Danıştay Kararı 6. Daire 2017/192 E. 2020/10282 K. 03.11.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2017/192 E.  ,  2020/10282 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2017/192
Karar No : 2020/10282

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Altıncı Dairesinin 19/06/2014 tarihli, E:2013/6379, K:2014/4915 sayılı bozma kararına uyularak verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın … Belediye Encümeninin 28.09.2011 tarih ve 1069 sayılı kararı ile kamulaştırılmasına ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; davacıya ait … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın kentsel sit alanı içerisinde kaldığı, ancak sit alanında bulunmasına rağmen bölgedeki binaların büyük çoğunluğunun yapı kalitesi düşük, metruk, harabe, özgün haline göre yenilenmek üzere ivedi yıkılması gereken yapılar olduğu, Altındağ ilçesi kentsel sit alanı içinde; Cumhuriyet Döneminin, 1. T.B.M.M. milletvekillerinin ve Cumhuriyetimizin kuruluşunda önemli rol oynayan kişilerin yaşadığı bir bölge olması itibariyle tarihi ve sosyal öneme sahip olduğu, ancak bu taşınmazlarda bulunan yapıların bir kısmının yıkılmış olması, geceleri girilemeyen ve kentin çöküntü bölgesi haline gelmesi sebebiyle bölge halkından yoğun şikayet alındığı, tarihi dokuyu oluşturan yapıların bulunduğu taşınmazların parsel sınırları içerisinde, avlu kısmında ya da boş olması gerekli alanlarda sonradan yapılmış ruhsatsız, mevcut dokuya aykırı ve dokuya zarar veren, niteliksiz yapılar olduğu, başkent Ankara’nın merkezinde Cumhuriyetin kurulduğu alan içerisinde Ankara’nın ve Türkiye’nin en önemli turizm bölgelerinden birisi olan bu bölgede idarece yapılan analiz çalışmaları sonucu hazırlanan raporlar doğrultusunda … Belediye Encümeninin 30.12.2009 tarih ve 2043 sayılı kararıyla “… Bulvarı … Hamamı ve Yakın Çevresi Sağlıklaştırma Çalışması” projesinin kabul edildiği, hazırlanan projenin Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 30.04.2010 tarih ve 5034 sayılı kararı ile uygun görülerek onaylandığı, bu kararın uygulanmasını teminen de dava konusu kamulaştırma işleminin tesis edildiği anlaşıldığından bu durumda, kentsel sit alanı içerisindeki uyuşmazlığa konu taşınmazı da kapsayan bir bölgede tarihi dokuyla bağdaşmayan taşınmazların kamusal menfaatler doğrultusunda bir proje uygulanmak suretiyle kamulaştırılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idarenin dava konusu kamulaştırma işleminden vazgeçtiği, bu sebeple, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY : Ankara’nın merkezinde Cumhuriyetin kurulduğu alan içerisinde Ankara’nın ve Türkiye’nin en önemli turizm bölgelerinden birisi olan … İlçesi … bölgesinde idarece yapılan analiz çalışmaları sonucu hazırlanan raporlar doğrultusunda … Belediye Encümeninin 30.12.2009 tarih ve 2043 sayılı kararıyla “… Bulvarı … Hamamı ve Yakın Çevresi Sağlıklaştırma Çalışması” projesinin kabul edildiği, hazırlanan projenin Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 30.04.2010 tarih ve 5034 sayılı kararı ile uygun görülerek onaylandığı, bu kararın uygulanmasını teminen de … Belediye Encümeninin 28.09.2011 tarih ve 1069 sayılı kararı ile kamulaştırma işleminin tesis edildiği, davacıya ait taşınmazın … Belediye Başkanlığının 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tesbiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istemiyle …Asliye Hukuk Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında açılan davada 25.09.2012 gününde davacıya yapılan tebligat üzerine 08.10.2012 tarihinde anılan kamulaştırma işleminin iptali istemiyle bakılan dava açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesinin 1.fıkrasında, “Kamulaştırmanın satın alma usulü ile yapılamaması halinde idare, 7 nci maddeye göre topladığı bilgi ve belgelerle 8 inci madde uyarınca yaptırmış olduğu bedel tesbiti ve bu husustaki diğer bilgi ve belgeleri bir dilekçeye ekleyerek taşınmaz malın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesine müracaat edeceği ve taşınmaz malın kamulaştırma bedelinin tesbitiyle, bu bedelin, peşin veya kamulaştırma 3 üncü maddenin ikinci fıkrasına göre yapılmış ise taksitle ödenmesi karşılığında, idare adına tesciline karar verilmesini ister.” hükmüne,
Aynı Kanunun “Dava Hakkı” başlıklı 14.maddesinin 1.fıkrasında ise, “Kamulaştırmaya konu taşınmaz malın maliki tarafından 10 uncu madde gereğince mahkemece yapılan tebligat gününden, kendilerine tebligat yapılamayanlara tebligat yerine geçmek üzere mahkemece gazete ile yapılan ilan tarihinden itibaren otuz gün içinde, kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal ve maddi hatalara karşı da adli yargıda düzeltim davası açılabilir.” hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlığa konu olayda, davacıya ait taşınmazın davalı idarenin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesi uyarınca kamulaştırmaya konu taşınmazın bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istemiyle …Asliye Hukuk Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında açılan davada kamulaştırmaya konu taşınmazın bedelinin tespiti için anılan Mahkemece mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği, ancak davalı idare tarafından keşif ve bilirkişi ücretinin yatırılmadığı için 16/07/2014 tarihinde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, 3 aylık yasal süre içerisinde de dosyanın yenilenmemesi üzerine …Asliye Hukuk Mahkemesince … tarih ve E:…, K:… sayılı davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dairemizin 10/06/2020 tarih ve E:2017/192 sayılı taraflar ve ilgili idarelerden; dava konusu taşınmazın bedelinin tespiti ve idare adına tescili amacıyla davalı idare tarafından davacıya karşı açılan davada keşif ve bilirkişi ücreti yatırılmadığından bahisle …Asliye Hukuk Mahkemesince … tarih ve E:…. K:… sayılı davanın açılmamış sayılması yolunda verilen karar göz önünde bulundurulduğunda, dava konusu kamulaştırma işleminin halen yürürlükte olup olmadığının ve anılan işleme devam edilip edilmediğinin ve davacıya ait taşınmazın renkli kalemle işaretlenmek suretiyle belirtildiği, … Belediye Encümeninin 30.12.2009 tarih ve 2043 sayılı kararı ile kabul edilen “… Bulvarı … Hamamı ve Yakın Çevresinin Sağlıklaştırma Çalışması Projesi”nin onaylı örneğinin ve buna ilişkin bilgi ve belgelerin gönderilmesi, ayrıca söz konusu projeye karşı davacı veya üçüncü şahıslar tarafından dava açılıp açılmadığının sorulmasına, dava açılmış ise Mahkeme esas numarası ile sonucuna ilişkin bilgi ve belgelerin istenilmesine ilişkin ara kararına taraflarca verilen yanıtta; dava konusu kamulaştırma işlemine ilişkin belediye encümeni kararının halen yürürlükte olduğu ancak kamulaştırma çalışmalarına devam edilmediği, dava konusu işlemin dayanağı olan projeye karşı uyuşmazlığa konu parsel bazında dava açılmadığı belirtilmiştir.
Dava dosyasındaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, davalı idarenin kamulaştırmaya konu taşınmazın bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istemiyle …Asliye Hukuk Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında açılan davada keşif ve bilirkişi ücretinin yatırılmaması sonucunda dosyanın işlemden kaldırılması ile akabinde davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar ve Dairemizce yapılan ara kararına davalı idare tarafından kamulaştırma çalışmalarına devam edilmediğine ilişkin beyanının idarece kamulaştırma kararından vazgeçildiği anlamına geldiği açıktır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince gelişen durum karşısında incelenen uyuşmazlığın konusuz kaldığı anlaşıldığından konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan, İdare Mahkemesince bozma kararı üzerine verilecek kararda, davalı idarece davanın açılmasına sebebiyet verilmesi nedeniyle vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı idare üzerinde bırakılması gerektiği tabiidir.
Bu itibarla, davanın reddine ilişkin temyize konu İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 03/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.