Danıştay Kararı 6. Daire 2016/9643 E. 2020/9640 K. 19.10.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2016/9643 E.  ,  2020/9640 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/9643
Karar No : 2020/9640

TEMYİZ EDENLER : 1) (DAVACI) …Valiliği
VEKİLİ : Av. …
2) (DAVALI) … Büyükşehir Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF : 1) (DAVALI) …Büyükşehir Belediye Başkanlığı
2) (DAVACI) … Valiliği

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Samsun ili, Tekkeköy ilçesi, … Mahallesi (Mahkeme kararında sehven …Mahallesi olarak yazılmıştır.), … ada, … parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda … tarihli, … sayılı büyükşehir belediye meclisi kararı ile kabul edilen 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planının ve 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti : Temyize konu kararda; 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planının, dava konusu … ada, … parsel sayılı taşınmazın komşuluğunda bulunan … sayılı parsel yönünden iptali istemiyle açılan davada … İdari Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, 1/50.000 ölçekli çevre düzeni planında ticaret alanında kalan … sayılı parselin 1/1000 ölçekli uygulama imar planında ve 1/5000 ölçekli nazım imar planında ticaret alanında, kısmen yolda kaldığı, taşınmazın yol olarak belirlenen kısmında dava konusu nazım imar planında yolun genişliğine ilişkin bir belirlemenin yapılmadığı, ancak 1/1000 ölçekli uygulama imar planında taşınmazla demir yolu arasındaki 3 metrelik yaya yolunun 7 metreye çıkarıldığı, üst ölçekli plana ve plan hiyerarşisine uygun olduğu, plan ana kararlarının sürekliliğini içerdiği, önceki planlarda da yeni planlarda da bölgenin ticaret alanı niteliğinin korunduğu, sosyal ve teknik alt yapı dengesini bozucu niteliği bulunmadığı, ayrıca demir yolu koruma bandı oluşturulmasının da bir gereklilik oluşturduğu, adanın hem toplu taşıma hem de demir yolu kenarında 7 metrelik yol öngörülmesinin ve 1/5000 ölçekli nazım imar planının plan hiyerarşisine, plan kararlarının sürekliliğine ve kamu yararı, şehircilik ilkeleri ve planlama tekniğine uygun olduğu, taşınmaz ile toplu taşıma ve demir yolu güzergahı arasında koruma bandı öngörülmesinin, koruma bandının yol olarak belirlenmesinin kamu yararı, şehircilik ilkeleri ve planlama tekniği açısından uygun bulunduğu, olayda 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile birlikte 1/1000 ölçekli uygulama imar planında da kabul edildiği, büyükşehir belediyesinin uygulama imar planı yapabilmesi için öngörülen, nazım imar planının yürürlüğe girmesinden sonra ilçe (Tekkeköy) belediyesi tarafından 1 yıl içinde uygulama imar planı yapılmaması şartının gerçekleşmediği, büyükşehir belediyesinin görevine giren projenin veya yapım işinin söz konusu olmadığı, büyükşehir belediyesinin 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yapması için 5216 sayılı Kanunun 7. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşmediği, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin ilçe belediyesi tarafından yapılması gerekirken büyükşehir belediye meclisi tarafından yapılmasında yetki yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptaline, 1/5000 ölçekli nazım imar planı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Taşınmazın isabet ettiği yolun genişletilmesi sonucu parselin daha büyük bir kısmının bedelsiz olarak terkinin gerekeceği, kararın 1/5000 ölçekli nazım imar planına yönelik kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Nazım imar planı ve uygulama imar planı görev alanına girdiğinden her iki planın da aynı büyükşehir belediye meclisi kararıyla kabul edildiği, kararın 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptaline yönelik bölümünün bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Taraflarca savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyizen incelenen kararın; 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planının iptaline ilişkin kısmının onanmasına, 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı yönünden davanın reddine ilişkin kısmının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 10.07.2018 tarihli, 30474 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 101. maddesi uyarınca Hazine malları konusunda genel yetkili kuruluş Milli Emlak Genel Müdürlüğü olup anılan Genel Müdürlük aynı Kararnamenin 99. maddesinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığının hizmet birimleri arasında sayıldığından, 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 1. maddesinin 19. fıkrası uyarınca, Samsun Valiliğinin (Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü) davacı olarak alınması suretiyle gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Kuzeyinden demir yolu hattı, kuzeydoğusundan Kutlukent deresi geçen ve ticaret kullanımlı yapı adasında kalan … ada, … parsel sayılı taşınmazın, … tarihli, …sayılı büyükşehir belediye meclisi kararıyla kabul edilen dava konusu 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planıyla demiryolu ile ticaret kullanımlı yapı adası ve dere ile ticaret kullanımlı yapı adası arasında oluşturulan yollarda kaldığı, davacı tarafından parselin kısmen yolda kalmasına yönelik iddialarla davanın açıldığı anlaşılmış, ancak 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planının paftasının incelenmesinden ise davanın konusunu oluşturan yolların, 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planında gösterilip gösterilmediği net bir biçimde anlaşılamamıştır.

İLGİLİ MEVZUAT :
3194 sayılı İmar Kanununun “Tanımlar” başlıklı 5. maddesinin işlem tarihinde yürürlükte olan halinde; “Nazım imar planı; varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plandır. Uygulama İmar Planı; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır.” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dava konusu 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planı yönünden;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın; 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planının iptaline ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın anılan kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı yönünden;
İdare Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda imar planları arasında hiçbir ayrım yapılmadan 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planı bir bütün olarak değerlendirilmiş, mahkeme kararında anılan rapor esas alınarak, parsel ile demir yolu boyunca koruma bandı niteliğinde belirlenen yolun gerekli olduğu sonucuna varıldığı belirtilmiş, ancak 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planında parselin isabet ettiği ticaret kullanımlı yapı adası ile Kutlukent deresi ve demir yolu hattı arasında gösterilen ve davanın konusunu oluşturan yolların, dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planında gösterilip gösterilmediği net bir biçimde anlaşılamamıştır.
Bu durumda, davacının 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planına yönelik iddialarının, parselinin kısmen yolda kalmasına ilişkin olduğu dikkate alındığında, İdare Mahkemesince, uyuşmazlık konusu olan yolların, dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planında gösterilip gösterilmediği, gösterilmiş ise bu yolların genişliğinin ne olduğu ve genişliğinin aynı şekilde devam edip etmediği, sürekliliğinin olup olmadığı, ulaşım ihtiyaçları, şehircilik ve planlama ilkeleri açısından gerekli olup olmadığı, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planının üst ölçekli imar planlarına uygun olup olmadığı hususlarının aralarında ulaşım konusunda uzman bir bilirkişinin de yer aldığı yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak açıklığa kavuşturulması suretiyle dava hakkında yeniden karar verilmesi gerekmektedir.
Öte yandan, uyuşmazlık konusu parsel ile aynı adada bulunan komşu … ada, … ve … sayılı parsel yönünden bu davanın konusunu oluşturan 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planının iptali istemiyle davacı ile benzer iddialarla açılan davaların reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarihli, E:…, K:… sayılı kararının ve E:…, K:… sayılı kararının sırasıyla Danıştay Altıncı Dairesinin 19/10/2020 tarihli, E:2016/9203, K:2020/9639 sayılı ve E:2016/8548, K:220/9638 sayılı kararlarıyla bozulduğu, 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planı ile 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planının … ada, … sayılı parsel yönünden iptali istemiyle açılan davada, planların iptali yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararın, Danıştay Altıncı Dairesinin 19/10/2020 tarihli, E:2016/11635, K:2020/9628 sayılı kararıyla, nazım imar planına ilişkin kısmının bozulduğu, uygulama imar planına ilişkin kısmının değişik gerekçeyle onandığı, anılan bozma gerekçelerinin, mahkemelerce aralarında ulaşım konusunda uzman bir bilirkişinin de yer aldığı yeni bir bilirkişi heyeti ile keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle uyuşmazlıklar hakkında karar verilmesi gerektiğine yönelik olduğu anlaşılmaktadır.
Aynı veya çok benzer uyuşmazlıklarda çelişkili sonuçların oluşmaması için bu tür davaların bir bütün olarak incelenmesi yaklaşımının benimsenmesi gerekmektedir. Bu çerçevede aynı planlama bölgesinde bulunan taşınmazlar yönünden yapılacak incelemenin, alanın önem ve özelliği, incelemenin bütünlük içerisinde yapılması gerekliliği ve birbirine çok benzeyen davalarda farklı kararların verilmemesi zorunluluğu karşısında, temyize konu kararı veren İdare Mahkemesince, bozma kararı üzerine, yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulurken, anılan davaların, yukarıda esas ve karar numaraları belirtilen Danıştay Altıncı Dairesi kararları ile kararı bozulan kararları veren mahkemelerde açılan davalarla bağlantılı olduğunun göz önünde bulundurulması ve belirtilen mahkemelerle irtibat sağlanarak yeni ve tek bir bilirkişi kurulu eliyle keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekeceği açıktır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne, davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptali, 1/5000 ölçekli nazım imar planı yönünden davanın reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, iptale yönelik bölümünün ONANMASINA, davanın reddine yönelik bölümünün BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 19/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.