Danıştay Kararı 6. Daire 2019/19863 E. 2022/931 K. 01.02.2022 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2019/19863 E.  ,  2022/931 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/19863
Karar No : 2022/931

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediyesi Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- … Kapı Pencere San. Tic. A.Ş.
2- …
VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMİN ÖZETİ : Burdur İli, Bucak İlçesi, … Mahallesi, … ada … sayılı parselde ruhsat ve eklerine aykırı 5 adet bina yapıldığından bahisle, yapı sahibi sıfatıyla davacı … aleyhine 3194 sayılı Kanunun 42. maddesi uyarınca 1.570,109,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı belediye encümen kararının iptali istemiyle açılan davada, dava konusu para cezasının … yönünden iptali, … Kapı Pencere San. ve Ticaret A.Ş. tarafından açılan davanın ehliyet yönünden reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine, istinaf başvurunun reddine dair … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
… İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, anılan kararın ONANMASINA, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 01/02/2022 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

KARŞI OY (X) :
3194 sayılı Kanunun 42/2. maddesinin (a) bendinde, temel para cezasının hesaplanmasında temel kriterler olarak öngörülen yapı inşaat alanı ile yapı sınıfı ve grubunun, bilirkişi incelemesi yoluyla görülen dosyalarda, bilirkişi tarafından, idarece hesaplanan temel para cezası tutarını aşmamak koşuluyla, teknik ve bilimsel inceleme ve değerlendirmeler sonucu bulunacak temel para cezasının, bazı yönlerden söz konusu kriterlere aykırı hesaplandığının tespit edilmesi halinde, tespit edilen temel para cezası ile para cezası miktarına (c) bendinde öngörülen (idarenin uyguladığı ve Mahkemesince de hukuka uygun bulunan) arttırımların uygulanarak belirlenen toplam para cezası miktarına göre karar verilebileceği, idarece bulunan miktarın altında tespit edilen para cezasının hükme esas alınabileceği, bir başka ifade ile, temel para cezasının hesaplanmasına ilişkin aykırılıklar tespit edildikten sonra, bilirkişi tarafından, aykırılıktan etkilenen alan ve/veya yapı sınıfı grubuna ilişkin yapılan tespitler uyarınca hesaplanan miktar esas alınarak dava konusu para cezasının kısmen iptaline kısmen de reddine karar verilmesinin idari yargı denetimi yetkisinin aşılarak, idari eylem ve işlem niteliğinde yargı kararı verilmesi sonucunu doğurmayacağı, bilirkişi incelemesinin, yapılan yargılamanın bir gereği/sonucu olup usul hükümlerine tabi olduğu gibi bilirkişi tarafından resen ve kendi takdirine bağlı bir hesaplama yapılmadığı, mahkemesince belirlenen hususlarda hukuka uygunluk yönünden ve dava konusu işlemle sınırlı olarak maddi ve teknik yönlerden bir inceleme ve değerlendirme olduğu dikkate alındığında, aykırılıktan etkilenen alanın bilirkişi raporunda idarece belirlenen alandan daha az belirlenmesi sonucunda, işlemin bir kısmında hukuka aykırılık bulunmasının hukuka uygun olan diğer kısımları da hukuka aykırı hale getirmeyeceği, para cezasının kısmen iptali, kısmen reddi yolunda İdare Mahkemesince karar verilebileceği, bu nedenle bakılan davada para cezasının tamamının iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği görüşüyle, kararın onanması yönündeki çoğunluk kararına katılmıyorum.