Danıştay Kararı 6. Daire 2018/1241 E. 2020/8253 K. 28.09.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2018/1241 E.  ,  2020/8253 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2018/1241
Karar No : 2020/8253

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR): 1- … Belediye Başkanlığı-…
VEKİLİ : Av. … (Aynı yerde)

2- … Bakanlığı-…
VEKİLİ : Av. … (Aynı yerde)

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Muğla ili, Bodrum ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın maliki olan davacı tarafından, … tarih ve … sayılı imar durum belgesinde taşınmazın 10 metre genişliğinde yol olarak belirlendiğinden bahisle, söz konusu imar durum belgesinin ve dayanağı Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 25.10.2013 tarihinde onaylanan revizyon ilave 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; dosyadaki bilgi ve belgeler ile yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu taşınmaz için belirlenen 10 metrelik yolun, geçtiği bölge için düşünülen kentsel kullanımlar göz önüne alındığında ulaşım şeması açısından bir gereklilik olduğu, ancak yolun geçtiği arazinin oldukça eğimli ve tepelik bir alanda bulunduğu, eğimin bazı noktalarda %18’e çıktığı, bu nedenle yolun planlama biçiminin teknik açıdan uygun olmadığı, dava konusu planların şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Bodrum Belediye Başkanlığı tarafından, korunan alanlarda planlama yetkisinin bakanlıkta olduğu, belediyenin sadece planları uygulama yetkisinin bulunduğu, hukuka aykırı olan kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından, dava konusu planların mevzuata ve şehircilik ilkelerine uygun olduğu, gerekli inceleme ve araştırma yapılmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İdari Dava Dairesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının maliki olduğu Muğla ili, Bodrum ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın, … tarih ve … sayılı imar durum belgesinde 10 metre genişliğinde yol olarak belirlendiğinden bahisle, söz konusu imar durum belgesi ile dayanağı Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 25.10.2013 tarihinde onaylanan revizyon ilave 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanununun “Tanımlar” başlıklı 5.maddesinde Nâzım İmar Planı; varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plan olduğu, Uygulama İmar Planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nâzım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır, şeklinde tanımlanmıştır.
Aynı Kanunun imar planlarının hazırlanması ve yürürlüğe konulması başlıklı 8.maddesinin (b) fıkrasında; imar planlarının nâzım imar planı ve uygulama imar planlarından meydana geldiği, mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nâzım ve uygulama imar planlarının ilgili belediyelerce yapılacağı ve yaptırılacağı, belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe gireceği, onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında bir ay süre ile eş zamanlı olarak ilan edileceği bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebileceği belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisinin onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlayacağı hüküm altına alınmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İmar planlarının, planlanan yörenin bugünkü durumunun, olanaklarının ve ilerideki gelişmesinin gerçeğe en yakın şekilde saptanabilmesi için coğrafi veriler, beldenin kullanılışı, donatımı ve mali bilgiler gibi konularda yapılacak araştırma ve anket çalışmaları sonucu elde edilecek bilgiler ışığında, çeşitli kentsel işlevler arasında var olan ya da sağlanabilecek olanaklar ölçüsünde en iyi çözüm yollarını bulmak, belde halkına iyi yaşama düzeni ve koşulları sağlamak amacıyla kentin kendine özgü yaşayış biçimi ve karakteri, nüfus, alan ve yapı ilişkileri, yörenin gerek çevresiyle ve gerekse çeşitli alanları arasında olan bağlantıları, halkın sosyal ve kültürel gereksinimleri, ulaşım, güvenlik ve sağlığı ile ilgili konular göz önüne alınarak hazırlanması gerekmektedir.
Uyuşmazlık konusu olayda
İdare Mahkemesince yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda üç kişilik bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda; dava konusu planlarla taşınmazın ortasından geçirilen 10 metrelik yolun, bölge için düşünülen kentsel kullanımlar göz önüne alındığında ulaşım şeması açısından bir gereklilik olduğu, 700 metrelik bu yolun, kuzeyde 12 metrelik, batı ve doğu yönünde de 10 metrelik taşıt yolları arasında kalan gelişme alanı içerisindeki kullanımlara erişim sağladığı, ancak yolun güzergahının teknik açıdan ciddi sakıncalar taşıdığı, çünkü yolun geçtiği arazinin oldukça eğimli tepelik bir alanda bulunduğu, çevresinde doğal karakteri korunacak alanlar ile tarımsal nitelikli araziler ile jeolojik açıdan sakıncalı alanların yer aldığı yolun, eğiminin planlanan güzergahında bazı noktalarda %18’e çıktığı, ulaşım şeması yönünden gerekli olan bu yolun, planlama biçiminin teknik olarak uygun olmadığı yönünde görüş belirtilmiştir.
Bu noktada, dava konusu planlar ile belirlenen yol kullanımı konusunda, ulaşım ya da trafik bilirkişisinin yer aldığı bir bilirkişi heyeti oluşturularak, devamlılığı olan yolun topoğrafyasına göre de değerlendirilmesi gerekmektedir. Çünkü söz konusu raporda, kentsel kullanımlar dikkate alındığında anılan yolun ulaşım şeması açısından bir gerekli olduğu ancak eğimi yönünden uygun olmadığı belirtilmiştir. Bu hususun teknik olarak incelenerek netleştirilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararına yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalıların temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 28/09/2020 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.