Danıştay Kararı 6. Daire 2016/11674 E. 2020/9200 K. 13.10.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2016/11674 E.  ,  2020/9200 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/11674
Karar No : 2020/9200

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Belediye Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR): 1- … 2- … 3- …
4- … 5- … 6- …
7- … 8- … 9- …
10- … 11- … 12- …
13- … 14- … 15- …
16- … 17- …
VEKİLİ : Av. …
Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … ili, …ilçesi, … Mahallesi, …parsel sayılı taşınmaza ilişkin parselasyon yapılmasına dair 25/06/2014 tarih, 2014/1652 sayılı belediye encümeni kararının ve … parsel sayılı taşınmaza ilişkin parselasyon yapılmasına dair 25/06/2014 tarih, 2014/1653 sayılı belediye encümeni kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; dosyanın ve yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen raporun birlikte değerlendirilmesinden, parselasyon işlemlerinin 2981 sayılı Kanun uyarınca yalnızca iki taşınmaza özgü olarak 12/07/2013 tarih ve 1525 sayılı belediye meclis kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli …TEM Güneyi Uygulama İmar Planına dayalı olarak yapıldığı, imar planında kısmen konut alanında kalan … parsel sayılı taşınmaz üzerinde gecekondular bulunduğundan 2981 sayılı Kanunun 10/b-c hükümleri ile Ek-1. maddesinin anılan taşınmaz açısından uygulanma imkanı olduğu, … parsel sayılı taşınmazın ise 1/1000 ölçekli uygulama imar planında tamamı kamusal kullanıma ayrıldığından ve üzerinde gecekondu şeklinde yapılaşma ve özel parselasyona dayalı hisseli paylaşımı söz konusu olmadığından taşınmaz açısından 2981 sayılı Kanun uyarınca parselasyon yapılmasının olanaklı olmadığı, parselasyon işleminin taşınmazlarda belirlenen kamusal kullanımların bedelsiz olarak kamuya kazandırılması amacıyla yapıldığı, bu nedenle daha geniş alana hizmet edecek sosyal donatı alanlarının kamuya kazandırılması yükünün davacılara yüklendiği, taşınmazların değer kaybına uğradığı, düzenleme ortaklık payı (DOP) hesabı yapılmadan doğrudan DOP kesintisinin % 40 olarak belirlendiği, ayrıca düzenleme ortaklık payından karşılanması gereken alanda hisse tahsisi yapıldığı anlaşıldığından, parselasyon işlemlerinde mevzuata ve dağıtım tekniklerine uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Taşınmazlara ilişkin yeni parselasyon işlemi onaylandığından davanın konusuz kaldığı, kesinleşen imar planına dayalı yapılan parselasyon işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Dava konusu taşınmazları kapsayan alanda 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yürürlükte olduğu halde, taşınmazlar açısından 2981 sayılı Kanunun 10/c hükmü uyarınca parselasyon yapıldığı görülmektedir.
2981 sayılı Kanun kapsamında yer alan 10/c hükmünün uygulanması ancak parselasyon yapılacak alanda ıslah imar planı yapılmış olması halinde mümkün olup, uygulama imar planı bulunan alanlarda 2981 sayılı Kanun kapsamındaki 10/c hükmünün uygulanması hukuken mümkün olmadığından, 2981/3290 sayılı Kanunun 10/c maddesi uyarınca tesis edilen parselasyon işlemlerinde bu gerekçeyle hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının belirtilen gerekçe ile onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY: Uyuşmazlığa konu taşınmazlardan …sayılı parsel, 12.07.2013 tarihinde onaylanan … TEM Güneyi 4 Etap 1/1000 ölçekli Uygulama İmar planında kısmen konut alanı, kısmen 7 ve 10 metrelik yol, kısmen park, kısmen dini tesis alanı belirlenmiş, … parsel sayılı taşınmaz ise kısmen ilköğretim, kısmen ortaöğretim alanı, kısmen yol ve park, kısmen de dini tesis alanı olarak ayrılmıştır.
Yukarıda anılan imar planına dayalı olarak … ve … parsel sayılı taşınmazlara özgü 2981 sayılı Kanunun 10/c ve Ek:1. maddeleri uyarınca parselasyon yapılmasına dair dava konusu edilen belediye encümeni kararlarının haricen öğrenilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 sayılı İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanunun 3290 sayılı Kanunla değişik 10. maddesinin (c) bendinde, imar mevzuatına aykırı bina yapılmış, hisseli arsa ve araziler veya özel parselasyona dayalı arazilerde, imar adası veya parseli olabilecek büyüklükteki alanlarda, binalı veya binasız arsa ve arazileri birbirleriyle, yol fazlalarıyla veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerle birleştirmeye bunları yeniden ada ve parsellere ayırmaya, yapılara yeniden doğan imar ada veya parseli içinde kalanları yapı sahiplerine, yapı olmayanları diğer hisse sahiplerine müstakil veya hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre vermeye, bunlar adına tescil ettirmeye ve tescil işlemi dışında kalanların hisselerini 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre tespit edilecek bedeli peşin ödenmek veya parsel sahipleri aleyhine kanuni ipotek tesis edilerek, tapu sicilinden terkin ettirmeye belediye veya valiliklerin resen yetkili oldukları hükmüne, aynı Kanunun 3290 sayılı Kanun ile değişik Ek 1. maddesinde ise, imar planı olan yerlerde, 09.5.1985 tarih ve 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi gereğince arsa ve arazi düzenlemelerinde, binalı veya binasız arsa ve arazilere bu Kanundan önce özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerler dikkate alınarak müstakil, hisseli parselleri veya üzerinde yapılacak binaların daire miktarları göz önünde bulundurularak kat mülkiyeti esasına göre arsa paylarını sahipleri adlarına resen tescil ettirmeye valilik veya belediyelerin yetkili olduğu hükmüne yer verilmiştir.
2981 sayılı Kanunun Uygulamasına Dair Yönetmeliğin 4. maddesinde, ıslah imar planı; düzensiz ve sağlıksız biçimde oluşmuş yapı topluluklarının veya yerleşme alanlarının, sınırları belli edilmek suretiyle, mevcut durumu da dikkate alınarak dengeli, düzenli ve sağlıklı hale getirilmesi amacıyla, halihazır haritalar üzerine yapılan ve yapılanma şartlarını da belirleyen imar planı olarak tanımlanmış, 20. maddesinde, bir yerleşme alanı ya da yapı topluluğu niteliği kazanmış gecekondu alanlarında, üzerinde bir yerleşme alanı ya da yapı topluluğu niteliği kazanmış imar mevzuatına aykırı yapılar bulunan hisseli arsa veya arazilerde, üzerinde imar planı ve mevzuat hükümlerine aykırı yapılanmalar bulunan ve bu nedenle, uygulama kabiliyeti kalmamış olan imar planı olan alanlarda ve ıslah imar planı olabilecek nitelikleri taşımadığı belediye ya da valilikçe belirlenen, özel parselasyon planı bulunan alanlarda ıslah imar planı yapılacağı öngörülmüştür.
3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesinde ise, imar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın, birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re’sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyelerin yetkili olduğu, sözü edilen yerler belediye ve mücavir alan dışında ise yukarıda belirtilen yetkilerin valilikçe kullanılacağı belirtilmiştir.
Yukarıdaki hükümlerin birlikte değerlendirilmesinden; ıslah imar planı olan yerlerde ıslah imar planının uygulama araçlarından birini oluşturan parselasyon işleminin 2981 sayılı Kanunun 10/c hükmüne göre yapılabildiği, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi uyarınca yapılacak parselasyon işleminin ancak uygulama imar planına dayalı olarak yapılabileceği, 2981 sayılı Kanunun Ek 1. maddesinin ise; 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi uyarınca yapılacak parselasyon işlemlerini tamamlayıcı nitelikte uygulama yapılmasına olanak sağladığı, bu maddenin amacının, 3194 sayılı Kanun uyarınca yapılan parselasyon işlemlerinin uygulanmasında problemlere neden olan özel parselasyona dayalı olarak veya hisse karşılığı satın alınan yerlere bir çözüm getirmek olduğu, 2981 sayılı Kanunun Ek 1. maddesinin 3194 sayılı Kanunun 18. maddesinden farklı olarak özel parselasyona dayalı satın alınan yerlerin müstakil tahsis edilmesine olanak sağladığı, ıslah imar planı olmayan yerde de 2981 sayılı Kanunun 10/c hükmü uyarınca uygulama yapılamayacağı anlaşılmaktadır.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7. maddesinin 1.fıkrasının (b) bendinde de, çevre düzeni planına uygun olmak kaydıyla, büyükşehir belediye ve mücavir alan sınırları içinde 1/5.000 ile 1/25.000 arasındaki her ölçekte nazım imar planını yapmak, yaptırmak ve onaylayarak uygulamak; büyükşehir içindeki belediyelerin nazım plana uygun olarak hazırlayacakları uygulama imar planlarını, bu planlarda yapılacak değişiklikleri, parselasyon planlarını ve imar ıslah planlarını aynen veya değiştirerek onaylamak ve uygulanmasını denetlemek büyükşehir belediyesinin görevleri arasında sayılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlıkta, taşınmazları kapsayan alanda 2013 tarihli 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yürürlükte olduğundan 2981 sayılı Kanunun 10/c maddesinin uygulanma imkanı bulunmadığı halde, bu maddeye istinaden dava konusu işlemlerin tesis edildiği, taşınmazlar açısından bedele çevirme yapılarak taşınmaz maliklerinin leh ve aleyhlerine ipotek tesis edildiği, 5216 sayılı Kanunun 7/b maddesi uyarınca zorunlu olduğu halde belediye encümeni kararları içeriğinde … Büyükşehir Belediye Başkanlığı onayının gerekli olmadığı ifade edilerek, parselasyon işlemlerinin büyükşehir belediye başkanlığı onayına sunulmadığı görülmektedir.
Bu itibarla; 2981 sayılı Kanun kapsamında yer alan 10/c hükmünün uygulanması ancak parselasyon yapılacak alanda ıslah imar planı yapılmış olması halinde mümkün olup, uygulama imar planı bulunan alanlarda 2981 sayılı Kanun kapsamındaki 10/c hükmünün uygulanması hukuken mümkün olmadığından, yukarıda anılan mevzuat hükümlerine aykırı olarak 2981/3290 sayılı Kanunun 10/c maddesi uyarınca tesis edilen parselasyon işlemlerinde bu gerekçeyle hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, dava konusu parselasyon işlemlerinin iptaline yönelik olarak verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında sonucu itibariyle isabetsizlik bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.