Danıştay Kararı 6. Daire 2016/3775 E. 2020/13588 K. 24.12.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2016/3775 E.  ,  2020/13588 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/3775
Karar No : 2020/13588

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- … Bakanlığı / …

2- … Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …

DAVALI YANINDA MÜDAHİL : …. Kon. Tur. Gıda. İnş. Demir Had. Taş. San. ve Tic. Ltd. Şti.
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı / …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Altıncı Dairenin 30/09/2013 tarihli, E:2010/9956, K:2013/5366 sayılı bozma kararına uyularak verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Dava, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığı sınırları içerisinde bulunan Denizli İli, Pamukkale İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak Pamukkale Belediye Meclisinin … tarihli, … sayılı kararı ile teklif edilen ve Mülga Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığının 17/04/2007 tarihli, 2223 sayılı işlemiyle onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda hazırlanan rapor ile dosyadaki diğer bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazın 1/25000 ölçekli Pamukkale Özel Çevre Koruma Planında “tarımsal niteliği korunacak alan”da kaldığı, taşınmazı “kentsel servis alanı” olarak belirleyen 1/5000 ölçekli nazım ve dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarının üst ölçekli çevre koruma planına aykırı oldukları, taşınmazın 2005 yılında yürürlüğe giren 5403 sayılı Arazi Kullanımı ve Toprak Koruma Kanunu uyarınca Toprak Koruma Kurulundan izin alınmaksızın imar planlarıyla yapılaşmaya açılmasının 3194 sayılı İmar Kanununun 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine aykırı olduğu sonucuna varıldığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idarelerin vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.

3194 sayılı İmar Kanunun dava konusu imar planı revizyonlarının onaylandığı tarihte yürürlükte olan şekliyle 5. maddesinde, “Nazım İmar Planı; varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklüklerini, nüfus yoğunlukları ve eşiklerini, ulaşım sistemlerini göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, plan hükümleri ve raporuyla beraber bütün olan plandır.
Uygulama İmar Planı; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır.” tanımlarına yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tanımlardan anlaşılacağı üzere; nazım imar planının varsa çevre düzeni planına uygun olarak yapılması ve uygulama imar planının ise her halükarda nazım imar planına dayanılarak ve anılan plana uygun olarak yapılması gerekmektedir. Uygulama imar planının Kanun gereği nazım imar planına göre çizilmesi zorunluluğu, nazım imar planının üst ölçekli çevre düzeni planına aykırı olması halinde de ortadan kalkmamaktadır.
Çevre düzeni planına aykırı nazım imar planı ile bu plana uygun olarak yapılmış uygulama imar planının birlikte dava konusu edilmesi halinde, nazım imar planının üst ölçekli çevre düzeni planına aykırı olması, uygulama imar planının ise dayanağı nazım imar planının hukuka aykırı olduğunun ortaya konulması nedeniyle iptaline karar verilmesi gerekmektedir.
Ancak, çevre düzeni planına aykırı olan nazım imar planına uygun olarak yapılmış uygulama imar planının tek başına dava konusu edilmesi halinde, dayanağı durumundaki nazım imar planı yürürlükte olduğundan uygulama imar planının iptaline karar verilmesine hukuken olanak bulunmamaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazın uygulama ve nazım imar planlarında “kentsel servis alanı” kullanımında, üst ölçekli çevre düzeni planında ise “tarımsal niteliği korunacak alan” da kaldığı anlaşılmaktadır.
Dosyada bulunan bilirkişi raporunda taşınmazın üst ölçekli çevre düzeni planında “tarımsal niteliği korunacak alan”da, dava konusu uygulama imar planı ve dayanağı durumundaki nazım imar planında ise “kentsel servis alanı”nda kaldığı, anılan imar planlarının üst ölçekli çevre düzeni planına dolayısıyla da imar mevzuatına aykırı oldukları belirtilmiş, mahkemece bu tespitlere istinaden dava konusu uygulama imar planının iptaline karar verilmiştir.
Görülmekte olan davada, sadece uygulama imar planının dava konusu edilmiş olması karşısında, nazım imar planının hukuka uygunluk denetiminin yapılmasına olanak bulunmadığı açıktır.
Bu durumda, yürürlükteki nazım imar planına uygun olan uygulama imar planın iptali istemiyle açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken iptali yolunda verilen temyize konu kararda isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın BOZULMASINA, dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 24/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.