Danıştay Kararı 6. Daire 2016/3688 E. 2020/12915 K. 16.12.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2016/3688 E.  ,  2020/12915 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/3688
Karar No : 2020/12915

TEMYİZ EDENLER :I-(DAVACI) …
VEKİLİ : Av. …
II-DAVALI) … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF :I-DAVALI) …Bakanlığı
II-(DAVACI) …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı tazminat isteminin kısmen kabulü, kısmen davanın reddine dair kararının tazminat isteminin kabulüne ilişkin kısmı davalı idare vekili tarafından tazminat değerinin düşük belirlenmesi yönünden davacı vekili tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul ili, Pendik ilçesi, …Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın imar planında “ilköğretim tesis alanı” olarak ayrılmasına rağmen kullanım amacı doğrultusunda kamulaştırılmaması nedeniyle mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlandığından bahisle taşınmazın değerine karşılık 1.602.715,00.-TL zararın tazmini ve 1.300,00 TL ecrimisil bedelinin 20/07/2012 tarihi itibariyle en yüksek kamu alacaklarına yönelik faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11. maddesi ile Kamulaştırma Davalarında Bilirkişi Olarak Görev Yapacakların Nitelikleri ve Çalışma Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 17. maddesi hükmüne uygun biçimde belirlenen bilirkişilerle yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden; davacının hissesine karşılık gelen taşınmaz değeri olan 1.457.010,00 TL maddi tazminatın adli yargıda dava açma tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesi, davacının fazlaya ilişkin talebinin ise reddi gerektiği, uyuşmazlık konusu taşınmazın kullanılamadığından bahisle 1.300,00 TL ecrimisil bedeli istenilmesine ilişkin ise, ecrimisil bedelinin bir taşınmazın fiilen işgal edilip kullanılması halinde verilebileceği, davalı idare tarafından fiilen taşınmazın kullanılmadığı görüldüğünden davacının bu isteminin kabulüne olanak bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle tazminat isteminin kısmen kabulü ile 1.457.010,00 TL tazminatın adli yargıda dava açma tarihi olan 20.07.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, 1300,00 TL ecrimisil bedeli ve fazlaya ilişkin tazminat istemi yönünden davanın reddine, karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :
Davalı idare vekili tarafından, temyize konu mahkeme kararının tazminat isteminin kabulüne ilişkin kısmının usul ve yasaya aykırı olduğundan bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
Davacı vekili tarafından, temyize konu mahkeme kararında taşınmaz bedelinin düşük olarak belirlendiği bu nedenle kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :
Davalı idare vekili tarafından, davacı tarafından ileri sürülen temyiz nedenlerinin yerinde olmadığı belirtilerek davacının temyiz istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Davacı vekili tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Davacı vekili tarafından verilen ve 10.08.2017 tarihinde … İdare Mahkemesi kayıtlarına giren dilekçe ile temyizden feragat ettiklerini bildirdirdiğinden davacının temyiz istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığı, Davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının temyiz edilen kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacının temyiz istemi yönünden:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 31. maddesi ile göndermede bulunulan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesinde, feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış, 309. maddesinin 1. fıkrasında, feragat ve kabulün, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılacağı, 311. maddesinde de feragat ve kabulün, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından verilen ve 10.08.2017 tarihinde … İdare Mahkemesi kayıtlarına giren dilekçe ile temyiz isteminden feragat edildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda davacı vekili tarafından yasal şekle uygun olarak temyiz isteminden feragat edilmesi karşısında, feragat başvurusu nedeniyle temyiz istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir.
Davalı idarenin temyiz istemi incelendiğinde:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyize konu kararın temyiz edilen kısmı usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz istemi hakkında feragatı nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,
2. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kısmen tazminat isteminin kabulü kısmen davanın reddine ilişkin kararının temyiz edilen tazminat isteminin kabulüne ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 16/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.