Danıştay Kararı 6. Daire 2016/11972 E. 2020/13773 K. 25.12.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2016/11972 E.  ,  2020/13773 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/11972
Karar No : 2020/13773

TEMYİZ EDENLER : l- (DAVALI) …Belediye Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av. …

ll- (DAVALI YANINDA MÜDAHİLLER): 1- … 2- …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Kaymakamlığı – …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … İli, … İlçesi, …Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın imar planının yapılmasına, kararın gereği için imar müdürlüğüne gönderilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı belediye meclisi kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazın her ne kadar bugün itibarıyla 1655 afet kotunun üstünde kaldığı yönünde bazı belgeler/ölçümler var ise de, aynı taşınmazın önceki ölçümlere ve halihazır İller Bankası haritalarına göre 08.06.1995 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla ilan edilen “afet bölgesi” içerisinde yer aldığı, anılan Bakanlar Kurulu kararına karşı dava açıldığına dair bir belgenin bulunmadığı, Bakanlar Kurulu kararının hukuken ayakta olduğu ve bu Karar uyarınca taşınmazın afet bölgesi sınırı içerisinde kaldığı, idarece taşınmazın afet bölgesinden çıkarılması için ilgili Bakanlık aracılığıyla Bakanlar Kurulunca kabul edilen “afet bölgesi” ilan sınırından çıkarılması yönünde bir talepte bulunulmadığı ve bu yönde bir karar tesis ettirilmeksizin taşınmazın afet kotu üzerinde kaldığının tespiti ile imar planı yapılması için imar müdürlüğüne sevkine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davalı tarafından, 19.03.2015 tarihli İller Bankası hâlihazır paftasına göre uyuşmazlık konusu taşınmazın bulunduğu bölgenin 1655 m. afet kotunun üstünde kaldığı, … tarih ve … sayılı Bitlis İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü yazısında da, ilgili parselin güncel hâlihazır haritalarının incelenmesi neticesinde 08.06.1995 tarih ve 6925 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla belirlenen 1655 m. afet kotunun üstünde kaldığının belirtildiği, taşınmazın yapılaşmasına engel bir durum bulunmadığı ileri sürülmektedir.
Müdahiller tarafından, uyuşmazlık konusu gereğince bilirkişi heyetinde jeoloji alanında bir uzmanın bulunması gerekirken bulunmadığı, bu raporda dahi uyuşmazlık konusu taşınmazın 1655 m. afet kotunun üstünde kaldığının tespit edildiği, Mahkemeye ibraz ettikleri bilirkişi raporuna göre de taşınmazın afet kotunun üstünde kaldığının tespit edildiği, taşınmazın imara açılmasına engel bir durum bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY : Uyuşmazlık konusu taşınmazın bulunduğu alan 08.06.1995 tarih ve 6925 sayılı mülga Bakanlar Kurulu kararıyla afet maruz bölge olarak ilan edilmiştir. … tarih ve …sayılı İller Bankası görüşü doğrultusunda ve taşınmazın afet kotunun üstünde kaldığı tespit edildiği gerekçesiyle taşınmazın imar planı yapılmasına ilişkin dava konusu işlemin tesis edilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, İdare Mahkemesince, uyuşmazlık konusu taşınmazın 08.06.1995 tarih ve 6925 sayılı mülga Bakanlar Kurulu kararıyla afet maruz bölge olarak ilan edilen alanın içinde yer aldığı, davalı idarece taşınmazın afet bölgesinden çıkarılması için ilgili Bakanlık aracılığıyla Bakanlar Kurulunca kabul edilen afet bölgesi ilan sınırından çıkarılması yönünde bir talepte bulunulmadığı ve bu yönde bir karar tesis ettirilmeksizin taşınmazın imar planının yapılmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş ise de, müdahiller tarafından verilen ve Danıştay Genel Yazı İşleri Müdürlüğünün kayıtlarına 13/03/2017 tarihinde giren ek beyan dilekçesiyle ibraz edilen 20/02/2017 tarih ve 2017/9966 sayılı mülga Bakanlar Kurulu kararıyla sözü edilen alanda afete maruz bölgenin yeniden belirlendiği ve Mahkemenin kararına dayanak oluşturan … tarih ve … sayılı kararın yürürlükten kaldırıldığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince, uyuşmazlık konusu taşınmazın 20/02/2017 tarih ve 2017/9966 sayılı mülga Bakanlar Kurulu kararıyla belirlenen afete maruz bölge açısından yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.
Öte yandan, davalı tarafların iddiaları da göz önünde bulundurularak, uyuşmazlık konusu taşınmazın belirlenen afet kotunun altında kalıp kalmadığının, yapılaşmaya açılmasına engel bir durum bulunup bulunmadığının gerekirse aralarında jeoloji alanında bir uzmanın olduğu bilirkişi heyetiyle, mahallinde yeniden keşif ve bilirkişi incelmesi yaptırılması suretiyle netleştirilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, belirtilen hususlar açıklığa kavuşturulduktan sonra dava hakkında karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalı tarafların temyiz isteminin kabulüne,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 25/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.