Danıştay Kararı 6. Daire 2016/12637 E. 2020/8690 K. 05.10.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2016/12637 E.  ,  2020/8690 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/12637
Karar No : 2020/8690

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR): 1) … 2) …
3) … 4) …
VEKİLİ: Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel (eski … ada, … parsel) sayılı taşınmazın bulunduğu alanda geri dönüşüm ve yeniden parselasyon yapılmasına yönelik olarak alınan … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti : Temyize konu kararda; … ada, … parsel, … ada, … parsel, … ada … parsel sayılı taşınmazları da kapsayan alanda yapılan parselasyonun … İdare Mahkemesinin … tarihli, E: …, K: …, E: …, K: … ve E: … K: … sayılı kararlarıyla iptal edildiği, anılan mahkeme kararları üzerine dava konusu işlem ile davacıların taşınmazının da aralarında bulunduğu alanda geri dönüşüm yapılmasına karar verildiği, anılan yargı kararları üzerine bağlı yetki içerisinde bulunan davalı idare tarafından, mahkeme kararlarını uygulamak adına iptal edilen parselasyonun bulunduğu alanda geri dönüşüm işlemi yapılmasının zorunluluk olduğu sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm yapıldığı, ayrıca yeni başka parseller eklenerek parselasyon yapıldığı, eski parseline en yakın alandan eş değer parsel verilmediği, eski parselinin başka kişilere verildiği, kendilerine değersiz yerlerin verildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ :Davacıların hissedar olduğu 9180 m2 büyüklüğündeki … ada, … parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda … tarihli, … sayılı ve … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararlarıyla kabul edilen parselasyon işlemi sonucu davacıların 2137,19 m2 büyüklüğünde oluşturulan … ada, … sayılı parselde hissedar edildiği, anılan parselasyon işleminin dava dışı … ada, … parsel, … ada, … parsel ve … ada, … parsel sayılı taşınmazlar yönünden iptali istemiyle Milli Eğitim Bakanlığı tarafından açılan davalarda, parselasyon işleminin iptali yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E: …, K: …, E: …, K: … ve E: …, K: … sayılı kararların, sırasıyla Danıştay Altıncı Dairesinin 12/02/2014 tarihli, E:2010/12831, K:2014/937, E:2010/12832, K:2014/936 ve E:2010/13376, K:2014/938 sayılı kararlarıyla onandığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlıkta, 1997 tarihli parselasyon işleminin iptaline ilişkin yargı kararları üzerine dava konusu … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm yapılmasına ve ayrıca uyuşmazlık konusu parselin bulunduğu alanda ilave başka parsellerin de eklenerek yeni bir parselasyon işlemi yapılmasına karar verildiği, davacılar tarafından yargı kararı üzerine yapılan parselasyon sonucu kendilerine eş değer parsel verilmediği iddiasıyla dava açıldığı halde İdare Mahkemesince, dava konusu belediye encümeni kararının sadece geri dönüşüm yapılmasına yönelik olduğu değerlendirilerek hüküm kurulduğu, dava konusu belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm yapılmasının yanında yeniden parselasyon yapıldığı hususunun dikkate alınmadığı ve geri dönüşümün de anılan yargı kararları dikkate alınarak hukuka uygun bir şekilde yapılıp yapılmadığı yönünde bir değerlendirme yapılmadan karar verildiği görülmüştür.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu alanda ilk olarak … tarihli, … sayılı ve … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararlarıyla kabul edilen parselasyon işleminin iptali istemiyle açılan davalarda parselasyonun iptaline ilişkin olarak verilen kararların uygulanması amacıyla dava konusu belediye encümeni kararının alındığı göz önüne alındığında, parselasyon işleminin iptali sonucu geri dönüşüm cetvellerinin hazırlanarak, parselasyon öncesi hukuki durumun tesisinde idarelerin takdiri değil, bağlı yetki içinde bulunduğu, iptale konu parselasyon işlemi sonucu oluşan tüm imar parsellerinin, bir önceki parsel kaydına, diğer bir ifadeyle kök parsele dönüşümünün sağlanmasının zorunlu olduğu açıktır.
Dava konusu belediye encümeni kararında geri dönüşüm yapıldığı belirtilmiş ise de; dosyada geri dönüşüme ve ardından yeniden yapılan parselasyona yönelik hiçbir belge (DOP hesabı, dağıtım cetvelleri vb.) bulunmadığından, 1997 yılında yapılan parselasyon işlemi ile davacının taşınmazlarından kesilen DOP miktarının tamamının iade edilerek davacıların kök parseline dönüşümün sağlanıp sağlanmadığı ve işlemin tüm sonuçlarıyla ortadan kalkıp kalkmadığı anlaşılamamıştır.
Öte yandan, uyuşmazlıkta davacıların temel iddiası, yeniden yapılan parselasyon ile kendilerine eş değer parsel verilmediği olmasına rağmen, İdare Mahkemesince geri dönüşüm üzerine yeniden yapılan parselasyon işlemine yönelik hiçbir değerlendirme yapılmadığı görülmüştür.
Bu durumda, İdare Mahkemesince, dava konusu belediye encümeni kararı uyarınca yapılan geri dönüşüm işleminin belirtilen yargı kararlarına uygun olarak yapılıp yapılmadığı, iptaline karar verilen parselasyon öncesi durumun yeniden tesisinin sağlanıp sağlanmadığı ve geri dönüşüm üzerine yapılan dava konusu parselasyonun dayanağı 1/1000 ölçekli uygulama imar planına, yargı kararlarına, dağıtım ilkelerine ve imar mevzuatına uygun olup olmadığı hususlarının gerekirse keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle araştırılmasından sonra bir karar verilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, eksik inceleme sonucu verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmadığından, temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacıların hissedar olduğu 9180 m2 büyüklüğündeki … ada, … parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda … tarihli, … sayılı ve … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararlarıyla kabul edilen parselasyon işlemi sonucu davacılar 2137,19 m2 büyüklüğünde oluşturulan … ada, … sayılı parselde hissedar edilmiş, anılan parselasyon işlemi, … ada, … parsel, … ada, … parsel ve … ada, … parsel sayılı taşınmazlar yönünden Milli Eğitim Bakanlığı tarafından açılan davalar sonucunda … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E: …, K: …, E: …, K: … ve E: …, K: … sayılı kararlarla iptal edilmiş, anılan kararlar sırasıyla Danıştay Altıncı Dairesinin 12/02/2014 tarihli, E:2010/12831, K:2014/937, E:2010/12832, K:2014/936 ve E:2010/13376, K:2014/938 sayılı kararlarıyla onanmıştır.
1997 tarihli parselasyon işleminin anılan yargı kararlarıyla iptaline karar verilmesi nedeniyle dava konusu … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm yapılmasına ve ayrıca uyuşmazlık konusu parselin bulunduğu alanda ilave başka parsellerin de eklenerek yeni bir parselasyon işlemi yapılması ile bu parselasyonun askıya çıkarılmasına, … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararıyla parselasyonun askıdan indirilmesine karar verilmiş, davacılar tarafından yargı kararı üzerine yapılan parselasyon sonucu kendilerine eş değer parsel verilmediği iddiasıyla dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT :
3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesinin işlem tarihinde yürürlükte olan halinde; “İmar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın, birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re’sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir. Sözü edilen yerler belediye ve mücavir alan dışında ise yukarıda belirtilen yetkiler valilikçe kullanılır.” hükmü yer almaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; iptal davaları, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmıştır.
İdare Hukukunda “İptal” kararı, bir işlemin hukuka uygun olup olmadığını denetleyen yargı organının işlemin geçerliliğini etkileyen bir sakatlık saptaması halinde, işlemin geriye yürür biçimde ortadan kalkmasını sağlayan bir yargı hükmüdür.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Uyuşmazlıkta, 1997 tarihli parselasyon işleminin iptaline ilişkin yargı kararları üzerine dava konusu … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm yapılmasına ve ayrıca uyuşmazlık konusu parselin bulunduğu alanda ilave başka parsellerin de eklenerek yeni bir parselasyon işlemi yapılmasına karar verildiği, davacılar tarafından yargı kararı üzerine yapılan parselasyon sonucu kendilerine eş değer parsel verilmediği iddiasıyla dava açıldığı halde İdare Mahkemesince, dava konusu belediye encümeni kararının sadece geri dönüşüm yapılmasına yönelik olduğu değerlendirilerek hüküm kurulduğu, dava konusu belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm yapılmasının yanında yeniden parselasyon yapıldığı hususunun dikkate alınmadığı ve bu konuda hiçbir değerlendirme yapılmadığı görülmüştür.
Öte yandan, dava konusu taşınmazın bulunduğu alanda ilk olarak … tarihli, … sayılı ve … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararlarıyla kabul edilen parselasyon işleminin iptali istemiyle açılan davalarda parselasyonun iptaline ilişkin olarak verilen kararların uygulanması amacıyla geri dönüşüm cetvellerinin hazırlanarak, tüm imar parsellerinin, bir önceki parsel kaydına, diğer bir ifadeyle kök parsele dönüşümünün sağlanması gerekmekle birlikte, dosyada geri dönüşüme ve ardından yeniden yapılan parselasyona yönelik hiçbir belge (DOP hesabı, dağıtım cetvelleri vb.) bulunmadığından, 1997 yılında yapılan parselasyon işlemi ile davacının taşınmazlarından kesilen DOP miktarının tamamının iade edilerek davacıların kök parseline dönüşümün sağlanıp sağlanmadığı ve işlemin tüm sonuçlarıyla ortadan kalkıp kalkmadığı anlaşılamamıştır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince, dava konusu belediye encümeni kararı uyarınca yapılan geri dönüşüm işleminin belirtilen yargı kararlarına uygun olarak yapılıp yapılmadığı, iptaline karar verilen parselasyon öncesi durumun yeniden tesisinin sağlanıp sağlanmadığı ve geri dönüşüm üzerine yapılan dava konusu parselasyonun dayanağı 1/1000 ölçekli uygulama imar planına, yargı kararlarına, dağıtım ilkelerine ve imar mevzuatına uygun olup olmadığı hususlarının gerekirse keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle değerlendirilmesinden sonra bir karar verilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, eksik inceleme sonucu verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacıların temyiz istemlerinin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 05/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.