Danıştay Kararı 6. Daire 2018/7447 E. 2022/1719 K. 16.02.2022 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2018/7447 E.  ,  2022/1719 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2018/7447
Karar No : 2022/1719

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Büyükşehir Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem : Malatya ili, Battalgazi ilçesi, …Mahallesi, …ada, …ve …parsel sayılı taşınmazların bulunduğu alanda …tarihli, …sayılı büyükşehir belediye meclisi kararıyla kabul edilen 1/5000 ölçekli ilave-revizyon nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli ilave-revizyon uygulama imar planının ve …tarihli, …sayılı büyükşehir belediye encümeni kararıyla kabul edilen parselasyon işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti : …İdare Mahkemesince verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararda; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, …ada, …ve …parsel sayılı taşınmazların bulunduğu alanda öngörülen nüfus için planlanan sosyal donatı alanlarının, planlanması gereken alan miktarının çok altında kaldığı, nüfusun ihtiyacı için ayrılması gereken sosyal ve teknik altyapı alanının eksik planlanması nedeniyle 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planında ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı dayanak alınarak tesis edilen parselasyon işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti :İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının 1/5000 ölçekli nazım imar planına yönelik bölümünün hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın anılan bölümünün kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle anılan kısım yönünden istinaf başvurusunun reddine, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve parselasyona ilişkin kısım yönünden ise, Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından planlanarak projelendirilmiş ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planına da işlenmiş olan kuzey çevre yolu projesine yönelik belediye sınırları içerisinde yolun isabet ettiği kısımlara ilişkin olarak 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve parselasyonun Battalgazi Belediyesi tarafından doğrudan yapılarak bu hususta alınacak kararın Malatya Büyükşehir Belediye Meclisinin onayına sunulması gerektiği ya da ilçe belediyesinin nazım imar planının yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde uygulama imar planlarını ve parselasyonu yapmaması halinde büyükşehir belediyesinin yapması veya yaptırması gerektiği, ancak davalı büyükşehir belediyesinin kendisine verilen yetkiyi aşarak doğrudan uygulama imar planını ve parselasyonu yaptığı, parselasyon işleminin kanunlarla büyükşehir belediyesine verilmiş görev ve hizmetlerin gerektirdiği proje, yapım, bakım ve onarım işleriyle ilgili de olmadığı, ayrıca nazım imar planı kesinleşmeden uygulama imar planının onaylanamayacağı, dolayısıyla nazım ve uygulama imar planının aynı anda onaylanmasının da usul kurallarına aykırı olduğu, bu durumda dava konusu işlemlerin iptaline ilişkin mahkeme kararında sonucu itibariyle isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu planların 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planında da güzergahı belirlenmiş olan kuzey çevre yolunun alandan geçmesi nedeniyle yapıldığı, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun şahsi görüşler içerdiği, bilirkişi raporuna yapılan itirazın mahkemece değerlendirilmediği, savunma hakkının ihlal edildiği, …tarihli, …sayılı büyükşehir belediye meclisi kararı ile imar planı değişikliği yapıldığından davanın konusuz kaldığı, davanın reddine karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …DÜŞÜNCESİ : Uyuşmazlığın 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve parselasyona ilişkin kısmı yönünden;
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve parselasyona ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri Bölge İdare Mahkemesi İdare Dava Dairesi kararının anılan kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Uyuşmazlığın 1/5000 ölçekli nazım imar planına ilişkin kısmı yönünden;
Dosyada yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, …ada, …parsel sayılı taşınmazın tamamının dava konusu imar planlarıyla, çevresinde bulunan konut alanları ile bütünlük oluşturacak şekilde konut alanı olarak planlanmasının uygun olduğu, …parsel sayılı taşınmazda öngörülen park alanının erişilebilirliği yüksek bir yerde konumlandığı, çevrede yaşayanların etkin bir şekilde kullanabileceği konumda ve büyüklükte olduğu, bu parkın kaldırılması veya küçültülmesi durumunda parkın hizmet ettiği alan içerisinde alternatif başka bir yeşil alan bulunmayacağı, 7, 10 ve 15 metre genişliğindeki yolların, konut alanları ile ana arterler arasında bağlantı sağladığı, toplayıcı ve dağıtıcı bir nitelikte olduğu, mevcut mülkiyet, yapılaşma durumu ve kavşak tasarım ilkeleri dikkate alınarak belirlendiği, plan bütününe, trafik güvenliğine ve yol tasarım esaslarına uygun olarak planlandığı, dava konusu planlarla uyuşmazlık konusu parsellere getirilen konut, park, 7, 10 ve 15 metre genişliğindeki yol fonksiyonlarının şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olduğu, ancak dava konusu imar planlarıyla planlama sahası için öngörülen 19224 kişilik nüfus için planlanan anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise, açık ve yeşil alanlar, sağlık tesisleri, sosyal ve kültürel tesis alanları, teknik altyapı alanı gibi sosyal ve teknik altyapı alanlarının, Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğine göre planlanması gerekenin çok altında kalması nedeniyle dava konusu planlarda hukuka uyarlık bulunmadığı, planlama sahası içinde öngörülen sosyal ve teknik altyapı alanlarına yönelik plan kararlarının davacıyı da etkilediği sonucuna ulaşılmıştır.
İdare Mahkemesince, anılan bilirkişi raporu hükme esas alınarak, alanda öngörülen nüfus için planlanan sosyal donatı alanlarının, planlanması gereken alan miktarının çok altında kaldığı, bu nüfusun ihtiyacı için ayrılması gereken sosyal ve teknik altyapı ihtiyacının eksik planlandığı gerekçesiyle 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptaline karar verilmiş ise de; davanın parsel bazında açıldığı, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planıyla davacıya ait … ada, … ve … parsel sayılı taşınmazlara getirilen fonksiyonların şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olduğunun bilirkişi raporuyla sabit olduğu, parsel bazında açılmış bir davada, planla ayrıldığı fonksiyonlarda aykırılık bulunmadığı sabit olan dava konusu parseller yönünden, planlama alanının tümünde yer alan sosyal ve teknik altyapı alanlarının yetersiz olduğundan bahisle 1/5000 ölçekli nazım imar planının iptaline karar verilemeyeceği açıktır.
Bu durumda, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planıyla uyuşmazlık konusu parsellere getirilen konut, park, 7, 10 ve 15 metre genişliğindeki yol fonksiyonlarında şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına aykırılık bulunmadığından, 1/5000 ölçekli nazım imar planı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, 1/5000 ölçekli nazım imar planının iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin olarak verilen …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesi kararının bu kısmında isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, temyize konu kararın 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve parselasyona ilişkin kısmının onanmasına, 1/5000 ölçekli nazım imar planına ilişkin kısmının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :
Uyuşmazlık konusu …ada, …parsel sayılı taşınmaz dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planında ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planında konut, …parsel sayılı taşınmaz dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planında kısmen konut, kısmen park, kısmen 10 ve 15 metre genişliğindeki yollarda, 1/1000 ölçekli uygulama imar planında ise kısmen konut, kısmen park, kısmen 7, 10 ve 15 metre genişliğindeki yollarda kalmış, davacı tarafından dava konusu parselasyonun ve imar planlarının kendisine ait olan …ada, …ve …parsel sayılı taşınmazlara yönelik kısmının iptali istemiyle bakılan dava açılmış, ancak dava dilekçesinde sadece parselasyon işleminin hukuka aykırı olduğuna ilişkin iddialara yer verilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT :
3194 sayılı İmar Kanununun işlem tarihinde yürürlükte olan şekliyle “Tanımlar” başlıklı 5. maddesinde; “Nazım imar planı; varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plandır. Uygulama İmar Planı; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır.” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Uyuşmazlığın 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve parselasyona ilişkin kısmı yönünden;
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve parselasyona ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri Bölge İdare Mahkemesi İdare Dava Dairesi kararının anılan kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Uyuşmazlığın 1/5000 ölçekli nazım imar planına ilişkin kısmı yönünden;
Dosyada yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, dava konusu imar planlarıyla …ada, …parsel sayılı taşınmazın tamamının, çevresinde bulunan konut alanları ile bütünlük oluşturacak şekilde konut alanı olarak planlanmasının uygun olduğu, …parsel sayılı taşınmazda öngörülen park alanının erişilebilirliği yüksek bir yerde konumlandığı, çevrede yaşayanların etkin bir şekilde kullanabileceği konumda ve büyüklükte olduğu, bu parkın kaldırılması veya küçültülmesi durumunda parkın hizmet ettiği alan içerisinde alternatif başka bir yeşil alan bulunmayacağı, 7, 10 ve 15 metre genişliğindeki yolların konut alanları ile ana arterler arasında bağlantı sağladığı, toplayıcı ve dağıtıcı bir nitelikte olduğu, mevcut mülkiyet, yapılaşma durumu ve kavşak tasarım ilkeleri dikkate alınarak belirlendiği, plan bütününe, trafik güvenliğine ve yol tasarım esaslarına uygun olarak planlandığı, dava konusu planlarla uyuşmazlık konusu parsellere getirilen konut, park, 7, 10 ve 15 metre genişliğindeki yol fonksiyonlarının şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olduğu, ancak dava konusu imar planlarıyla planlama sahası için öngörülen (19224 kişilik nüfus için planlanan anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise, açık ve yeşil alanlar, sağlık tesisleri, sosyal ve kültürel tesis alanları, teknik altyapı alanı gibi) sosyal ve teknik altyapı alanlarının, Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğine göre planlanması gerekenin çok altında kaldığı, bu durumun davacıya ait taşınmazlar için öngörülen plan kararlarını da etkilediği, bu nedenle dava konusu planlarda hukuka uyarlık bulunmadığı tespit ve değerlendirmelerinde bulunulmuştur.
İdare Mahkemesince, anılan bilirkişi raporu hükme esas alınarak, planlama alanında yaşayacak nüfusun ihtiyacı için ayrılması gereken sosyal ve teknik altyapı alanının eksik planlandığı gerekçesiyle 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptaline karar verilmiş ise de; davanın parsel bazında açıldığı dikkate alındığında, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planıyla davacıya ait …ada, …ve …parsel sayılı taşınmazlara getirilen fonksiyonların şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olduğunun bilirkişi raporuyla sabit olduğu anlaşıldığından, planla ayrıldığı fonksiyonlarda aykırılık bulunmadığı sabit olan dava konusu parseller yönünden dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda, 1/5000 ölçekli nazım imar planı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, planlama alanının tümünde yer alan sosyal ve teknik altyapı alanlarının yetersiz olduğundan hareketle 1/5000 ölçekli nazım imar planının iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin olarak verilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bu kısmında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine,
2. Dava konusu işlemlerin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun 1/5000 ölçekli nazım imar planına yönelik bölümünün reddi, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve parselasyona yönelik bölümünün değişik gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve parselasyona yönelik bölümünün ONANMASINA, 1/5000 ölçekli nazım imar planına yönelik bölümünün BOZULMASINA,
3. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 16/02/2022 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.