Danıştay Kararı 6. Daire 2016/11630 E. 2020/10634 K. 10.11.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2016/11630 E.  ,  2020/10634 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/11630
Karar No : 2020/10634

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR): 1- …
2- …
KARŞI TARAF (DAVALI): … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacıların hissedarı olduğu … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerine yapılan inşaat için davalı idare tarafından onaylanan mimari proje ile söz konusu inşaat için … adına düzenlenen yapı ruhsatının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; 3194 sayılı İmar Kanunun ilgili hükümleri ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, uyuşmazlığa konu taşınmaz üzerine inşaat yapmak için hazırlanarak davalı idare tarafından onaylanan mimari proje ile bu proje doğurultusunda alınan yapı ruhsatının mevcut imar planı dorultusunda, hazırlanan 14/05/2012 tarihli imar durum belgesine uygun hazırlandığı görüldüğünden iptali istenilen dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan, her ne kadar davacılar tarafından yapılan inşaatın bitişik nizam kurallarına uyulmaksızın kaldırım ve yol işgal edilmek suretiyle fazladan inşaat alanı elde edildiği ileri sürülmekte ise de; bu iddiaların ruhsat ve mimari projesine aykırı yapılar hakkında tesis edilecek idari işlemlerin yargısal denetiminde (başka bir dava alanında) ileri sürülebileceği ve iptali istenilen mimari proje ve yapı ruhsatına karşı açılan bu davaya dayanak alınamayacağından bu yöndeki iddiaların yerinde görülmediği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu işlemlerin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacıların hissedarı olduğu, … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada … parsel sayılı taşınmaz üzerine inşaat yapmak için … isimli kişi tarafından … tarihli, … sayılı yapı ruhsatının alınarak inşaatın yapılmaya başlanıldığı, ancak, mevcut parselde bina olmasına rağmen bitişik nizam kurallarına uyulmaksızın, kaldırım ve yol işgal edilmek suretiyle fazladan inşaat alanı elde edilerek söz konusu inşaatın yapıldığı yönünde davacılar tarafından davalı idareye 30/07/2015,301/07/2015, 07/08/2015 ve 10/08/2015 tarihlerinde yazılı olarak şikayette bulunuldugu, söz konusu inşaatın devam etmesi üzerine, yapı ruhsatının ve ruhsat eki mimari projenin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile Vergi Usul Kanununun uygulanacağı haller” başlıklı 31. maddesinde; “Bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda; hakimin davaya bakmaktan memnuiyeti ve reddi, ehliyet, üçüncü şahısların davaya katılması, davanın ihbarı, tarafların vekilleri, feragat ve kabul, teminat, mukabil dava, bilirkişi, keşif, delillerin tespiti, yargılama giderleri, adli yardım hallerinde ve duruşma sırasında tarafların mahkemenin sukünunu ve inzibatını bozacak hareketlerine karşı yapılacak işlemler ile elektronik işlemlerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygunlanır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 31. maddesinin yollamada bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesinde;”1) Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. 2) Bu hak; a) Yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, b) Açıklama ve ispat hakkını, c) Mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içerir.” hükmüne, 66. maddesinde; “Üçüncü kişi, davayı kazanmasında hukuki yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, tahkikat sona erinceye kadar, fer’î müdahil olarak davada yer alabilir.” hükmüne, 67.maddesinde; “(1) Müdahale talebinde bulunan üçüncü kişi, yanında katılmak istediği tarafı, müdahale sebebini ve bunun dayanaklarını belirten bir dilekçeyle mahkemeye başvurur. (2) Müdahale dilekçesi, davanın taraflarına tebliğ edilir. Mahkeme, gerekirse taraflarla birlikte üçüncü kişiyi de dinlemek üzere davet eder, gelmeseler dahi müdahale talebi hakkında karar verir.” hükmüne, 68. maddesinde; “(1) Müdahale talebinin kabulü hâlinde müdahil, davayı ancak bulunduğu noktadan itibaren takip edebilir. Müdahil, yanında katıldığı tarafın yararına olan iddia veya savunma vasıtalarını ileri sürebilir; onun işlem ve açıklamalarına aykırı olmayan her türlü usul işlemlerini yapabilir. (2) Mahkeme, katıldığı noktadan itibaren, taraflara bildirilen işlemleri müdahile de tebliğ eder.” hükmüne, 69. maddesinde; ” (1) Müdahilin de yer aldığı asıl davada hüküm, taraflar hakkında verilir.” hükmüne, 266. maddesinde; “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz.” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Uyuşmazlıkta, … ada, … parsel sayılı taşınmaz için verilen yapı ruhsatının ve iptali istemiyle dava açılmış olmasına rağmen, İdare Mahkemesince davanın sonucundan doğrudan etkilenen anılan yapı sahiplerine davanın ihbar edilmediği, işin esasına yönelik olarak da dava konusu yapı ruhsatının dayanak uygulama imar planına ve mevzuata uygun olarak düzenlenip düzenlenmediğinin tespiti açısından mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekirken dosya üzerinden karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacının talebi ve iddiaları dikkate alınarak, davanın ihbarından sonra, dava konusu yapı ruhsatının imar planı ve imar mevzuatı açısından uygun olup olmadığının mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmak suretiyle açıklığa kavuşturulması ve dava hakkında karar verilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, davanın reddine ilişkin temyize konu İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacıların temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 10/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.