde verdiği taahhütname tarihinden öncesinde tesis edilen işlemlerden en geç taahhütname verdiği ve idareye sunduğu tarih itibariyle bilgisi olduğu görüldüğünden … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işleminde bahsi geçen, … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı İmar Müdürlüğü yazısı ile … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi ile … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısında bahsi geçen, … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi yönünden açılan davada süre aşımı bulunduğu kanaatine ulaşılması nedeniyle davanın esasının incelenemeyeceği, bu yönüyle temyiz isteminin kabulü ile bölge idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü’nün … tarih, … ve … sayılı işlemleri yönünden:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkün olup temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden anılan işlemler yönünden temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY:
Fikirtepe Mahallesi ve çevresinde Bakanlar Kurulunca 09.05.2013 tarihinde riskli alan belirlemesi yapıldığı, bu kararın 31.05.2013 tarihli, 28663 sayılı Resmi Gazetede yayımlandığı, … tarihli, … sayılı işlem ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca kısmen uygun bulunan … tarihli, … sayılı işlem ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca tadilen resen onaylanan 1/1000 ölçekli Fikirtepe ve Çevresi uygulama imar planının kabul edildiği, davacı şirket tarafından avan proje onayı için 20.02.2013 tarihinde başvuru yapıldığı, … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi ile Kadıköy İlçesi, Fikirtepe ve Çevresine ait 1/1000 ölçekli uygulama imar planı notlarında öngörülen tüm altyapı maliyet bedellerinin ve kullanılacak birim fiyatlarının tespiti ve bu birim fiyatlar baz alınarak tüm altyapı maliyet bedellerinin belirlenmesi ve belirlenen bedel üzerinden hesaplanacak miktarların ilgililerden tahsil edilebilmesi için Genel Sekreter Yardımcısının yetkilendirilmesine, … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi ile Kadıköy İlçesi, Fikirtepe ve Çevresine ait 1/1000 ölçekli uygulama imar planı uygulama bölgesine ait altyapı tesisleri imalat bedelleri ve ilgililerden nasıl tahsil edileceğinin belirlendiği, Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, …, …., …,… ve … sayılı adalara ilişkin … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi ile bahse konu imar alanına ait altyapı tesisleri maliyet bedelinin hesabında kullanılacak 2014 yılı birim fiyatının 313,28 TL/m2 olarak belirlendiği ve uygulamaya konulduğu, … tarihli, … sayılı İmar Müdürlüğü yazısıyla Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, …, …, …, … ve … sayılı adalara ilişkin avan proje onayı talep edildiği belirtilerek konu edilen adanın emsal hesabına esas brüt alanı gönderilerek plan notları gereği harcamalara katılma payının tahsil edilmesinin talep edildiği, … tarihli, … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısı ile Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, …, …, ….,… ve … sayılı adalara ilişkin net 6.719,60 m2 yapı adası için hesaplanan altyapı tesisleri maliyet bedelinin 2.105.117,00 TL olarak hesaplandığı; Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, … sayılı adaya ilişkin … tarihli, … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi ile bahse konu imar alanına ait altyapı tesisleri maliyet bedelinin hesabında kullanılacak 2014 yılı birim fiyatının 335.96 TL/m2 olarak belirlendiği ve uygulamaya konulduğu, … tarihli, … sayılı İmar Müdürlüğü yazısıyla Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, 34..14 sayılı adaya ilişkin avan proje onayı talep edildiği belirtilerek konu edilen adanın emsal hesabına esas brüt alanı gönderilerek plan notları gereği harcamalara katılma payının tahsil edilmesinin talep edildiği, … tarihli, … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısı ile Kadıköy İlçesi, Fikirtepe Mahallesi, … sayılı adaya ilişkin net 7.635,28 m2 yapı adası için hesaplanan altyapı tesisleri maliyet bedelinin 2.565.148,67 TL olarak hesaplandığı ve idareye müteahhit tarafından kesin teminat mektubu sunulduğu, müteahhit tarafından … tarihli … yevmiye numaralı noter onaylı taahhütname düzenlendiği görülmüştür.
… tarihli, … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısı ile İmar Müdürlüğü tarafından hesaplamalara ilişkin esas alınan brüt alanın 21.02.2014 tarihli, 6752 sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısında 10.981,00 m2 yerine sehven 6.719,60 m2 olarak hesaplandığı, yapı adası için hesaplanan altyapı tesisleri maliyet bedelinin (313,28 TL/m x 10.981,00 m2=)3.440.127,68 TL olarak hesaplandığı ve 3.440.127,68 – 2.105.117,00 TL= 1.335.010,68 TL idareye yatırılması gerektiğine ilişkin işlem tesis edilmiştir. … tarihli, … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısı ile İmar Müdürlüğü tarafından hesaplamalara ilişkin esas alınan brüt alanın … tarihli, … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü yazısında 12.126,00 m2 yerine sehven 7.635,28 m2 olarak hesaplandığı, yapı adası için hesaplanan altyapı tesisleri maliyet bedelinin (335,96 TL/m2 x 12.126,00 m2=)4.073.850,96 TL olarak hesaplandığı ve 4.073.850,96 – 2.565.149,00 TL= 1.508.701,96 TL idareye yatırılması gerektiğine ilişkin işlem tesis edilmiştir. Anılan işlemlerin geri alınması için idareye yapılan başvurunun zımnen reddi üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü’nün … tarih, … ve … sayılı işlemleri ile söz konusu işlemlerin dayanağı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemlerinin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
6306 sayılı Kanunun 7.maddesinin 9.fıkrasında, “Bu Kanun uyarınca yapılacak olan ve Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi, İdare ve dönüşüme konu yapıların inşası işini yüklenen müteahhit ile malik ve en az bir yıldır kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak riskli yapıyı kullanan gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerinden birinin taraf olduğu;
a) Bu Kanun kapsamındaki taşınmazların dönüşüme tabi tutulmadan önce ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri ile bu Kanun kapsamında yapılacak uygulamalar neticesinde meydana gelen yeni yapıların malik, işi yüklenen müteahhit ve en az bir yıldır kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak riskli yapıyı kullanan gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerine ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri,
b) Bu Kanun kapsamındaki bir yapıdan dolayı, bu Kanun kapsamındaki parsellerde veya alanlarda veya söz konusu parsel ve alanların dışındaki parsellerde yeni bir yapı yapılması ya da mevcut bir yapının satın alınması veya ipotek tesis edilmesi işlemleri,
c) Kanun kapsamında yapılacak uygulamalar neticesinde meydana gelen yeni yapıların işi yüklenen müteahhit, Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi, İdare ve bunların iştirakleri tarafından gerçekleştirilecek ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri,ile bu bentlerde belirtilen yapıların dönüşümüne ilişkin olarak Kanun uyarınca yapılacak diğer işlemler noter harcı, tapu harcı, belediyelerce alınan ücret ve harçlardan, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye ücreti ve diğer ücretlerden, bu işlemler nedeniyle düzenlenecek kâğıtlar, resmî dairelerin mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler sebebiyle düzenlenen kâğıtlar da dahil olmak üzere damga vergisinden, bu Kanun kapsamındaki yapıların maliklerine ve malik olmasalar bile bu yapılarda kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak en az bir yıldır ikamet ettiği veya bunlarda işyeri bulunduğu tespit edilenlere bu amaçlarla kullandırılan krediler dolayısıyla lehe alınacak paralar, banka ve sigorta muameleleri vergisinden istisnadır. Bu Kanun kapsamındaki iş, işlem ve uygulamalar, Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi ve İdarenin, sermayesinin yarısından fazlasına sahip oldukları şirketleri tarafından yürütülüyor ise, bu şirketlerce yapılan iş, işlem ve uygulamalarda da bu fıkrada belirtilen vergi, harç ve ücret muafiyetleri uygulanır.”, 10.fıkrasında, “Riskli alanlarda, rezerv yapı alanlarında ve riskli yapıların bulunduğu parsellerde, gerçek kişilerce ve özel hukuk tüzel kişilerince uygulamada bulunulması halinde, fonksiyon değişikliğine bakılmaksızın, mevcut inşaat alanının bir buçuk katına kadar olan yeni inşaat alanı için belediyelerce harç ve ücret alınmaz.”, 11.fıkrasında, “Bu Kanunda belirtilen iş, işlem ve hizmetlere tahsis edilmiş olan taşınır ve taşınmazlar ile her türlü hak ve alacaklar, para ve para hükmündeki kıymetli evrak, kamu yararı amacına tahsis edilmiş sayılır, bunlar ve bu Kanun kapsamında alınacak teminatlar hakkında her ne suretle olursa olsun haciz ve tedbir uygulanamaz.”, 12.fıkrasında, “Bakanlık, bu Kanun kapsamındaki uygulamalarda kullanılmak üzere dönüşüm projeleri özel hesabından TOKİ, İdare ve İller Bankası Anonim Şirketine kaynak aktarabilir. İller Bankası Anonim Şirketine aktarılan kaynak, Bankanın gelir ve gider hesapları ile ilişkilendirilmeksizin Dönüşüm Projeleri Özel Hesabının işleyişine ilişkin usul ve esaslar çerçevesinde kullanılır.” hükmü yer almaktadır.
6306 sayılı Kanun Uygulama Yönetmeliğinin 16.maddesinin 9.fıkrası ve devamında, “Kanun kapsamındaki vergi, harç ve ücret muafiyetleri, uygulama alanındaki mevcut yapıların imar mevzuatına uygun olup olmadığına bakılmaksızın, Kanunun 7 nci maddesinin dokuzuncu ve onuncu fıkraları ile bu maddenin on ila on ikinci fıkralarında belirtilen şartlar dahilinde uygulanır.
Riskli alanlarda, rezerv yapı alanlarında ve riskli yapıların bulunduğu parsellerde, gerçek kişilerce ve özel hukuk tüzel kişilerince uygulamada bulunulması halinde, fonksiyon değişikliğine bakılmaksızın mevcut inşaat alanının bir buçuk katına kadar olan yeni inşaat alanı için belediyelerce harç ve ücret alınmaz. Yeni inşaat konut ve işyerinden oluşuyor ise, muaf olunan inşaat alanı, yeni inşa edilen binadaki konut ve işyerinin bina içindeki metrekare cinsinden oranları çerçevesinde uygulanır.
Riskli yapının bulunduğu parselin boş parsellerle tevhit edilerek uygulamada bulunulması durumunda, tapu harç ve ücret muafiyetlerinden, riskli yapının bulunduğu parselin alanının tevhid neticesinde oluşan yeni parselin alanına oranı nispetinde faydalanılır.
Kanunun 7 nci maddesinin dokuzuncu ve onuncu fıkralarında belirtilen şartlar dahilinde alınmaması gereken harç, vergi ve ücretler şunlardır:
a) 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 38 inci maddesi uyarınca alınan noter harçları.
b) Harçlar Kanununun 57 nci maddesi uyarınca alınan tapu ve kadastro harçları.
c) 26/5/1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 79 uncu, mükerrer 79 uncu, 80 inci ve ek 1 inci maddeleri uyarınca belediyelerce alınan harçlar.
ç) 1/7/1964 tarihli ve 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu uyarınca damga vergisine tâbi kâğıtlar sebebiyle alınan damga vergisi.
d) 8/6/1959 tarihli ve 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu uyarınca alınan veraset ve intikal vergisi.
e) Kullandırılacak kredilerden dolayı lehe alınacak paralar sebebiyle 13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu uyarınca alınması gereken banka ve sigorta muameleleri vergisi.
f) Kurum ve kuruluşlarca döner sermaye ücreti adı altında alınan bütün ücretler ile riskli olarak tespit edilen yapı ile bu yapının yerine yapılacak yeni yapıya ilişkin olarak belediye meclisi kararı ile belirlenen ve alınan her türlü ücret.” düzenlemesi yer almaktadır.
3194 sayılı İmar Kanununun “Geliştirme Alanlarında Yapı Ruhsatı” başlıklı 23. maddesinde: “İskan hudutları içinde olup da, imar planında beldenin inkişafına ayrılmış bulunan sahalarda her ne şekilde olursa olsun, yapı izni verilebilmesi için;
a) Bu sahaların imar planı esaslarına ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak parselasyon planlarının belediye encümeni veya il idare kurulunca tasdik edilmiş bulunması,
b) Plana ve bulunduğu bölgenin şartlarına göre yollarının, pis ve içme suyu şebekeleri gibi teknik alt yapısının yapılmış olması, şarttır.
Ancak, bunlardan parselasyon planları tasdik edilmiş olmakla beraber yolu, pis ve içme suyu şebekeleri gibi teknik alt yapısı henüz yapılmamış olan yerlerde, ilgili idarenin izni halinde ve ilgili idarece hazırlanacak projeye uygun olarak yaptıranlara veya parselleri hizasına rastlayan ve yönetmelikte belirtildiği şekilde hissesine düşen teknik alt yapı bedelini %25 peşin ödeyip geri kalan %75’ini alt yapı hizmetinin ilgili idaresince tamamlanacağı tarihten en geç altı ay içinde ödemeyi taahhüt edenlere de yapı ruhsatı verilir. Kanalizasyon tesisinin yapı bitirilip kullanılmaya başlanacağı tarihe kadar yapılmaması halinde, fosseptik veya benzeri geçici bir tesis yaptırılması yoluna gidilir. Bu yapılmadığı takdirde yapıya kullanma izni verilemez. Ana tesis yapıldığında yapı sahibi veya sahipleri lağım ayaklarını bu tesise bağlamaya mecburdurlar.
Toplu mesken alanlarında, ilgili şahıs veya kurumlarca ilgili idarenin izni ile bütünü inşa ve ikmal edilen teknik altyapının iki tarafındaki diğer parsellerin sahiplerinden, kendi parsellerine isabet eden bedel alınmadıkça, kendilerine yapı ruhsatı verilmez.
Toplu mesken alanlarında altyapı tesisleri belediyelerce onaylı projesine göre ilgili şahıs veya kurumlarınca yapılmışsa belediyece altyapı hizmetleri nedeniyle hiçbir bedel alınmaz.
Alınan bu paralar teknik altyapıyı yaptıranlara veya bu meblağı önceden ilgili idareye ödeyenlere aynen geri verilir.
Şu kadar ki, bir yolun iki tarafındaki parsel sahipleri bahis konusu yol bedellerini ve bir kanalizasyon şebekesinden istifade eden veya etmesi gereken parsel sahipleri teknik altyapı bedellerini ilgili idareye vermedikçe ilgili idarenin bu tesisleri inşa ve ikmali mecburiyeti yoktur.
Mevcut binalarda esaslı değişiklikler ve ilaveler yapılması da bu madde hükümlerine bağlı olmakla beraber, bunların tamirleri için yukarıdaki şartlar aranmaz.
Bu maddenin tatbikinde 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri tatbik olunur. Tatbikatla ilgili diğer hususlar imar yönetmeliğinde belirtilir.
İmar planları ilke kararları ile yoğunluk ve yapı düzeninde düzeltme ve yenileme getirilen yerleşik alanlardaki uygulamada mevcut şehirsel teknik ve sosyal altyapının tevsii ya da yenilenmesi gereken durumlarda, şehirsel hizmetlerin yerine getirilmesi ile ilgili olarak kanunlarda belirtilen katılma payları bu hizmetlerden yararlanacak arsa, yapı ya da bina sahiplerinden usulünce alınır.
İmar planlarında meskün saha olarak belirtilen yerlerde ise, gayrimenkul sahiplerince pis su mecralarının, yapının bulunduğu sokaktaki lağım şebekesine veya varsa umumi fosseptiğe bağlanması, lağım şebekesi veya umumi fosseptik olmayan yerlerde mahalli ihtiyaç ve vesaite göre ilgili idarece verilecek esaslar dahilinde gayrimenkulün içinde, lüzumlu tesisatın yapılması mecburidir. Bu bağlantılar mal sahibi tarafından ilgili idarece yapılacak tebligatla verilecek müddet zarfında yaptırılmadığı takdirde ilgili idare tarafından yıktırılır.” hükmüne yer verilmiştir.
5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununun “Büyükşehir, İlçe ve İlk Kademe Belediyelerinin Görev ve Sorumlulukları” başlıklı 7. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde; büyükşehir belediyesinin yetki alanındaki mahalleleri ilçe merkezine bağlayan yollar, meydan, bulvar, cadde ve ana yolları yapmak, yaptırmak, bakım ve onarımı ile bu yolların temizliği ve karla mücadele çalışmalarını yürütmek; kentsel tasarım projelerine uygun olarak bu yerlere cephesi bulunan yapılara ilişkin yükümlülükler koymak; ilân ve reklam asılacak yerleri ve bunların şekil ve ebadını belirlemek; meydan, bulvar, cadde, yol ve sokak ad ve numaraları ile bunlar üzerindeki binalara numara verilmesi işlerini gerçekleştirmek, aynı fıkranın (r) bendinde; su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütmek, bunun için gerekli baraj ve diğer tesisleri kurmak, kurdurmak ve işletmek; derelerin ıslahını yapmak; kaynak suyu veya arıtma sonunda üretilen suları pazarlamak, büyükşehir belediyesinin görevleri arasında sayılmış, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (a) bendinde; kanunlarla münhasıran büyükşehir belediyesine verilen görevler ile birinci fıkrada sayılanlar dışında kalan görevleri yapmanın ve yetkileri kullanmanın, ilçe belediyelerinin görev ve yetkileri arasında olduğu, hükümleri yer almıştır.
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun “Yol Harcamalarına Katılma Payı” başlıklı 86. maddesinde: “Belediyelerce veya belediyelere bağlı müesseselerce aşağıdaki şekillerde inşa, tamir ve genişletilmeye tabi tutulan yolların iki tarafında bulunan veya başka bir yola çıkışı olmaması dolayısıyla bu yoldan yararlanan gayrimenkullerin sahiplerinden meclis kararı ile Yol Harcamalarına Katılma Payı alınabilir.
a) Yeni yol açılması;
b) Mevcut yolların yüzde 40 nispetinde veya daha fazla genişletilmesi;
c) Kaldırımsız ve bakımsız bulunan yolların, kaldırım veya parke kaldırım haline getirilmesi veya asfalt yapılması, kaldırım veya şose halindeki yolların da parke, beton veya asfalta çevrilmesi;
d) Mevcut kaldırım veya parkelerin sökülüp yeniden düzenlenmesi,
Yolların kaldırımlar da dahil olmak üzere (15) metreden fazla genişliklerine düşen giderler, belediyelere ait olup harç payına konu teşkil etmez.
İki ve daha fazla yol kenarında bulunan gayrimenkuller için asıl cepheyi teşkil eden yoldan düşen pay tam, diğer yollara ait pay ise yarım olarak hesaplanır.
” “Kanalizasyon Harcamalarına Katılma Payı” başlıklı 87. maddesinde: “Belediyelerce ve belediyelere bağlı müesseselerce, aşağıdaki şekilde kanalizasyon tesisi yapılması halinde, bunlardan faydalanan gayrimenkullerin sahiplerinden, Kanalizasyon Harcamalarına Katılma Payı alınır:
a) Yeni kanalizasyon tesisi yapılması,
b) Mevcut tesislerin sıhhi ve fenni şartlara göre ıslah edilmesi.
İki ve daha fazla yol kenarında bulunan gayrimenkuller, hangi yoldaki kanalizasyona bağlanmış ise, payın hesabında o yola ait kanalizasyon giderleri nazara alınır.” hükümlerine yer verilmiş, aynı Kanunun “Su Tesisleri Harcamalarına Katılma Payı” başlıklı 88. maddesinde de “su şebekeleri” yönünden benzer bir hüküm yer almış, devamı maddelerde payların tahakkuk şekli, tahakkuk zamanı, payların ilanı ve tahsilinin ne şekilde yapılacağı, aynı Kanunun 89 ila 94. maddeleri arasında önceki maddelerde belirtilen katılma paylarının hesaplanma, tahakkuk ve tahsil şekillerine ilişkin düzenlemelere yer verilmiş, “Ücrete Tabi İşler” başlıklı 97. maddesinin 1. fıkrasında ise, harç veya katılma payı konusu yapılmayan ve ilgililerin isteğine bağlı olarak ifa edilecek her türlü hizmet için belediye meclislerince düzenlenecek tarifelere göre ücret alınabileceği, hüküm altına alınmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafından dava konusu işlemlerle kendisinden talep edilen bedellerin 6306 sayılı Kanun kapsamında muafiyet tanınması gereken harçlardan olduğu iddia edilmiş, davalı idare tarafından dava konusu işlemlerin dayanağının 5216 sayılı Kanun ile 2464 sayılı Kanun olduğu savunulmuş, İdare Mahkemesince dava konusu işlemler 3194 sayılı Kanunun 23.maddesi kapsamında incelenmiş, Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesince 6306 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmiştir.
Uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için öncelikle davacıdan talep edilen altyapı masrafları harcamalara katılım payının hukuki niteliğinin ve hangi mevzuat hükmüne dayanılarak istenildiğinin ortaya koyulması gerekmektedir.
31/05/2012 tarih ve 28309 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 1. maddesinde, bu Kanunun amacının, afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standarlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasları belirlemek olduğuna işaret edilmiştir.
6306 sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin 1. maddesinde de bu Yönetmeliğin amacının, 6306 sayılı Kanun uyarınca, riskli yapılar ile riskli alan ve riskli yapı alanlarının tespitine, riskli yapıların yıktırılmasına, yapılacak planlamaya, dönüştürmeye tabi tutulacak taşınmazların değişiminin tespitine, hak sahibi olacaklarla yapılacak anlaşmaya ve yapılacak yardımlara, yeniden yapılacak yapılara ilişkin usul ve esasları belirlemek olduğu belirlenmiştir. Bu amaç doğrultusunda Kanun ve Yönetmelikte ayrıntılı düzenlemelere yer verilmiştir.
6306 sayılı Kanun ve 6306 sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin sistematiğine baktığımızda, riskli alan, riskli yapı tespit işlemlerden başlayarak yapıların yıkımı, yeni proje ve sözleşmeler yapılması ve yeni yapılacak binaların ruhsatlandırılmasına ilişkin süreç silsile halinde bir bütünlük içinde ve ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiş, yapılan düzenlemeler ile de her bir uygulamanın dayanağı mevzuat kuralları ile bağı kesilmemiştir.
Kentsel dönüşümün temel amacı, daha önce çeşitli nedenlerle sağlıklı bir fiziki yapılaşmanın oluşturulamadığı kentlerin yenilenmesi, olası afetlere dayanaklı hale getirilmesi ve mağduriyetlerin önlenmesidir. Bir başka anlatımla, standartlara uygun yapılaşma sağlanarak genelde doğanın tahribine engel olmak, özelde de paydaşların yararına çözüm üretmek bu düzenlemelerin amacını oluşturmaktadır.
6306 sayılı Kanunda yapılan değişikliklerle gelinen nokta da, riskli yapıların yerine yeniden yapılan yapıların nerede/ kimin tarafından yapılıp yapılmasından ziyade öncesi/ sonrası oluşan farklılıklardan hareketle muafiyet belirlenmiş olduğu dikkate alınmalıdır.
Bu durumda, dava konusu işlemlerle istenilen bedelin 6306 sayılı Kanun ve 6306 sayılı Kanun Uygulama Yönetmeliğinde sayılan vergi, harç ve ücretleri kapsamında kabul edilemeyeceği açıktır.
5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu ile 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu kapsamında talep edilen altyapı katılım payı ile 3194 sayılı Kanun kapsamında talep edilen altyapı katılım bedelinin birbirinden farklı kavramlardır. Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri bir arada değerlendirildiğinde, içerisinde yol, kanalizasyon ve su tesislerinin de yer aldığı teknik altyapı tesislerine ilişkin tüm yükümlülüklerin yerine getirilmesi hususunda 5216 sayılı Kanun uyarınca büyükşehirlerde büyükşehir belediyesinin ve/veya ilçe belediyesinin yetkili ve görevli olduğu, teknik alt yapı tesisi yapılması veya ıslahı nedeniyle belediyelerin 2464 sayılı Kanun uyarınca hizmetten yararlananlardan katılım payı isteyebileceği, 3194 sayılı İmar Kanununun 23. maddesinin 1. fıkrasında, imar planında beldenin inkişafına ayrılmış alanlarda yapı izni verilebilmesinin bu alanda parselasyon ve teknik altyapının yapılmış olması şartına bağlandığı, bu kapsamda inkişaf alanlarında teknik alt yapı tesislerinin yapılmış olması halinde hizmetlerden yararlanan taşınmaz sahiplerinden ve aynı maddenin 9. fıkrası uyarınca yapılaşmış alanlarda, imar planları ile yoğunluk ve yapı düzeninin değiştirilmesi sonucunda, mevcutta var olan teknik ve sosyal altyapının tevsii ve yenilenmesinin gerekmesi halinde, bu hizmetlerden yararlanan taşınmaz sahiplerinden 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu kapsamında, harcamalara katılma payı tahsil edilebileceği, anılan maddenin 2. fıkrasında ise istisnai olarak imar planında beldenin inkişafına ayrılmış ve parselasyonu yapılmış olmakla beraber teknik altyapısı henüz yapılmamış yerlerde hissesine düşen teknik alt yapı bedelinin %25’ini peşin ödeyip geri kalan %75’ini alt yapı hizmetinin ilgili idaresince tamamlanacağı tarihten en geç altı ay içinde ödemeyi taahhüt edenlere de yapı ruhsatı verilebileceğine ilişkin düzenleme getirilerek Belediye Gelirleri Kanunun 97. maddesi uyarınca harç veya katılma payı konusu yapılmayan ve belediyenin henüz altyapı götürmediği inkişaf alanlarında ilgililerin isteğine bağlı olarak yapı ruhsatı verildikten sonra teknik alt yapı tesislerinin belediyece yapılması karşılığında belediye meclisince düzenlenen tarifelere göre %25’i peşin kalan %75’i teknik alt yapı tamamlandıktan sonra alınan ücret olduğu anlaşılmaktadır.
Dava dosyasında yer alan bilgi ve belgelerden; dava konusu işlemlerin ve dayanağı belediye başkanlığı olurlarının ve bedelin istenme ve ödenme usulünün incelenmesi neticesinde her ne kadar “altyapı masrafları harcamalara katılım payı” olarak adlandırılmışsa da bu bedelin 3194 sayılı Kanunun 23.maddesi kapsamında altyapı katılım bedeli olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
3194 sayılı Kanun kapsamında istenilen altyapı katılım bedeli 6306 sayılı Kanunda sayılan muaf olunan bedeller arasında değildir. 3194 sayılı Kanunun 23.maddesinde belirlenen şartların oluşması halinde usulüne uygun olarak 6306 sayılı Kanun kapsamında yapılan imar planlarının uygulanması aşamasında da bu bedel talep edilebilecektir. Aksine bir yaklaşım, belediyeleri, yürütmekle yükümlü olduğu hizmetleri yeni ve farklılaşan durumlarda bile bedelsiz olarak yerine getirmesi gibi bir zorunlulukla karşı karşıya bırakacağından, bu durum kamu yararı ve hizmet gereğine uygun olmadığı gibi 6306 sayılı Kanunun amacı ve öngörüsüne de aykırıdır. Kanunun, bu sürece kamudan ve özelden katılan bütün paydaşların ortak çıkarlarını gözetmeye çalıştığı, hiçbir kesim açısından avantajlı bir durum yaratmayı amaçlamadığı açıktır.
Diğer taraftan, iptali istenen işlemlerde açıkça belirtildiği üzere, davacı şirketten istenen altyapı katılım bedeli imar planı notlarına istinaden talep edilmektedir.
İmar Kanunu ve Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinde, her ölçekteki planların plan notları ve raporuyla bir bütün olarak hazırlanacağı belirtilmiştir. Plan notu, planın uygulanmasına ilişkin olarak uyulması gereken kuralların gösterildiği, planlarda belirlenen koşulları açıklayıcı, belirleyici ve bütünleyici nitelikte notlardır. Notlarda; yapılaşma şartları, parsel büyüklüğü, parsel derinliği, kat adedi, yükseklik gibi hususlara yer verilir.
Bu itibarla, 3194 sayılı Kanunun 23. maddesi kapsamında altyapı katılım bedeli gibi bir yükümlendirici işlemin imar planı notlarıyla düzenlenerek maliklerden veya müteahhitlerden talep edilmesine ilişkin işlemlerde, hukuka ve mevzuata uyarlık görülmemiştir.

Bölge İdare Mahkemesince dava konusu işlemlerin iptali yolunda hüküm kurulmuşsa da kararın içeriğinden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğünün … tarihli, … ve … sayılı işlemlerinin iptal edildiği anlaşılmaktadır. Ancak yukarıda açıklanan nedenlerle anılan işlemlerle birlikte dayanağı başkanlık olurlarının da dava konusu edildiği ve işlemlerin dayanağını oluşturan 3194 sayılı Kanunun 23.maddesi kapsamında istenilen altyapı katılım bedellerinin imar planı notlarıyla istenemeyeceği sonucuna ulaşıldığından dava konusu edilen işlemlerin iptali yolunda verilen bölge idare mahkemesi kararı sonucu itibariyle usul ve hukuka uygun olup davalı idarenin temyiz dilekçesinde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne, davalının temyiz isteminin reddine,
2. Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile anılan kararın kaldırılarak yukarıda özetlenen gerekçeyle dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 16/09/2020 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.