Danıştay Kararı 6. Daire 2019/10793 E. 2020/10503 K. 05.11.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2019/10793 E.  ,  2020/10503 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/10793
Karar No : 2020/10503

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı – …

KARŞI TARAF (DAVACILAR) :
1- …
2- …
3-…
4- …
5- …
6- …
7- …
8- …
VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ankara ili, Sincan ilçesi, … ada, … parsel sayılı arsa niteliğindeki taşınmazın hisseli malikleri olan davacıların, taşınmaz üzerinde ruhsatsız yapı yapılmasına müsaade ettiklerinden bahisle 3194 sayılı İmar Kanununun 42/2. maddesi uyarınca 197.132,34 TL imar para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Sincan Belediye Encümeni kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… kararda; Mahkemelerinin E:… kaydında yer alan dosya ile birlikte incelendiği, davacılardan … ile diğer dosya davacısı olan … Fırın İşl. Oto. Tem. İnş. Hayv. Taah. Tic. Ltd. Şti. arasında 20/01/2013 tarihinde imzalanan kira sözleşmesi yer aldığı, bu sözleşmenin 3.2. maddesine istinaden adı geçen firmanın bu taşınmazı yan parselde bulunan iş yerine alışveriş için gelen müşterilerinin araçlarının park edebilmesi için kiraladığı ve bu taşınmaz üzerine herhangi bir bina veya konstrüksiyon yapamayacağının anlaşıldığı, sözleşmenin taraflarının iradesi bu yönde olmakla birlikte mezkur firmanın dava konusu taşınmaz üzerine ruhsatsız yapı yaptığının davacılar tarafından bilindiğini gösterir dava dosyasında herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanılmaması ve davacıların kiraladıkları taşınmazın sürekli olarak mevzuata uygun kullanıldığını denetlemekle yükümlü tutulamayacak olmaları karşısında davacıların, taşınmazları üzerine kiracı tarafında yapılan ruhsatsız yapıdan sorumlu olmadıkları ve bu nedenle davacılara idari para cezası verilemeyeceği sonucuna ulaşıldığı, davacılara 3194 sayılı İmar Kanununun 42/2. maddesi kapsamında verilen idari para cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı, davacılara yalnızca aynı Kanunun 42/3. maddesi hükmü uyarınca ceza verilebileceği gerekçeleriyle, dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kısmen kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının, davacılardan İnci Andiçen yönünden bozulması, diğer davacılar yönünden kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Ankara ili, Sincan ilçesi, … ada, … parsel sayılı arsa niteliğindeki taşınmazın hisseli malikleri olan davacıların, taşınmaz üzerinde ruhsatsız yapı yapılmasına müsaade ettiklerinden bahisle 3194 sayılı İmar Kanununun 42/2. maddesi uyarınca 197.132,34 TL imar para cezası verilmesine ilişkin 24/02/2016 tarih ve 0225 sayılı Sincan Belediye Encümeni kararı düzenlenmiş olup bunun iptali istemiyle görülmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT ve HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge kararının, davacılardan … dışındaki davacılara ilişkin kısmı yönünden;
Bölge İdare Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın, dava konusu imar para cezasının davacılardan … dışındaki davacılara ilişkin kısmına dair mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri Bölge İdare Mahkemesi İdare Dava Dairesi kararının anılan kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Bölge kararının, davacılardan …’e ilişkin kısmı yönünden;
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 2. maddesinde; Türkiye Cumhuriyetinin Hukuk Devleti olduğu belirtilmektedir. Hukuk Devletinin öğesi olan idarece tesis edilen işlemlerin hukuka uygunluğu ve sonuçta idarenin hukuka bağlılığının yargısal denetimi iptal davaları yoluyla sağlanır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 08/06/2000 günlü, 4577 sayılı Kanunla değişik 2. maddesinde belirtildiği üzere, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar iptal davası olarak tanımlanmıştır.
Öte yandan; 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinde, ruhsat alınmadan veya ruhsat veya eklerine veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının yapı sahibine veya müteahhidine para cezası verileceği kurala bağlanmıştır. İdari para cezalarında da cezaların şahsiliği ilkesi geçerli bulunmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; dava konusu para cezasının bir kısmının, 09/01/2014 tarihinde vefat eden … adına tesis edildiği, cezaların şahsiliği prensibi uyarınca … adına verilen para cezasının, mirasçı olan …’den tahsil edilmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle dava konusu işlemle davacı …’in kişisel ve güncel bir menfaat bağının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda; davanın para cezasının davacı …’e ilişkin kısmının ehliyet yönünden reddi gerekmekte iken, dava konusu işlemin bu kısmının iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamakta olup, dava konusu işlemin söz konusu davacıya ilişkin kısmının iptaline ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesinin istinaf isteminin reddi yolunda verilen kararının bu kısmında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının davacılardan … dışındakilere ilişkin kısmının ONANMASINA, davacılardan …’e ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 05/11/2020 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.