Danıştay Kararı 6. Daire 2019/15529 E. 2023/43 K. 10.01.2023 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2019/15529 E.  ,  2023/43 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/15529
Karar No : 2023/43

KARAR DÜZELTME İSTEMİNDE BULUNAN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI YANINDA MÜDAHİLLER : 1- …,
2- …,
3- …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararının onanmasına dair Danıştay Altıncı Dairesinin 14/12/2018 tarih ve E:2014/635, K:2018/10283 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Kocaeli ili, Kartepe ilçesi, … mahallesi, …pafta … ve … parsel sayılı taşınmazlarda yapılacak ifraz, tevhit ve terk işlemine esas olacak şekilde hazırlatılan projenin onaylanması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin Kartepe Belediye Encümeni’nin … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: İdare Mahkemesince; mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda hazırlanan bilirkişi raporundaki tespitler ile dava dosyasında yer alan diğer tüm bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, her ne kadar bilirkişi raporunda davacının sunduğu ifraz projesinin 110,58 m²’lik kısmının ne şekilde kullanılacağının belli olmadığı belirtilmiş ise de projede bu parseli belirten noktaların incelenmesinden söz konusu alanın (I) harfi ile gösterilen parselin devamı niteliğinde olduğu, davacının sunduğu projenin mevcut plana uygun olduğu, söz konusu parsellerde hissedar olan diğer hissedar tarafından sunulan ifraz projesinin mevcut planda öngörülen minimum parsel büyüklüğü (500 m²) şartını taşımadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davalının temyiz başvurusu üzerine Danıştay Altıncı Dairesince, temyize konu karar hukuk ve usule uygun bulunmuş ve kararın onanmasına karar verilmiştir.

KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI : Davalı tarafından, davanın süresinde açılmadığı, dosya kapsamında hazırlanan bilirkişi raporunun gerekli teknik incelemeler yapılmadan hazırlandığı ve hükme esas alınabilecek yeterlikte olmadığı, bilirkişilerce diğer hissedarlar tarafından yapılan işlemin sanki tek bir işlemmiş gibi kabul gördüğü, oysa iki işlemin söz konusu olduğu, mahkemece deliller yanlış değerlendirilerek usul ve yasaya aykırı karar verildiği ileri sürülerek Danıştay Altıncı Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ…’NİN DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemiz onama kararının kaldırılarak, dava konusu işlemin iptali yolunda İdare Mahkemesince verilen kararın bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
6545 sayılı Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 103. maddesinin b) bendi ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi yürürlükten kaldırılmış ise de; anılan Yasanın 27. maddesiyle 2577 sayılı Yasaya eklenen Geçici 8. maddenin 1. fıkrasındaki “Bu Kanunla idari yargıda kanun yollarına ilişkin getirilen hükümler, 2576 sayılı Kanunun, bu Kanunla değişik 3 üncü maddesine göre kurulan bölge idare mahkemelerinin tüm yurtta göreve başlayacakları tarihten sonra verilen kararlar hakkında uygulanır. Bu tarihten önce verilmiş kararlar hakkında, kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan kanun yollarına ilişkin hükümler uygulanır.” kuralı uyarınca, bu maddeye göre kararın düzeltilmesi yolundaki istemin incelemesine geçildi. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine göre kararın düzeltilmesi istemi yerinde görüldüğünden Dairemizin 14/12/2018 tarih ve E:2014/635, K:2018/10283 sayılı kararı kaldırılarak işin esası incelendi:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Uyuşmazlık konusu … ve … parsel sayılı taşınmazların 1/1000 ölçekli uygulama imar planında TAKS:0,30, KAKS:0,60 yapılaşma koşullu konut alanında kaldığı ve bulunduğu imar adasında parselasyon yapılmadığı, taşınmazların hissedarlarından …’nın 28.03.2011 tarihinde Kartape Belediye Başkanlığı’na yaptığı başvuru üzerine Kartepe Belediye Encümeni’nin … tarih ve … sayılı kararı ile; Kocaeli ili, Kartepe ilçesi, … mahallesi, … pafta, … sayılı parselin ekli krokisinde görülen imar planında yola isabet eden kısımların yola terki sonucu ifrazen oluşan A ve B kısımlarının uygunluğuna, Kartepe Belediye Encümeni’nin … tarih ve … sayılı kararı ile de; Kocaeli ili, Kartepe ilçesi, …mahallesi, … pafta, … sayılı parselin ekli krokisinde görülen imar planında yola isabet eden kısımların yola terki, park alanına isabet eden kısımların parka terki ile kalan alanın A,B,C,D,E olacak şekilde ifrazına ilişkin işlemin uygunluğuna karar verildiği ve anılan kararların 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 15. ve 16. maddeleri uyarınca tescil için Kadastro Müdürlüğüne gönderildiği görülmüştür.
Davacı tarafından uyuşmazlık konusu taşınmazlara ilişkin … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin E:… sayılı dosyasında açılan ortaklığın giderilmesi davasının halen derdest olduğu, daha sonra Kartepe Belediye Başkanlığı’na yapılan 04.11.2010 tarihli başvuru ile; ortaklığın giderilmesi davası açıldığından taşınmazların ifraz şartı ile parsel cephelerinin ne kadar olması gerektiğinin sorulduğu, davalı idarenin … tarih ve …cevabı yazısı üzerine de özel bir mühendislik bürosuna hazırlatılan kroki ile; … ve …sayılı parsellerin tevhit edilerek … parseli oluşturulmasının, … parselinin ekli krokide görülen imar planında yola isabet eden kısımların yola terki, park alanına isabet eden kısımların parka terki ile kalan alanın B,C,D,E,F,G,H,I olacak şekilde sekize ifraz edilmesi istemiyle 03.06.2011 tarihinde davalı idareye yapılan başvurunun; belediye encümeninin … tarih ve … sayılı kararı ile; … ve …parsellerinin yola terki yapılmış olsa bile ulaşımı sağlayacak açık bir yola bağlanamadığından, oluşan parsellere yapı izni verilemeyeceği gerekçesiyle reddine karar verildiği, davacı tarafından aynı istemle 05.03.2012 tarihinde yapılan başvurunun da davalı idarenin … tarih ve … sayılı işlemi ile; belediyeye sunulan ifraz ve yola terk dosyasının 03.06.2011 tarihinde yapılan başvuru ile aynı olduğu, bu başvurunun da belediye encümeninin 08.06.2011 tarihli kararı ile uygun görülmediği belirtilerek reddi üzerine, anılan belediye encümeni kararının iptali istemiyle 28.03.2012 tarihinde bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanunu’nun “İfraz ve Tevhid” başlıklı 15. maddesinin işlem tarihinde yürürlükte olan halinde; “İmar planlarına göre yol, meydan, yeşil saha, park ve otopark gibi umumi hizmetlere ayrılan yerlere rastlayan gayrimenkullerin bu kısımlarının ifrazına veya tevhidine izin verilmez. İmar parselasyon planı tamamlanmış olan yerlerde yapılacak ifraz veya tevhidin bu planlara uygun olması şarttır. İmar planlarında parsel cepheleri tayin edilmeyen yerlerde yapılacak ifrazların, asgari cephe genişlikleri ve büyüklükleri yönetmelikte belirtilen esaslara göre tespit edilir. İmar planı dışında kalan alanlarda yönetmeliklerinde tayin edilecek miktarlardan küçük ifrazlara izin verilmez.” hükmüne, “Tescil ve Şüyuun İzelesi” başlıklı 16. maddesinde: “Belediye ve mücavir alan hudutları içindeki gayrimenkullerin re’sen veya müracaat üzerine tevhid veya ifrazı, bunlar üzerinde irtifak hakkı tesisi veya bu hakların terkini, bu Kanun ve yönetmelik hükümlerine uygunluğu belediye encümenleri veya il idare kurullarınca onaylanır. Onaylama işlemi, müracaatın belediyelere veya valiliklere intikalinden itibaren en geç 30 gün içinde sonuçlandırılır ve tescil veya terkini için 15 gün içinde tapuya bildirilir. Tapu dairesi, tescil veya terkin işlemini bir ay içinde sonuçlandırmak zorundadır. Bu Kanun hükümlerine göre şüyulandırılan gayrimenkullerin sahipleri ilgili idarenin tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde aralarında anlaşamadıkları veya şüyuun izalesi için, mahkemeye müracaat edilmediği taktirde ilgili idare hissedarmış gibi, şüyuun izalesi davası açabilir. Tarafların rızası veya mahkeme kararı ile şüyuun izalesi ve arazi taksimi de yukarıdaki hükümlere tabidir.”” hükmüne yer verilmiştir.
Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan 3194 sayılı İmar Kanunu uyarınca çıkarılan Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin “Parselasyon planı, ifraz-tevhid ve istisnalar” başlıklı 19. maddesinin 1. fıkrasında, “Her türlü imar adasında, parselasyon planı yapılmadan bu adadaki parsellerde ifraz ve tevhid yapılamaz.” hükmüne yer verilmiştir.
Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan mülga İmar Kanununun 18 inci Maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi ile İlgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İfraz ve Tevhit işlemleri” başlıklı 15. maddesinde; “Arazi ve arsa düzenlemesi yapılmış imar adalarındaki bir veya birkaç parselde, meskun alanlardaki kadastro parsellerinde, maliklerin müracaatı üzerine imar planı ve mevzuatına uygun olmak şartıyla ifraz ve tevhit işlemleri yapılabilir.” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Usule ilişkin olarak;
Davacı tarafından … ve …sayılı parsellerin tevhit edilerek … parseli oluşturulmasının, …parselinin ekli krokide görülen imar planında yola isabet eden kısımların yola terki, park alanına isabet eden kısımların parka terki ile kalan alanın B,C,D,E,F,G,H,I olacak şekilde sekize ifraz edilmesi istemiyle 05.03.2012 tarihinde yapılan başvurunun davalı idarenin … tarih ve … sayılı işlemi ile reddi üzerine, ret işlemine dayanak belediye encümeni kararının iptali istemiyle 28.03.2012 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunmadığından davalı idarenin bu itirazı yerinde görülmemiştir.
Esasa ilişkin olarak;
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarının uygulanması ve yapılaşmaya uygun imar parsellerinin oluşturulmasında parselasyon işlemi yapılmasının esas olduğu ve henüz parselasyon işlemi yapılmamış bir imar adasında ifraz, tevhit ve terk işlemlerinin yapılmasının hukuken olanaklı olmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
Bu durumda, imar planı bulunan ve henüz parselasyon işlemi yapılmamış bir imar adasında kaldığı anlaşılan taşınmazlarda yapılacak ifraz, tevhit ve terk işlemine esas olacak şekilde hazırlanan projenin onaylanması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Öte yandan, 1/1000 ölçekli uygulama imar planında tevhit ve ifraz koşulu yoksa hisseli taşınmazların tevhit ve ifraz edilebilmesi için bütün hissedarların bu işleme muvafakatı zorunlu olup tek başına taşınmazların hissedarlarından biri olan davacının başvurusu üzerine bu talebinin kabul edilmesine hukuken olanak bulunmadığından dava konusu işlemde bu yönüyle de hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu itibarla, İdare Mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararda isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin, … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 10/01/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.