Danıştay Kararı 6. Daire 2016/4338 E. 2020/10463 K. 05.11.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2016/4338 E.  ,  2020/10463 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/4338
Karar No : 2020/10463

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : … ili, … ilçesi, … pafta, … ada, … parsel ile … ada, … parsel sayılı taşınmazların tevhit edilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 26.06.2015 tarihli, 2485 sayılı imar ve şehircilik müdürlüğü işleminin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti : İdare Mahkemesince, her ne kadar tevhit talebi bu konudaki onay mercii olan belediye encümenin kararı olmaksızın belediye başkanlığı işlemi ile reddedilmiş ise de, belediye encümenince talep tarihinden itibaren 60 gün içinde olumlu ya da olumsuz yönde karar tesis edilmediğine göre idarenin bütünlüğü ilkesi gereğince dava konusu işlemin aynı zamanda belediye encümenince tesis edilmiş zımni ret işlemini de barındırdığı, esasa gelince; parselasyon yapılmadan tevhit yapılamayacağı, davacıya ait parseller arasında kadastral yol olması nedeniyle idarenin tevhit işlemi yapmaya zorlanmasının da mümkün olmadığı, taşınmazların tevhit edilmesi isteminin reddi yolundaki dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Yapılaşabilmesi hukuken mümkün olan parsel üzerindeki yapı hakkında davalı idarece yıkım kararı alındığı, yapıya ruhsat verilebileceği, tevhit talebinin yetkisiz mercii tarafından reddedildiği, taşınmaza ruhsat alabilmek için parsellerin tevhidinin istediği, davalının ruhsat alma hakkını önlediği, parsellerin tevhidi sonucu ruhsat alma imkanının elde edileceği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacının, yapı ruhsatı alabilmesine dayanak gösterdiği plan notlarının büyükşehir belediyesi tarafından onaylanmadığı için geçerli olmadığı, davacının parselde bulunan yapısının işyeri niteliğinde olduğu, koruma amaçlı imar planı notlarına göre parsele hiçbir şekilde ticaret amaçlı yapı ruhsatı verilemeyeceği, parsellerin arasından geçen kadastral yol nedeniyle tevhidinin mümkün olmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Uyuşmazlıkta, davacının … ada, … parsel ile … ada, … parsel sayılı taşınmazlarının tevhit edilmesi talebiyle davalı idareye yaptığı başvurunun, dava konusu 26.06.2015 tarihli, 2485 sayılı imar ve şehircilik müdürlüğü işlemi ile reddedildiği anlaşılmaktadır.
İdare Mahkemesince, her ne kadar tevhit talebi bu konudaki onay mercii olan belediye encümenin kararı olmaksızın belediye başkanlığı işlemi ile reddedilmiş ise de belediye encümenince talep tarihinden itibaren 60 gün içinde olumlu ya da olumsuz yönde karar tesis edilmediğine göre idarenin bütünlüğü ilkesi gereğince dava konusu işlemin aynı zamanda belediye encümenince tesis edilmiş zımni ret işlemini de barındırdığı gerekçesiyle işlemin esası incelenerek davanın reddine karar verilmiş ise de; davacının uyuşmazlık konusu taşınmazların tevhit edilmesine yönelik isteminin, belediye encümeni tarafından görüşülüp karara bağlanması gerekirken, söz konusu istemin imar ve şehircilik müdürlüğü işlemiyle reddedilmesinde yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu durumda, dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerekirken, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında isabet görülmediğinden, temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :
Dava konusu … ada, … parsel ile … ada, … parsel sayılı taşınmazın 3. derece doğal sit alanında ve 22.12.2003 tarihinde onaylanan 1/1000 ölçekli koruma amaçlı uygulama imar planında tarımsal niteliği korunacak alanda kaldığı, anılan planın notlarının 7. maddesi uyarınca büyüklüğü 1500 m2’den az olan parsellerde yapılaşma izni verilmediğinden, davacının 745 m2 büyüklüğündeki … ada, … parsel sayılı taşınmazı ile … ada, … parsel sayılı taşınmazının tevhit edilmesi istemiyle 19.06.2015 tarihinde davalı idareye başvurduğu, tevhit talebinin, parsellerin farklı kadastral adalarda olduğu ve aralarından yol geçtiği gerekçesiyle dava konusu 26.06.2015 tarihli, 2485 sayılı imar ve şehircilik müdürlüğü işlemi ile reddedildiği anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT :
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan şekliyle 3194 sayılı İmar Kanunu’nun “İfraz ve Tevhid” başlıklı 15. maddesinde: “İmar planlarına göre yol, meydan, yeşil saha, park ve otopark gibi umumi hizmetlere ayrılan yerlere rastlayan gayrimenkullerin bu kısımlarının itirazına veya tevhidine izin verilmez.
İmar parselasyon planı tamamlanmış olan yerlerde yapılacak ifraz veya tevhidin bu planlara uygun olması şarttır.
İmar planlarında parsel cepheleri tayin edilmeyen yerlerde yapılacak ifrazların, asgari cephe genişlikleri ve büyüklükleri yönetmelikte belirtilen esaslara göre tespit edilir.
İmar planı dışında kalan alanlarda yönetmeliklerinde tayin edilecek miktarlardan küçük ifrazlara izin verilmez.” hükmü, aynı Kanun’un “Tescil ve Şüyuun İzalesi” başlıklı 16. maddesinde ise; “Belediye ve mücavir alan hudutları içindeki gayrimenkullerin re’sen veya müracaat üzerine tevhid veya ifrazı, bunlar üzerinde irtifak hakkı tesisi veya bu hakların terkini, bu Kanun ve yönetmelik hükümlerine uygunluğu belediye encümenleri veya il idare kurullarınca onaylanır.” hükmü yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Uyuşmazlıkta, davacının … ada, … parsel ile … ada, … parsel sayılı taşınmazlarının tevhit edilmesi talebiyle davalı idareye yaptığı başvurunun, dava konusu 26.06.2015 tarihli, 2485 sayılı imar ve şehircilik müdürlüğü müdürlüğü işlemi ile reddedildiği anlaşılmaktadır.
İdare Mahkemesince, her ne kadar tevhit talebi bu konudaki onay mercii olan belediye encümenin kararı olmaksızın belediye başkanlığı işlemi ile reddedilmiş ise de, belediye encümenince talep tarihinden itibaren 60 gün içinde olumlu ya da olumsuz yönde karar tesis edilmediğine göre idarenin bütünlüğü ilkesi gereğince dava konusu işlemin aynı zamanda belediye encümenince tesis edilmiş zımni ret işlemini de barındırdığı gerekçesiyle işlemin esası incelenerek davanın reddine karar verilmiş ise de davacının uyuşmazlık konusu taşınmazların tevhit edilmesine yönelik isteminin, belediye encümeni tarafından görüşülüp karara bağlanması gerekirken, söz konusu istemin imar ve şehircilik müdürlüğü işlemiyle reddedilmesinde yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu durumda, dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerekirken, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 05/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.