Danıştay Kararı 6. Daire 2019/14484 E. 2020/13121 K. 17.12.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2019/14484 E.  ,  2020/13121 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/14484
Karar No : 2020/13121

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : ..
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …. İdare Mahkemesinin …. tarih ve E:…, K:… sayılı kararının yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Mersin İli, Mezitli İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan yapıda ruhsata aykırı imalatlar yapıldığından bahisle, davalı idare elemanlarınca düzenlenen .… günlü yapı tatil tutanağının, aynı tarihli durdurma emri ile 3194 sayılı İmar Kanununun 42/2. maddesi uyarınca yapı sahibi olan davacıya … TL para cezası verilmesine ilişkin … günlü, … sayılı Mezitli Belediye Encümeni kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; yapı tatil tutanağı ile aynı tarihli durdurma emri, para cezasının 1.433,01 TL’lik kısmı ile yıkım yönünden işlemin iptaline, para cezasının 14.330,06 TL’lik kısmı yönünden ise davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının Danıştay Ondördüncü Dairesinin 23/06/2017 tarih ve E:2015/2642, K:2017/4329 sayılı kararıyla, Kanunun 42/2. maddesine göre davacıya para cezası verilmesine ilişkin 65 sayılı encümen kararı yönünden davanın reddine ilişkin kısmı ile para cezasının aynı maddenin (c) bendinin 11. alt bendi uyarınca artırımına ilişkin kısmı yönünden iptaline yönelik kısmının onanması, yapı tatil tutanağı, durdurma emri ile yıkıma ilişkin kısmı yönünden bozulması üzerine, bozma kararına uyularak 06.03.2013 günlü yapı tatil tutanağı ile ruhsat eki mimari projeye aykırılıkların somut ve ayrıntılı bir şekilde tespit edildiği, tutanağın bir nüshasının yapı yerine asıldığı, bir nüshasının ise aynı tarihli yapı durdurma emri ile birlikte mahalle muhtarına bırakıldığı anlaşıldığı, kanundaki usulüne uygun olarak düzenlenen yapı tatil tutanağı ve durdurma emrinde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Mahkemece davanın reddine karar verilmesine rağmen davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmediği, bozulan ilk Mahkeme kararında da idare lehine vekalet ücretine hükmedilmediği, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davalı idarenin sorumlu tutulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’nun DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Mersin İli, Mezitli İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … nolu parselde bulunan yapıda ruhsat ve eki projeye aykırı yapı yapıldığının davalı idare elemanlarınca 06.03.2013 günlü yapı tatil zaptı ile tespit edilerek, yapının mevzuata uygun hale getirilmesi için davacıya 30 günlük süre verilmiş ve aynı tarihli durdurma emrinin muhtara bırakılmıştır.
3194 sayılı İmar Kanununun 42/2. maddesi uyarınca davacıya 15.763,07-TL para cezası verilmesine ilişkin 07.03.2013 günlü, 65 sayılı Mezitli Belediye Encümeni kararının alınması üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Temyize konu İdare Mahkemesi kararının, yargılama giderlerine ilişkin kısmında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 2. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.
Mahkeme kararının, davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmına gelince:
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun “Avukatlık ücreti” başlıklı 164 üncü maddesinde, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği hüküm altına alınarak avukatlık ücretinin davaya katkısı bulunan avukata ödenmesi öngörülmüş olup, anılan Kanunun 168 inci maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı düzenlenmesine yer verilmiştir. Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinin göndermede bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 323. maddesinin 1. fıkrasının (ğ) bendinde, vekalet ücretinin yargılama giderlerinden olduğu, 326. maddesinin 1. fıkrasında, kanunda açıkça öngörülen haller dışında yargılama giderlerinin aleyhinde hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği, 330. maddesinde ise vekil ile takip edilen davalarda mahkemece, kanuna göre takdir olunacak vekâlet ücretinin, taraf lehine hükmedileceği kurala bağlanmıştır.
Uyuşmazlıkta, bozmaya uyma üzerine verilen davanın reddi yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında, Mahkemelerinin bozulan kararı uyarınca taraflar lehine/aleyhine vekalet ücretine hükmedildiğinden, yeniden vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmişse de, dava konusu işlemin kısmen iptali, kısmen davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı bozma öncesi ilk kararında, A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 750,00 TL avukatlık ücretinin davalı idarece davacıya verilmesine karar verildiği, ayrıca, anılan kararda davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince davanın reddine karar verilmesine rağmen, avukat ile temsil edilen davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, aksi yöndeki Mahkeme kararının bu kısmında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının yargılama giderlerine ilişkin kısmının ONANMASINA, davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 17/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.