Danıştay Kararı 6. Daire 2016/12506 E. 2020/9643 K. 19.10.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2016/12506 E.  ,  2020/9643 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/12506
Karar No : 2020/9643

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …Valiliği
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Samsun ili, Tekkeköy ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda … tarihli, … sayılı büyükşehir belediye meclisi kararıyla kabul edilen 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti : Temyize konu kararda; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve ek rapor ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon imar planının üst ölçekli plana aykırı olduğu, taşınmazın hemen bitişiğinde bölgeye hizmet verecek kapasitede park alanı bulunmasına rağmen, dava konusu parselde 15-20 metre genişliğinde park alanı ayrılmasının, ihtiyaç ve büyüklüğü dikkate alındığında park kullanımından beklenen amaca uygun olmadığı, dava konusu parselin kırsal alan niteliğini haiz, yapılaşmamış bir bölgede bulunmasına rağmen ayrık nizam, 4 katlı yapılaşma kararları haricinde yapı büyüklüğü (TAKS/KAKS) oran sınırı konulmadığından, kırsal alan yerine kent merkezi özelliğinde yapılaşma yoğunluğunun getirildiği, uyuşmazlıkta, mevzuatla büyükşehir belediyesine verilmiş görev ve hizmetlerin ifası kapsamında 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yapımını gerektirir bir durumun bulunmadığı, Samsun Büyükşehir Belediye Meclisince 1/5000 ölçekli plan yapıldıktan sonra ilçe belediyesinin, mevzuatla belirlenen süre içerisinde, üst ölçekli plana uygun olarak uygulama imar planı yapmasının beklenmediği, büyükşehir belediyesince mevzuat hükümlerinde kendisine tanınan yetkiyi aşacak şekilde, ilçe belediye meclisince herhangi bir karar alınmaksızın 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı ile birlikte doğrudan 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kabul edilerek onaylandığı anlaşıldığından, dava konusu 1/1000 ölçekli revizyon imar planında yetki yönüyle hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : … tarihli, … sayılı büyükşehir belediye meclisi kararıyla kabul edilen 1/50000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği neticesinde planlar arasında uyumsuzluğun kalmadığı, dava konusu revizyon planların, büyükşehir belediyesinin görev alanına girmesi nedeniyle aynı büyükşehir belediye meclisi kararıyla kabul edildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ :
Dava konusu 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planı yönünden;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın; 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planının iptaline ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın anılan kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı yönünden;
Dosyanın ve Danıştay Altıncı Dairesinin E:2016/7197 sayılı dosyasının birlikte incelenmesinden, dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planıyla Hazineye ait olan dava konusu … ada, … sayılı parsel ile dava dışı … ada, … ve … sayılı parsellerin ve yine Hazineye ait olan … ada, … sayılı parselin bir kısmının park alanına alındığı, dava konusu planlarda anılan taşınmazlarla doğu-batı yönünde aynı doğrultuda bulunan parsellerin de park alanına alındığı, uyuşmazlık konusu … ada, … sayılı parselin batı bitişiğinde yer alan Hazineye ait … ada, … sayılı parselin kısmen park alanına alınmasına yönelik dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planının iptali istemiyle aynı davacı tarafından açılan davada, … İdare Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda, taşınmazın kanal güzergahı veya taşkın sınırları içinde kaldığına yönelik olarak dosyada herhangi bir bilgi ve belge bulunmamakla birlikte yerinde yapılan keşif sırasında parselin kuzey kısmının dere yatağında kaldığı ve söz konusu dere yatağı boyunca arazide yer yer toprak kaymalarının olduğunun gözlemlendiği, parsellerin dere yatağına isabet eden bu alanlarının dava konusu işlemlerle park alanı olarak belirlendiği, yalnızca Hazinenin mağduriyetini sağlayacak şekilde parsel bazlı plan kararı üretilmeyip doğal eşikler ve ilgili kurum görüşleri doğrultusunda kamu yararı amacı ile dere yatağı boyunca park alanı kullanım kararının getirilmiş olduğunun tespit edildiği, bu nedenle revizyon imar planlarının planlama tekniklerine ve şehircilik ilkelerine uygun olduğu görüşüne yer verilmiş, bu rapor hükme esas alınarak, dava konusu 1/1000 ve 1/5000 ölçekli revizyon imar planlarının parsel bazında getirilmiş plan kararı olmadığı, dere yatağı ve DSİ görüşleri gözetilerek alandaki benzer nitelikteki tüm taşınmazlara yönelik getirilmiş bir plan kararı olduğu, olası bir taşkın durumunda can ve mal emniyeti açısından dere yatağında kalan bu alanların konut olarak işlevlendirilmeyerek park olarak belirlenmesinde kamu yararının bulunduğu, planlarda şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarihli,E:…, K:… sayılı kararın, 1/5000 ölçekli nazım imar planına yönelik bölümü Danıştay Altıncı Dairesinin 19/10/2020 tarihli, E:2016/12506, K:2020/9643 sayılı kararıyla onanmış, 1/1000 ölçekli uygulama imar planına yönelik bölümü ise bozulmuştur.
Temyize konu mahkeme kararına esas alınan ve yukarıda anılan bilirkişi raporunu hazırlayanlar dışındaki 3 kişilik bilirkişi heyetince hazırlanan raporda ise; dava konusu parselin kuzey kısmının dere yatağında kaldığı ve söz konusu dere yatağı boyunca arazide yer yer toprak kaymalarının olduğuna yönelik hiçbir değerlendirme yapılmadığı ve aynı adada yan yana bulunan parsellerin kısmen park alanına alınmasına yönelik dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı hakkında mahkemelerce, farklı kişilerce hazırlanan bilirkişi raporlarının esas alınarak, farklı kararların verildiği görülmüştür.
Olayda, dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planıyla dava konusu … ada, … sayılı parsel ile dava dışı … ada, … ve … sayılı parseller ve yine Hazineye ait olan … ada, … sayılı parselin bir kısmının park alanına alındığı, anılan parsellerin dere yatağında kaldığı ve bu dere yatağı boyunca arazide yer yer toprak kaymalarının olduğu, dava konusu planlarda da sadece uyuşmazlık konusu parselin park alanına alınmadığı, dere yatağında kalan ve anılan taşınmazlarla doğu-batı yönünde aynı doğrultuda bulunan parsellerin de park alanına alındığı, park kullanımının, dere yatağı ve DSİ görüşleri gözetilerek alandaki benzer nitelikteki tüm taşınmazlara yönelik getirilmiş bir plan kararı olduğu, olası bir taşkın durumunda can ve mal emniyeti açısından dere yatağında kalan bu alanların park kullanımına ayrılmasında kamu yararının bulunduğu, dava konusu parselin kısmen park alanına alınmasına yönelik 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planında şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, nazım imar planının iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının, 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planına yönelik bölümünün onanmasına, 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planına yönelik bölümünün bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 10/07/2018 tarih ve 30474 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 101. maddesi uyarınca Hazine malları konusunda genel yetkili kuruluş Milli Emlak Genel Müdürlüğü olup anılan Genel Müdürlük aynı Kararnamenin 99. maddesinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığının hizmet birimleri arasında sayıldığından, 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 1. maddesinin 19. fıkrası uyarınca, davacı Samsun Defterdarlığı yerine Samsun Valiliğinin (Çevre ve Şehircilik İl Müdürülüğü) davacı olarak alınması suretiyle gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
1/50000 ölçekli çevre düzeni planında konut alanında kalan Hazineye ait … ada, … sayılı parselin tamamının önceki 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planında konut alanında kaldığı, dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planıyla dava konusu … ada, … sayılı parsel, dava dışı … ada, … ve … sayılı parseller ve yine Hazineye ait olan … ada, … sayılı parselin bir kısmı ile anılan taşınmazlarla doğu-batı yönünde aynı doğrultuda bulunan parsellerin de park alanına alındığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT :
3194 sayılı İmar Kanununun “Tanımlar” başlıklı 5. maddesinin işlem tarihinde yürürlükte olan halinde; “Nazım imar planı; varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plandır. Uygulama İmar Planı; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır.” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Dosyanın ve Danıştay Altıncı Dairesinin E:2016/7197 sayılı dosyasının birlikte incelenmesinden, 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planıyla Hazineye ait olan dava konusu … ada, … sayılı parsel ile dava dışı … ada, … ve … sayılı parsellerin ve yine Hazineye ait olan … ada, … sayılı parselin bir kısmının park alanına alındığı, dava konusu planlarda anılan taşınmazlarla doğu-batı yönünde aynı doğrultuda bulunan parsellerin de park alanına alındığı, uyuşmazlık konusu … ada, …sayılı parselin batı bitişiğinde yer alan Hazineye ait …ada, … sayılı parselin kısmen park alanına alınmasına yönelik dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planının iptali istemiyle aynı davacı tarafından açılan davada, … İdare Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda, taşınmazın kanal güzergahı veya taşkın sınırları içinde kaldığına yönelik olarak dosyada herhangi bir bilgi ve belge bulunmamakla birlikte yerinde yapılan keşif sırasında parselin kuzey kısmının dere yatağında kaldığı ve söz konusu dere yatağı boyunca arazide yer yer toprak kaymalarının olduğunun gözlemlendiği, parsellerin dere yatağına isabet eden bu alanlarının dava konusu işlemlerle park alanı olarak belirlendiği, yalnızca Hazinenin mağduriyetini sağlayacak şekilde parsel bazlı plan kararı üretilmeyip doğal eşikler ve ilgili kurum görüşleri doğrultusunda kamu yararı amacı ile dere yatağı boyunca park alanı kullanım kararının getirilmiş olduğunun tespit edildiği, bu nedenle revizyon imar planlarının planlama tekniklerine ve şehircilik ilkelerine uygun olduğu görüşüne yer verilmiş, bu rapor hükme esas alınarak, dava konusu 1/1000 ve 1/5000 ölçekli revizyon imar planlarının parsel bazında getirilmiş plan kararı olmadığı, dere yatağı ve DSİ görüşleri gözetilerek alandaki benzer nitelikteki tüm taşınmazlara yönelik getirilmiş bir plan kararı olduğu, olası bir taşkın durumunda can ve mal emniyeti açısından dere yatağında kalan bu alanların konut olarak işlevlendirilmeyerek park olarak belirlenmesinde kamu yararının bulunduğu, planlarda şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararın, 1/5000 ölçekli nazım imar planına yönelik bölümü Danıştay Altıncı Dairesinin 19/10/2020 tarihli, E:2016/12506, K:2020/9643 sayılı kararıyla onanmış, 1/1000 ölçekli uygulama imar planına yönelik bölümü ise bozulmuştur.
Temyize konu mahkeme kararına esas alınan ve yukarıda anılan bilirkişi raporunu hazırlayanlar dışındaki 3 kişilik bilirkişi heyetince hazırlanan raporda ise; dava konusu parselin kuzey kısmının dere yatağında kaldığı ve söz konusu dere yatağı boyunca arazide yer yer toprak kaymalarının olduğuna yönelik hiçbir değerlendirme yapılmadığı ve aynı adada yan yana bulunan parsellerin kısmen park alanına alınmasına yönelik dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı hakkında mahkemelerce, farklı kişilerce hazırlanan bilirkişi raporlarının esas alınarak, farklı kararların verildiği görülmüştür.
Olayda, dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planıyla dava konusu … ada, … sayılı parsel ile dava dışı … ada, … ve … sayılı parseller ve yine Hazineye ait olan … ada, … sayılı parselin bir kısmının park alanına alındığı, anılan parsellerin dere yatağında kaldığı ve bu dere yatağı boyunca arazide yer yer toprak kaymalarının olduğu, sadece uyuşmazlık konusu parselin park alanına alınmadığı, dere yatağında kalan ve anılan taşınmazlarla doğu-batı yönünde aynı doğrultuda bulunan parsellerin de park alanına alındığı, park kullanımının, dere yatağı ve DSİ görüşleri gözetilerek alandaki benzer nitelikteki tüm taşınmazlara yönelik getirilmiş bir plan kararı olduğu, olası bir taşkın durumunda can ve mal emniyeti açısından dere yatağında kalan bu alanların park kullanımına ayrılmasında kamu yararının bulunduğu, dava konusu parselin kısmen park alanına alınmasına yönelik 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planında şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, nazım imar planının iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine,
2.Dava konusu işlemlerin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planına yönelik bölümünün ONANMASINA, 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planına yönelik bölümünün BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 19/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.