Danıştay Kararı 6. Daire 2019/19523 E. 2020/8763 K. 06.10.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2019/19523 E.  ,  2020/8763 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/19523
Karar No : 2020/8763

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Odası
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF : I-(DAVALI) … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
II- (DAVALI YANINDA MÜDAHİL)
… Turistik Tesis Yatırımları Otelcilik San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Altıncı Dairesinin 18/06/2014 tarih ve E:2013/4128, K:2014/4887 sayılı bozma kararına uyularak verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, vekalet ücreti bakımından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … ili, … ilçesi, … Mıntıka, … sayılı parselin “yeşil alan” olan kullanım amacının “turizm alanına” dönüştürülmesine ilişkin 1/25.000 ölçekli il çevre düzeni plânının kabul edilmesine ilişkin … Belediye Meclisinin 05/01/2011 tarihli, 6 sayılı kararı ile … İl Genel Meclisinin 07/01/2011 tarihli, 19 sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; dava konusu edilen 1/25.000 ölçekli il çevre düzeni plânının iptaline ilişkin dava devam ederken 09/08/2018 tarihli, 253 sayılı büyükşehir belediye meclis kararıyla 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planının onaylandığı, plan notlarında , “Bu planın kesinleşmesi ile birlikte daha önceden onaylanmış olan 1/25.000 ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planları başka bir karara gerek kalmaksızın yürürlükten kalkar” ibaresine yer verildiği, böylece 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planıyla daha önceden onaylanmış 1/25.000 ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planların herhangi bir karar alınmaksızın yürürlükten kalktığı, davanın konusuz kaldığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve dava konusu işlemin hukuka uygun olup olmadığı hususu saptanamadığından yargılama giderinin davanın açılmasına sebebiyet veren ve dava devam ederken tesis ettiği yeni bir işlemle davayı konusuz bırakan davalı idare üzerinde bırakılmasına ve vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davanın açılmasına davalı idarenin sebebiyet verdiği, davalı idarenin yargılama devam ederken yaptığı düzenleme ile davayı konusuz bıraktığı, lehlerine vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Kararın temyiz edilen kısmında bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının temyiz edilen kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
… İl Genel Meclisinin 05.01.2011 tarihli, 6 sayılı kararı ve … Belediye Meclisinin 07.01.2011 tarih ve 19 sayılı kararı ile … İli 1/25.000 ölçekli çevre düzeni planının onaylanarak ilanen askıya çıkarıldığı, söz konusu plan ile dava konusu taşınmazın turizm alanı olarak belirlenmesi üzerine il çevre düzeni planının … sayılı parsele ilişkin kısmının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
1136 sayılı Avukatlık Kanununun “Avukatlık ücreti” başlıklı 164 üncü maddesinde, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği hüküm altına alınarak, avukatlık ücretinin davaya katkısı bulunan avukata ödenmesi öngörülmüş olup anılan Kanunun 168 inci maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı düzenlenmesine yer verilmiştir. Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 31. maddesinin göndermede bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 323. maddesinin 1. fıkrasının (ğ) bendinde, vekalet ücretinin yargılama giderlerinden olduğu, 326. maddesinin 1. fıkrasında, kanunda açıkça öngörülen haller dışında yargılama giderlerinin aleyhinde hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği, 330. maddesinde ise vekil ile takip edilen davalarda mahkemece, kanuna göre takdir olunacak vekâlet ücretinin, taraf lehine hükmedileceği kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacının yargılama sürecinde vekil aracılığıyla temsil edildiği, yasal süresi içinde ara kararlarına cevap verildiği açıktır.
Her ne kadar sonradan yapılan 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planıyla dava konusu plan yürürlükten kalkmış ve dava konusuz kalmış ise de, vekalet ücretinin davanın açılmasına sebebiyet veren davalı idareye yükleneceği ve kararın bu kısmına yönelik davacı lehine vekalet ücretine hükmedileceği de tabiidir.
Bu durumda; kararın davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmında hukuka uyarlık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına lişkin … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyize konu vekalet ücretine ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 06/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.