Danıştay Kararı 6. Daire 2016/11003 E. 2020/10471 K. 05.11.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2016/11003 E.  ,  2020/10471 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/11003
Karar No : 2020/10471

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığ/ …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…., K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem : Kırşehir ili, Kaman ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararıyla kabul edilen parselasyon işlemi ile dayanağı … tarihli, … sayılı belediye meclisi kararıyla kabul edilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti : Temyize konu kararda; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu uygulama imar planında, parselin büyük bölümünün ayrık nizam iki katlı konut adasına isabet etmekle birlikte parselin güneydoğusundan geçen 10 metrelik ve güneybatısından geçen 7 metrelik yaya yollarının kesişim noktasının parseldeki yapının bir bölümünü de içine alacak şekilde düzenlendiği, anılan yolların planlama alanının bu kesiminde cephe-servis verme imkanları açısından gerekli yollar olduğu, kaldırılması veya kapatılmasının planlama teknikleri açısından mümkün olmayacağı, davacı parselindeki tek katlı ve kısmen iyi durumdaki yapının imar planı kararı ile getirilen iki kat yapılaşma hakkı uyarınca kısa dönemde yıkılıp yeniden yapılaşmasının sağlanamayacağı, mevcut yapılaşma koşulları ve yol genişlikleri dikkate alındığında ada köşesinin kırık bir şekilde oluşturulmasının planlama ilke ve teknikleri açısından gerekli ve zorunlu kılan bir hususun bulunmadığı, dava konusu planda bu yönüyle şehircilik ilkelerine, planlama esas ve tekniklerine uyarlılık olmadığı, ancak bu hususun 2014 yılında yapılan plan revizyonu ile düzeltildiği, dava konusu parselasyonun daha önceden mahkemece iptaline karar verildiği, söz konusu mahkeme kararının uygulanmasına yönelik olarak … tarihli,… sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm kararının alındığı, geri dönüşümüne karar verilen parseller arasında davacıya tahsis edilen parsellerin yer aldığı … ve … sayılı adaların da olduğu görüldüğünden parselasyon işlemi yönünden davanın konusuz kaldığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden davanın reddine, parselasyon işlemi yönünden dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu imar planı ve parselasyon ile evinin ve bahçesinin bir kısmının yola bir kısmının komşu parsele katıldığı, taşınmazın parçalanarak kullanılamaz hale getirildiği, geri dönüşüm kararının henüz uygulanmadığı, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu 988 m2 büyüklüğündeki … ada, … sayılı parselin 2001 onay tarihli 1/5000 ölçekli nazım imar planında konut alanında, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planında kısmen ayrık nizam 2 kat konut alanında, kısmen de 7 ve 10 metre genişliğindeki yollarda kaldığı, parselin kısmen isabet ettiği bu 7 ve 10 metrelik yolların kesiştiği kısımda dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ile oluşturulan köşe kırığı nedeniyle davacının yapısının bir kısmının yolda kaldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık konusu parselasyon işlemiyle; daha önceki yola terk miktarı dikkate alınarak parselden 118 m2 düzenleme ortaklık payı (DOP) kesildikten sonra davacının kalan 870 m2 imara tahsisinin 3 ayrı imar parselinde yapıldığı, kadastral parselin bulunduğu yerde 683 m2 büyüklüğünde oluşturulan …. ada, … sayılı parselin davacıya müstakil olarak verildiği, davacının, kadastral parselin batısında oluşturulan … ada, … sayılı imar parselinde 3 kişiyle, davalı idarenin yoldan ihdas sonucu elde ettiği 74 m2 hisse ve başka bir kişinin hissesi ile oluşturulan 626 m2 büyüklüğündeki … ada, … sayılı taşınmazda hisselendirildiği görülmüştür.
Dava konusu parselasyon işleminin iptali istemiyle dava dışı kişiler tarafından açılan davalarda parselasyonun iptali yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarihli, E:…, K:…, E:…, K:…, E:…, K:…. sayılı kararları sırasıyla Danıştay Altıncı Dairesinin 22/10/2010 tarihli, E:2008/12403, K:2010/9696, E:2008/12405, K:2010/9704 ve E:2008/12404, K:2010/9697 sayılı kararlarıyla onanmış, bu yargı kararları uyarınca … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm yapılmasına karar verilmiştir.
Uyuşmazlık konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden yapılan değerlendirme :
Dava konusu 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planında gösterilen, uyuşmazlık konusu parselin bulunduğu yapı adası ile doğudaki yapı adasını birbirinden ayıran ve taşınmazın bir kısmının isabet ettiği 10 metre genişliğindeki yolun, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının dayanağı olan 1/5000 ölçekli nazım imar planında gösterilmediği anlaşılmıştır.
Bu kapsamda dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının dayanağı olan 1/5000 ölçekli nazım imar planında düzenlenmeyen 10 metre genişliğindeki imar yolunun doğrudan dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planında gösterilmesinde planlar arasındaki hiyerarşi açısından uyarlık bulunmamaktadır.
Bu nedenle, İdare Mahkemesince 1/1000 ölçekli uygulama imar planının 10 metre enkesitli yol fonksiyonuna ilişkin kısmının iptaline karar verilmesi gerekmektedir.
Uyuşmazlık konusu parselasyon işlemi yönünden yapılan değerlendirme :
İdare Mahkemesince, dava konusu parselasyona yönelik olarak … tarihli,… sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm kararı alındığı, geri dönüşümüne karar verilen parseller arasında davacıya tahsis edilen parsellerin yer aldığı … ve … sayılı adaların da olduğu görüldüğünden parselasyon işlemi yönünden davanın konusuz kaldığı sonucuna varılmış ise de; geri dönüşüme yönelik olarak alınan … tarihli,… sayılı belediye encümeni kararının, yargı kararının uygulanması amacıyla tesis edildiği, dolayısıyla parselasyon işlemi yönünden davayı konusuz bırakmayacağı, parselasyona yönelik olarak mahkemece bir karar verilmesi gerektiği açıktır.
İdare Mahkemesince, uyuşmazlık konusu parselasyon işleminin dayanağı 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptaline karar verilmesi gerektiğinden, bu plan uyarınca tesis edilen parselasyon işleminin de iptaline karar verilmesi gerekmektedir.
Öte yandan, parselasyon işlemi yapılırken düzenleme alanında kapanan kadastral yolların bulunması durumunda düzenleme ortaklık payının, kamu alanlarına ayrılan yerlerden bu kapanan kadastral yolların düşülmesinden sonra hesaplanması ve düzenlemeye giren parsel maliklerinden bu miktarın alınması suretiyle şahıs arazilerinden daha fazla oranda düzenleme ortaklık payı kesilmesine yol açılmaması gerekir.
Dava konusu parselasyon işleminde, belediye adına yoldan ihdas suretiyle oluşturulan bazı parsellerin belediye adına dağıtıma girdiği, bu parsellerden DOP kesildikten sonra belediye adına imar parseli tahsis edildiği, bu şekilde oluşturulan parsellerden biri olan … ada, … sayılı imar parselinde davacının davalı belediye ile hisselendirildiği görülmüştür.
Kadastral yolların ihdas edilerek belediye adına tescil edildiği ve böylece düzenleme ortaklık payının olması gerekenden fazla hesaplandığı ve düzenlemeye giren taşınmazlardan daha fazla oranda DOP alındığı anlaşıldığından parselasyon işleminde bu yönden de hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu itibarla, dava konusu işlemlerin iptalinde karar verilmesi gerekirken, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden davanın reddi, parselasyon işlemi hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolunda verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmadığından, temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :
Uyuşmazlık konusu 988 m2 büyüklüğündeki … ada, … sayılı parselin 2001 onay tarihli 1/5000 ölçekli nazım imar planında konut alanında, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planında kısmen ayrık nizam 2 kat konut alanında, kısmen de 7 ve 10 metre genişliğindeki yollarda kaldığı, parselin kısmen isabet ettiği bu 7 ve 10 metrelik yolların kesiştiği kısımda dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ile oluşturulan köşe kırığı nedeniyle davacının yapısının bir kısmının yolda kaldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık konusu parselasyon işlemiyle; daha önceki yola terk miktarı dikkate alınarak parselden 118 m2 düzenleme ortaklık payı (DOP) kesildikten sonra davacının kalan 870 m2 imara tahsisinin 3 ayrı imar parselinde yapıldığı, kadastral parselin bulunduğu yerde 683 m2 büyüklüğünde oluşturulan … ada, … sayılı parselin davacıya müstakil olarak verildiği, davacının, kadastral parselin batısında oluşturulan … ada, … sayılı imar parselinde 3 kişiyle, davalı idarenin yoldan ihdas sonucu elde ettiği 74 m2 hisse ve bir kişinin hissesi ile oluşturulan 626 m2 büyüklüğündeki … ada, … sayılı taşınmazda hisselendirildiği görülmüştür.
Dava konusu parselasyon işleminin iptali istemiyle dava dışı kişiler tarafından açılan davalarda verilen … İdare Mahkemesinin … tarihli, E:…, K:…, E:…, K:…, E:…, K:… sayılı iptal kararları sırasıyla Danıştay Altıncı Dairesinin 22/10/2010 tarihli, E:2008/12403, K:2010/9696, E:2008/12405, K:2010/9704 ve E:2008/12404, K:2010/9697 sayılı kararlarıyla onanmış, bu yargı kararları uyarınca … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm yapılmasına karar verilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT :
3194 sayılı İmar Kanununun “Tanımlar” başlıklı 5. maddesinin işlem tarihinde yürürlükte olan halinde; “Nazım imar planı; varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plandır. Uygulama İmar Planı; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır.” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan hüküm uyarınca, planlar arasındaki hiyerarşi kapsamında nazım imar planından sonra yapılacak olan uygulama imar planının nazım imar planına uygun yapılması gerekmektedir.
3194 sayılı İmar Kanununun “Arsa ve Arazi düzenlemesi” başlıklı 18. maddesinde; imar sınırı içindeki binalı ve binasız arazi ve arsaların plan ve mevzuata uygun, inşaata veya tespit edilmiş olan diğer kullanma şekillerine elverişli duruma getirilmesi amacıyla düzenlenmesi için, sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın bunları birbirleriyle, yol fazlalarıyla ve belediyeye, kamu kurumlarına ait yerlerle birleştirerek plan ve mevzuat gereklerine göre hisseli ve hissesiz olarak yeniden parsellere ayırmaya ve bu parselleri kişilere dağıtmaya belediyelerin yetkili olduğu hükme bağlanmıştır. Bu çerçevede 3194 sayılı Kanunun 18. maddesinde tanımlanan parselasyon işlemi, bir düzenleyici işlem olan uygulama imar planının uygulanmasının (hayata geçirilmesinin) araçlarından birini oluşturmaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Uyuşmazlık konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden yapılan değerlendirme :
Dava konusu 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planında gösterilen, uyuşmazlık konusu parselin bulunduğu yapı adası ile doğudaki yapı adasını birbirinden ayıran ve taşınmazın bir kısmının isabet ettiği 10 metre genişliğindeki yolun, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının dayanağı olan 1/5000 ölçekli nazım imar planında gösterilmediği anlaşılmıştır.
Bu kapsamda dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının dayanağı olan 1/5000 ölçekli nazım imar planında düzenlenmeyen 10 metre genişliğindeki imar yolunun doğrudan dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planında gösterilmesinde planlar arasındaki hiyerarşi açısından uyarlık bulunmamaktadır.
Bu nedenle, İdare Mahkemesince 1/1000 ölçekli uygulama imar planının 10 metre enkesitli yol fonksiyonuna ilişkin kısmının iptaline karar verilmesi gerekmektedir.
Uyuşmazlık konusu parselasyon işlemi yönünden yapılan değerlendirme :
İdare Mahkemesince, dava konusu parselasyona yönelik olarak … tarihli,… sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm kararı alındığı, geri dönüşümüne karar verilen parseller arasında davacıya tahsis edilen parsellerin yer aldığı … ve … sayılı adaların da olduğu görüldüğünden parselasyon işlemi yönünden davanın konusuz kaldığı sonucuna varılmış ise de; geri dönüşüme yönelik olarak alınan 03.07.2014 tarihli,138 sayılı belediye encümeni kararının, yargı kararının uygulanması amacıyla tesis edildiği, dolayısıyla parselasyon işlemi yönünden davayı konusuz bırakmayacağı, parselasyona yönelik olarak mahkemece bir karar verilmesi gerektiği açıktır.
İdare Mahkemesince, uyuşmazlık konusu parselasyon işleminin dayanağı 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptaline karar verilmesi gerektiğinden, bu plan uyarınca tesis edilen parselasyon işleminin de iptaline karar verilmesi gerekmektedir.
Parselasyon işleminin amacı; imar planı, plan raporu ve ilgili yönetmelik hükümlerine göre, imar adasının biçim ve boyutu, yapı düzeni, inşaat yaklaşma sınırı ve bahçe mesafeleri, yapı yüksekliği ve derinliği, yerleşme yoğunluğu, taban alanı ve kat alanı katsayısı, arazinin kullanılma şekli, mülk sınırları, mevcut yapıların durumu göz önüne alınmak suretiyle üzerinde yapı yapmaya elverişli imar parseli oluşturmaktır. Düzenleme sınırı içerisinde bulunan yol, yeşil alan gibi kamusal alanların bedelsiz olarak kamuya kazandırılması için imar parsellerinde oluşacak değer artışı karşılığında düzenleme ortaklık payı alınması mümkün olmakla birlikte, asıl amaç plana uygun yapı yapmaya elverişli imar parselleri oluşturmaktır.
Kadastral yolların kapatılıp ilgili idare adına ihdas edilerek tescil görmesi ve düzenleme sahasında kadastral aşamada malik olmayan ancak ihdas yoluyla adına tescil yapılan ilgili idarenin kadastral taşınmaz malikleri gibi nitelendirilmesi söz konusu olamaz.
Bu kapsamda daha önce genel hizmetler için kullanılan kadastral yolların imar planı kararı ile arzdaki fiili kullanımı sona ermekle birlikte; alanda imar planı ile genel hizmetler kapsamındaki yollar için taşınmaz ayrılması karşısında, ihdasen tescil edilen kapanan yolların düzenleme sonucu elde edilen umumi hizmetler alanına tahsis edilmesi gerekmektedir.
Aksine bir yaklaşım, umumi hizmet alanları olarak hizmet gören ve kapanan yolların miktarı kadar ilave bir alandan, kadastral karşılığı olmadan düzenleme alanında taşınmaz edinilmesi sonucunu doğurur ki bu durum mülk sahiplerinin aleyhine bir sonuç yaratması yanında 3194 sayılı Yasanın 18. maddesinin amacının dışında, ilgili idare adına taşınmaz elde edilmesine imkan sağlayacaktır.
Danıştay Altıncı Dairesinin yerleşik kararları da; parselasyon işlemi yapılırken düzenleme alanında kapanan kadastral yolların bulunması durumunda düzenleme ortaklık payının, kamu alanlarına ayrılan yerlerden bu kapanan kadastral yolların düşülmesinden sonra hesaplanması ve düzenlemeye giren parsel maliklerinden bu miktarın alınması suretiyle şahıs arazilerinden daha fazla oranda düzenleme ortaklık payı kesilmesine yol açılmamasını öngörmektedir.
Dava konusu parselasyon işleminde, belediye adına yoldan ihdas suretiyle oluşturulan bazı parsellerin belediye adına dağıtıma girdiği, bu parsellerden DOP kesildikten sonra belediye adına imar parseli tahsis edildiği, bu şekilde oluşturulan parsellerden biri olan … ada, … sayılı imar parselinde davacının davalı belediye ile hisselendirildiği görülmüştür.
Kadastral yolların ihdas edilerek belediye adına tescil edildiği ve böylece düzenleme ortaklık payının olması gerekenden fazla hesaplandığı ve düzenlemeye giren taşınmazlardan daha fazla oranda DOP alındığı anlaşıldığından parselasyon işleminde bu yönden de hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu itibarla, dava konusu işlemlerin iptalinde karar verilmesi gerekirken, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden davanın reddi, parselasyon işlemi hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolunda verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden davanın reddi, parselasyon işlemine ilişkin dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolunda temyize konu … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 05/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.