Danıştay Kararı 6. Daire 2019/10224 E. 2020/10993 K. 17.11.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2019/10224 E.  ,  2020/10993 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/10224
Karar No : 2020/10993

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ: Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel numaralı taşınmaz üzerinde yer alan ve davacının enkaz senediyle satın aldığı gecekondu için … adına düzenlenen … günlü, … sayılı tapu tahsis belgesinin iptaline ilişkin Keçiören Belediye Encümeninin … günlü, … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu işlemin iptali yolunda İdare Mahkemesince verilen kararın Danıştay Ondördüncü Dairesinin 19/09/2017 tarihli ve E:2015/2287, K:2017/4748 sayılı kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyularak davanın reddi yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarihli ve E: …, K: … sayılı temyize konu kararda; bakılmakta olan davada, davacının gecekonduyu satın aldığı … ve eşinin adlarına tapu tahsis belgesi düzenlendiği tarihte başka taşınmazlarının bulunduğu, bu durumda yukarıda aktarılan mevzuata göre davacının tapu tahsis belgesine müstahak olmadığı anlaşıldığından, tapu tahsis belgesinin iptal edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Tapu tahsis belgesi adına düzenlenen kişi ve eşi adına ev, ev yapmaya müsait arsa ya da bir kısmı iş yeri olan yapı bulunmadığı, tarla vasıflı 3 ayrı taşınmaz bulunduğu, bu durumun 2981 sayılı Kanundan hak sahibi olmaya engel olmadığı, lehlerine verilen emsal kararlar bulunduğu hususları ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacının gecekonduyu satın aldığı kişi ve eşi adına 1961, 1970 ve 1972 tarihli tapulu taşınmazları bulunduğu, taşınmazların tamamının imar affından önce iktisap edildiği, bu durumun hak sahibi olmaya engel teşkil ettiği belirtilerek temyiz istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel numaralı taşınmaz üzerinde yer alan gecekondu için Keçiören Belediye Başkanı tarafından … adına … günlü, … sayılı tapu tahsis belgesi düzenlenmiştir. Tapu tahsis belgesi sahibinin ölümü üzerine, yasal mirasçıları tarafından gecekondu Ankara 29. Noterliğince 20.12.2004 tarihinde düzenlenen enkaz satış senedi ile davacıya satılmıştır. Daha sonra, Keçiören Belediye Encümeninin … günlü, … sayılı kararı ile; … ve eşi adına ilçede toplam üç adet tapulu taşınmaz bulunduğundan, 2981 sayılı Kanun kapsamında adı geçenler hak sahipliği sıfatı taşımadıklarından gecekonduyu satın alan davacının da hak sahibi olamayacağından bahisle söz konusu tapu tahsis belgesinin iptaline karar verilmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2981 sayılı Kanunun 10.maddesinin (a) fıkrasında; bu Kanun hükümlerine göre hazine, belediye, il özel idaresine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğünün idare ettiği arsa veya araziler üzerinde, gecekondu sahiplerince yapılmış yapıların, 12 nci madde hükümlerine göre tespit ettirildikten sonra, kayıt maliki kamu kuruluşunca bu yer hak sahibine tahsis edileceği ve bu tahsisin yapıldığının tapu sicilinin beyanlar hanesinde gösterilerek ilgilisine “Tapu Tahsis Belgesi” verileceği, 13. maddesinin (a) fıkrasında da; bu Kanun gereğince arsa tahsis edilecek kimselerin; kendisinin veya eşinin veya reşit olmayan çocuğunun oturduğu belediye ve mücavir alan sınırı içinde ev yapmaya müsait arsaya veya bir eve veya apartmanın bağımsız bir bölümü veya bir bölümü iş yeri olarak kullanılan bir yapıya sahip bulunmaması gerektiği hükme bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; 2981 sayılı Kanun gereği hak sahipliği için; imar affı başvurusunda bulunulduğu tarih itibarıyla gecekondu sahibi kimselerin, kendisinin veya eşinin veya reşit olmayan çocuğunun oturduğu belediye ve mücavir alan sınırı içinde ev yapmaya müsait arsaya veya bir eve veya apartmanın bağımsız bir bölümüne veya bir bölümü iş yeri olarak kullanılan bir yapıya sahip bulunmaması gerekmektiği, ayrıca gecekondunun hak sahibi sıfatını taşıyan kişi tarafından bir başkasına satılması halinde hem satan kişinin hem de satın alan kişinin Kanunun hak sahipliği için aradığı şartları taşıması gerektiği anlaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel numaralı taşınmaz üzerinde yer alan gecekondu için davacının gecekonduyu satın aldığı kişi adına … günlü, … sayılı tapu tahsis belgesinin düzenlendiği, tapu tahsis belgesi sahibinin ölümü sonrasında yasal mirasçıları tarafından gecekondunun noterlikçe 20.12.2004 tarihinde düzenlenen enkaz satış senedi ile davacıya devredildiği, ancak davalı idarece yapılan araştırma ve inceleme sonucunda, tapu tahsis belgesi düzenlenen kişi adına kayıtlı … İlçesi, … Mahallesi, … sayılı parselde ve eşi adına da aynı yer … ve … sayılı parsellerde tapulu taşınmazlar bulunduğunun tespit edilmesi üzerine, dava konusu işlem ile 2981 sayılı Kanun kapsamında gecekonduyu devreden kişi ve eşinin hak sahipliği sıfatı taşımadıklarından, gecekonduyu satın alan davacının da hak sahibi olamayacağından bahisle söz konusu tapu tahsis belgesinin iptaline karar verilmesi üzerine, bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, 2981 sayılı Kanun uyarınca hak sahibi sayılıp kendisine arsa tahsis edilecek kişilerin; kendisinin, eşinin veya reşit olmayan çocuğunun belediye ve mücavir alan sınırı içinde ev yapmaya müsait arsaya veya bir eve veya apartmanın bağımsız bir bölümü veya bir bölümü iş yeri olarak kullanılan bir yapıya sahip olmaması gerektiği açık olup, uyuşmazlıkta ise; tapu kayıtlarından, imar affı müracaat sahibi kişi adına kayıtlı 1961 iktisap tarihli gayrimenkulün ve eşi adına kayıtlı 1970, 1972 iktisap tarihli gayrimenkullerin tarla vasfında olduğunun görüldüğü, dolayısıyla söz konusu taşınmazların 2981 sayılı Kanunun 13/a maddesinde belirtilen “ev yapmaya müsait arsa, ev, apartmanın bağımsız bir bölümü, bir bölümü iş yeri olarak kullanılan bir yapı” olarak kabul edilemeyeceği sonucuna varıldığından, davacının gecekonduyu devraldığı kişi ve eşi adına kayıtlı taşınmazlar bulunduğundan davacının da hak sahibi kabul edilemeyeceği gerekçesiyle tesis edilen dava konusu tapu tahsis belgesinin iptali işleminde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu itibarla, davanın reddine ilişkin temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 17/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.